POLİTİKA - 18 Ekim 2020 Pazar 16:04

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Minsk üçlüsüne ’Ermenistan’ tepkisi

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Minsk üçlüsüne ’Ermenistan’ tepkisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan toplu açılış töreni ve AK Parti 7.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan toplu açılış töreni ve AK Parti 7. Olağan İl Kongresine katılmak üzere geldiği Şırnak’ta halka seslendi. Şırnak Şehir Stadyumunda halka seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Coğrafyamızda her nerede çekişme, çatışma ortaya çıkmışsa kaybeden sadece Müslümanlar olmuştur. Ağıtlar Türkçe, Kürtçe, Arapça yakılmış, zafer ise hep başkalarının dilleriyle atılmıştır” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti İl Kongrelerinin ilkini yapmak üzere Şırnak’a geldi. Kongrede vatandaşlara seslenen Erdoğan, yaklaşık bir buçuk yıllık bir hasretin ardından yeniden Şırnak’ta olduğunu ve bütün ilçeleri ve oralardaki vatandaşları selamlayarak konuşmasına başladı. Erdoğan, “Rabbime sizlerle bir kez daha buluşturmayı nasip ettiği için hamd ediyorum. Şırnak’a özel şükranlarımı iletmek istiyorum. Verdiğiniz sözü tuttunuz ve Şırnak Belediye Başkanlığını yüzde 62 gibi rekor bir oy ile AK Parti’ye emanet ettiniz. Bu sonuçla Şırnak, Türkiye genelinde seçimi kazandığımız 24 il belediyesi arasında Rize’nin ardından ikinci sırada yer aldı. Şükranlarımı sunuyorum. Belediye Başkanımız Mehmet Yarka ve ekibine de teşekkür ediyorum. Bu güvenin karşılığını hizmet olarak vereceğiz. Bugün Şırnak’a elimiz boş gelmedik. Kongremizden sonra katılacağımız törenle yatırım bedeli yaklaşık 3,5 milyar lirayı geçen 591 projenin resmi açılışını yapacağız. Resmi açılışını gerçekleştireceğimiz eser ve hizmetlerin hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.



AK Parti ilk kongresini Şırnak’ta yaptı


Konuşmasında AK Parti’nin ilk kongresini Şırnak’ta yaptığını ve buradan tüm Türkiye’yi dolaşacaklarını dile getiren Erdoğan, “AK Parti il kongresinin ilkini Şırnak’ta gerçekleştiriyoruz. Şırnak’tan yola çıkan il kongresi kervanı 81 ili dolaşacaktır. Biz de il kongresi vesilesiyle teşkilat ve vatandaşlarımızla kucaklaşacağız. Siyasi hayatımın sadece son 19 yılında AK Parti Genel Başkanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı olarak ülkemizin 81 vilayetin hepsine defalarca gittim. Kulağımızı da, gönlümüzü de milletimize çeviriyoruz. Siz ne istiyorsanız, ne bekliyorsanız onu yapmak için gece gündüz çalışıyoruz. AK Parti’nin ilk il kongresi için Şırnak’ı belirlememiz rastgele bir tercih değildir. Geçen yıldan kalan Şırnak’a bir sözümüz vardı. Kongremizin ilk durağı olarak Ahmedi Hani’nin, Mele Ceziri’nin şehri olarak seçmemiz aynı zamanda dünyaya bir mesajdır” şeklinde konuştu.



