GENEL - 18 Mayıs 2018 Cuma 11:37

Gizli tehlike ’hipertansiyon’

A
A
A
Gizli tehlike ’hipertansiyon’

İç Hastalıkları Uzmanı Dr.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sema Halhallı, verilere göre, Türkiye’de 18 yaş üstü bireylerde nüfusun yüzde 30’unda, yani yaklaşık 20 milyon kişide hipertansiyon olduğunu, dünya genelinde ise yüksek kan basıncı ve hipertansiyon nedeniyle her yıl 10 milyon insanın hayatını kaybettiğini belirtti.


Tekirdağ Özel Star Medica Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sema Halhallı, vücutta dolaşımı sağlayan etkenin kan basıncı olduğunu, dolayısıyla her insanda kan basıncı bulunduğunu ifade ederek, "Kan basıncının belli sınırlar içerisinde olması gerekir. Çocukluk yaş grubu hariç, genç erişkinlerde ve erişkinlerde büyük kan basıncının 130 mm/civanın altında, küçük kan basıncının 80 mm/civanın altında olması gerekir. Büyük kan basıncının 135 mm/civanın üzerine çıkması halinde veya küçük tansiyonun 85 mm/civanın üzerine çıkması halinde yüksek tansiyon hastalığından bahsedilebilir” dedi.


Türkiye’de ve dünyada birçok insanın hipertansiyon riski yaşadığını anlatan Dr. Halhallı, “Türkiye’de, 2012 yılı verilerine göre 18 yaş üstü bireylerde nüfusun yüzde 30’unun yani 20 milyon kişinin hipertansiyon olduğu, dünya genelinde yüksek kan basıncı ve hipertansiyon nedeniyle her yıl 10 milyon insanın hayatını kaybettiği gösterilmiştir. Bu nedenle yüksek tansiyon hastaları için günlük tansiyon ölçümü ve kontrolü hayat kurtarıcıdır” şeklinde konuştu.



Yüksek kan basıncı hangi organı nasıl etkiler?


Hipertansiyonun başta kalp damar hastalıkları olmak üzere, böbrek yetmezliği, görme kaybı, hatta felç gibi ölümcül sonuçlara yol açabilen tehlikeli bir hastalık olduğunun altını çizen Uzman Dr. Halhallı, “Ciddi sağlık sorunlarının oluşmasının en büyük nedeni kişilerin ilaçlarını yarım bırakmaları, yaşam alışkanlıklarına dikkat etmemeleridir. Hipertansiyon, damar tıkanıklığı yapabilir, kalp kasında kalınlaşmaya neden olabilir, kalpten çıkan ana damarın genişlemesine yol açabilir. Gözde küçük kılcal damarlarda kanamalara neden olup, kalıcı görme kaybına ve körlüğe yol açabilir. Küçük kılcal damarlarda ve beyinde kanamaya neden olabilir. Ayrıca beyin damarlarında tıkanıklık yapabilir. Böbrek yetersizliğine neden olabilir. Böbreklerde yumak halinde kan damarları vardır. Kan basıncı yükselince bu damarlar hasar görebilir. Böbreklerde kanı süzme görevi yapan kılcal damarlar olumsuz etkilenebilir” ifadelerini kullandı.



Nasıl tedavi edilir?


Yüksek tansiyon hastalığının tedavisinde iki temel yöntem bulunduğunu aktaran Uzman Dr. Sema Halhallı, bu yöntemlerin yaşam tarzı değişikliği ve ilaç tedavisi olduğunu söyledi. Dr. Halhallı, açıklamalarına şöyle devam etti:


