SPOR - 15 Temmuz 2018 Pazar 14:49

Abiş Hopikoğlu: "Bizi korsan taksi noktasına getiriyorlar"

A
A
A
Abiş Hopikoğlu: "Bizi korsan taksi noktasına getiriyorlar"

Trabzonspor Basketbol Kulübü Başkanı Abiş Hopikoğlu, Trabzonspor futbol yönetiminde görev alanların kör-sağır-dilsiz rolü oynamalarını şaşkınlıkla izlediğini belirterek, "Özür dileyerek bunu kullanmak zorundayım kandırılma veya dolandırıcılık varsa kandırılan ve dolandırılan bizleriz.

Trabzonspor Basketbol Kulübü Başkanı Abiş Hopikoğlu, Trabzonspor futbol yönetiminde görev alanların kör-sağır-dilsiz rolü oynamalarını şaşkınlıkla izlediğini belirterek, "Özür dileyerek bunu kullanmak zorundayım kandırılma veya dolandırıcılık varsa kandırılan ve dolandırılan bizleriz. Bize Trabzonspor diye teslim ediliyor sonra aynı korsan taksi modeli gibi, ‘siz korsan basketbol kulübüsünüz’ noktasına bizi getirmeye çalışıyorlar" dedi.


Trabzonspor’da bir önceki yönetim kurulunun Trabzonspor Kulübü Derneği üzerinden Trabzon Basketbol Derneği’ne gönderdiği 11 milyon TL’yi talep eden Trabzonspor Yönetim Kurulu ile Trabzonspor Basketbol Yönetim Kurulu arasındaki yaşanan tartışma büyüyor. Dün Trabzonspor tarafından internet sitesi üzerinden yapılan açıklamanın ardından Trabzonspor Basketbol Kulübü Başkanı Abiş Hopikoğlu basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Trabzon’da bir otelde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Hopikoğlu, "Birinci konu kiralık araç konusu. Bu konuda daha öne yapmış olduğum açıklamalardaki gibi kulüpten bize tahsis edilen aracın cuma günü verileceği söylenmesine rağmen kulüpten bir şoförün gönderilerek iki gün öncesinden alınması mecburiymiş gibi bir algı ve dayatma ile olayın abartılmasından kaynaklanmaktadır" şeklinde konuştu.



Bu olayı hiçbir gerçek Trabzonsporlunun kabul edemeyeceğini belirten Hopikoğlu, "İkinci olarak basketbol kulübümüzün resmi adresi ve idari binası olarak kullanılan Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nin içerisindeki ofisimizin bize haber verilmeden boşaltılması ve eşyalarının kapı önüne bırakılması sonrasında dernek müdiremizin konu ile ilgili neden böyle yapıldığı yönündeki mailine Trabzonspor Kulübü Genel Müdür Yardımcısı tarafından ‘Yönetim kurulu öyle uygun gördü’ cevabı verildi. Bu durumun camiamıza yakışmadığını ve şık bir durum olmadığını belirtmek isterim. Bu olaylardan birkaç gün sonra ise noter kanalı ile eski kulüp başkanı Sayın Muharrem Usta tarafından kulübümüze destek ve yardım amacı ile gönderildiğini bildiğimiz paralarla ilgili borçlandırma yazısı tarafımıza tebliğ edildi. Biz söz konusu yazıya cevaben yazdığımız yazıda ne futbol kulübü ne de basketbol kulübü yönetim kurullarımızın borçla ilgili karar almadığını ve dolayısıyla bizim kulübümüzün böyle bir borcunun olmadığını bildirdik. Eğer böyle bir talepleri varsa bu konuda dönemin yönetim kurulu ve kulüp başkanından bilgi alabileceklerini ilettik" şeklinde konuştu.



