ASAYİŞ - 23 Ekim 2020 Cuma 09:25

Eşinden şiddet gördüğünü iddia eden Lübnanlı Ramadan’ın tek isteği çocukları

A
A
A
Eşinden şiddet gördüğünü iddia eden Lübnanlı Ramadan’ın tek isteği çocukları

Eşinden şiddet gördüğünü iddia eden ve boşanma davası ülkesinde süren 4 çocuk babası Lübnanlı Samer Ramadan, en büyük isteğinin çocukları ile birlikte Trabzon’da huzur içinde yaşamak olduğunu söylüyor.

Eşinden şiddet gördüğünü iddia eden ve boşanma davası ülkesinde süren 4 çocuk babası Lübnanlı Samer Ramadan, en büyük isteğinin çocukları ile birlikte Trabzon’da huzur içinde yaşamak olduğunu söylüyor.


Yaklaşık 5 yıldır Türkiye’de yaşayan Lübnan asıllı Samer Ramadan (60) ve Dania Kerdi (43) 1.5 yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle ayrılmaya karar verdi. 4 çocuk sahibi çift boşanmak için Lübnan’da mahkemeye başvururken, Samer Ramadan bu süreçte Türkiye’de mahkeme tarafından alınan karar ile evden uzaklaştırıldı. 6 ay boyunca İstanbul’daki ofisinde kaldığını öne süren Ramadan bir süre sonra Trabzon’a yerleşti. Böbrek yetmezliği nedeniyle de tedavi gören Lübnanlı baba 9 ay boyunca çocuklarından haber alamadı. Şiddet gören ve aldığı darp raporlarıyla koruma ve uzaklaştırma kararı alan Ramadan, çocukların velayeti için Trabzon 2. Aile Mahkemesi’ne başvurdu. Velayet davasının devam ettiği süreçte ikamet izinleri bitmek üzere olan çocukları için geçici velayet alan baba Ramadan, çocukları almak için İstanbul’a gitti. Ümraniye’de anne Dania Kerdi ile yaşayan çocukları polis ve icra memurları eşliğinde alan baba Ramadan Trabzon’a döndü. Çocukların Lübnanlı baba tarafından alınması esnasında Dania Kerdi tarafından çekilen videonun gerçeği yansıtmadığını belirten Samer Ramadan, Lübnan kanunlarına göre 12 yaşından büyük çocukların babanın sorumluluğunda olması gerektiğini söyledi.



"Babanızın hayatını cehenneme çevirin"


Anne Dania Kerdi’nin Trabzon’a gelerek çocuklarına gizlice telefon verdiğini ve onlara "Babanızın hayatını cehenneme çevirin" dediğini öne süren baba Samer Ramadan, “Türkiye’de 6284 sayılı kanun var. Benim eşim bu kanunu yanlış bir şekilde kullandı. Eşim bana şiddet uyguluyordu. Doktor raporlarım, fotoğraf ve videolar var bana şiddet uygulandı. Eşim estetik yaptırmak istiyor. Benim çok az param vardı. O 10 bin dolar istiyor. Bu sebepten dolayı büyük problem oldu. Boşanmak istedi. Beni kendi evimden çıkarmaya çalıştı. O kanunu kullanarak ’Seni bu evden çıkartabilirim’ dedi ve çıkardı. 6 ay boyunca İstanbul’da ofisimde kaldım eve gidemedim. Türkiye’de en pahalı şehir İstanbul. Biraz araştırdım Trabzon çok hoşuma gitti. Evden beni çıkardıktan sonra ben stresten dolayı hasta oldum. 2 ay boyunca tedavi gördüm sonunda doktor böbrek yetmezliğim olduğunu söyledi. Her hafta diyalize giriyorum. Lübnan kanunu diyor ki ’Baba neredeyse çocuklar orada kalacak’ Ben de İstanbul’da olan ikametimi Trabzon’a aldım. ’Çocukları bana gönder’ dedim. Eşim çocuklara gizli bir şekilde telefon vermiş. Anneleri çocuklara ’Babanızın hayatını cehenneme çevirin’ demiş. Evin nasıl kirletileceğini, gürültü yapılacağını telefonla onlara tarif etmiş. Onlara yalan söylemeyi polisi arayıp ’Babamız bize şiddet uyguluyor’ deyin demiş” ifadelerini kullandı.



