YEREL HABERLER - 20 Mayıs 2016 Cuma 10:45

Cizre'de İlk Kapalı Böbrek Taşı Ameliyatı Yapıldı

A
A
A
Cizre'de İlk Kapalı Böbrek Taşı Ameliyatı Yapıldı

Şırnak’ın Cizre ilçesinde ilk defa kapalı böbrek taşı ameliyatı yapıldı. Üroloji cerrahları tarafından yapılan ameliyat başarıyla sonuçlandı.
İlçede defalarca teröristlerin roketatar ve el yapımı patlayıcı ile saldırısına uğrayan ve çatışmalarda büyük zarar gören Cizre Devlet Hastanesi’nde yaralar sarılmaya devam ederken, hastanede bir taraftan da başarılı tıbbi cerrahi ameliyatlara imza atılıyor. Hastanede Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Başıbüyük, Op. Dr. Umut Ünal ve Op. Dr. Fatih Özkul tarafından Şırnak genelinde ilk defa kapalı böbrek taşı ameliyatı yapıldı. 5 yıldır böbrek taşı acısı ile hayatını sürdürmeye çalışan Yakup Bilici (44), yapılan başarılı cerrahi operasyonla sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşadı.
“BÖBREK TAŞININ EN FAZLA GÖRÜLDÜĞÜ YER CİZRE”
Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Başıbüyük, Türkiye’nin diğer bölgelerine göre böbrek taşı sıklığının en fazla olduğu yerin Cizre olduğunu belirterek, “Burada göreve başlamamla birlikte hastalarımı tedavi ettiğimde eğitim kılavuzlarını da göz önüne alarak bu bölgede böbrek taşlarının çok fazla olduğunu gözlemledim. Bununla birlikte bu tür hastaların ameliyat için sürekli Ankara ve İstanbul başta olmak üzere çevre illere de gittiklerini tespit ettik. Bu tespitlerden sonra üç kişilik üroloji uzman ekibi ile birlikte bu hastaların burada tedavi edilmeleri gerektiğini kararlaştırıp, ilk kapalı böbrek taşı ameliyatını hastanemizde başarı ile gerçekleştirdik” dedi.
Başıbüyük, “44 yaşındaki hastamızın sol böbreğinde 2 santimetre taş olan bir hasta. Biz tedavilerimizde öncelikli olarak böbrek taşı ameliyatı açık cerrahi operasyonları yüzde 5’in altına düşmüş. Günümüz şartlarında kılavuzların önerdiği böbreklerdeki açık cerrahi oranı yüzde 5’in altındadır. Geri kalan yüzde 95’lik kısmında ise bizler artık kapalı ameliyatlar yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi ve hastamıza da uyguladığımız sırtından bir serçe parmağı kadar açtığımız bir delikten kamera yardımı ile böbreğe girerek ve böbrekteki taşa ulaşıp o taşı kırıp ya da parçalarını çıkarmaktır. Hastamıza bu yöntemi uyguladık ve gayet başarılı bir ameliyat oldu. Hastamız gayet memnun olduğu gibi tetkiklerinde de hiçbir sıkıntının görülmedi” diye konuştu.
“5 YIL TAŞIN VERDİĞİ SIKINTI İLE YAŞADIM”
Beş yıldan bu yana maddi imkansızlıklardan dolayı taşın verdiği sıkıntı ile yaşamına devam etmeye çalıştığını belirten Yakup Bilici ise şunları kaydetti:
“Hastalığımı köye gidip rahatsızlanıp hastaneye getirilmemle öğrendim. Böbreğimdeki taşın verdiği rahatsızlıktan dolayı 5-6 defa Şırnak’a gittim. Taşları kırdım ama yine taşlar oluşmaya devam etti. Beş seneden bu yana böbreğimde taş vardı ve bu beş yıl boyunca sürekli ilaç kullandım. Ameliyat olduktan sonra ise çok rahatladım. Ameliyatın bu kadar başarılı geçeceğini beklemiyordum ancak çok başarılı gerçekleşti.”
“SAĞLIK HİZMETLERİMİZ KESİNTİSİZ SÜRÜYOR”
Hastane Başhekimi Op. Dr. Mehmet Hidayetullah Erzen ise, sokağa çıkma yasağı süresinde ve sonrasında sağlık hizmetlerinin aksamadan devam ettiğini anlatarak, “Kamu Kurum Hastaneleri Birliği’nin desteği ile dışarıdan personel ve uzman doktor eksiği karşılandı ve hizmetimiz kesintisiz sürdü. Sağlık hizmetlerimizi de şuan için kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyoruz” dedi.