"Bizi ’siz korsan basketbol kulübüsünüz’ noktasına getirmeye çalışıyorlar"


Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu’nun eksik ya da yanlış bilgilendirildiğini kaydeden Hopikoğlu, "Bu gelişmeler neticesinde son olarak 10 Temmuz tarihinde bizi şok eden ve aslında böyle bir şeyin gerçekleşeceğine ihtimal bile vermediğimiz icra yazısı kulübümüze ulaştı. Türkiye Basketbol Federasyonu’na lige katılım başvurusunun son günü olan 13 Temmuz’da ödememizi ve belgelerimizi ulaştırdığımızda ise federasyona bir nüshası ulaşan ama halen daha bize ulaşmayan isim hakkının geri çekilmesi ile ilgili yazının bir nüshasına ulaştık. Özellikle futbol kulübünden borç alındığı iddia edilen rakamla ilgili şunu belirtmek isteriz ki, futbol kulübü yöneticileri basiretli bir tacir ve yönetici olarak hareket etmiş olsalardı bu icra yazısını hiçbir şeyi olmayan ve borcu olan basketbol kulübüne yollamak yerine ilgili dönemin yönetim kurulunun ve başkanının görüşü ve onayı doğrultusunda alacaklarından temlik yolu ile tahsil etmeyi tercih etmeleri gerekmektedir. Bu basit ve kolay yolu denemeyip işi icra mekanizmasına döken anlayışın perde arkasındaki senaryolarının ve çevrilmeye çalışılan filmlerin de farkındayız. Trabzonsporluluk sevdasına bizzat şahit olmuş eski bir çalışma arkadaşı olarak Başkan Ahmet Ağaoğlu’nun bu konuda eksik ya da yanlış bilgilendirildiği kanaati taşımaktayım. Bu konuyu başkandan çok daha iyi bilen hem basketbol kulübü kanadında iki dönem görev yapan, hem de bir önceki ve şu anki futbol yönetiminde görev alan arkadaşların, kör-sağır-dilsiz rolü oynamalarını da şaşkınlıkla izlemekteyim. Özür dileyerek bunu kullanmak zorundayım kandırılma veya dolandırıcılık varsa kandırılan ve dolandırılan bizleriz. Bize Trabzonspor diye teslim ediliyor sonra aynı korsan taksi modeli gibi, ‘siz korsan basketbol kulübüsünüz’ noktasına bizi getirmeye çalışıyorlar. Bu çok yanlış. Böyle bir şeyi kesinlikle kabul edemeyiz" diye konuştu.



"Basketbol Kulübümüzün Trabzonspor’a yakışanı yapmaktan başka amacı olmamıştır"


İsim ve forma tescil aşamalarındaki izinler ve tüm işlemlerin Trabzonspor Kulübü tarafından dönemin Başkanı Sayın Sadri Şener ve dönemin Asbaşkanı Sayın Hayrettin Hacısalihoğlu tarafından imzalandığını vurgulayan Hopikoğlu, "Şunu ifade etmek isterim ki dışarıdan gelmiş, fakat Trabzon’u gerçek sevenlerin bağrında yer edinmiş bir kardeşleri olarak Trabzonspor sevdasının ve gerçeğinin bu tür oyunları sindirmeyeceğini ve asla kabul etmeyeceğini de herkesin bilmesini isterim. Biz basketbolu Trabzonspor sevdamızdan dolayı yaşatmaya çalıştık, gerekirse Trabzonspor sevdamız için futbol dahil her branşta da her daim koşulsuz ve amasız göreve hazır olduğumuzun da kamuoyu tarafından bilinmesini isterim. Her ne kadar teknik olarak iki ayrı dernek olsak da basketbol kulübü derneğinin kuruluş, isim ve forma tescil aşamalarındaki izinler ve tüm işlemler Trabzonspor Kulübü tarafından dönemin Başkanı Sayın Sadri Şener ve dönemin Asbaşkanı Sayın Hayrettin Hacısalihoğlu tarafından imzalanmıştır. Ayrıca şu anda futbol kulübünde yönetici olan en az 3 arkadaşımız ve 2 başkan adayı arkadaşımız da bu oluşumun ve yönetimin içerisinde bizzat yer almışlardır. Kuruluş aşamasındaki zorluklar ve ikinci lige düştüğümüzdeki yıl dahil olmak üzere yaklaşık 2 milyon 400 bin TL destek, futbol kulübü tarafından basketbol kulübüne yapılmış ve yapılan bu parasal destek bağış makbuzları ile mahsuplaştırılmıştır. Bu kadar yönetimsel açıdan organik bağı olan, ayrıca EuroChallenge finalinde bakanından, belediye başkanına, milletvekillerinden, tüm siyasi parti temsilcilerine, tüm oda başkanlarından ve sivil toplum kuruluşlarından, dönemin kulüp başkanı ile birlikte 10 bini aşkın Trabzonspor taraftarını tribüne çeken o efsane final maçında bizi bir araya getiren duygu da herhalde başka bir kulübün mensubu olduğumuzdan değildi, Sadece ve sadece Trabzonspor Kulübü ve Trabzonspor sevgimizin ta kendisiydi. Sadece bu maçın 50’yi aşkın ülkede 80 televizyon kanalı tarafından canlı yayınlanması, Trabzon’umuzun 12 dakikalık tanıtım filminin bu mecralarda gösterilmesi bile Trabzonspor’umuzun ifa etmiş olduğu çok anlamlı bir görev olduğunun kanıtıdır. Sanırım bu duygu bile bu kulübün Trabzon’a ait olduğunun en büyük ispatıdır. Avrupa’da ilk kez katıldığımız bu şampiyonada 15 maçın 14’ünü kazanarak finale kadar gelmemiz de Trabzonspor tarihine yakışan bir başarı hikayesidir. Aynı yıl Türkiye Basketbol Ligi’nde bizden 5 kat büyüklükteki bütçeye sahip olan Darüşşafaka’yı eleyerek ligi dördüncü bitirmek de ayrı bir gurur kaynağıdır. Bu ve bunun gibi başarılara kilitlenen Basketbol Kulübümüzün Trabzon ve Trabzonspor’a yakışan şeyler yapmaktan başka hiçbir gayesi olmamıştır ve FİBA da kendi organizasyon tarihinde bu EuroChallenge Final Four organizasyonunu şu ana kadar yapılan en iyi yapılan organizasyon olarak seçip, ilan etmiştir” ifadelerini kullandı.



