EKONOMİ - 18 Kasım 2015 Çarşamba 10:22

Çeçenistan'a Türkiye'den İlk Resmi Ticaret Heyeti Gitti

A
A
A
Çeçenistan'a Türkiye'den İlk Resmi Ticaret Heyeti Gitti

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) organizasyonu ve Ekonomi Bakanlığı koordinasyonunda Rusya Federasyonu’nun Kuzey Kafkasya Bölgesi Federal Cumhuriyetleri’nden Kuzey Osetya Alania Cumhuriyeti Vladikavkaz kenti ile Çeçenistan Cumhuriyeti Grozni kentine resmi ticaret heyetleri nezdinde gezi düzenlendi.
Doğu Karadeniz Bölgesi illerindeki iş adamlarından oluşan heyetle birlikte gerçekleştirilen programa toplam 26 kişi katılırken, Kuzey Osetya Alania Cumhuriyeti’nde yatırım imkânları, iş potansiyeli, bölge hinterlandı olan cumhuriyetlerde yapılması planlanan yatırımlar, yatırımlar için sağlanan destekler ayrıntılı bir şekilde ele alınırken, karşılıklı iş birliği imkânları konusunda görüş alışverişinde bulunuldu.
Çeçenistan Cumhuriyeti’nin başkenti Grozni’ye gerçekleştirilen ziyaretin Çeçenistan Cumhuriyeti’ne yönelik gerçekleştirilen ilk resmi Türk Ticaret heyeti Programı olması nedeniyle ayrı bir önem kazandı. Türk heyeti, Çeçenistan Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Hasan Hakimov başkanlığında ilgili bakanlıkların üst düzey yetkilileri tarafından kabul edildi. Çeçenistan Cumhuriyetindeki yatırım imkanları ve iş birliği yapılabilecek alanlar, yabancı yatırımlara sağlanan destekler ve gelecek dönem yatırım planları ayrıntılı bir şekilde iş adamlarımıza aktarıldı.
Çeçenistan’dan Türkiye’ye yol güzergahının Rusya tarafındaki bölümünün tamamlanmak üzere olduğu, Gürcistan tarafındaki güzergah ve kapının tamamlanması konusunda Federasyon nezdinde girişimlerin sürdürüldüğü ve yapılacak diplomatik temaslar neticesinde de bu yol güzergahının 2016 yılında açılmasını umduklarını ifade edildi.
Yapılan gezi ile ilgili bilgi veren DKİB Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, “Bölgemize yakınlık avantajına sahip olan Rusya Federasyonu’nun Kafkasya Federal Bölgesi Cumhuriyetlerinden Kuzey Osetya ve Çeçenistan’a yönelik düzenlemiş olduğumuz ticaret heyeti programı kapsamında görüşme yapan firmalarımız inşaat malzemeleri, gıda ürünleri, mobilya ve otel altyapı ve dekorasyonu konularında önemli görüşmeler yaparak, teklif hazırlama aşamasında mutabık kalmışlardır. Bu görüşmeler neticesinde önemli bağlantılar kurulacağı ve bundan sonrası için de iş birliklerinin devam edeceğine inanmaktayız. Heyetimize gösterilen ilgi açıkça bunu ortaya koymuştur. Bölgemize karayolu ile 12 saat gibi çok kısa sürede ulaşım imkanı bulunan Rusya Federasyonu’nun Kafkasya Federal Bölgesi ve özellikle ortak bir çok kültürel yakınlıklarımızın bulunduğu Çeçenistan Cumhuriyeti, Kuzey Osetya Alania Cumhuriyetleri, bölge ihracatçılarımız açısından önem verilmesi gereken bir pazar olduğunu ve şimdiden bu pazarda etkin olunması uzun vadeli yatırım ve işbirliklerinde büyük katkı sağlayacağını yaptığımız inceleme gezisinde açıkça tespit ettik. Bu nedenle, bölge iş adamlarımızın bu pazarları şimdiden değerlendirmeye almalarını tavsiye ediyoruz. İnşaat, yapı sektörü, gıda ürünleri sektörlerinde bu pazarlarda çok önemli potansiyeller bulunduğunu bölge iş adamlarımızın dikkatine