Erdoğan Şırnak’tan muhalefete yüklendi


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan siyasetin er meydanının kentlerin meydanı olduğunu belirterek muhalefet partilerinin gizli kapaklı kapılar ardından yaptığı siyaseti eleştirdi. Erdoğan, “Biz sorumluluklarımızın ağırlığına ve çokluğuna rağmen halkımıza bu kadar önem verirken dikkat ederseniz muhalefet milletimizden olabildiğince uzak duruyor. Siyasetin gerçek er meydanı şehirlerimizdir. Şehirlerimize gidip milletimizle kucaklaşmadan insanımızın gönül sıcaklığını hissetmeden siyaset yapıyorum diyenler emin olun sufleyi sizden değil, başka yerden alıyor. Milletin karşısına çıkıp bu ülke için yaptıklarını yapacaklarını açık yüreklilikle ortaya koyamayan siyasetçi olmaz. Yalan ile siyaset yapanların halktan uzak durmasının sebebi bu çirkin duruşunun yüzlerine vurmasıdır. Bizim en büyük motivasyon kaynağımız samimiyettir. Bu öyle tek taraflı değil iki taraflı bir muhabbettir. Biz hayatımızı milletimize adadık. Milletimiz de girdiğimiz hiçbir mücadelede bizi yalnız bırakmadı yanımızda oldu. Vesayete karşı dimdik dururken, sınırlarımızı korurken, terörün üzerine giderken, darbeciler silah tank ve uçaklarıyla üzerimize gelirken milletimiz yanımızdaydı. Milletimiz her kavgada yanımızdaydı. Milletimizden aldığımız güçle gerektiğinde 7 düvele meydan okumaktan çekinmedik, ülkemizin dört bir yanını eserlerle donatırken yine milletimize güvendik. Bugün hedeflerine sıkı sıkı bağlı bir Türkiye varsa milletimizin feraseti ile olmuştur” ifadelerini kullandı.



“Milletimizi bölmeye çalışan eylem ve söylem içindekiler en büyük düşmanımızdır”


Şırnak’tan birlik ve kardeşlik mesajları da veren Erdoğan, “Her kim milletimizi bölmeye, ülkemizi parçalamaya yönelik söylem eylem ve tavır içindeyse bilin ki hepimizin en büyük düşmanıdır. Her kim birlik ve beraberliğimize omuz veriyorsa hepimizin dostudur. Hiçbir siyasi ideolojik sosyal kültürel ekonomik mülahaza 84 milyon olarak birliğimizden daha önemli daha hayati değildir. Yüreklerimiz toplu vurduğu müddetçe Allah’ın izniyle bu ülkenin yükselişinin önünde duracak hiçbir güç yoktur. Irak’ta, Suriye’de hatta geçmişte Balkanlar’da şu anda Libya ve Karabağ’da yaşananlar bize ayrımcılığın küçük hesaplar peşinden koşanların işi olduğunu göstermektedir” dedi.



“Ateşkes ilan edildi ama Ermeniler yine bozdu ve tekrar saldırdı”


ABD, Rusya ve Fransa’nın Ermenistan’ı her türlü desteklediğini belirten Erdoğan, ateşkes ilan edildiğinde Ermenilerin bunu bozduğunu ancak kimsenin sesinin çıkmadığını söyledi. Erdoğan, “Azerbaycan’daki kardeşlerimizin yanındayız. Ne deniliyor Minsk üçlüsü. ABD, Rusya, Fransa, Ermenistan’ın yanında yer aldı ve her tür silah desteği veriyor. Bütün bunlar yapılırken şu anda Azeri kardeşlerimiz Ermenilere karşı çok ciddi bir mücadelenin içindeler. Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını Ermenilerden kurtarmak için bu mücadeleyi veriyorlar, 30 yıldır ABD, Rusya, Fransa bu müzakereyi bitirmedi ve Azerilerin toprağını kendilerine vermediler. Şimdi Azeri kardeşlerimiz işgal altındaki bu toprakları kurtarmanın mücadelesini veriyor. Topraklarını almak için de her türlü desteği ve duaları vereceğiz. Biz zulüm neredeyse oradayız. Diyorlar ki Suriye’de ne işiniz var, 911 kilometre sınırımız var. Oradaki kardeşlerimizi kurtarmayacak mıyız, bu niye birilerini rahatsız ediyor, orada da varız ve olacağız. ABD’nin 24 üssü var Suriye’de. ABD’nin 11 bin kilometreden gelip burada üs kurmasının anlamı ne? Hayırdır ne işin var burada? Bunları ne ile izah edeceksiniz. Ama dünya ve batı şu anda Azerbaycan’ın yanında değil, ateşkes ilan edildi ama Ermeniler yine bozdu ve tekrar saldırdılar. Bunlara karşı Batı ses çıkarıyor mu, çıkarmıyor. Türkiye ses çıkardığında da zorlarına gidiyor. Biz hakkın ve haklının yanında olacağız” diye konuştu.