"Bizimle hiçbir alakaları yoktur’ cümlesi bizi derinden üzmektedir"


Trabzonspor camiasına seslenen Hopikoğlu, ‘artık kavga zamanı değil, başarmak için birlik zamanı’ diyerek, "İşte bu birkaç örnekten dolayı bile aşık olduğumuz, her şeyimiz saydığımız Trabzonspor kulübümüzün ‘bizimle hiçbir alakaları yoktur’ cümlesi bizi derinden üzmektedir. Her ne kadar teknik olarak böyle bir cümle kursalar bile biz bu ayrışmayı kesinlikle kabul etmiyoruz, bu büyük sevda ve aşkımız olan Trabzonspor için saygı çerçevesinde elimizden gelenin en iyisini yapmak için tüm imkanlarımızla seferber olacağımızı kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarım. Bütün bu gerçeklik çerçevesinde hem futbol hem de basketbolumuzun geçtiği bu zor süreçte kavgacı bir tavrın ve tarzın camiamıza daha büyük yaralar vereceğinin bilincinde olarak aziz ve büyük taraftarımızın; her daim onlarla beraber ve onların gerçek sevdalarının doğruları ile yol almak için elimizden geleni yapacağımızı bilmelerini isterim ve bunu yapmaya çalışırken de arkamızdaki en büyük gücümüzün yine onlar olacağını bundan önceki süreçte verdikleri destek ve duydukları sevgi ile bize göstermişlerdir. Biz de taraftarımıza Trabzonspor’un özellikle şike sürecindeki onurlu duruşuna verdiğim ve bundan sonra da vereceğim destek bazı çevreleri rahatsız etse bile camiaya yakışır duruşumu bu alanda korumaya kararlıyım, esasen samimi bir Trabzonsporlu için başka da bir yol yoktur, zira Trabzonspor güçlerin iktidarına ahlaklı isyanın adıdır. Trabzon’un ahlaklı devrimci ruhuna bundan önce olduğu gibi bundan sonra da her daim sadık kalacağımın sözünü veriyorum. Trabzonspor camiası için zaman artık kavga zamanı değil, başarmak için birlik zamanı. Biz taraftarlarımız ile bunu yapmaya hazırız" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Deniz kaplumbağaları Alanya sahillerinde yumurtlamaya başladı, ’Telefonunuzun ışığını açmayın’ uyarısı geldi Antalya’nın Alanya ilçesindeki sahillerde deniz kaplumbağalarının yumurtlama dönemi başlarken, konuyla ilgili konuşan Alanya Çevre Eğitim ve Mavi Bayrak Derneği Başkanı Şerefnur Kayhan, "Onların yerine kendimizi koyarak doğanın dengesini bozduğumuz zaman sadece onların dengesini bozmuyoruz, insanların da dengesini bozuyoruz. O yüzden nesli tükenmiş olan bu canlıların koruma altına alınması gerekiyor" dedi. Deniz kaplumbağalarının önemli yuvalama yerlerine sahip turizm bölgelerinden olan Alanya sahillerinde yumurtlama dönemi başladı. Nesli tükenme tehlikesi altında olan deniz kaplumbağalarının doğanın dengesinin bozulmadan uygun şartlar altında yumurtlama yapmaları gerekiyor. Alanya Çevre Eğitim ve Mavi Bayrak Derneği Başkanı Şerefnur Kayhan, konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak Alanya bölgesinde yumurtlama yerlerinin yavaş yavaş çıktığını ifade etti. Sahilde deniz kaplumbağalarının yeterli alana sahip olması gerektiğine dikkat çeken Başkan Kaydan, "Deniz kaplumbağaları bölgemizde daha çok görülüyor. Onların