GENEL - 02 Haziran 2018 Cumartesi 13:45

Valinin çat kapı ziyaretinde engelli kıza iş sözü

A
A
A
Valinin çat kapı ziyaretinde engelli kıza iş sözü

Vali Ömer Doğanay ve eşi Esma Doğanay çat kapı ev ziyaretlerinde bulunuyor.

Vali Ömer Doğanay ve eşi Esma Doğanay çat kapı ev ziyaretlerinde bulunuyor.


Artvin Valisi Ömer Doğanay ile eşi Esma Doğanay, Gönül Elçileri Projesi kapsamında Hopa ilçesinde yaşayan kas hastası yürüme engelli 3 kız kardeş ve ailesine çat kapı ziyaret ederek müjdeli haber verdi. Vali Ömer Doğanay ve eşi Esma Doğanay ailenin 3 engelli kızları ile yakından ilgilenerek, “Artvin valiliği olarak her zaman yanınızdayız. Devlet olarak tüm imkanlarımızı sizler için seferber ediyoruz” diye konuştu. Vali Ömer Doğanay ailenin engelli kızlarının en büyüğü olan Büşra Çelik’in işe yerleştirme talebini ziyaret sırasında İş Kur Müdürü’nü arayarak anında çözdü. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayesinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile 81 ilin valisinin eşleri tarafından yürütülen Gönül Elçileri Projesi kapsamında, Vali Doğanay ve eşi Esma Doğanay Hanımefendi, ilçeye bağlı Sugören köyü Zennat mahallesinde ailesiyle birlikte yaşayan kas hastası Büşra (28), Kübra (24), Şükriye Çelik (15) kardeşler ile babası İsrafil, annesi Zübeyha Çelik’i evlerinde ziyaret etti.


Engelli 3 kız kardeş ve ailesi ile sıcak ve samimi bir ortamda bir süre sohbet eden Vali Doğanay, 2002 yılından sonra devletin ve hükümetin engellilere ve ailelerine birçok hak ve kolaylıklar tanıdığını söyledi.


İzmit depremin ardından memleketi Artvin’e göç ettiğini belirten engelli babası İsrafil Çelik, “Büyük kızım yaklaşık 4 ay önce Artvin Valimizle görüşmek için telefonla randevu istedi. Talebimiz hemen karşılandı ve valimiz bizleri makamında kabul ettik. Çok mutlu olduk. Kızlarımın vali beyle tanışma hayali gerçek oldu. Bizlerle çok sıcak karşıladı ve sorunlarımızla yakında ilgilenerek çözüme kavuşturdu. Valimiz ziyaretimizde bizleri evimizde ziyarete geleceğinin sözünü vermişti. Bugünde çat kapı yaparak evimizde değerli eşiyle birlikte ziyaret etti. Ailece çok mutlu olduk. Devletimizin değerli valisini ve eşlerini evimizde ağırlamaktan dolayı çok mutlu olduk. Yaklaşık bir saat kadar sohbet ettik. Çocuklarımın ihtiyaçları konusunda yardımcı olacağını söyledi” diye konuştu.



Engelli kızın kamudaki iş talebi karşılanacak


Ailenin üniversite mezunu en büyük kızı Büşra Çelik’in kamuda işe yerleştirilmesi talebini değerlendiren Doğanay, “Ailenin yanında cep telefonundan İŞKUR Müdürünü arayarak kızımın bir işe yerleştirilmesi konusunda talimat verdi. Kızım çok duygulandı ve mutlu oldu. Allah başımızdan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Sayın Valimiz Ömer Doğanay’ı eksik etmesin. Devletimiz ve hükümetimiz özellikle son 16 yılda engellilere ve ailelerine çok değer veriyor. Eskiden bizleri kimse hatırlamaz ve ilgi göstermezdi. Rabbim devletimizden, hükümetimizden ve valimizden razı olsun. Bizleri her zaman hatırlıyor” dedi.



