GENEL - 24 Mayıs 2017 Çarşamba 12:54

SMA hastası Çınar’ın ailesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yardım istedi

A
A
A
SMA hastası Çınar’ın ailesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yardım istedi

Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 6,5 yaşındaki SMA hastası Çınar Kav’ın ailesi, yurt dışında çıkan ilacın bir an önce Türkiye’ye getirilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istedi.

Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 6,5 yaşındaki SMA hastası Çınar Kav’ın ailesi, yurt dışında çıkan ilacın bir an önce Türkiye’ye getirilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istedi.


Hastane odasına dönüştürülen evindeki yatağında makinelere bağlı bir yaşam süren SMA hastası 6,5 yaşındaki Çınar Kav, yürümek koşmak istediğini, arkadaşları ile saklambaç ve körebe oynamak istediğini söyledi. Tedavisi için gerekli paranın toplanması amacıyla Çorlu Kaymakamlığı tarafından yardım kampanyası da başlatılan Çınar’ın ailesi, 2016 yılının Aralık ayında yurt dışında çıkan ilacın Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’ye getirilmesini bekliyor. Çınar ve ailesi, ilacın bir an önce Türkiye’ye getirilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istedi.



“6 sene boyunca ilaç çıksın diye bekledik”


SMA hastası Çınar’ın babası Yalçın Kav, “Çınar doğduğundan beri bu hastalıkla mücadele ediyor. SMA hastalığı var. Biz 6 sene boyunca bu hastalığın tedavisi için ilaç çıksın diye bekledik. 2016 yılının Aralık ayında yurt dışında bir ilaç çıktı. Aralık ayından beri de bu ilacın Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’ye getirilmesini bekliyoruz. Fakat şu anda bir adım atılmış değil. Aslında adım atılmış, belirli kriterlerle tip1 hastası 253 hastadan 114’üne geleceğini söylüyorlar. Bu 114 hasta içerisinde Çınar’ın olup olmadığını bilmiyoruz. Onlara geldi uygulandı, peki diğer hastalar ne olacak? Benim aklımda bu soru var. Belki yarın bana bir telefon gelecek ve tamam Çınar için bu ilacı buluyoruz diyecekler. Uygulamaya başlayacağız ya diğer hastalar? Diğer hastalar yine ölümü bekleyecek. Yurt dışında bu herhangi bir kriter uygulanmaksızın bütün hastalara uygulanıyor, bütün tiplere uygulanıyor. Şuanda açıklanan tip1 hastalar içerisinde 253 hasta içerisinde 114’ü. Peki ya diğerleri? Tip2’ler ne olacak, tip2 olup vefat etmesi mi beklenecek. Tip3’lerin tip1’e dönmesi mi beklenecek. Bunun bütün hastalara komple getirilmesi gerekiyor bence” diye konuştu.



“Nereye kadar bekleyeceğiz”


Şu an sevinçli olduklarını kaydeden baba Kav, “Belki Çınar bu 114 hastanın içerisinde, dozu almaya başlayacak ve iyileşecek. Bir şekilde belki de ileriye gidecek, yaşam kalitesi artacak ya da değil ne olacağını bekleyeceğiz. Ama bekle bekle nereye kadar bekleyeceğiz” dedi.


Kav, “Biz Çınar’ın hastalığını öğrendiğimizde bize dediler ki eve gidin 2 yaşına kadar yaşar. 2 yaşına kadar kabus göreceksiniz, vefat ettiği zaman kabustan uyanacaksınız dediler. Çınar şu anda 6,5 yaşında, 7 yaşına girecek ve hala yaşıyor. Daha ne kadar yaşar onu bilemiyorum ama bu ilaç sayesinde Allah’ım da izin verirse daha uzun yaşayacağına, daha kaliteli bir yaşam süreceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.


Yalçın Kav, “Belki Çınar bu ilacı alabilecek kriterlere sahip bu 114 hastanın içerisinde. Ya değilse ne yapacağız biz bekleyecek miyiz? 6 sene bekledik zaten ilaç çıkması için. Bir 6 ay daha devletimiz bu ilacı getirsin diye bekledik. En son Eymen bebek vefat ettikten sonra böyle bir açıklama yapıldı. 114 bebeğimize getirteceğiz denildi. Geri kalanlar ne olacak? Geri kalanlar yine ölümü mü bekleyecek? 5-6 tane daha çocuğumuzu kaybettikten sonra mı geri kalanlara da getirecekler. Bu 5-6 çocuğun içerisinde benim çocuğum da olursa. Bunun garantisini bana verebiliyorlar mı? Tamam, canı veren Allah, alacak olan Allah. bunda hemfikiriz. Buradan, evden dışarı çıkacağımızın garantisi yok ama böyle de bir ilaç var. Bunu yurt dışında bütün hastalar kullanabiliyorlar, bizim ülkemizde neden kullanamıyorlar” dedi.