artık yumurtlama dönemleri başladı. Bu süreçten sonra da devam edecek. Bölgemizde bir tane çıktı ama tam olarak Alanya bölgesinde değil Yeşilöz taraflarında. Onların yerine kendimizi koyarak doğanın dengesini bozduğumuz zaman sadece onların dengesini bozmuyoruz, insanların da dengesini bozuyoruz. O yüzden nesli tükenmiş olan bu canlıların koruma altına alınması gerekiyor. Bunlar uzun süre yaşıyorlar ama bölgemizde daha çok turizm bölgesi olduğu için şezlonglar ve kafelerin bulunması işgal edilmesi sonucunda zorluklar çekiyorlar. En azından sahilde yumurtlayabilecekleri yerlere kadar şezlongların geri çekilmesi gerekiyor. Özellikle akşamları, sabaha karşı saatlerde çıkıyorlar yumurtlamak için. Yumurtladıktan sonra da yine sabaha karşı denize ulaşıyorlar. O yüzden mümkün olduğu kadar şezlongları geri almamız gerekiyor" dedi. "Telefon ışıklarıyla üzerine gittiklerinde ürkerek denize dönüyorlar" Vatandaşlara uyarıda bulunan Başkan Kayhan, telefonun flash ve benzeri ışıklarının deniz kaplumbağalarını ürküttüğünü belirterek, "İnsanların caretta carettaların yumurtlama anında yetkililere haber vermesini rica ediyoruz. Onlar o heyecanla o güzelliği seyretmek için telefon ışıklarını yakıp onların üzerine gittikleri zaman maalesef ürkerek tekrar denize dönüyorlar. Yumurtasını bırakabilmek için geliyorlar ama yine aynı şeylerle karşılaştıkları zaman maalesef denize tekrar dönüp yumurtalarını denize bırakıp gidiyorlar" şeklinde konuştu. "Bin 500 yavrudan ancak bir veya ikisi erişkin hale geliyor" Vatandaşların sahilde caretta carrettaların yumurtlamalarını izlerken daha dikkatli olması gerektiğini ifade eden Başkan Kayhan, kırmızı ışığın önemine vurgu yaparak, "Çok severek izliyorlar, takip ediyorlar biliyorum ama mümkünse kırmızı ışıklarla takiplerinin yapılması lazım. Çünkü kırmızı ışığı hissetmiyorlar, görmüyorlar ve onlara zarar vermiyor. Mümkün olduğunca sahillerimizdeki yumurtlama döneminden sonra yavru çıkışlarında bütün kafelerin tüm ışıklarının kapatılması gerekiyor. Çünkü ışığa doğru giderek birçok yavrunun ölmesine sebep oluyoruz. Bin 500 yavrudan ancak bir veya ikisi erişkin hale geliyor. Buradan çıkan yavrular erişkin hale geldiği zaman yumurtlamak için yine aynı yere geliyorlar. Eğer yavruları elimize alıp denize bırakmadan, kendiliğinden denize ulaştıkları zaman mutlaka geliyorlar çıktıkları yere yumurtlama yapıyorlar. O yüzden kovalara koyup denize ulaştırmak için çaba sarf etmeyelim. Kendiliğinden denize ulaşmalarını sağlayalım. Elimize alarak denize bırakmayalım. Bunun gibi şeyleri dikkat edersek gerçekten onları samimiyetimize koruruz" diye konuştu.
