EKONOMİ - 11 Ocak 2017 Çarşamba 12:11

Fındık ihracatında rekortmen olan Trabzon payını arttırıyor

A
A
A
Fındık ihracatında rekortmen olan Trabzon payını arttırıyor

Türkiye’de 2016 yılında yapılan fındık ihracatı, miktar ve kazanılan dolar bazında önemli oranda düşüş gösterirken, ihracatın büyük kısmını yapan Trabzonlu firmalar rekortmenliği bırakmadılar.
Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçı Birliği’nden alınan bilgilere göre, 2016 yılında 227 bin 556 ton iç fındık ihraç edilerek, bunun karşılığında 1 milyon 981 bin dolar döviz girdisi sağlandı.
Doğu Karadeniz İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği’nden verilen bilgiye göre ise, bu ihracatın 118 bin 485 bin tonluk kısmı Trabzon’da faaliyet gösteren firmalar tarafından gerçekleştirildi. Bu ihracattan da 1 milyar 40 milyon dolar döviz sağlandı. Başta Türkiye fındık ihracatının yüzde 40’ını gerçekleştiren Oltan Gıda olmak üzere, ihracattaki ilk 10 arasında Trabzon’dan 4 firma yer alıyor.
Trabzon Ticaret Borsası (TTB) Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Güngör Köleoğlu, 2015’de Trabzon’un Türkiye fındık ihracatındaki payının miktar bazında yüzde 41, kazanılan dolar bazında ise yüzde 39 civarında olduğunu hatırlatarak, “2016 yılında Trabzon’dan yapılan ihracat bir önceki yıla göre yaklaşık 20 bin tonluk bir artış göstermiştir. Bu da miktar bazında Trabzon’un pay oranını yüzde 52’ye yükseltmiştir. Kazanılan dövizde ise 100 milyon dolara yakın bir azalma olmasına rağmen, ihraç fiyatlarında meydana gelen düşüşten kaynaklanan bu düşüre rağmen Trabzon’un geneldeki payı bir önceki yılın yüzde 39’undan, geçen yılın yüzde 56’sına yükselmiştir” dedi.
TTB Başkanı Köleoğlu, Trabzon’un tarihten gelen bir ticaret merkezi ve bu merkez çerçevesinde istikrarlı bir ticaret anlayışındaki firmalara sahip bulunduğuna dikkat çekerek, “Bizim amacımız her geçen yıl Türkiye’de üretimi, içeride ve dışarıda ise fındık tüketimini arttırmaktır. Dünya fındık üretim ve ihracatında büyük oranda söz sahibi olan Türkiye’nin amacı da bu olmalıdır. Yani istikrarlı bir üretim, istikrarlı bir tüketim ve istikrarlı bir şekilde artarak 2023 hedefinde yıllık 4 milyar doların üzerine çıkan bir ihracat rakamı. Bunu yapabilecek imkanlara ve potansiyele sahibiz. Yeter ki, her alanda istikrarlı, maliyeti düşürücü, üretimi arttırarak kazandırıcı politikalar izleyelim” ifadelerini kullandı.
Köleoğlu, bunun ilk şartının da üretimde verim ve kaliteyi arttırmak olduğunu, Trabzon Ticaret Borsası olarak da bu konuyu yaptıkları çalışmalarla ülke gündemine taşıdıklarını belirterek, devletin de bu aşamada acilen uygulaması gerekenler olduğunu da sözlerine ekledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.