“Bütün SMA hastalarına onay verilmesini istiyoruz”


"Hükümetimizin, devletimizin bu konuya daha duyarlı bir şekilde el atıp bu kapsamı bütün çocuklara, yurt dışında olduğu gibi bütün SMA hastalarını içine alıp da bir onay vermesini istiyoruz" diyen Kav, “Sonuçta tamam belki ilk önce can, sonra canan ama diğerleri de bizim hepimizin çocuğu. Çınar benim çocuğum belki ama öteki de komşumun ya da bir tanıdığım, konuştuğum birinin çocuğu. Ya da sizin tanıdığınızın çocuğu. O aile de aynı şekilde kendi çocuğu için istiyor. Şöyle de bir durum var. Bu benim başıma geldi. Bu hastalığı yaşayacağımızı hiçbirimiz bilmiyorduk eşimle tanıştığımızda. Başımıza geldiği zaman öğrendik. Ama her 40 kişiden biri bu hastalığın taşıyıcısı. Yarın, öbür gün sizin başınıza gelmeyeceğini kimse garanti edemez” diye konuştu.



“Evlenmeden önce bu konuda test yapılmıyor”


Evlenmeden önce belirli testler yapıldığını ancak bu hastalıkla ilgili test yapılmadığını söyleyen Yalçın Kav, “Ancak bilgin olacak, ailende taşıyıcı olacak, gidecek isteyeceksin ki bu test yapılsın. Ama öyle bir test yok şu ana kadar. Bunu ben biliyorum aileme, çevreme söylüyorum ama insanların çoğu bilmiyor. 40 kişiden biri bu hastalığın taşıyıcısı. İki taşıyıcının evlenmesi sonucunda yüzde 25 Çınar gibi çocuklar dünyaya gelecek. Bu bizim başımıza geldi. Sizin başınıza gelmeyecek, torununuzun, oğlunuzun başına gelmeyecek diye bir şey yok. Benim ailemde taşıyıcı yoktu. Eşimin ailesinde de yok. Ama Çınar’da bu çıktı, sizde de bu çıkabilir. Siz de çıktığı zaman siz bekleyecek misiniz? Belirli kriterlere uysun, ondan sonra biz bu ilacı alalım diye bekleyecek misiniz? Ben bunu beklemek istemiyorum. Yurt dışında bu ilaç nasıl alınıyorsa ben de çocuğuma bu ilacı aldırmak istiyorum” şeklinde konuştu.



“Belki toplanacak bu para, belki toplanmayacak”


"Neden onlarda kriter yok, bizde kriter var" diyen Kav açıklamalarını şöyle sürdürdü:


“Bu tamamen maddiyatla alakalı bir durum. Bir dozunun 140 bin 265 dolar olduğunu öğrendim. İlk sene için yazılmış reçetemiz var. 6 doz alması gerekiyor. Onsan sonrası için de her yıl 3 doz alması gerekiyor ve bunu bütün SMA’lı çocukların alması gerekiyor. Pekiyi bunu hangi aile karşılayabilir. Çok zenginlerimiz vardır karşılayabilir. Maddi durumları iyi olabilir. Pekiyi nereye kadar karşılarlar. Çorlu’da oturuyorum. 20 tane dairem olsun hepsini satayım tamam 1 senelik ihtiyacını karşıladım. Ondan sonra, ondan sonrası ne olacak. Ama öyle bir imkanım da yok. Mecburi olarak kaymakamlığa başvurdum. Yardım kampanyası başlatıldı. Belki toplanacak bu para belki toplanmayacak. Toplanması da bir sıkıntı. Tamam 2 senelik parayı topladım. 2 senelik dozu aldım, uygulattım. 2 sene sonra ne olacak o da şüpheli. Bunun tamamının SGK kapsamına alınması gerekiyor. Çünkü sosyal güvence neden var. Benim maaşımdan her ay niye para kesiliyor. Bunlar için kesiliyor. Bütün vatandaşların kesiliyor. Niye, böyle bir hastalık olduğunda baş edemeyeceğin bir hastalık olduğunda fondan karşılansın diye kesiliyor bu paralar. İnşallah sesimizi duyarlar ve bunu tamamen SGK kapsamına alırlar ve aileler düşünmezler ya da herkes gidip yardım kampanyası başlatmak zorunda kalmaz, herkes başlatamayabilir bunu.”