"Tansiyon hangi aşamada başlamış olursa olsun yaşam tarzı değişiklikleri ilk tedavi yöntemidir. Özellikle hasta fazla kilolu ise kilonun azaltılması tansiyon üzerinde en çok etki oluşturacak tedavi yöntemlerinden biridir. Yaklaşık olarak verilen her 10 kilo tansiyon rakamını 1 puan yani 10 mm/civa hem büyükten hem de küçükten düşürebilmektedir. Diyetin düzenlenmesi, diyet kalitesinin artırılması, hayvansal gıdaların azaltılması ve sebze/meyve tüketimi önemlidir. Diyette en önemli madde tuz tüketiminin azaltılmasıdır. Düzenli egzersiz de kan basıncını düşürmede etkilidir. Yaşam tarzı değişikliği, tuzu azaltma, düzenli spor, ideal kiloya ulaşma, sigara ve alkolden uzaklaşma ve hipertansiyon diyetini kapsar. Yaşam tarzı değişikliklerine dikkat edilmezse antihipertansif ilaçların da etkisi çok azalır veya ortadan kalkar. Hipertansiyon tedavisi ancak sağlıklı bir hasta-hekim ilişkisiyle mümkün olabilir. İlaç tedavisinde kullanılan çok sayıda ilaç vardır. Birçok hasta kan basıncı ilaçlarla kontrol altına alındığında, kendilerini rahatsız eden baş ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar ortadan kalktığında veya ilacı bittiğinde ilaç tedavisini yarıda bırakabiliyor. Oysa kısa süreli bile olsa tedaviye kesinlikle ara verilmemeli. Çünkü tedavide amaç sadece hastayı o dönemde rahatsız eden yakınmaları gidermek değil, aynı zamanda hedef organ hasarını önleyerek veya geri çevirerek kalıcı sakatlık ve ölümleri azaltmak. Hipertansiyonun büyük olasılıkla ömür boyu eşlik edeceği unutulmamalı. İlacın ani bırakılması, tansiyon değerlerinde ani yükselmeye ve kalıcı sağlık sorunlarına yol açabilir. Yüksek tansiyonu ciddiye almamak yapılan en büyük hatalardan biridir. Kan basıncı yüksekliğini sadece strese, gerginliğe bağlayıp tansiyon ilacı kullanmamak yanlıştır. Oysa hipertansiyon sinsi bir hastalıktır. Sadece büyük tansiyonu dikkate almamak gerekir. Küçük tansiyon da kontrol altına alınmadığında damarın hasara uğrama riski devam edebilir. Özellikle kalp damarları, küçük tansiyonda yüksek basınca maruz kalır. Hipertansiyon tedavisi ancak sağlıklı bir hasta-hekim ilişkisiyle mümkün olabilir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Öldürüp gömmüşlerdi, adliyeye sevk edilen şüphelilerden 2’si tutuklandı, 6’sı serbest kaldı Sakarya’da 20 gündür kayıp olarak aranan ve ağaçlık alanda toprağa gömülü halde bulunan şahsın ölümüne ilişkin adliyeye sevk edilen şüphelilerden 2’si tutuklanırken, 3’ü adli kontrolle 3’ü savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Alınan bilgiye göre, 11 Nisan gününden sonra kendisinden haber alınamayan yabancı uyruklu Mohammed Azeez Mahdi Mahdi için yakınları kayıp başvurusunda bulundu. Hususa ilişkin inceleme başlatan polis ekipleri, kayıp şahsın bağlantılı olduğu kişilerin ifadelerine başvurdu. Tutarsız ifadeler üzerine sorgularını genişleten ekipler, şahsın öldürülüp Erenler ilçesi Hürriyet Mahallesi’nde ağaçlık alana gömüldüğü bilgisine ulaştı. Bölgede çalışma yapan ekipler, kadavra köpeklerinin yardımıyla Mahdi’nin cesedini buldu. Olay yerine yapılan incelemenin ardından polis ekiplerince Mahdi ile bağlantılı 8 Türk vatandaşını gözaltına alındığı, yabancı uyruklu bir kişinin ise arandığı öğrenildi. Film sahnesi değil tasarlanmış cinayet Mohammed Azeez Mahdi Mahdi’nin yabancı uyrukluları ücret karşılığında taksi minvalinde taşımacılık yaptığı öğrenildi. Çalışmalarını genişleten polis ekipleri, Mohammed Azeez Mahdi Mahdi’nin ölümüne ilişkin detayları ortaya çıkardı. Mahdi’nin kumar mevzusundan kaynaklı alacak verecek meselesi bulunduğu ve alacaklıların öldürülen şahsın taksisine müşteri gibi binerek kafasına sıktıkları öğrenildi. Evli ve 3 çocuk babası Mahdi’yi öldüren şüpheliler, daha önceden kiraladıkları atölye tarzı işyerinin arkasındaki ağaçlık alana götürerek gömdüğü ve şahsın aracını satmaya çalışırken yakalandıkları ortaya çıktı. 2 tutuklama Olaya ilişkin gözaltına alınan şüphelilerden iş yerinin sahibi H.B. (43), Y.Ö. (28), U.A. (40), E.K. (30), Ö.C. (43), K.B. (16), E.S. (21) ve S.T. (30) emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Bahse konu olan olaya ilişkin bir yabancı uyruklu şahsın ise arama çalışmalarının devam ettiği öğrenildi. Hakim karşısına çıkan şüphelilerden H.B. (43) ve E.S. (21) ’Kasten adam öldürme’ suçundan tutuklanırken U.A. (40), E.K. (30), ve Ö.C. (43) adli kontrolle K.B. (16), Y.Ö. (28) ile S.T. (30) savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
Ankara Ticaret Bakanlığı: "İsrail ile ihracat ve ithalat tamamen durduruldu" Türkiye, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve insani yardımları engellemesi üzerine, İsrail’le tüm ihracat ve ithalat işlemlerini durdurma kararı aldı. Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, "Bilindiği gibi, İsrail’in Filistin’e yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı saldırıları neticesinde bugüne kadar 15 bini çocuk, 35 binden fazla Filistinli sivil hayatını kaybetmiş, yaklaşık 78 bin Filistin vatandaşı ise yaralanmıştır. Türkiye 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, kalıcı ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için en üst düzeyde girişimlerde bulunmuş, diplomasinin tüm araçlarını kullanmıştır. Ülkemiz ilk günden bu yana Gazze halkının yardımına koşmuş, başta gıda, sağlık ve tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere gemiler ve uçaklarla on binlerce ton insani yardımı bölgeye ulaştırmış, binlerce hastayı tahliye ederek bu zor günlerinde Filistinli kardeşlerimizin yanında olmuştur. Bununla birlikte, İsrail’in sebep olduğu katliam, insani felaket ve fiziki yıkım devam etmiş, İsrail Hükümeti uluslararası ateşkes çabalarını karşılıksız bırakmış ve insani yardımları engellemiştir. Türkiye bunun üzerine 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 54 ürün grubunun İsrail’e ihracatını kısıtlamıştır. Alınan bu kararda, İsrail Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar kısıtlama tedbirlerinin yürürlükte kalacağı vurgulanmıştır. Buna rağmen, İsrail Hükümetinin saldırgan tutumunu sürdürdüğü, Filistin’deki insani trajedinin kötüleştiği müşahede edilmektedir” denildi. Açıklamada, “Bu itibarla, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçilmiş, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulmuştur. İsrail Hükümeti Gazze’ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar Türkiye söz konusu yeni tedbirleri kesin ve kararlı bir şekilde uygulayacaktır. Öte yandan, işgal altında yaşamak zorunda kalan Filistinli kardeşlerimizin bu kısıtlamalardan etkilenmemesi için Ticaret Bakanlığımız ile Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı arasında gerekli çalışmalar koordine edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin haklı davasını desteklemeye devam edecektir” ifadeleri yer aldı.