EKONOMİ - 15 Haziran 2019 Cumartesi 12:41

300 bin dekar alan üzerinde yetişen Siirt fıstığı dünya pazarında yer alacak

A
A
A
300 bin dekar alan üzerinde yetişen Siirt fıstığı dünya pazarında yer alacak

Siirt’te 43 milyon liraya kurulan ve Avrupa’nın en büyük fıstık işleme tesisi olan Siirt Fıstık İşleme Tesisi’nde işlenen Siirt fıstığı, dünya pazarına açılıyor.

Siirt’te 43 milyon liraya kurulan ve Avrupa’nın en büyük fıstık işleme tesisi olan Siirt Fıstık İşleme Tesisi’nde işlenen Siirt fıstığı, dünya pazarına açılıyor.


Siirt’te 300 bin dekar alan üzerinde yapılan fıstıkçılıktan 5 binin üzerinde aile geçimini sağlıyor. Siirt fıstığının bölgede önemli gelir kaynaklarından biri olduğunu belirten Siirt Tarım ve Orman İl Müdürü Ergün Demirhan, yeşil altın olarak bilinen Siirt fıstığının bölgede ciddi anlamda ekonomiye katkı sağladığını dile getirdi. Demirhan, “Biz Siirt fıstığımızı artık fıstıktan ziyade yeşil altın olarak değerlendiriyoruz. Gerçekten şuanda altınla yarışır bir konumda 2002 yılında başlayan bu hikayede 40 bin dekar alanımız geçen yıllar içinde yapılan projelerle 300 bin dekarı geçmiş durumda. Biz Siirt fıstığını dünya piyasalarında yer bulmasını ve dünya piyasasında pazarlanmasını çok arzuluyoruz. Tabi ki bu talep ve arzla ilgili bir olaydır. Bu önümüzdeki yıllar içinde verime yatmakta olan bahçelerin ve bağların verime yatması, modern tarım teknikleriyle verimimizin arttırılmasıyla bizde dünya pazarında Siirt fıstığı adımızla yer alacağız” dedi.



“43 milyon liraya kurulan ve Avrupa’nın en büyük fıstık işleme tesisi Siirt’ten dünya pazarına açılıyor”


Avrupa’nın en büyük işleme tesisi olan Siirt Fıstık İşleme Tesisi’nde işlenen Siirt fıstığının bölge ekonomisine katkı sağladığını belirten Demirhan, “Bu gelişmeler çok olumlu Siirt fıstık entegre fabrikamızın kurulmasıyla markalaşma yolunda da çok ciddi adımlar atıldı. Siirt Valiliğimizin katkı ve destekleriyle artık bizim Fistalora adında önümüzdeki zamanda değişik markalarla çok değişik Siirt fıstığı markaları oluşturulacak ve marketlerin raflarında Siirt fıstığının çok daha kalitelisiyle çok daha fazla zengin çeşidiyle göreceğiz. Bu yıl bizim için belki de çok üst düzeyde verim beklediğimiz bir yıldı ama iklim koşulları beklediğimizin üzerinde ve uzun süren yağış iklimsel değişiklikler sebebiyle belki bu yıl beklediğimizin biraz daha altında rekolte ve ürüne sahip olacağız. Bu bizim için bir umutsuzluk kaynağı değil biz Tarım ve Orman Bakanlığımız, Siirt Valiliğimiz, Siirt Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz olarak Siirt fıstığını önemsiyor ve destekliyoruz. Bu amaçla kamuoyu bildiği üzere kurduğumuz Siirt fıstıkçılık birimimizdeki ziraat mühendislerimiz hem kendilerini yetiştiriyor hem de çiftçilerimizi yetiştiriyor bu yönde bizim gayretimiz üst düzeyde ve artarak devam edecektir. Bizim de tek temennimiz önümüzdeki dönem için de çiftçilerimizle fıstığımızdan çok daha iyi ürün elde ederek ilimize ve ülke ekonomisine büyük katkılar sağlamasıdır” diye konuştu.



“Türkiye’nin en güzel fıstığı Siirt fıstığıdır”


Fıstıkçılığın Siirt’te önemli gelir kaynaklarından olduğunu belirten çiftçilerden Cengiz Cander, Siirt fıstığının tadı ve lezzetiyle hiçbir yerde bulamayacak bir ürün olduğunu belirtti. Cander, “Siirt fıstığı dünya pazarında çok değer kazandı. İnşallah çok fazla fıstık olur da daha fazla dünya piyasasına gireriz. Herkes artık Siirt fıstığını tanımış oldu. Türkiye’nin en güzel fıstığı Siirt fıstığıdır. Siirt fıstığına talep çoktur. Ne kadar fazla olursa yine satarız. Çok siparişlerimiz var ama yetiştiremiyoruz. Siirt fıstığına Eylül’de hasadına başlayacağız inşallah bereketli bir yıl olur” şeklinde konuştu.