“6 aylıkken teşhis edildi”


SMA hastası Çınar’ın annesi Sibel Kav ise hastane odasına çevirdiği evinde bakımını yaptığı oğlunun hastalığı ile ilgili bilgi verdi. Anne Kav, “Çınar’ın hastalığı SMA. Bu hastalığı açıklamak gerekirse vücutta protein üreten genin eksik olması. Eşimle bizim taşıyıcı olmasından kaynaklanan eksi genlerin Çınar’a geçtiği ve Çınar’ın bu şekilde dünyaya gelmesi. Çınar’ın hastalığını biz 6 aylıkken fark ettik. Çok gevşek bir bebekti. Bundan şüphelenerek gerekli doktorlara götürdük, tetkikler yapıldı ve SMA hastası olduğunu öğrendik. Daha sonra bize doktorların söylediği şu anda hastalıkla ilgili yapılabilecek hiçbir şey yok. Tedavisi olmayan bir hastalık, evinize gidin, 2 yaşına kadar çocuğunuza en iyi şekilde bakın, en güzel şekilde bakın diye söylenildi” dedi.



“2 yaşına kadar yaşar dedikleri Çınar 7 yaşına girecek”


Doktordan geldikten sonra hastalığı araştırdıklarını ve gerçekten de tedavisi olmayan bir hastalık olduğunu gördüklerini anlatan Kav, “Daha sonra çocuğumuza çok iyi şekilde bakabilmek için elimizden ne geliyorsa bunları yaptık. Çok şükür Çınar şu anda 6,5 yaşında. 3 yıldır Çınar rahatsızlandı. 3 yaşındayken rahatsızlandı. Hastaneye yattık, akciğerleri kapanmış bir şekildeydi ve nefes alamıyordu. Daha sonra İstanbul’a hastaneye sevk edildik. Orada trakeostomi açılmasına karar verildi. Yani rahat nefes alabilmesi için boynunda trakeostomi açıldı. Daha sonra mekanik ventilatöre bağlandı. Beslenemediği için, yutkunamadığı için midesinde peg açıldı. Yani Çınar mama ile besleniyor. Midesinden hortumla besleniyor” diye konuştu.



“Çınar’ın birden kalkıp yürümesini beklemiyoruz ama iyileşmesi için o ilacı aldırmak istiyoruz”


