ÇEVRE - 08 Ekim 2024 Salı 13:29

Termik santralin tehdit altındaki köylüler bir bir ölmek istemediklerini söyledi

A
A
A
Termik santralin tehdit altındaki köylüler bir bir ölmek istemediklerini söyledi

Sivas’ın Kangal ilçesinde, Torku’ya bağlı Konya Şeker tarafından işletilen termik santralden yayılan kömür külü, çevre köyler için tehdit oluşturmaya devam ediyor. 2 ay önce santralden yayılan tozdan dolayı nefes alamadığını belirten eski köy muhtarı Ahmet Koç solumun yetersizliği nedeniyle hayatını kaybetti.


Sivas’ın Kangal ilçesinde, Torku’ya bağlı Konya Şeker tarafından işletilen termik santral, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından 8 Şubat 2013 tarihinde özelleştirilerek Torku iştiraklerinden Konya Şeker’e devredildi. Yıllık 1 milyon 908 bin 229 MWh elektrik üretim gücüne sahip olan santral, 2020 yılında filtresiz bacalarıyla gündem olmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla santralin üretimi, filtre ile ilgili şartları sağlayamadığı gerekçesiyle 1 Ocak 2020 tarihinde durdurulmuştu. Bacalarda gerekli filtre işlemlerinin tamamlanmasıyla 30 gün sonra tek türbinde, 6 ay sonra ise tam kapasite olarak elektrik üretimine yeniden başlandı.


Termik santralde yakılan kömürlerin depolandığı alan yıllar içerisinde adeta tozdan bir dağ halini aldı. Rüzgarlı havalarda çevreye yayılan toz bulutu Mağara köyü başta olmak üzere birçok çevre köyü tehdit etti. Birçok aile köylerini terk etmek zorunda kalırken köylerini terk edemeyenler ise solunum sıkıntısı başta olmak üzere birçok sağlık problemi ile karşı karşıya kaldı. Köy sakinlerinin tozdan kurtulma izin yıllardır verdiği mücadele ise karşılıksız kaldı. Köy sakinleri bir bir ölmek istemediklerini belirtip yardım istedi.



2 ay sonra öldü


Eski köy muhtarı Ahmet Koç 2 ay önce İhlas Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, kül nedeniyle hasta olduğunu, nefes almakta güçlük çektiğini belirtmişti. Koç açıklamasının ardından solunum yetersizliği nedeniyle hayatını kaybetti. Koç yaptığı açıklamada, "Yıllardır bu köydeyim. Termik santral kırk yıl önce kuruldu. Son 10 yıldır doğaya ve canlılara zararı var. Yetkililerden bunun önlemini almalarını istiyoruz. Hastalığımın sebebinin yüzde 80’ni burası. Böbrek hastalığım var, nefes darlığım var. Burada yaşayan kişi hastalanır. Komşularımın hepsi hasta. Bu kül akan suya, köye çok zarar veriyor. Doğa katliamı bu. Masayı akşam yıka sabah üzeri kül oluyor” şeklinde konuşmuştu.



“Kül dağı gittikçe yükseliyor”


Bir türlü dertlerini anlatamadıklarını belirten Mağara Köyü Muhtarı Ali Karadeniz, "Sorunlarımızı dile getiriyoruz anlayan ve dinleyen yok. Santralin yetkilisi bizimle alay edercesine konuşuyor. Kül dağı gittikçe yükseliyor” dedi.



“Vatandaşlar artık geçimlerini bile sağlayamıyor”


Kül dağının etkileriyle hastalanarak hayatını kaybeden eski köy muhtarı Ahmet Koç’un oğlu Hasan Koç, “2024’e geldik böyle bir depolama sistemi olamaz. Burada büyük sağlık sorunları var. Vatandaşlar artık geçimlerini bile sağlayamıyor. Köyde 30 hane bar yaşayan sayısı 3-4 kişiye düştü” şeklinde konuştu.