Mehmet Taci Varola adlı çiftçi ise, babasından kalma meslek olarak bu işi yaptığını söyledi. Varola, "Fıstıklarla 20-25 yıldır uğraşıyoruz. Tarım ve Orman il müdürlüğümüz ve ziraatçılar bize yol gösteriyor sağ olsunlar. Siirt fıstığı dünya pazarında altın değerindedir. Eğer biz böyle yaparsak başarılı da oluruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden sempozyum Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi’nin (HUBİTEM Merkezi) düzenlediği Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu’nda (HUBİTSEM) akademik dünya ile iş hayatı buluştu. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliğiyle Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatının bir araya geldiği sempozyumda atölye çalışmaları yapıldı. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, sempozyuma ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bilişim hukuku, hukuk, yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi, hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu” dedi. Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şunları söyledi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek, yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile iş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarıda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen dünyanın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yakmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bugün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile bağ kurmasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların yer aldığı sempozyum, 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
İstanbul Hikmet Karaman: “Üç puan aldığımız için mutluyuz” Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, İstanbulspor maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun zaman sonra deplasmanda galibiyet alınmasının sevindirici olduğunu söyleyerek, “Üç puan aldığımız için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Adana Demirspor, deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Uzun zaman sonra deplasman galibiyeti alınmasının sevindirici olduğunu aktaran Karaman, “Maçın 10. dakikasında golü bulduk. Sonrasında farkı açabilirdik Ancak müsabakanın son 15 dakikasında İstanbulspor bizden üstün oynadı. Daha organize olabilseler veya son pası verebilseler golü bulabilirlerdi. Uzun süre oynamayan, şans bulamayan arkadaşlarımız vardı. Bazen hamle gücü bazen de bu gibi durumlarda ikinci golü atabilen oyuncularımız eksikti. Üç puan aldığımız için mutluyuz. Osman Zeki Korkmaz hocayı ve takımını tebrik ediyorum. Hakemlere de teşekkür ediyorum. Temiz bir maç yönettiler. Önümüzdeki hafta içeride oynayacağımız önemli bir maç var. Sakat ve cezalı oyuncularımız da aramıza katılacak. Rekabet ortamı biraz daha artacak. Galatasaray maçında müthiş bir taraftar topluluğu vardı. Adana Demirspor taraftarı maç öncesi ve içinde bizi çok iyi bir şekilde destekledi. Haftaya güzel futbolla alacağımız skorla onları da mutlu etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Antalya Köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı genç canından oluyordu Antalya’da başıboş köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı 15 yaşındaki genç yüzünden yaralandı. Kaza güvenlik kamerasına yansırken, beyninden sarsıntı yaşadığını belirten yaralı genç, “Sadece köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum. 15 dakika baygın kalmışım, kalktığımda kanlar içerisindeydim. Ailem geldi yanıma, onları bile hatırlamadım” dedi. Olay, dün 09.30 sıralarında Kadriye Mahallesi Turizm Caddesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, öğretmenlerinden izin alıp istediği otele staj başvurusu yapmak için yola çıkan Hamitcan Haber’e (15) sokak köpekleri saldırdı. Kaçmaya başlayan Haber, refüjü aşıp yola çıktığı sırada otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle yola savrulan Haber yüzünden yaralandı. Sağlık ekipleri tarafından özel bir hastaneye kaldırılan genç burnundaki kesi nedeniyle ameliyat edildi, yüzündeki yaralar için de tedavi uygulandı. 1 gün hastanede tedavi altında kalan genç, ardından taburcu edildi. "Ailemi bile hatırlamıyordum” Yaşadıklarını anlatan Hamitcan Haber, köpeklerin kendisine saldırdığını ve kaçmaya başladığını belirterek, “Sadece bana köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum, sonrasını hiç hatırlamıyorum. Kaza sonrası beynimde sarsılma olmuş. 15 dakika baygın kalmışım. Kalktığımda kanlar içerisindeydim, ailemi bile hatırlayamıyordum. Köpeklerin toplanmasını istiyorum. Benim başıma geldi, bir başkasının başına gelmemesini istiyorum” dedi. "Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü" Anne Safiye Haber ise olayı duyunca çok tedirgin olduğunu dile getirerek, “İnsanın çocuğundan böyle bir haber alması çok kötü bir şey. Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü. Neye uğradığımı şaşırdım. Benim çocuğumun hayatı, köpeklerin hayatından daha ucuz değil, daha üstün. Görüntüleri izleyince çok kötü oldum, bununla kurtulduğuna şükrettim. Bunu yaşamayan bilmez. İnsan başına gelince anlayabiliyor. Barınak yapsınlar, sokak köpeklerini toplasınlar. Hayvan hakları diyerek karşımıza çıkanlar barınak yaptırsın. Bu köpeklerin sokaktan toplanmasını istiyoruz” diye konuştu. "Sokak köpekleri toplansın" Baba Hasan Haber de, oğlunun otele evrak vermek için gittiği sırada sokak köpeklerinin saldırdığını ve bu olay yaşandığı için üzüntü duyduğunu ifade etti. Hasan Haber, sokak köpeklerinin toplatılması gerektiğinin altını çizdi. Olay anı güvenlik kamerasında Öte yandan gencin köpeklerden kaçarken otomobilin çarpması güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde koşarak refüjden yola çıkan gence otomobilin çarpması ve gencin yola savrulma anları yer aldı.