GENEL - 21 Haziran 2018 Perşembe 16:04

Kotra, yurt içi ve yurt dışından talep görüyor

A
A
A
Kotra, yurt içi ve yurt dışından talep görüyor

Yıllardır Sinop’a özgü ve el emeğiyle yapılan "gemi maketleri(kotra)” yurt içi ve yurt dışından talep görüyor.

Yıllardır Sinop’a özgü ve el emeğiyle yapılan "gemi maketleri(kotra)” yurt içi ve yurt dışından talep görüyor.


Sinop’ta yaşayan Ceyhun Bilici, 4 yıldır bu işin içinde olduğunu belirterek açıklamalarda bulundu. Kotra yapımı hakkında bilgi veren Bilici, ”Sinop’ta yaygın bir iş. Normal bir kütükten ilk önce boy kesiyoruz. Daha sonra şekil vermesi var. Makineyle şekil veriyoruz. Daha sonrasında zımparadan geçiyor. Ondan sonra ise yüzeyi pürüzsüz olması için ince bir zımparadan geçmesi lazım. Onu yapıyoruz. Daha sonrasında boyama işlemine geçmeden bu ağacı koruyan özel bir dolgumuz var. Bu dolgu ağacı pürüzsüz yapıyor. Dolgudan sonra zımpara vurduğumuz zaman hem pürüzsüz hem de boyayı daha iyi tutmaya yarıyor. Ondan sonraki aşama boyaya geliyor. Zımpara yaptıktan sonra. Boyayı da komple boyuyoruz. Teknemizi. Daha sonrasında teknelerde su kesimi dediğimiz kesim var. Bunu istediğimiz renklere boyayabiliyoruz. Ondan sonraki aşamada kamara dediğimiz teknenin üstünde bulunan bölüm yerleştiriliyor. En son aşamada direklerimiz. Teknemiz bittikten sonra da direklerde bağlantı yerlerimiz var. Onları yapıyoruz. En sonra aşamada süsleme işimiz var. Onları tabii bez ve diğer aksesuarlar oluyor" dedi.



“Yurt içi ve yurt dışına satıyoruz”


Bilici yaptığı kotraları yurt içi ve yurt dışına da sattıklarını belirterek, ”Kotralarımızın pazarı da var. Yurt içi ve yurt dışına satıyoruz. Toptan satışları da yapıyoruz. İşlerimiz yaz sezonunda daha yoğun. Bu senede biraz erken başladı. Sürekli çalışıyoruz. Yazın buraya gelen turistler kotraya yoğun ilgi gösteriyor. Talepleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Taleplerimiz çok” ifadelerine yer verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.