ASAYİŞ - 16 Ocak 2020 Perşembe 15:15

Başkasının kimliğiyle hastaneye gitti, SGK mesajıyla yakayı ele verdi

A
A
A
Başkasının kimliğiyle hastaneye gitti, SGK mesajıyla yakayı ele verdi

TEKİRDAĞ (İHA) – Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde da başkasına ait kimliğin üzerine kendi fotoğrafını yapıştırarak Çorlu Devlet Hastanesi’nde muayene olan şahıs SGK`dan gelen bilgilendirme mesajı sonucu yakayı ele verdi.

TEKİRDAĞ (İHA) – Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde da başkasına ait kimliğin üzerine kendi fotoğrafını yapıştırarak Çorlu Devlet Hastanesi’nde muayene olan şahıs SGK`dan gelen bilgilendirme mesajı sonucu yakayı ele verdi.


Edinilen bilgilere göre, 10 Ocak’ta saat 08.30 sıralarında şiddetli ağrı şikayetiyle Çorlu Devlet Hastanesi Acil Servisine gelen H.Ş. adlı şahıs, kimlik kartını unuttuğunu, kimlik numarasıyla muayene olmak istediğini söyledi. Hastane personeli de kişinin sağlık durumundaki aciliyeti göz önünde bulundurarak H.Ç.’yi acil servis doktoruna yönlendirdi. Acil Servis doktoru H.Ç.`yi muayene ettikten sonra üroloji polikliniği doktoruna görünmesi gerektiğini söyledi. Hastanede üroloji doktoruna da muayene olan H.Ç. idrar yollarında enfeksiyon teşhisi konularak reçetesi yazıldı.



SGK mesajı ile gerçek ortaya çıktı


Başkasına ait kimliğin üzerine kendi fotoğrafını yapıştıran H.Ç.`nin usulsüzlüğü eczaneye gidip ilaçları aldıktan sonra ortaya çıktı. Eczaneden ilaçları almasıyla asıl kimlik sahibi B. K.’ye Sosyal Güvenlik Kurumundan adına düzenlenmiş reçeteye ilişkin bilgilendirme mesajı gönderildi. Mesaj sonrası B. K. Çorlu Devlet Hastanesi’ne giderek kendisinin herhangi bir muayene olmadığını fakat adına reçete düzenlendiğini belirtti. Olay üzerine inceleme yapan Çorlu Devlet Hastanesi güvenlik birimi yaptığı teknik inceleme sonrası H.Ç isimli şahsın B.K.`ye ait kimliğin üzerine kendi fotoğrafını yapıştırarak muayene olduğunu tespit etti.



Tomografi için yeniden geldiği hastanede gözaltına alındı


Önceki gün verilen tomografi randevusu için yeniden Çorlu Devlet Hastanesine gelen H.Ç. hastane polisi tarafından alınarak Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Hastane güvenlik kamerasına da yansıyan güvenlik kamerası görüntülerinde H.Ç.`nin tanınmamak için yüzünü üzerindeki kapüşonlu montla kapattığı görüldü.



“Usulsüzlüğe gerek kalmadan devletimizin sağladığı imkanlarla ücretsiz muayene olabilirdi”


Yaşanan olay üzerine açıklamalarda bulunan Çorlu Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Çağatay Onar, muayene olmak için yasa dışı yollara başvuran vatandaşın kuruma başvurusu halinde böyle bir usulsüzlüğe gerek kalmadan devletin sağladığı imkânlar çerçevesinde muayene olabileceğini belirterek, “Sahte kimlikle başvurduğunu saptadığımız kişi öncelikle acil servise başvuruyor. Yeşil alan muayenesinden sonra acil olmadığı tespit edilerek üroloji polikliniğine sevk ediliyor. Bu sırada sahte kimliğe kendi fotoğrafını yapıştırdığını tespit ediliyor. Personelimiz kişiyi takibe alıyor. Takip sonucu hastane polis ve güvenliğimizce suçüstü yakalanıyor. Daha sonra adli mercilere sevk ediliyor. Bu yönteme tevessül etmemeliyiz. Böyle yöntemler kullanmamalıyız. Hali hazırda sosyal sigortalar kanununun sağlık uygulamaları tebliğinde ki acil hal kapsamında ki tıbbi işlemlerden ücret farkı talep edilmemektedir” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.