ÇEVRE - 07 Temmuz 2020 Salı 09:41

Fotoğraf tutkunları Şırnak yaylalarına koştu

A
A
A
Fotoğraf tutkunları Şırnak yaylalarına koştu

Şırnak’ta bulunan ve çok sayıda endemik bitki türüne ev sahipliği yapan yaylalar fotoğraf tutkunlarının mekanı haline geldi.

Şırnak’ta bulunan ve çok sayıda endemik bitki türüne ev sahipliği yapan yaylalar fotoğraf tutkunlarının mekanı haline geldi.


Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde bulunan ve içinde onlarca endemik bitki barındıran Faraşin Yaylası, göçerlerin yanı sıra fotoğraf tutkunlarının da mekanı haline geldi. Faraşin Yaylasına gelip doğal güzellikleri karelemek isteyen amatör fotoğrafçılar, kamp kurup doğayla iç içe olmaya başladı. İlçede faaliyet gösteren Kato Rafting ve Doğa Sporları Kulübü üyeleri Yeşilöz köyündeki Faraşin Yaylasında çadır açıp kamp kurdu. Günlerdir doğayla iç içe olan vatandaşlar, eşsiz manzaraları fotoğrafladı.


Faraşin Yaylasına gelip kamp kuran vatandaşlardan Fadıl Gökçe, yaylada binlerce çeşit bitki türünün olduğunu söyledi. Gökçe, “Bizler bu çiçekler için üç gündür yaylada çekimler yapıyoruz. Çok çeşit çiçek var. Araştırılmasını istiyoruz. Araştırmacılar bölgemize gelip endemik bitki türler hakkında araştırma yaparsa çok güzel olur” dedi.


Doğa fotoğrafçısı Hazım Gökçe ise araştırmacıların bölgede çiçekler üzerinde bir çalışma yapması gerektiğini söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.