Siirt’te Ulu Cami’deki ceviz ağacından ve parçaların birbirlerine geçirilmesi ile yapılan 287 yıllık minber, görenleri hayretler içinde bırakıyor. Hiçbir tutturucu malzemenin kullanılmadan 2 bin 200 parçanın bir araya getirilmesi ile yapılan minber, ilk günkü ihtişamını koruyor.
Siirt kent merkezine 4 kilometre uzaklıktaki Halenze Mahallesinde bulunan Ulu Cami’de tarihi eser niteliğindeki minber, görenleri kendine hayran bırakıyor. Tamamı el yapımı olan ve 2 bin 200 parçadan oluşan minber, herhangi bir tutturucu malzeme kullanılmadan yıllara meydan okuyarak ayakta duruyor.
Ceviz ağacından yapılan minberde hiçbir tutturucu malzemenin kullanılmadığını kaydeden Ulu Cami imamı Zekeriya Baygın, minberin kündekari yöntemiyle, yani parçaların birbirlerine geçirilerek yapıldığını söyledi. Baygın, "Minberimiz tarihi bir minberdir. 10 yıl öncesine kadar içinde hutbe okumuştuk bu minberde kendim okumuşum. Camimiz yenilendiği için ikinci katta şuanda namazımızı kılıyoruz. Bu minberimizi koruma altına aldık. Bu zamanda bunu yapabilecek yetenek yok. Tamamen el işlemeli, kesinlikle hiçbir çivi kullanılmamış tamamen el yapımıdır. Hepsi bir birine bindirilmiş, giydirilmiş şekilde hiçbir çivi ve yapı yok içerisinde" dedi.
Bu minberin tarihi bir değer taşıdığını ve korunması gerektiğini belirten araştırmacı gazeteci yazar Ayhan Mergen de "Bu minber bize atalarımızın, dedelerimizin sanatta ne kadar ileri gittiklerinin bir göstergesi olarak koruma altına alınması gerekiyor. Gördüğümüz bu minberin kesin yapım tarihi bilinmektedir. Minber tamamen çivi veya ahşap çivi kullanılmadan kündekari yöntemiyle yapılmış 2 bin 200 parçadan oluşan nadide bir eserdir. Bu eserin çevresinde de Kur’an-ı Kerim’den yine ağaç oyma tekniğiyle bazı ayetlerinde yazıldığını görüyoruz" diye konuştu.