“Gençlerimiz kül yüzünden köy gelemez oldu”


Kül nedeniyle köyde çok fazla kişinin vefat ettiğini söyleten köy halkından Zöhre Çelik, “Köyde vefat edenlerimiz çok oldu. Eski köy muhtarımız bu kül nedeniyle hayatını kaybetti. Daha yaşardı ama bu kül yüzünden erkenden öldü. Hiç dışarı çıkamadı nefes alamadı. İçtiğimiz suda bile toz var. Amcamın oğlu gırtlak kanseri oldu. Benim eşim de kanser oldu. Gençlerimiz kül yüzünden köye gelemez oldu. Külün her şeyimize zararı var. Hiçbir şey yetiştiremiyoruz” ifadelerini kullandı.



“Nefes alamıyorum”


Bu kül yüzünden akciğer kanseri olduğunu iddia eden İbrahim Çelik, “Konuşamıyorum. Küle çok maruz kaldım. Yediğim içtiğim her şeyde kül vardı. Şimdi nefes alamıyorum. Doktora gittim kanser başlangıcı var dedi. Artık bir tedbir alınması lazım” dedi.



Termik santralin tehdit altındaki köylüler bir bir ölmek istemediklerini söyledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Hüseyin Eroğlu: "Şu anki çıkışımızı son maçta da devam ettirmek istiyoruz" Trendyol 1. Lig’in 19. haftasında oynayacağı Erzurumspor FK maçının hazırlıklarını sürdüren Çorum FK’da Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu, "Şu anki çıkışımızı son maçta da devam ettirmek istiyoruz" dedi. Trendyol 1. Lig’in 19. haftasında Çorum FK, Erzurumspor FK ile karşılaşacak. Devre öncesi son maçına çıkacak Çorum FK, karşılaşmadan galibiyetle ayrılarak puan tablosundaki yükselişini sürdürmek istiyor. Kırmızı-siyahlılar, karşılaşmanın hazırlıklarını Çorum FK Tesisleri’nde sürdürdü. Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu yönetiminde yapılan antrenmanın 15 dakikası basın mensuplarına açık olarak gerçekleşti. "Oyuncularımızla hazırlıklarımız en iyi şekilde devam ediyor" Antrenman öncesinde açıklamalarda bulunan Çorum FK Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, ligdeki çok sayıdaki takımın Süper Lig’e yükselme hedefinin olduğunu ve puan farklarının az olduğunu söyledi. Eroğlu, "Biz son haftalardaki hem oyunumuzla hem de aldığımız skorlarla yukarıya tırmanmaya başladık. Önemli olan istediğimiz skorla dönüp ilk ikiye daha çok yanaşmak, devreyi güzel bir skorla bitirmek. Ama zor bir takımla karşılaşacağız, belli bir oyun kalıbı var, duran toplarda etkili. Bunların hepsini biliyoruz. Ama biz de güçlü bir takımız. Oyuncularımızla hazırlıklarımız en iyi şekilde devam ediyor. Teknik direktör olarak elimizdeki oyuncuyu da geliştirmekte sorumluyuz. Devre arasında transfer gelebilir ama eldeki oyuncuyu da geliştirmek, ondan performans almak en önemli görevimiz. Son 3-4 haftada bazı oyunculardaki değişim, gelişimi net bir şekilde görüyorsunuz. Sezon sonunda birçok oyuncumuzda bu net bir şekilde görülecek" dedi. "Bu lig ikinci yarı çok daha zor oluyor" Puan tablosundaki yükselişlerini sürdürmek istediklerini aktaran Eroğlu, "7-8 takım var, tabii onların hepsinin hedefi ikinciliğe doğru tırmanmak. Baktığınızda, evet yukarıda olan takımlar avantajlı gibi görünüyor ama bu lig çok enteresan bir lig. Arada bir maçlık, iki maçlık farklar var. Karşılıklı oynanacak maçlar önemli. Bu lig ikinci yarı çok daha zor oluyor. Puan kayıpları daha fazla olabiliyor. Her takım yukarıya yakın, play-off’da olmak isteyen takımlar var ama sürecin istikrarı yakalayan, ekonomik sıkıntı yaşamayan, oyun gücü iyi olan takımlar sezon sonunda zaten yukarıda olacak diye düşünüyorum. Her kulüpte inişler çıkışlar olabilir ama o lig maratonunda istikrarlı olan takımların başarılı olacağını