Geçtiğimiz Aralık ayında bu hastalığın ilacının çıktığını öğrendiklerini söyleyen Sibel Kav, “Amerika’da bir firma ilacın FDA onayını aldı. Onayını aldıktan sonra bu ilaç Erken Erişim Programı kapsamında hasta çocuklara uygulanmaya başlanıldı. Fakat bu Türkiye’de sadece 3 hastanede izin verildi. Fakat sadece 6 aydan küçük olacak bebekler ve cihaza bağlı olmayacak, bu kriterde izin verildi. Biz yurt dışında alan çocukları da takip ediyoruz. Sürekli ilacı da takip ediyoruz. Alan çocuklar şu anda çok iyi durumdalar. Ama neden Türkiye’de bu kriterler var. Yaş kriteri, tip kriteri, cihaza bağlı olmayacak. Oradaki çocukları izledikten sonra biz de çocuğumuzun o şekilde iyileşmesini istiyoruz. Birden kalkıp yürümesini beklemiyoruz ama iyileşebilmesi için o ilacı aldırmak istiyoruz. O yüzden de ilaç şu anda çok pahalı olduğu için ve SGK kapsamına girmediği için biz Çınar’a kampanya başlattık. Kendi elimizden geldiği kadar, ilacın parasını toparlayabiliriz, toparlayamayız onu da bilmiyoruz ama sadece bizim istediğimiz SGK’nın, Sağlık Bakanımızın, bu tür SMA hastalarının yaş kriteri, tip kriteri olmaksızın cihaza bağlı veya değil tüm çocukların almasını istiyoruz. Buradan Cumhurbaşkanımıza, Sağlık Bakanımıza, Başbakanımıza sesleniyoruz. Bu çocuklar hastalıktan değil, ilaca ulaşamadığımız için erişemediğimiz için kaybediliyor. Eymen Bebek için de bir kampanya başlatılmıştı. Çok duyarlı insanlar sağ olsunlar, katkıda bulundular. Çok az bir miktar kalmıştı ama Eymen bebek kaybedildi. Bizim çocuklarımızın bunu bekleyebilecek bir zamanı yok. Biz zamanla savaşıyoruz. O yüzden de sadece ilacımızı istiyoruz. Çınar’a yardım etmek isteyenler Çorlu Kaymakamlığından alınan izinle Ziraat Bankası Çorlu Şubesine yardımda bulunabilirler. Yardım etmek isteyenler, az çok demeden, 3-5 demeden yardımda bulunabilir, damlaya damlaya göl olur. Ben inanıyorum ki bu para toplanacak ve biz bu ilacı alabileceğiz ama diğer çocuklar ne olacak. İnşallah yaş kriteri, tip kriteri olmaksızın bütün hastalar bu ilacı alırlar bütün çocuklarımız kurtulur. Tüm yardımseverlerin yardımlarına, desteğine ihtiyacımız var. Tanıdık, tanımadık herkesin desteğini bekliyoruz. Herkese şimdiden teşekkürler" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Abdullah Avcı: “Performansımızın çok altında kaldık” SAMSUN (İHA) – Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Samsunspor maçında performanslarının çok altında kaldıklarını söyledi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Trabzonspor, deplasmanda Samsunspor’a 3-1 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Teknik Direktör Abdullah Avcı, açıklamalarda bulundu. Avcı, kaybettikleri için üzgün olduklarını ifade ederek, "Rakibin çok basit, sade ama çok güçlü bir oyunları var. Bizim maça gelmeden evvel, yanlış hatırlamıyorsam 11 maçın 7’sini içeride kazanmış, tek mağlubiyeti var. Oyunu basit ama doğru ve bunu şiddetli şekilde uygulayan bir takım. Direkt oyunları var ve özellikle burada ikinci topa yanaşmak, ondan sonrasında yapılacak ortalar, bir de rakip arkası şiddetli yapacağı koşullar vardı. Bu plan her maç böyle yani burada da dışarıda da oynadıklarında bunu kendi güçlü oyunlarını oynatıp bunu yansıtıyorlar. Biz buna özellikle oyunun başlangıcında doğru cevap veremedik. Penaltıdan yediğimiz golün arkasından da bizim gibi takıma yakışmayacağı bir organizasyon bozukluğundan dolayı yediğimiz bir gol oldu. Rakip 2-0 öne geçti. Sonrasında tam oyuna tutunacakken golü de bulduk. Kornerden bu sefer kendi kalemize attığımız gol, 3-1 mağlup duruma düştük devreye girerken. Olabilir mi? Olabilir. Geçen haftada iki farklı mağlup duruma düşmüştük. İkinci yarıda daha doğru oyun oynamamız gerekiyordu. Topa sahip miyiz? Evet topa sahibiz. Bunu da bekliyorduk zaten ama bunu beklerken bu oyunu oynarken özellikle oyuna genişlik verip sayısal olarak fazla girdiğimiz ceza sahasında paslar veya kısa ortalar yapmamız gerekiyordu. Rakibi böyle çözecektik, rakibin de baskı şiddeti düşecekti. Zaman zaman bunu dedik ama sonuçlandıramadık. Oyunun başından sonuna kadar net bir şekilde bireysel performanslarımız hem de oyun performansımızın çok altında kaldık ve hiç doğru ve şık olmadı" dedi. "Rakip bugün çok istedi" Lig ve kupadaki durumlarını da değerlendiren Avcı, "Üçüncülük anlamında lige baktığında haftaya başlarken birine 6 puan, birine 7 puan önde girdik. Rakibin bir tanesinin kazanması puan farkının 4 puanına düşmesi bu bizi yukarıya doğru çekmesi gerekirken aşağıya doğru gitti. Konsantrasyon bozuktu. Oyunun her anı doğru oynamadık. Futbolda bazen