SAĞLIK - 19 Mart 2019 Salı 11:43

Günde 5’ten fazla kusan gebeler dikkat etmeli

A
A
A
Günde 5’ten fazla kusan gebeler dikkat etmeli

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Özlem Bolayır, gebelerde günde 5’ten fazla görülen bulantı ve kusmaların mutlaka yatırılarak tedavi edilmesi gerektiğini söyledi.


Sivas Medicana Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Özlem Bolayır, gebelerde günde 5’ten fazla görülen bulantı ve kusmaların mutlaka takibe alınması gerektiğini söyledi. Bolayır, “Gebelerin yüzde 75’inde bulantı ve kusma görülebilir. Oldukça sık görülen bir bulgudur. Bunların yüzde 35 kadar bir kısmında günlük aktivitesini etkileyecek kadar ciddi bir durum görülebiliyor. Kadın evinde, işinde çalışmaktan rahatsızlık duyabiliyor. İş gücü kaybı gerçekleşebiliyor. Gebelik kusma bulantısı sabah bulantısı olarak bilinir ama günün herhangi bir saatinde gece dahi görülebilmektedir. Sebebi tam olarak bilinmiyor. Ailevi sebepler etnik faktörler hepsi etkileyebiliyor. Gebelik sırasında yükselen hormonların etkisinin çok olduğu düşünülüyor ama bunun dışında yorgunluk ev ortamındaki stres vitamin mineral eksiklikleri, karbonhidrattan fakir beslenme hepsi etkileyebiliyor. Unutmamamız gereken bir nokta gebelik bulantı kusmaları sadece gebeliğe bağlı olmayabilir. Özellikle gebenin 5’inci haftasından önce başlayan ve 12’ici haftasından sonrada devam eden ve aynı şiddetle devam eden bulantı kusmalarda başka bir patolojinin olup olmadığı mutlaka araştırılmalıdır. Gebelik bulantı kusması çok yaygın görülüyor. Bu yüzden de bazen hekimler tarafından bazen de hastalar tarafından maalesef göz ardı edilebilmektedir" dedi.



“Çok yememeli, uzun süre aç kalmamalı”


Bolayır, hamile kadının hiçbir zaman yemekten çok dolu bir mide ile kalkmaması ve uzunca süre aç kalmaması gerektiğine dikkat çekerek, “Öncelikle gebelerde yemek alışkanlıklarını değiştiriyoruz. Hamile kadınlar midenin çok boş olduğu aç durumlardan ve midenin çok dolu olduğu durumlardan çok hoşlanmazlar. Neler yapacağız? Gün içerisinde 3 tane ana öğün 3 tane ara öğün şeklinde yemek alışkanlıklarımızı değiştireceğiz. Hiçbir zaman hamile kadın yemekten çok dolu bir mide ile kalkmamalı ve uzunca sürede aç kalmamalıdır. Dikkat etmesi gerekiyor. İstirahat çok önemli bulantıyı kesebiliyor. Ev ortamındaki ve dışarıdaki stresten uzak kalması gerekiyor. Bütün bunlar bulantı ve kusmayı destekleyicidir. Yine B6 vitamini yani piridoksin içeren vitaminlerinde bulantıyı kesici özellikleri var. Yine mutfaklarımızda kullandığımız zencefilinde etkisi olduğu tespit edilmiştir. Bütün bu yöntemlerle kusma bulantı kesiliyorsa çok iyi ama kesilmiyorsa farklı medikal tedavilere yönleniyoruz. Yine kullandığımız bir akupunktur yöntemimiz vardır bizim. Zaman zaman gebelerimize öneriyoruz. Gebelerimiz bunu kendileri her türlü ortamda yapabilirler. Özel akupunktur noktası şöyle, bilek katlantısının 5 santimetre iç kısmında tahmini olarak 3 parmak iç kısmında tendonlar arasındaki bölgeye kendisi basınç uygulayabilir. Bu akupunktur noktasının da tedavide yeri vardır” ifadelerini kullandı.