“Dania benim gözüme yumruk attı”


Eşi Dania Kerdi’nin kendisine şiddet uyguladığını ve bu nedenle koruma ve uzaklaştırma kararı aldığını dile getiren Samer Ramadan, “Çocuklar yanlış bir şekilde bir şey yaptığında bizim anne ve baba olarak onları eğitmemiz lazım. Kendi çocuklarımı tanıyamıyorum. Çocukları öyle bir hale getirmiş ki sürekli bana karşı kışkırtıyor. Sonra telefonları keşfettim. Kızım okula gidince polisi arayarak ’Babam bana şiddet uyguluyor’ demiş. 9 ay çocuklarımı göremedim. Mahkeme kararıyla çocuklarıma yaklaşamadım. Hiçbir haberleri almadım, iletişime geçemedim. Bunların hepsinin yalan olduğuna dair elimde deliller var. Lübnan kanunu göre çocuklar 12 yaşından sonra babaların yanında yaşaması gerekiyor. Çocuklarım ne yediklerini, ne içtiklerini, nerede yaşadıklarını bilmiyordum. 23 Ekim’de oturma izinleri bitiyor. Oturma izinleri bittikten sonra Türkiye’de kanun dışı yaşayacaklardı. Burada ben onların babası olarak görünüyorum. Onların oturma iznini hiç kimse yenileyemez. Mahkemeden uzaklaştırma süresinin 9 ay daha uzatılmasını istediler. Hakim bu olayları gördükten sonra bu talebi reddetti. Boşanma süresi mahkemede devam ediyor. 1.5 yıldır ayrıyız. Dania benim gözüme yumruk attı. Darp raporu da var. Bacağım hep morarmıştı” şeklinde konuştu.



Avukat: “Çocukları alınmasında hukuka aykırı bir şey yok”


Samer Ramadan’ın avukatı Hande Burma ise çocukların ikamet izinlerinin yenilenmesi için geçici velayet aldıklarını belirterek, “Samer ve Dania arasında yaklaşık 2 yıldır süren bir anlaşmazlık var. Boşanma davaları Lübnan’da devam ediyor henüz sonuçlanmadı. Fakat ne yazık ki Dania hanım bu durumu çocuklara da yansıtıyor. Lübnan yasası ve Göç İdaresi’nin kurallarına göre çocuklar burada babanın sponsorluğunda ve babanın sorumluluğunda olmasına rağmen çekmiş olduğumuz iftarlara rağmen çocuklara bize ikamet izinlerinin sona ermesi döneminde getirilmediler. Bir velayet davası açtık. O dava devam ediyor. Çocukların ikametlerinin yenilenmesi durumu gerekçesiyle geçici velayeti aldık. Geçici velayet kararı bir tedbir kararıdır. Çünkü yargılama devam ediyor. Hukuku aykırı veya apar topar veya kişilerin bilgisi olmadan yapılmış herhangi bir durum söz konusu olmadı” dedi.



“Benim müvekkilim erkek olarak eşinden şiddet gördü”