Hopa selinde evleri yıkıldı


Hopa ilçesinde 2015 yılında yaşanan sel ve heyelanda evlerinin yıkıldığını anlatan Çelik,” Hayatımızda birçok olumsuzluklar yaşadık. İzmit depremi gördük, 3 kızım kas hastalığına yakalandı ve yürüyemiyorlar. 24 Ağustos’ta ilçemizde yaşanan sel ve heyelanda evimiz yıkıldı. Çocuklarımı son anda evden çıkarmayı başardım. Her şeye rağmen yaşam devam ediyor. Nefes aldığımıza şükür ediyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Çermik’te semercilik mesleği teknolojiye yeniliyor Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde 60 yıldır semercilik yapan 71 yaşındaki İbrahim Halil Karatay, bir zamanların en çok ihtiyaç duyulan mesleğinin zamana ve teknolojiye yenik düştüğünü söyledi. Gelişen teknoloji ve motorlu taşıtların yaygınlaşmasıyla semercilik mesleği Çermik’te tarihe karışmaya başladı. Çermik’te semercilik mesleğinin tek ustası olan İbrahim Halil Karatay, yaklaşık 60 yıldır yaptığı mesleğin son günlerini yaşıyor. Teknolojinin ilerlemesiyle motorlu taşıtların binek hayvanların yerini alması semercilik mesleğini de bitirme noktasına getirdi. 60 yıla yakın bir süredir semercilik işini yaptığını belirten Karatay, geçmiş yıllarda Çermik’te 12 semerci dükkanının olduğunu söyledi. Günümüzde bu işi yapan olarak tek kendisinin kaldığını kaydeden Karatay, “Eskiden hayvancılık çoktu, şuanda hayvancılık da bitmiş durumda. Dağlara gidildiği zaman at, eşek, katır çoktu, şimdi hemen, hemen herkeste traktör var, taksi var, millet bunları kullanıyor. O yüzden eskisi gibi iş yok. Eskiden iş çoktu benim yanımda 4 tane işçi çalışıyordu, şuanda ben tek çalışıyorum" dedi. “Çermik kurulduğu zamandan beri bu meslek var” Çermik’in kurulduğundan beri semercilik mesleğinin olduğunu kaydeden İbrahim Halil Karatay, “Bu iş Ermeni zanaatıdır, çok eski bir zanaattır. Ben yetiştiğimde Çermik’te 12 semer üreten usta vardı, şuanda ben tek kaldım. Eşeğin semerini Bin TL’ye satıyoruz. Malzemeyi kamışı Bitlis Güroymak’tan getiriyoruz. Diğer malzemelerde çoğu Adana, Osmaniye ve Siverek’ten geliyor. Eskiden kış mevsimi geldiğinde 3 ayda 400 adet semer yapardık. Yaz mevsiminde ise hepsini satardık. Şimdi ise 3 aylık kış mevsiminde 40 adet semer yapıyorum onu da satamıyorum" diye konuştu.
Konya Selçuklu 2. El Pazarı yeni gününde kurulacak Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediyesi tarafından Yazır Kapalı Pazar Alanına her ayın ilk çarşamba günü kurulan Selçuklu 2. El Pazarı’nın günü değişti. Selçuklu 2. El Pazarı, yoğun ilgi üzerine yine aynı yerinde her ayın ilk pazar günü kurulacak. Selçuklu Belediyesi’nin sıfır atıkla ilgili örnek çalışmalarından olan ve her ayın ilk çarşamba günü Yazır Kapalı Pazar Alanında kurulan Selçuklu 2. El Pazarı’nın günü değişti. Tüketim çılgınlığının aza indirilmesi, aynı zamanda ev ekonomisine katkı sağlamak amacıyla açılan 2. El Pazarı, vatandaşlardan yoğun ilgi görmesi üzerine hafta sonunda kurulacak. Yine aynı yerinde kurulacak olan 2. El Pazarı artık her ayın ilk pazar günü süreklilik kazanacak. Selçuklu 2. El Pazarında neler satılabiliyor? Selçuklu 2. El Pazarı’nda 435’i şahsi, 5’i okul standı olmak üzere toplam 440 stant bulunuyor. Pazarda fincan takımlarından tabaklara, giysilerden çantalara, eski kitaplardan oyuncaklara, küçük elektronik eşyalardan radyolara kadar birçok ürün uygun fiyatlara bulunabiliyor. Her ayın ilk pazar günü Yazır Kapalı Pazar Alanı’nda süreklilik kazanacak pazarda ücretsiz stant açmak isteyen vatandaşlar Selçuklu Belediyesi hizmet masalarına şahsen başvuru yapabiliyor. “Sıfır atıkta 2. El Pazarımızla Türkiye’ye örnek oluyoruz” Sıfır atık konusunda bugüne kadar birçok projeyi hayatı geçirdiklerini ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, “Selçuklu Belediyesi olarak israfın önlenmesi, ülke kaynaklarının bilinçli bir şekilde kullanılması ve toplumda sıfır atık bilincinin oluşturulması adına birçok projeye imza attık. Selçuklu 2. El Pazarımız da bu projelerimizin içerisinde en çok ilgi görenlerden biri oldu. Vatandaşlarımızdan gelen bu yoğun ilgi üzerine 2. El Pazarımızı hafta sonuna aldık. Her ayın ilk çarşamba günü kurulan pazarımız artık her ayın ilk pazar günü kurulacak. Bu projemizle evlerde ihtiyaç fazlası olan eşyaların yeniden kullanılmasını sağlamayı ve tüketim çılgınlığının, israfın önüne geçilmesini amaçlıyoruz. Bu sayede aile bütçesine de katkı sağlanmış olacak. Birçok projemizde olduğu gibi bu projemizle de Türkiye’ye örnek oluyoruz. 2. El Pazarımıza gösterdiği yoğun ilgiden dolayı hemşehrilerimize teşekkür ediyorum” dedi.