düşünüyorum. Yılın son maçı ve bizim için çok değerli bir maç ama sonuçta puanlık bir maç. Her iki takım için de böyle. Geriye kalan birçok maç var. Tabii telafisi olabilecek maçlar ama biz şu anki çıkışımızı son maçta da devam ettirmek istiyoruz" diye konuştu. Samudio: "Performansımdan memnunum" Takım olarak son haftalarda takım kalitesini sahada göstermeye başladıklarını ifade eden Braian Samudio ise, "Çok güzel bir maç olacağına inanıyorum. Seyirciler açısından da iyi bir maç olacak. Çünkü Erzurum da iyi bir takım, onlar da iyi bir top oynuyor. Biz de iyi takımız, biz de iyi top oynuyoruz, dominant oynuyoruz. Bence seyir zevki yüksek olacak bir maça benziyor" ifadelerini kullandı. İyi bir takım olduklarından bahseden Samudio, "Yeni bir şehre, yeni bir takıma, yeni bir lige geldiğiniz zaman bir adaptasyon sürecine ihtiyaç oluyor. Ama son zamanlarda, son haftalarda kendimi çok iyi hissediyorum. Performansımdan da memnunum. Son maçta da takım olarak nasıl bir takım olduğumuzu, kalitemizi gösterdiğimize inanıyorum" şeklinde konuştu.
Ankara ATO Yönetim Kurulu Üyesi Akça: "Mesleki eğitim, üretimin niteliğini ve toplumsal refahı doğrudan etkileyen stratejik bir kalkınma aracıdır" Cumhurbaşkanlığı Eğitim Politikaları Üst Kurul Üyesi ve ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Akça Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Akça, "Mesleki eğitim sadece bir istihdam politikası değil, üretimin niteliğini, rekabet gücünü ve toplumsal refahı doğrudan etkileyen stratejik bir kalkınma aracıdır" dedi. ATO, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile bu yılın ekim ayında hayata geçirdiği ‘Mesleki Eğitimde Ankara Model’ iş birliği protokolü kapsamında düzenlediği "Sektör- Meslek Öğretmenleri Buluşması’ ATO Duatepe Salonu’nda yapıldı. Yenimahalle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Mimar Sinan Mükemmeliyet Merkezi koordinatörlüğünde düzenlenen toplantı, Cumhurbaşkanlığı Eğitim Politikaları Üst Kurulu Üyesi aynı zamanda ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Akça, ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ali İhsan Güçlü ile Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Volkan Hasan Kaya, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Veli Karakuş ve Yenimahalle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Erkan Tuzsuz başkanlığında gerçekleşti. Toplantıda mesleki eğitimin, üretim niteliğine ve rekabet gücüne etkisi ele alındı. "Kamu, özel sektör ve eğitim kurumları arasında güçlü bir iş birliği, mesleki eğitimin başarısının temel şartıdır" ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Akça, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, ATO’nun Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile hayata geçirdiği "Mesleki Eğitimde Ankara Modeli"nin mesleki eğitimin sektörün ihtiyaçlarıyla uyumlu biçimde yapılandırılması açısından önemli bir model olacağını belirterek, "Mesleki eğitim, sadece bir istihdam politikası değil, üretimin niteliğini, rekabet gücünü ve toplumsal refahı doğrudan etkileyen stratejik bir kalkınma aracıdır. İş dünyasının ihtiyaçlarıyla uyumlu, uygulama ağırlıklı ve güncel beceriler kazandıran bir mesleki eğitim yapısı, gençlerimizi geleceğin mesleklerine hazırlarken ekonomimizin de sürdürülebilir büyümesini güvence altına alır. Bu nedenle kamu, özel sektör ve eğitim kurumları arasında güçlü bir iş birliği, mesleki eğitimin başarısının temel şartıdır" ifadelerini kullandı.