İlk defa gerçekleştirilen ameliyata da değinen Erzen, “Karasal bir iklime sahip olan bir bölgede olduğumuz için ve insanlarımızın suyu çok az içmesinden dolayı bölgede insanlarımızda böbrek taşı hastalığı çok sık görülen bir hastalıktır. Bu ameliyatı burada teknik donanımlarımız sayesinde arkadaşlarımız başarılı bir şekilde bu ameliyata imza attılar. Bu tür ameliyatlar Cizre’de devam edecek. Teknik olarak herhangi bir eksiğimiz ve sıkıntımız yok. Yeter ki doktorlarımız bu tür ameliyatları yapmak istesinler. Hastalarımızın da bu tür hastalıklar sebebi ile çevre illere Ankara, Diyarbakır veya daha uzağa gitmesine gerek kalmayacak” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uluslararası Turan Film Festivali ödülleri sahiplerini buldu Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yunus Emre Salonu’nda gerçekleştirildi. Türkiye’nin yanı sıra 77 ülkeden bin 57 başvurunun yapıldığı ‘Kızılelma’ temalı festivalde; ülkemizden 158, Azerbaycan’dan 47, Kırgızistan’dan 31, Kazakistan’dan 21, Özbekistan’dan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film yarıştı. Ege Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) ve Sinema Genel Müdürlüğü katkılarıyla düzenlenen “Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Türk Dünyası sinemasının tüm paydaşlarını bir araya getirdi. Törene, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, EÜ üst yönetimi, yurt içinden ve dışından sanatçılar, yönetmenler, senaristler, akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı. Fotoğraf ve resim sergileri törene renk kattı Ödül töreni öncesi Atatürk Kültür Merkezi Fuaye Alanında; Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının “Sessiz Tanıklar Türk Boylarına Yolculuk” sergisi ile TÜRKSOY’un “Türk Dünyası Resim Sergisi” ve “Türk Dünyası Kültür Başkentleri Fotoğraf Sergisi” sanatseverle buluştu. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Sanatsal faaliyetler üretmek, sanatın gelişimine katkı sağlamak, sanatı ve sanatçıyı sanatseverlerle bir araya getirmek, tam akredite öğrenci odaklı araştırma üniversitemizin toplumsal görevleri arasındadır. Bu bilinçten hareketle Türk dünyasının ortak değerlerini ve kültürel bağlarını vurgulayarak, bu bağların güçlenmesine katkıda bulunmak, Türk devletleri ve topluluklarının kültürel çeşitliliğine ve zenginliğine katkıda bulunmak hedefiyle yola çıktığımız bu önemli organizasyonun henüz fikir aşamasında iş birliği talebinde bulunduğumuz bütün çevreler tarafından heyecanla karşılanarak sağlanan desteklerle bugünlere gelmesi sağlanmıştır” diye konuştu. “Festivalimizin geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” Bu tür bir festivale ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Budak, “Uluslararası Turan Film Festivali, uzun süren hazırlık aşamasının ardından iki gündür Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. Festival kapsamında uluslararası film yarışması, 3 Söyleşi, 2 Fotoğraf Sergisi, 7 Gösterim Seçkisi, 1 Resim Sergisi, 1 Konser, 1 Dans Gösterisi gerçekleştirildi. Festivale 77 ülkeden bin 55 başvuru yapıldı. Türkiye’den 158 Film, Azerbaycan 47 Film, Kırgızistan 31, Kazakistan 21, Özbekistan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film katılım gösterdi. Yapılan tüm başvurular alanlarında duayen jüri üyelerinden oluşan seçili kurullar tarafından incelendikten sonra dereceye girenleri belirlendi. Bugünkü ödül töreninde dereceye giren filmlere verilecek ödüllerin yanı sıra Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Sinema Sanatına Katkı Ödülü, İnsani Değerlere Katkı Ödülü gibi 13 ayrı kategoride özel ödüller de verilecek. Ödül alacak olan sanatçılarımızı şimdiden tebrik ediyorum. Ayrıca bu büyük organizasyonda bizlerle birlikte olan ve büyük desteklerini gördüğümüz Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğüne, TÜRKSOY’a, çok kıymetli sergilerini bizlere açan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığına ve festivalimize destek veren gerek ülkemizdeki gerekse Türk Dünyasındaki değerli kurumlarına şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Festivalimizin ileriki yıllarda da Türk Dünyasında genişleyerek geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” dedi. “Türk dünyasının zenginliğini arşivlerle ortaya