sunuyoruz. Ayrıca, bölgemizden karayolu ile Rusya Federasyonu Kafkasya Bölgesine girişi sağlayan Verhni Lars Kapısı’nın bağlı olduğu Vladikavkaz Gümrü Müdürlüğü’nün Basitleştirilmiş Gümrük Hattı-Yeşil Hat- kapsamına alınmış olması da gümrükleme ve ithalat işlemlerinde ihracatçılarımıza büyük kolaylık ve rekabet imkanı kazandırmış olacaktır” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yumaklı, Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsünü ziyaret etti Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, daha önce açıkladığı ’Hayvancılık Yol Haritası’nın en önemli başlıklarından birisinin hayvan hastalıklarıyla mücadele olduğunu belirterek, Etlik Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsünün hayvan hastalıklarıyla mücadelede uluslararası geçerliliği olan son derece önemli çalışmalar yaptığını bildirdi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 27 Nisan Dünya Veteriner Hekimler Günü münasebetiyle Etlik Veteriner Kontrol Merkez Enstitüsünü ziyaret etti. Laboratuvarlarda incelemelerde bulunan Yumaklı, enstitü çalışanlarıyla sohbet etti. Daha sonra basın mensuplarına değerlendirmede bulunan Bakan Yumaklı, enstitünün bir asra yakın tecrübesiyle dünya çapında akreditasyona sahip olduğuna dikkati çekti. Bu merkezde yapılan çalışmaların birçok ülke tarafından baz alındığının altını çizen Yumaklı, şu bilgileri verdi: “Burada üç başlıkta faaliyet gösteren 19 laboratuvarımız var. Bunlar arıdan büyükbaş ve küçükbaş hayvan ile diğer bütün hayvanlara ilişkin hastalık teşhisleriyle alakalı çalışan laboratuvarlarımız. İkinci grup laboratuvarlarımız ise tedaviye ilişkin antijen üretiminden aşı üretimine kadar faaliyet gösteriyor. Üçüncü grup da kontrol ve analiz laboratuvarlarımız. Bu 3 laboratuvarımız da Türkiye’deki hayvan hastalıklarıyla mücadelenin yanı sıra uluslararası birtakım taleplere cevap verme hususunda faaliyet gösteriyor. Özellikle sadece Türkiye’nin dört bir tarafından değil, yine dünyadan da buraya gelen numuneleri kontrol ederek, test ederek gelen taleplere cevap veriyorlar. Buradaki Doping Laboratuvarı dünyadaki sayılı merkezlerden birisi. Hem Türkiye’deki atlarla alakalı yapılan doping kontrolü, hem de dünyadan gelen numunelerin analiz edilmesi de yine buradaki laboratuvarlarımızda yapılıyor. Uluslararası ölçekte kabul edilebilir bir laboratuvar olduğunu ifade etmek istiyorum.” Hayvan hastalıklarıyla mücadele Bakan Yumaklı, hayvan hastalıklarıyla mücadelenin en önemli kısmının teşhis etmek, bunların tedavisiyle ilgili araçlar geliştirmek ve yapılan analizlerle hayvan hastalıklarıyla mücadelede politikalar geliştirmek olduğunu dile getirdi. Etlik Veteriner Kontrol Merkez Enstitüsünü ‘Türkiye’de bu anlamda uluslararası geçerli olan son derece önemli bir merkez’ diye niteleyen Yumaklı, “Bizler hayvancılık yol haritasının en önemli başlıklarından birisini hayvan hastalıklarıyla mücadele olarak belirledik. Dolayısıyla son derece yüksek ekonomik kayıplara sebep olan hayvan hastalıklarıyla mücadelenin aynı zamanda hem tecrübe açısından hem de teknoloji açısından bir bütün halinde işlenmesi gerekir. Dolayısıyla bizler de bugün itibariyle buna bu kapasiteye sahip, bu kabiliyete sahip, son derece gelişmiş laboratuvarlarımızın