kaybedersin. Ama oyunu doğru oynamaya çalışırsın ama kaybedebilirsin. Çünkü karşında da bir rakip vardır. Rakip bugün çok istedi. Fiziksel olarak bizden daha fazla mücadele etti. Daha fazla temas yaptı. Daha fazla sertlik yaptı ki normal. Biz buna hem sertlikle hem mücadeleyle doğru cevap veremedik. Onun için rakibimizi tebrik ediyoruz. Samsun stadı çok güzel bir ortam. Samsun bir futbolcu yeri geçmişiyle, tarihiyle stadyumuyla ilk defa geldim. Yapanların emeğine sağlık. Ama şunu da belirtmek istiyorum futbol bir iyileştirme gücü olan güzel bir oyundur. Bu sadece burayla alakalı değil genel olarak söylüyorum. Dilimizi üslubumuzu değiştirmediğimiz sürece gönlümüzü dönüştüremeyeceğiz. Sonunda ölüm yoktur, kalım yoktur, savaş yoktur. Mücadele vardır. Onun için bu bir ölüm kalım maçı değildir. Bu tarihte oynanmıştır, oynanmaya da devam edecektir müsabakalar. Lütfen bu oyuna böyle bakalım. Rakibimizi yaptıkları mücadeleden dolayı tebrik ediyoruz. Bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum. Bizim adımıza 4 gün sonra, çarşamba günü bir adım kaldı, finale oynayacağımız kupa maçımız var. İstanbul’da oynayacağız. Şimdi buradan ne çıkartacağız? Bir sürü olumsuzluğun olduğu oyun anlamında ve performans anlamında bunu kaldırıp konsantrasyonumuz daha yüksek, doğru bir oyunla Karagümrük maçına hazırlanıp ligde de bundan sonra kalan 3 maçı en iyi şekilde tamamlayıp ligi 3. sırada bitirmek istiyoruz" diye konuştu.
Samsun Gisdol: “Çok büyük bir adım attık” SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Markus Gisdol, Trabzonspor’u yenerek kümede kalma yolunda çok büyük bir adım attıklarını söyledi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Samsunspor, sahasında karşılaştığı Trabzonspor’u 3-1 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Teknik Direktör Markus Gisdol, açıklamalarda bulundu. Kümede kalma yolunda çok kritik bir virajı geride bıraktıklarının altını çizen Gisdol, “Eminim bugün herkes bu takımı ve taraftarı çok sevdiğimi daha iyi anlamıştır. Bugün taraftarımızla birlikte sahada çok iyiydik. Taktiksel anlamda iki yarıda da çok iyiydik. Çok zor bir takıma karşı oynadık. Bu galibiyeti almak çok özel oldu. Maçtan önce taktiğimizi belirlemiştik. Rakibin ritim yakalamasını, kendi oyunlarını oynamalarına müsaade etmeyecektik. Rakibe nefes aldırmadık. Her zamankinden daha fazla koşmaları, mücadele etmeleri gerektiğini futbolcularıma söylemiştim. Bunu da çok iyi yaptılar. Sadece Holse ve Marius değil tüm oyuncularımız çok iyi bir performans gösterdiler. Tüm takımımı tebrik ediyorum. Oyuncularımız son maçlardan dolayı çok kızgındı. Hafta boyunca taktiksel anlamda neler yapmaları gerektiğini anlattık. Tüm futbolcular bugün işlerini en iyi şekilde yaptılar. Matematik öğretmeni değilim. Rakamları hesaplamayı sevmiyorum. Bugünkü galibiyet ile büyük bir adım attık. Göreve geldiğimde son 3 haftaya 42 puanla gireceğimizi söyleseler kimse de ben de inanmazdım. Son maçlara da aynı konsantrasyon ile devam edeceğiz” dedi.
Kayseri Tolunay Kafkas: "Ligde kalmak için var gücümüzle çabalayacağız" Fatih Karagümrük Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, Kayserispor maçının ardından yaptığı açıklamada, "Önümüzdeki üç tane kritik maç var. Artı bir kupa maçı var. Ligde kalmak için var gücümüzle çabalayacağız" dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Karagümrük, deplasmanda Kayserispor ile 2-2 berabere kaldı. Mücadele sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Kafkas, "Oyuna kötü başladık. Zaten hemen akabinde başlar başlamaz bir gol yedik. Oyun dengelemeye çalıştık ama oyunu çok ufak bir bölümünde ilk devre dengeler gibi olduk. Geldiğim günden beri ilk devre hiç bize yakışmayan iyi bir oyun olmadı. Özellikle pres konusunda ciddi sıkıntılar yaşadık, çok çalışmamıza rağmen maalesef bugün istediğimizi yapamadık. İkinci devreye oyuna müdahalelerle, oyuncu değişiklikleriyle oyun istediğim gibi olmadı ama öne geçtik. Fakat çok kısa süre içerisinde yediğimiz gol bizi yine sıkıntıya soktu. Oyunun kontrolü zaman zaman bizde oldu. Zaman zaman Kayserispor’da oldu. Aslında iki takım da kazanabilecek pozisyonları yakaladı. Biz çok pozisyon veren bir takım değildik ama bugün itibarıyla verdik. Böyle zor bir deplasmanda Kayserispor gibi iyi bir takımdan, iyi oyunculardan kurulu bir takımdan bir puan aldık. Yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki üç tane kritik maç var. Artı bir kupa maçı var. Ligde kalmak için var gücümüzle çabalayacağız. Kayserispor’a da bundan sonraki maçlarında başarılar dilerim" ifadelerini kullandı.