GENEL - 04 Mayıs 2021 Salı 19:26

Herkesi seferber etmişti, şimdi sıcak yuvasında

A
A
A
Herkesi seferber etmişti, şimdi sıcak yuvasında

Sivas’ta otomobilin motor kısmına giren ve herkesin saatlerce seferber olduğu yavru kedi, yeni yuvasında büyük bir özenle bakılıyor.

Sivas’ta otomobilin motor kısmına giren ve herkesin saatlerce seferber olduğu yavru kedi, yeni yuvasında büyük bir özenle bakılıyor.


Olay dün kent merkezi Şeyhşamil Mahallesi’nde bir sitenin bahçesinde yaşandı. Mehmet Ali Çelik’e ait otomobilin motor kısmına giren yavru kedi ekipleri ve vatandaşları seferber etmişti. Motor kısmından bir türlü çıkarılamayan inatçı kedi, herkesi pes ettirmişti. Afacan kedi daha sonra otomobil sahibinin uzun uğraşları sonunda girdiği yerden çıktı. Oldukça ürktüğü ve acıktığı gözüken yavru kediyi Çelik, sahiplenerek evine aldı. Limon adı verilen yavru kedi yeni yuvasında büyük bir özenle bakılıyor.



Saatlerce uğraştırdı


Mehmet Ali Çelik, motor kısmına giren inatçı kedinin çıkması için saatlerce uğraştıklarını ifade ederek, “Saat 3 civarıydı komşular arabanın içerisinden kedi sesi geldiğini fark etmişler bana haber verdiler. Bende saat 6 civarı işten geldim. Gidip baktık kedi yavrusunun arabanın içinde gidip geldiğini fark ettik boşlukta. Biz kendimiz çıkarmaya uğraştık. Arabayı yüksek bir yere aldık. Kendisi çıksın diye yine çıkmadı. Komşular itfaiyeye haber vermişler. İftar saati itfaiye ekipleri geldi, onlarda uğraştı yaklaşık 5-6 saatlik bir mücadelemiz oldu. Saat 23.00 civarına geliyordu. Arabanın yan parçalarını, kartel kısmını söktük yine çıkmadı. Bu sefer yapacak bir şey yok diyerek arabayı hareketsiz bırakıp kendiliğinden çıkmasını bekledik. Eşimle birlikte 23.30 civarında arabanın yanına süt götürdük belki süte gelir diye yine çıkmadı. Bu sefer ben arabanın alt parçasını tamamen söktüm bu sefer kendi kucağıma geldi” dedi.



Evin bir parçası oldu


Çelik, yavru kedinin evin bir parçası olduğunu söyleyerek, “Kaçmayıp kendiliğinden kucağıma gelince sahiplenmek istedim. Artık evimizin bir parçası oldu. Dün simsiyah bir şekildeydi, şimdi biraz daha kendine gelmiş vaziyette. Yalnız kuyruğunun bir parçasında yara var sanırım kendini sıkıştırmış. Onun dışında genel durumu iyi. Eşim ve çocuğumda aziz mübarek günde bu misafiri çok hoş karşıladılar. Bizim için bir misafir oldu çok hoşumuza gitti baya da sevimli, sempatik bir şey. Adını da limon olarak belirledik” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.