“Ağıtlar Türkçe, Kürtçe ve Arapça, zaferler ise başka dillerde atılıyor”


Bulunduğumuz coğrafyada hep Müslümanların sorun yaşadığını belirten Erdoğan, “Coğrafyamızda her nerede çekişme, çatışma ortaya çıkmışsa kaybeden sadece Müslümanlar olmuştur. Ağıtlar Türkçe, Kürtçe, Arapça yakılmış zafer ise hep başkalarının dilleriyle atılmıştır. Şırnak’ın bir tarafı Irak, bir tarafı Suriye her iki tarafta yaşayanlar da hangi mezhep ve inanca sahip olursa olsunlar bizim kardeşlerimizdir. Her iki tarafta da terör örgütlerinin yol açtığı acılar yaşanıyor. Terör örgütleri lafa geldiğinde sizin tüm hayallerinizi istismar eder. Ama bunlar kültürümüzle ilgisi olmayan kendi çıkarları için burada olan ülkeler için çalışıyor. Canı yanan biziz, kanı dökülen biziz, evladı giden biziz. Ülkemizde herkes için demokrasi diyerek 18 yıldır hizmet ediyoruz. Yıllarca siyasi ve terör boyutuyla uğraşanlar bu gerçeği görmüyor mu elbette görüyor. Ama onların amacı size müreffeh bir hayat sağlamak değil. Onların terk derdi Türkiye’yi Iraklaştırmak, Suriyeleştirmektir. Dağda terör olarak gezenin de şehirde siyasetçi olarak dolananın da hiçbirinin ne Şırnak ne Türkiye için bir hayali yoktur. İpleri kimin elindeyse onu hizmet ediyorlar. Biz bu yarayı kapatmaya çalışırken terör örgütü mahallelerimizi bombaladı. Kaos oluşturarak milleti birbirine düşürmeye çalışıyorlar. Elbette geçmişte yapılan hataları görmezden geliyor değiliz, bu milletin tamamı aynı sıkıntıları yaşadı. Biz de kendi mecramızda haklarımızın elimizden alınması gibi pek çok eziyete maruz kaldık. Akıl almaz engellerle karşılaştık. Karşımıza çıkartılmadık terör örgütü kalmadı. Hamd olsun milletimizle birlikte tüm bunları birer birer aştık. Aklımıza hiçbir zaman terör örgütü kurmak gelmedi. Aklımıza hiçbir zaman kadınları çocukları katlederek kendimize bir hakimiyet alanı oluşturmak gelmedi. Çünkü bizim derdimiz hakkımız olan özgürlük ve hizmetlere ulaşmaktı. Bugün Türkiye demokraside ve kalkınmada eski ile mukayese edilemeyecek derecede ileri bir noktada bulunuyor. Dün üç beş teröristle Türkiye’yi köşeye sıkıştırıyorlardı artık bunlar işe yaramıyor olsa gerek küresel ölçeklerle oyunlarla üzerimize geliyorlar. Biz bu oyunları bozuyoruz. Irak’ta, Suriye’de, Akdeniz’de, Karadeniz’de içinde yer aldığımız tüm uluslararası platformlarda bozduk” şeklinde konuştu.



“Zenginliklerimizi ABD, Avrupa kasalarına değil, ülkemizdeki 83 milyonun geleceği için kullanacağız”


Konuşmasında Karadeniz’de çıkan doğalgaza da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü:


“Dün Karadeniz’de Fatih sondaj gemimizin bulduğu ilk sondaj çalışmasındaydım. Ülkemizin ihtiyacını yıllarca karşılayacak büyüklükte bir doğalgaz bulundu. Elimizdeki tüm veriler önümüzde keşfedecek çok daha zenginlikler bulacağımızı gösteriyor. Bu zenginlikleri Avrupa ve ABD’nin kasalarına değil, 83 milyon vatandaşımızın geleceği için kullanacağız. Türkiye bu noktaya kolay gelmedi. Dedelerimizin ömrü cephelerde savaşarak geçti. Babalarımız yokluk ve baskı adlında geçirdi ömürlerini. Bizim ömrümüz hak ve hukuku geliştirme, hizmeti ulaştırma mücadelesi ile geçiyor. İnşallah torunlarımıza hayal ettiğimiz büyük ve güçlü Türkiye’yi miras bırakacağız. Bu duygularla Şırnak il kongremizin şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.