Gün içinde tekrarlayan 5’ten fazla kusmaya dikkat


Bolayır, gebe kadınların gün içerisinde 5 defadan fazla kusmasının diyaliz gerektiren böbrek yetmezliğine kadar gidebilecek rahatsızlıklara vurgu yaparak, “Bizim gebelik bulantı kusmasında çok sevmediğimiz bir durum vardır. Hiperemezis Gravidarum dediğimiz ağır tablodur. Bu bütün gebelerin yüzde 1’i ile binde birinde gözüken ağır bir tablodur. Gün içerisinde 5’ten daha fazla bulantı ve kusma varsa o zaman hiperemezis tablosu vardır ve mutlaka yatırılarak tedavi edilmesi gerekir. Oluşturduğu klinik tablo ağırıdır. Neler meydana gelir? Bulantı ve kusmadan kaynaklı yemek borusunda yırtıklar olabilir. Eksik olan vitaminlerden kaynaklı özellikle b vitamini eksikliğinden kaynaklı çok ağır tablolar ortaya çıkabilir. Gebe susuz kalır. Vücudunda asidik bir hal oluşabilir. Kilo kaybı olur. Kas erimesi olur. O yüzden ağır bir tablodur. Bulantı ve kusma hekim ve hasta yakınları tarafından bu yüzden önemsenmelidir. Hiperemezisde öyle tablolar oluşmaktadır ki susuzluktan kaynaklı gebe diyaliz gerektiren böbrek yetmezliğine dahi gidebilir" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Metin Öztürk: “Hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada, “Hedefimiz tüm takımları yenerek 105 puan ile şampiyon olmak" dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray, deplasmanda Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından sarı-kırmızılı takımın ikinci başkanı Metin Öztürk, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Galatasaray’ın 15 maç üst üste kazanarak bir rekora imza ettiğini belirten Öztürk, “Tabii ki rekorlar kıymetli ama bizim yolculuğumuz belli, 24. şampiyonluk için gidiyoruz. Önümüzdeki yıl Dursun Özbek Başkanımızın liderliğinde tekrar şampiyon olup 5. yıldızı takacağız. Bu tabii bir hedef. Neticede 19 kıymetli rakibimiz ile oynuyoruz” şeklinde konuştu. “12 puan daha var” 4 maçları daha olduğuna dikkat çeken Öztürk, "4 tane daha maçımız var. Demek ki 12 puan daha var. Yani hiçbir şey garanti değil. Oynayacağımız rakipler arasında küme düşme hattında olanlar var. Bizim gibi şampiyonluk yolumda yarıştığımız Fenerbahçe de var. Bir takımla oynadığınız performans ve aldığınız puanlar aslında diğer takımları da ilgilendiriyor. O yüzden biz gücümüz yettiğince sadece şampiyonluk yolunda değil tüm takımları yenerek ligi planladığımız gibi bitirmeyi hedefliyoruz” sözlerine yer verdi. "Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil" Farkı 7 puan olarak algılamanın doğru olmadığını ve Fenerbahçe’nin henüz maçını oynamadığını kaydeden Öztürk, “Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil. Şu an hala aramızda 4 puanlık bir fark var. Rakibimiz henüz oynamadı. Rakibimiz oynadıktan sonra ne olacağına bakacağız. İster 7 puan olsun, ister 4 puan olsun bizim hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” ifadelerini kullandı. “Hakem kardeşlerimiz elinden geleni yapıyor, yeter ki kasıt olmasın” Metin Öztürk, ayrıca çok fazla hakem konuşmaya gerek olmadığını, ancak hakemlerin maçları yönetirken niyetlerinin önemli olduğunu kaydetti. Öztürk, “Artık bence çok fazla hakem konuşmaya gerek yok. Yunanistan’da da görüyorsunuz yabancı hakemler var. Orada da Yunan takımları bundan şikayetçi. Herkes elinden geleni yapıyor. Eminim ki hakem kardeşlerimiz de elinden geleni yapıyor. Kasıt olmasın, kötü kalp olmasın. Biz spordan da oynanan futboldan da çok memnunuz. Adana Demir ilk devre inanılmaz bir futbol oynadı. Maç iki tarafa da gitti geldi. Futbol bu, sonucun ne olacağı belli olmuyor” dedi. "Bugün harika bir Mertens resitali izledik" Dries Mertens’in önümüzdeki sezon devam edip etmeyeceğine yönelik soruya da yanıt veren Öztürk, daha sonra şunları söyledi: “Buna karar verecek olan hocamız Okan Buruk ve Başkan Vekilimiz Erden Timur. Ancak bir izleyici olarak şunu söyleyeyim bugün harika bir Mertens resitali izledik. İnanılmaz. İnsan olarak müthiş. Ümit ediyorum ki bu performansını önümüzdeki sene bizimle devam ettirir. Ama devam ettirmese de kalbimiz her zaman onunla. Takımımıza şampiyonluk yolunda diğer futbolcu kardeşlerimiz gibi çok önemli katkı sağlıyor."
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.