olduğu, son derece deneyimli arkadaşlarımızın olduğu bu merkez araştırma enstitüsünde hayvan hastalıkları ile ilgili mücadelemize devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. Yılda 700 binin üzerinde test ve analiz Merkezdeki laboratuvarlarda yıllık 700 binin üzerinde test ve analiz yapıldığının altını çizen Yumaklı, sadece Türkiye içerisinden gelen numunelerin testi ya da analizi değil, aynı zamanda dünyanın farklı ülkelerinden gelen numunelerin de test ve analizlerin gerçekleştirildiğini belirtti. Yumaklı, böyle donanımlı merkezlere sahip olan ülkelerin hayvan hastalıkları konusunda avantajlı durumda olduklarına işaret ederek, şunları kaydetti: “Ülkemizdeki özellikle Covid pandemisi başladığı andan itibaren bu çalışmalara çok önemli destekler verdi bu merkez. Umuyoruz ve diliyoruz ki böyle bir şeye ihtiyaç olmaz. Ancak şunun da bilinmesi vatandaşlarımız açısından önemlidir diye düşünüyorum. Böyle bir merkeze sahip olmak ülkemiz açısından son derece büyük bir kazanım. Yine altını çizeyim, hem teknolojik hem de bilgi ve tecrübe açısından son derece deneyimli, kabiliyetli ve kapasitesi son derece yüksek arkadaşlarımızın da çalıştığı ve araştırma yaptığı bir merkez olarak faaliyet gösterdiğini belirtmek istiyorum.” Veteriner hekimlerin sadece hayvan hastalıkları açısından değil aynı zamanda sağlık sistemi içerisinde çok önemli yerleri olduğunu vurgulayan Bakan Yumaklı, bütün veteriner hekimlerin Dünya Veteriner Hekimleri Günü’nü tebrik etti. Asırlık tecrübe Veteriner Kontrol Merkez Enstitüsünün başlangıcı kabul edilen Sığır Vebası Serum Üretimi Kurumu (Veba-i Bakari Seromu Dar-ül-istihzarı) Kurtuluş Savaşı sırasında Eskişehir’de faaliyet göstermekte iken savaş nedeniyle önce Ankara’ya daha sonra da Kırşehir ili Bozkaya yöresine nakledildi. Sakarya Savaşı’ndan sonra 1921 yılında Serum Üretim Kurumu adıyla Etlik’te bulunan bugünkü yerine taşındı ve sığır vebası serumu üretimine başlandı. Enstitü gelişimi günümüze kadar devam ederek bugün 19 laboratuvar ve destek üniteleri ile faaliyetlerini sürdürüyor. Enstitü hizmet alanında bulunan illere (Ankara, Eskişehir, Bolu, Zonguldak, Bartın, Karabük, Kastamonu, Çankırı ve Kırıkkale) hayvan sağlığı ve zoonoz hastalıklar konusunda, bazı spesifik hastalık analizlerinde ise ülke genelinde hizmet veriyor. Ülkemizde hiçbir laboratuvar ve sağlık kuruluşunda yapılamayan, insanlarda önemli zoonoz ve ölümcül hastalık olan Leptosipirozis’in tanısı Enstitü bünyesindeki Spiroket Hastalıkları Laboratuvarında yapılıyor ve Sağlık Bakanlığı da bu hizmetten yararlanıyor. Yurtdışına çıkarılacak olan evcil hayvanların kuduz titrasyon testi enstitüde gerçekleştiriliyor. Merkez bünyesinde Antraks Aşı Üretim Laboratuvarı (Kuruluş 1927), Tüberkülin ve Mallein Üretim Laboratuvarı (Kuruluş 1928) ve Viral Aşı Üretim Laboratuvarı (Kuruluş 1967) ile üretim faaliyetinde bulunuyor. Enstitü kendi alanında ülkemizde ilk akredite laboratuvarlar olarak 2003 yılından itibaren TS ISO EN 17025 kalite sistemine uygun olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Halen 85 test-analiz ve muayene ile 153 analitte akreditasyona sahip olan merkezde uluslararası akreditasyona sahip test ve analizler yapılıyor.
İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Özer, Dünya Şampiyonu olan Milli Paratriatloncu Uğurcan Özer’i makamında ağırladı Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, Dünya Paratrialon Kupası ve Avrupa Triatlon Gençler Kupası PTS 5 kategorisini birincilikle tamamlayarak dünya şampiyonu olan Esenyurtlu Milli Paratriatloncu Uğurcan Özer’i makamında ağırladı. Uğurcan’dan Olimpiyat Şampiyonluğu sözü alan Başkan Özer, “Bize bu gururu yaşattığın için teşekkür ediyorum. Başarınla gurur duyuyoruz. Esenyurt’umuz Dünya Şampiyonları çıkarıyor” dedi. Esenyurt Belediyesi’nin desteklediği Milli Paratriatloncu Uğurcan Özer, Mersin’de Yenişehir Belediyesi ile Türkiye Triatlon Federasyonu (TTF) iş birliğiyle düzenlenen Dünya Paratrialon Kupası ve Avrupa Triatlon Gençler Kupası PTS 5 kategorisini birincilikle tamamlayarak Dünya Şampiyonu oldu. Şampiyona sonrası Uğurcan’ı arayarak tebrik eden Esenyurt Belediye Başkanı Özer, altın madalya ile ilçeye dönen Milli Sporcuyu makamında ağırladı. “Esenyurt halkı adına Uğurcan’ı tebrik ediyorum” Uğurcan Özer’i tebrik eden Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, “Uğurcan bizim sporcumuz. Bize Dünya şampiyonluğu kazandıran, bizi gururlandıran bir sporcumuz. Ben Esenyurt halkı adına Uğurcan’ı tebrik ediyorum. Onun bu başarısıyla gurur duyuyoruz. Daha nice başarılar diliyorum. Spor akademileri başta olmak üzere spor lisesi, spor salonları gibi 1 milyonluk kente gerekli yatırımları yapacağız. Esenyurt’umuza ait statlarımız başka yerlere devredilmiş onları da inceleyeceğiz. Bunlar Esenyurt halkının. Tekrar Esenyurt halkının hizmetine almamız lazım. Bir takım kurumlara devredilen spor salonlarımız ve yüzme havuzlarımız var bunları da tekrar inceleyerek etkin hale getirip halkımızın hizmetine sunmak istiyoruz” şeklinde konuştu. Milli Sporcu Uğurcan Özer, Olimpiyat şampiyonluğu sözü verdi 2 gün süren ve 380 sporcunun katılımı ile gerçekleşen şampiyonada dereceye girmek için mücadele eden Milli Sporcu Uğurcan Özer, Dünya Şampiyonluğu olarak Paris’te düzenlenecek olimpiyatlara gitme hakkı elde etti. Esenyurt Belediyesi’nin bu süreçte kendisine her türlü desteği sunduğunu belirten Milli Sporcu, “Bütün mücadelem bayrak içindi. 4 yıl önce Dünya’da 21. sıradayken belediyemizin olanaklarını kullanmaya başladım. Ondan sonra sırasıyla birinciliğe kadar yükseldim. Zaten olanaklarımız çok güzel. İnşallah önümüzdeki yarışlarda da madalya hedeflerimiz var. İnşallah olimpiyatlarda da bir madalya kazanıp döneceğim. Destek olunca gerçekten başarı geliyor. Ben destekleriniz için çok teşekkür ediyorum” dedi. (MY-ZB-