"Şuanda bizim tek endişemiz çocukların psikolojilerinin daha fazla bozulmaması" diyen Burma "İstedğimiz anne baba arasındaki bu anlaşmazlığın çocuklara yansıtılmamasıdır. Lübnan kanunlara göre çocukların babanın yanında olmalarının açık olduğu için biz davamıza devam ediyor. Basına daha önce çocukların müvekkilim tarafından teslim alınması sırasında yansıyan görüntüler mahkemeyi yanıltmayı ve kamuoyunu farklı bir algı oluşturmaya yönelik olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu ara sosyal medya adaletine inanç daha fazla. O görüntüleri izleyenlerden bir hassasiyet rica ediyorum. Dosyaların içeriği bu şekilde değil. Asla alıkoyma gibi bir durum yok. Tarafların evliliği devamında müvekkilimin çok fazla şiddete maruz kalma söz konusu. Şuanda bir gözünde ciddi karıncalanma var. Bacaklarında bazı morluklar var. Bunların fotoğrafları mevcut. Benim müvekkilim erkek olarak eşinden şiddet gördü. Hatta bizim bu süreç içerisinde Dania hanımın evden uzaklaştırılmasına ilişkin uzun süren koruma ve uzaklaştırma kararlarımızda var” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Vali Avni Çakır’dan belediye başkanlarına ziyareti Muş Valisi Avni Çakır, 31 Mart Mahalli İdareler Seçiminde seçilen Bulanık ilçesine bağlı Uzgörürür Belde Belediye Başkanı Ayettullah Gündoğdu ve Erentepe Belde Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları’na hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. İlk önce Uzgörür beldesini ziyaret eden Vali Avni Çakır, burada Bulanık Kaymakamı Oğuzhan Ocak, Uzgörür Belediye Başkanı Ayetullah Gündoğdu ve protokol üyeleri tarafından karşılandı. Uzgörür Belediye Başkanı Ayetullah Gündoğdu’ya hayırlı olsun dileklerini içen Vali Çakır, “Uzgörür’ü biz seviyoruz. Böyle kaynaşmanızı, birliğinizi, beraberliğinizi seviyoruz. Bizim desteğimiz her zaman başkana olacaktır. İnşallah ileriki zamanlarda sizlerde bunu göreceksiniz. Şirin, sorunu çok olmayan bir beldeniz var. Başkana güveniyoruz. Bu güzel hizmetleri devam ettireceğine inanıyoruz. Tekrar hayırlı olsun ve çalışmalarında başkana başarılar diliyorum” dedi. Yapacağı çalışmalar ve projeler hakkında bilgi paylaşan Başkan Ayetullah Gündoğdu ise ziyaretten memnuniyet duyduğunu belirtti. Daha sonra Erentepe beldesine geçen Vali Çakır ve beraberindekiler, Erentepe Belediyesi önünde Erentepe Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları ve kalabalık bir grup tarafından karşılandı. Belediye binasına geçen Vali Çakır ve beraberindekiler, burada Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları’ndan brifing aldı. Başkan Haydaroğulları, ziyarette duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Biz belediyeyi Kaymakamımız ve Belediye Başkan Vekilimiz Oğuzhan Ocak’tan borçsuz bir şekilde teslim aldık. Hatta kasamızda paramız bile vardı. Valimizin, kaymakamımızın, milletvekilimizin, il başkanımızın, il ve belde teşkilatlarımızın her zaman destekleri yanımızda oldu. Bu güçlü desteklerinden dolayı huzurlarınızdan hepsine teşekkürlerimi sunuyorum. Biz ilk günde dedik ki biz halkımıza başkan olmaya değil, halkımızın hizmetkarı olmaya geldik. Allah’ın izniyle partimin, milletvekilimin, valimizin ve kaymakamımızın da desteğiyle belde halkımıza verdiğimiz sözleri bir bir yerine getireceğiz. İstek ve taleplerimizi valimize sunduk. Tekrar bu güzel ziyaretleri için bizleri onurlandıran valimize Erentepe halkı adına teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı. Muş Valisi Avni Çakır ise başkana hayırlı olsun dileklerini ileterek, “Gerçekten bu seçimde Erentepe çok güzel bir birlik ve beraberlik sağladı. Erentepe, Muş’un en büyük beldelerinin başından geliyor. Neticede barajın kıyısındasınız, yol üzerindesiniz ve bu anlamda gelişmeye açık bir yer. Belde halkının büyük bir güçle belediye başkanı Hüseyin Beyin arkasında durduğunu görüyoruz. Bu çok önemli bir şey. Bazı çalışmalar kısa vadede, bazıları uzun vadede gerçekleşecek olan çalışmalardır. Bizlerde belediye başkanımızın her zaman yanında olacağız. İleriki süreçte sizler de bunu göreceksiniz. Yeter ki birlik ve beraberlik içerisinde siz başkanın arkasında durun. Tekrar hayırlı olsun, başkana çalışmalarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Vali Çakır, belediye ziyaretinin ardından belde sakinleri ile bir araya gelerek onlarla hem sohbet etti hem de talep ve önerilerini dinledi. Daha sonra Erentepe Jandarma Karakol Komutanlığını ziyaret ederek burada karşılama mangasını selamlayan Vali Çakır, karakolun sorumluluk alanındaki genel asayiş ve güvenliği hakkında bilgi aldıktan sonra beldeden ayrıldı.
Denizli Müşterisini yerden 300 metre yükseklikte tıraş etti Denizli’de sosyal projelere verdiği destekle tanınan kuaför Mehmet Çağdaş, sıra dışı bir etkinliğe imza attı. Müşterisini yerden 300 metre yükseklikten Pamukkale’yi izlerken tıraş eden Çağdaş, balondaki yerli ve yabancı turistler tarafından ilgiyle izledi. Denizli’nin sosyal projelere verdiği desteklerle tanınan kuaförü Mehmet Çağdaş, bu kez mesleğini icra ettiği mekan itibariyle gündem oldu. Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerinde faaliyet gösteren Mehmet Çağdaş Hair Artist firmasının sahibi olan ve daha önce de gerçekleştirdiği ilklerde gündeme gelen Çağdaş, iş yerini UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan beyaz cennet Pamukkale semalarına taşıdı. Sürekli müşterisi olan Nuri Ersoy’u yerden 300 metre yükseklikte tıraş olmaya ikna eden Mehmet Çağdaş, yerli ve yabancı turistlerin meraklı bakışları arasında eline makas ve tarağı alarak tıraşa başladı. Yaklaşık 1 saat süren balon turu boyunca müşterisinin tüm saç bakımını tamamlayan Çağdaş, verdiği sıra dışı bu hizmetle beğeni topladı. Çağdaş’ın müşterisi gökyüzünden Pamukkale’yi izlerken yaptığı tıraşla ilgili olarak yayınlanan videosu, sosyal medyada binlerce kişi tarafından izlendi. Farklı olmayı ve yenilikler yapmayı çok sevdiğini belirten kuaför Mehmet Çağdaş, “Ne yapabilir diye düşünürken dünyaca ünlü Pamukkale’mizin gökyüzünden seyredilebildiği balonda tıraş yapmak fikri geldi. Bu fikrimi müşterime söylediğimde ilk başta biraz endişelendi ama sonrasında ikna oldu. Müşterimi, o gökyüzünden Pamukkale’yi izlerken onu tıraş ettik. Balkondaki yerli ve yabancı turistler, ilk başta çok şaşırdılar ama sonra hayranlıkla bizi izlediler. Aynı heyecanı yaşamak isteyen birçok kişi bize ulaştı. Tabii bu bizim her zaman yapabileceğimiz bir şey değil ama ben farklı yeniliklere imza atmaya devam edeceğim. Farklı ve sıra dışı mekanlarda mesleğimi icra etmek beni çok mutlu ediyor” dedi.