Antalya Hekim adayları Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’nde eğlendi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Bahçesinde gerçekleşen 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri kapsamında Tıp Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen Toplumsal Duyarlılık ve Özel Çalışma Modülleri projelerinin sunumları yapıldı. Öğrencilere pilav dağıtımının ardından dans gösterileri ve konserler düzenlendi. Proje Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Ödül Töreni’nde konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, "Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi olarak burada olmaktan inanın çok büyük bir heyecan duyuyorum. Çok güzel, bu kadar güzel bir günde bu kadar güzel öğrencileri görmek çok büyük bir mutluluk verdi. İyi ki varsınız. Doktor olmak sadece hasta muayene etmek değil aslında. Siz bir mesleği sabah 8 akşam 5 icra etmeyeceksiniz. Siz bir hayat tarzına doğru yol alıyorsunuz ve yaptığınız şey aslında toplumla her an iç içe olmak ve toplumun bütün sorunlarını özellikle sağlıkla ilgili elbette kulak kabartmak ve bir şekilde onlara rehberlik etmek ve çözüm bulmak" şeklinde konuştu. "Toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek" Çok güzel projeler gördüğünü söyleyen Rektör Özkan, "Tıp bilimi sadece bilgi ve beceri değil. Aynı zaman toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek. Bu etkinlik tıp eğitiminin bu değerde ne kadar önemli olduğunu tekrar bize hatırlatıyor. Başarılarınızın devamını diliyorum. Hakikaten çok keyifli bir ortam ben devamını diliyorum. Sadece toplumsal duyarlılık değil, birçok sanatta, festivallerde bir arada olmak üzere bir festival planlıyoruz inşallah hepiniz için. Sizi çok seviyoruz, başarılar diliyorum, hepinizi öpüyorum, sağ olun" ifadelerini kullandı. "Hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek" Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, "Bizim fakültenin gerçekten diğer fakültelerden ayıran en güçlü noktalarından bir tanesi toplumsal duyarlılık projeleri ve özel çalışma modülleri. Temel hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek, her zaman öğrenci arkadaşları buluştuğumuzda söylüyorum. Hastalıklara doğru tanı koyan, doğru tedavi eden, koruma yollarını bilen acil müdahaleyi doğru yapan bilimsel araştırmaları yapabilen iyi hekimler yetiştirmek ama iyi hekim sadece bu kapsamda değil. Bunun dışında sosyal, sanatsal, kültürel açıdan da kendini yetiştiren, geliştiren hekimler ancak en iyi hekimlerdir işte bu projelerin temel hedefleri aslında biraz bunlar sizlere sosyal sanatsal yönden toplumsal yönden geliştirmek ve bu alanlardaki öngörülerinizi topluma bakıcısını daha da geliştirmek. Biz aynı zamanda yaklaşık 13 yıldır akredite bir fakülteyiz. Akreditasyonda da örnek gösterilen Türkiye’de bizi diğer fakültelerden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi” dedi. Projesini başarıyla bitiren herkesin dereceye girdiğini söyleyen Dekan Gürpınar, en iyi ilk üçe de bir ödül belgesi vereceklerini söyleyerek emek veren hocaların, öğrencilerin eline emeğine sağlık dileklerini iletti. Konuşmaların ardından dereceye girenlere ödüller takdim edildi. 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’ne Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Levent Sarıkcıoğlu, Prof. Dr. Neval Boztuğ, Hastane Başhekim Yardımcıları Prof. Dr. Banu Nur, Doç. Dr. Muhittin Yaprak, Doç. Dr. Murat Uçar, Dr. Öğr. Üyesi Ali Ünal, Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Gökhan Ertosun, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.