GENEL - 18 Şubat 2020 Salı 14:17

Yaralı hayvanlara şifa dağıtıyor

A
A
A
Yaralı hayvanlara şifa dağıtıyor

Yaralı ve güçten düşmüş yaban hayvanları Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) 10.

Yaralı ve güçten düşmüş yaban hayvanları Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) 10. Bölge Müdürlüğü Sinop İl Şube Müdürlüğü Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezinde tedavi ediliyor.


Akbaba, şahin, karaca, geyik, ayı, martı, atmaca gibi birçok yaralı ya da güçten düşmüş yaban hayvanı Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezinde iyileştiriliyor. Yaban hayvanlarına can veren bu merkez, ihtiyaç duyulduğunda diğer illerden gelen yaban hayvanlarına da ev sahipliği yapıyor. İki veteriner hekim gözetiminde, ateşli silahlarla veya farklı sebeplerle yaralanan hayvanların tedavi edildiği merkezde 2019 yılında 259 yaban hayvanı tedavi altına alındı, bunlardan 161’i sağlığına kavuşmalarının ardından yeniden doğal ortamlarına bırakıldı.


Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) 10. Bölge Müdürü Hasan Başyiğit, merkezde yaban hayvanların tedavisi için ihtiyaç duyulan her şeyin mevcut olduğunu söyledi. Başyiğit, “Bu tesisimizin diğer rehabilitasyon merkezlerinden farkı var. Tamamen orman içerisinde bir tesis. Doğal bir ortam ve idari bina, klinik binası, yırtıcı memeliler, geyik-karaca barınağı, su kuşları, kanatlı kuşlar, karantina bölümü, ziyaretçi merkezi olmak üzere toplamda 8 bölümden oluşan bir tesis. Özellikle bölge müdürlüğümüze bağlı Sinop, Karabük, Bartın, Zonguldak, Kastamonu illerinden yaralı halde yada öksüz, güçten düşmüş yaban hayvanlarımız buraya getiriliyor. Burada bulunan 2 veterinerimizce her türlü tedavisi yapılarak doğaya salınımını gerçekleştiriyoruz. Geçtiğimiz yıl 259 yaban hayvanını tedavi altına alarak bunlardan 161 tanesini iyileştirip doğaya salmışız” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Bu kez sulama kanalında obruklar oluştu Konya’nın Çumra ilçesinde bulunan toprak kanal olarak devam eden Çarşamba kanalı içerisinde 3 ayrı obruk oluştu. Obrukları inceleyen Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, çevredeki vatandaşların çok yakınına gelmemelerini, başka yerlerde de çökmeler olabileceğini, dikkatli olunmasını ve kanal içerisine girilmesi gerektiğini söyledi. Yağışların azlığı ve kuraklık Türkiye’yi etkilemeye devam ediyor. Tarımın başkenti olarak bilinen Konya Ovası’nda ise başta Çumra ilçesi ve çevre ilçeler ile illerde obrukların oluşumu her geçen gün çoğalıyor. Konya Ovası’nda iklim değişikliği ve şuursuz tarımsal sulama nedeniyle yer altı su seviyesinde geçtiğimiz aylarda 20 metreye kadar düşüşler kayıtlara geçti. Kayıt dışı kullanılan kuyuların takibi yapılamaması ve vahşi sulama sonrası yer altı su kaynaklarında 50 metreye kadar çekilme meydana gelirken, ovanın kuzey bölgesinde ise 400 metreye kadar açılan kuyulardan su çıkmadığı belirlendi. Konya’nın Çumra ilçesi bulunan Çarşamba kanalı olarak bilinen Çumra Sulaması Ana İletim Kanalı olan Apa Alemdar İsale Kanalının 3 farklı noktasında obruk oluştu. Çökmeyi fark eden mahalle sakinleri durumu yetkililere bildirdi. Yapılan ihbar üzerine olay yerine DSİ Konya 4. Bölge Müdürlüğü ekipleri sevk edildi. Oluşan obrukların incelenmesi ve önlem alınması için güvenlik önlemleri alındı, Apa Barajından su çıkışı düşürüldü. Gökhüyük, Doğanlı ve Dineksaray Mahalleri yakınlarında oluşan obruklarda incelemelerde bulunan Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, "Bölge içerisinde zaten şu anda içinde bulunduğumuz alan İnsuyu formasyonu dediğimiz formasyonun olduğu bölge. Bu İnsuyu genellikle suyla karşılaştığı zaman çözünebilir nitelikte birimlerden oluşuyor. Buradaki kanal aslında Çarşamba çayının güzergahı üzerinde Çarşamba Çayı’nın olduğu yerde toprak kanal şeklinde devam ediyor. Uzun geçen kurak geçen kış mevsiminden sonra sular geldiği zaman da tabii ki alttaki Çarşamba çayının altındaki gevşek tutturulmuş malzeme içerisindeki çatlaklar biraz daha genişlemiş ve alttaki boşluklara doğru hareket etmiş. Bu alttaki zaten var olan boşluğun üstteki malzemenin taşınması taşınamaması sonucu çökmesini gösteriyor. Yani bölgedeki kuraklığın en önemli göstergelerinden birisi. Bu havza içerisinde bu tarz çöküntüler özellikle yağışlardan sonra meydana geliyordu. Yoğun yağışlardan sonra burada da su akışıyla meydana gelmiş olması benzer bir görüntüyü ortaya çıkarıyor" dedi. Çevre halkına uyarılarda bulunan Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arık, "Çevredeki vatandaşlar incelemek için de olsa çok yakınına gelmesinler. Zira çatlakların devamı var. Daha güneydeki göçüklerde aynı şey var. O yüzden şu anda zaten Devlet Su İşleri konuya müdahale ediyor. Bunlar doldurulduktan sonra belki buraya gelinebilir. Tabii vatandaşlar, bunun dışında başka yerlerde de çökmeler olabilir kanal içerisine girmemelerini öneririz. Bu bölge içerisinde biz Konya AFAD İl Müdürlüğüyle birlikte yürüttüğümüz proje çerçevesinde çalışmalarımızı tamamladık ve duyarlılık haritamızı oluşturduk. Burası yüksek duyarlı alanlardan bir tanesi ve bölge içerisinde zaten yakınlarda hemen en eski obruklardan birisi olan Gökhüyük Obruğu bulunuyor. Gökhüyük obruğunun dışında bölgede Çumra Apa bölgesi obrukları vardı geçmişte. Dolayısıyla bura da obruk açısından en azından potansiyel arz eden bir yer. Dolayısıyla burada obruk oluşumuyla ilgili, doğal şartları değiştirme şansımız yok ama kullanımıyla ilgili bir takım önlemler alınabilir" diye konuştu.