Ankara RTÜK’ten 30. yıl özel resepsiyonu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) 30. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla resepsiyon düzenledi. 1994 yılında kurulan RTÜK, 30. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla ana hizmet binasında resepsiyon düzenledi. Resepsiyona Arnavutluk Görsel-İşitsel Medya Otoritesi (AMA) Başkanı Armela Krasniki, KKTC Yüksek Yayın Kurulu Başkanı Feyzi Hansel ve Azerbaycan Yayıncılık Otoritesi Başkanı İsmet Sattarov, Üst Kurul Üyeleri Deniz Güçer, İlhan Taşcı, Necdet İpekyüz, Birlik Haber-Sen Başkanı Ömer Budak, Haber-İş Başkanı Veli Solak da katıldı. Resepsiyon RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler ile konuk otorite başkanlarının konuşmalarıyla başladı. “Kuruluşundan bugüne kadar görev yapan tüm RTÜK Başkanlarımıza, üyelere, halen çalışan veya emekli olmuş personelimize teşekkür etmeyi borç biliyorum.” Üst Kurul çalışanlarına hitap eden RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, kurumun tarihçesini özetledi. 30 yıl boyunca yapılan çalışmalardan övgüyle bahseden Şahin, emeği geçen herkese teşekkür ederek, “Üst Kurulumuz 30 yıl önce kuruldu. Her geçen gün artan kabiliyetleri ile büyüyen RTÜK, ek hizmet binası ve 4 farklı ildeki temsilciliklerinde görevli 800’ün üzerinde çalışanıyla hizmet veriyor. Malumlarınız 1990 yılında ilk özel radyo ve televizyonların ülkemizde yayına başlamasıyla birlikte bu alanı regüle edecek bir otoritenin gerekliliği ortaya çıktı. 1994 yılında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu adıyla Üst Kurulumuz teşekkül ettirildi. RTÜK çatısı altında bugüne kadar çok güzel çalışmalar hayata geçirildi. Kuruluşundan bugüne kadar görev yapan tüm RTÜK Başkanlarımıza, üyelere, halen çalışan veya emekli olmuş personelimize teşekkür etmeyi borç biliyorum” ifadelerini kullandı. Milli ve manevi değerlerin korunması adına önemli projelerin hayata geçirildiğini anlatan RTÜK Başkanı Şahin, Üst Kurul çatısı altında özellikle çocuklar için yürütülen çalışmaların artarak devam edeceğinin sinyalini verdi. “Radyo ve televizyon yayınlarını düzenleyen, zararlı içeriklere yönelik tedbirler alan RTÜK, toplumsal ve kültürel hassasiyetleri her şeyin önünde tutuyor. RTÜK, bizi biz yapan milli ve manevi değerlerimize sahip çıkıyor” diye konuşan Şahin, RTÜK’ün 30 yıldır çocuk ve gençlerin ruhsal ve fiziksel gelişimlerine olumsuz etki edebilecek zararlı yayın içeriklerine geçit vermediğini vurguladı. Ebubekir Şahin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere kurum çalışmalarına destek veren herkese teşekkür ederek, “30. kuruluş yıl dönümümüz vesilesiyle bizlere desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a, tüm devlet büyüklerimize, bizleri bu mutlu günümüzde yalnız bırakmayan Arnavutluk, Azerbaycan ve KKTC’nin siz değerli medya otoritesi başkanlarına, büyük bir özveriyle görev yapan kıymetli Üst Kurul Üyelerimize ve çalışkan mesai arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. Kurumda 30 yılını dolduranlara plaket Konuşmaların ardından RTÜK’te 30 yılını dolduran 15 çalışana plaket takdim edildi. RTÜK Başkanı Şahin ve RTÜK üyelerinin yanı sıra Arnavutluk, Azerbaycan ve KKTC yayıncılık otoriteleri başkanları da hak sahiplerine plaketlerini takdim etti. Program çekilen anı fotoğraflarının ardından sona erdi.