koyuyoruz” Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, “Bu etkinliğin, kültürün birleştiriciliği adına çok önemli bir program olduğunu ifade etmek istiyorum. Türk kültürü ve sanatının paylaşımı ve gelişimi adına düzenlenen bu festival son derece anlamlıdır. Bu programın bir paydaşı olarak Türk dünyasının zenginliğini çeşitli arşiv belgeleriyle ortaya koymaktan son derece bahtiyarız. Türkiye olarak dünyanın en büyük arşivlerine sahip olduğumuzu bilmenizi isterim. Festivalimize ev sahipliği yapan Ege Üniversitesine ve Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a, hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, “Sinema ortak kültür mirasımızı gelecek nesillere taşıma noktasında en önemli araçlardan biridir. Bu etkinlik, Türk sinemasının çeşitliliğini yansıtmasının yanı sıra birliğimizi ve kardeşliğimizi bir kez daha tüm dünyaya gösterme fırsatı verdi. Festivalin gerçekleşmesine katkı sunan kurumlarımıza teşekkür ediyor, yarışan tüm sanatçılarımızı tebrik ediyorum” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ise, “Sinema, dertli insanın işidir. Sinema yapan insan derdini paylaşmak, yarasını göstermek ister. Filmini çektikten sonra da dertleşmek ister. Bu bakımdan festivaller de sinemacıların dertleştikleri yerlerdir. Özellikle uluslararası festivaller bizim için çok önemli. Turan Film Festivali de ilk yılından büyük bir başlangıç yaptı. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi. Ödüller sahiplerini buldu Turan Film Festivali kapsamında ilk olarak prestij ödülleri verildi. İnsani Değerlere Katkı Ödülü Yönetmen Derviş Zaim ile Gönül Dağı dizi yapımcısı Ferhat Eşsiz’e, Kültürel Çeşitliliğe Katkı Ödülü TRT AVAZ kurumu adına TRT İzmir Bölge Müdürü Mevlüt Şahbaz’a, İnsan Haklarına Katkı Ödülü Karabağ-Azerbaycan Göç ve Mülteciler Bakanlığı Bakan Müşaviri Nesimi Nerimanov’a Toplumsal Duyarlılık Ödülü Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven’e verildi. Sinema Sanatına Katkı Ödülünü sırasıyla; Azerbaycan Sinema Ajansı, Kazakfilm, Kırgız Cumhuriyeti Kültür, Bilgi, Spor ve Gençlik Politikaları Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü adına Talant Osmanov, Özbekistan Kültür Bakanlığı Sinematografi Ajans Uluslararası İlişkiler Daire Koordinatörü Gofurjon Musaev, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ve Oğuzhan Türkmen Film Stüdyosu adına Salisalih Bayramov aldı. Ege Üniversitesi 2024 Yılı Vefa Özel Ödülünü Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Fecir Alptekin ve TRT Belgesel Kanal Koordinatörlüğü adına Koordinatör Ahmet Canbaz alırken, Genç Yetenek Ödülü Ruslan İbrahimli’ye, Teknoloji ve Sinema İlişkisi Ödülü 1453 Filmi ile Hamit Keleş’e, Medya Özel Ödülü Anadolu Ajansı adına İzmir Bölge Müdürü Ahmet Caner Baysal’a, Kültürel Hafıza Ödülü Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Daire Başkanı Dr. Yasin Yıldız’a, Kültürel Miras Ödülü Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal’a, TÜRKSOY Özel Ödülü ise Rejisör Alovov’a verildi. Festivalde yarışan filmlerde ise; Azerbaycan birinciliğini “Voice” filmi ile Zamin Mammadov, Kazakistan birinciliğini “Lullaby” filmi ile Dilshat Rakhmatullin, Kırgızistan birinciliğini “Hope” filmi ile Saule Mukanbetova, Özbekistan birinciliğini “Taste of Grapes” filmi ile Dmitriy Lebedev, Türkiye birinciliğini “Tradition” filmi ile Ali Rıza Bayazıt, Türkmenistan birinciliğini “Ümit” filmi ile İskender Muhammet Annamuhammedov, Uluslararası kategori birinciliğini ise “Goli’s Greatest Adventure/Iran” filmi ile Elika Mehranpoor aldı. Yöresel danslar ve şarkılar katılımcıları coşturdu Ödüllerin verilmesinin ardından festivale destek veren kurum ve sponsorların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Ekin Dans Topluluğunun “Zeybek Gösterisi”, Azerbaycan Sema Halk Dansları Topluluğunun “Azerbaycan Halk Müziğinden Potpuri”, “Göçebeler Kırgız Halk Dansı”, Kazakistan “Süyünbay Sazı” Folklor Topluluğu Dansçıları, Özbekistan Namangan Filartmonisi Müzik ve Dans Sanatçıları sahne aldı. Daha sonra tüm ülkelerin sanatçıları sahneye çıkarak Rektör Prof. Dr. Necdet Budak eşliğinde “Anayurdum” parçasını seslendirdiler. Festival tanıtım filminin de gösterildiği törenin sonunda, ödül alanlar, jüri ve katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi.