GENEL - 13 Mayıs 2019 Pazartesi 12:31

Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü

A
A
A
Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şube Başkanı Engin Aktaş, ülkesel ve bölgesel yerel planlar yapılırken tüm peyzaj alanlarının korunum ilkesini gözetilmesi gerektiğini belirterek “Türkiye’nin ulusal bir peyzaj politikası olmalıdır” dedi.

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şube Başkanı Engin Aktaş, ülkesel ve bölgesel yerel planlar yapılırken tüm peyzaj alanlarının korunum ilkesini gözetilmesi gerektiğini belirterek “Türkiye’nin ulusal bir peyzaj politikası olmalıdır” dedi.


Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü nedeniyle TMMOB Peyzaj Mimarları Odası yöneticileri tarafından Meydan Parkı içindeki Atatürk Anıtı’na çelenk konuldu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını yapan TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şube Başkanı Engin Aktaş, 13 Mayıs 1994 tarihinden itibaren Peyzaj Mimarları Odası’nın kurulduğunu hatırlatarak her yıl 13 Mayıs gününü de Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü olarak kutladıklarını söyledi.


2016 yılından itibaren Trabzon Şubesi olarak üyeleri ile birlikte bölgenin Trabzon kentinin geleceği ile ilgili kararlarda daha etkin rol oynamaya başladıklarını kaydeden Aktaş “Bu doğrultuda da çalışmalara devam etmektedir. Peyzaj mimarlığı günümüzde artık yapıların içi de dahil olmak üzere, bir yapının kapısından dışarıya adım attığınız anda, görüş açınıza giren doğal ve kültürel varlıkların tamamı ile ilgili bir meslek alanıdır.


Daha da geniş tanımlayacak olursak ; yapıları, yapıları çevreleyen bahçe alanlarından başlayarak, kent kavramını, kent içerisinde hepimizin ortak paylaştığı sokakları, caddeleri, meydanları, kentin yeşil dokusu olan parkları, oyun alanlarını, spor alanlarını, kıyı alanlarını, tarihi dokular ve çevrelerini, mezarlıkları, kenti çevreleyen kırsal, tarımsal alanları, akarsu yataklarını, sulak alanları, ormanları, gölleri, denizleri, bastığımız toprağın üzerindeki ve altındaki tüm bitkileri kısaca yaşadığımız tüm evreni kapsayan bir meslek dalıdır” dedi.


Bu kadar geniş bir çalışma alanı olan peyzaj mimarlığı disiplinin kentlerin her noktasına yapılan en ufak bir dokunuşta bile söz sahibi olması gerektiğine vurgu yapan Aktaş “Bu sebeple bu günde meslektaşlarımızın; ülkenin çevre gelişim politikalarında ve kentlerin kullanıcıları için daha sağlıklı mekanlar üretebilecek çalışmaların içerisinde yer alabilmesi için kamu kurumlarında, özel sektörde daha fazla fırsat tanınarak yer verilmesi gerektiğinin altını bir kez daha çiziyoruz. Bu katkıları sağlamak adına; ülkemizin doğal ve kültürel değerlerine sahip çıkmak üzere en başta bir ‘ulusal peyzaj politikası’nı belirlemek; dünyanın gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi peyzaj planlaması ve peyzaj yönetimi kavramlarını, ülkemizin fiziksel planlama sürecine ve yasal mevzuatlarda tam anlamıyla yerini almasını sağlamak; ülke ve kentlerin planlamasında peyzaj mimarlarının yerinin her geçen gün daha da artması ve söz sahibi olmalarının gerekliliğini duyurmak istiyoruz. Her yıl aramıza yeni katılan binin üzerinde peyzaj mimarı lisanslı genç peyzaj mimarları için kamuda kadro planlamalarında hizmet üretme şansı yaratılmasının önemini vurgulamak istiyoruz” diye konuştu.


“Gün geçtikçe doğal ve kültürel değerlerine sahip çıkmaya başlayan insanlarımız bilmelidir ki; ülkesel, bölgesel yerel planlar yapılırken, tüm peyzaj alanlarının korunum ilkesi gözetilmelidir” diyen Aktaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Ancak bu şekilde bu alanlar yaşamına devam eder ve sağlıklı bir şekilde gelecek nesillere aktarılabilir. Bu ilkeleri de koruyabilecek bilim ve meslek disiplinlerinin en başında da peyzaj mimarlığı gelir. Biz biliyoruz ki, peyzaj mimarları ülkesi , kenti, insanı ve sağlıklı bir yaşamın sürdürülebilirliği için vardır. yaşadığımız yerkürenin en büyük sıkıntılarının başında gelen küresel ısınmaya, çölleşmeye, su kaynaklarının kirlenmesine ve yok olmasına karşı, özellikle bölgemizdeki milli parklarımız ve orman alanlarımızdaki deformasyonun önüne geçilmesi ve tekrar geri kazanmaya karşı, bitki ve hayvan türlerimizin yok oluşuna karşı hep birlikte çözüm önerileri hazırlayıp önemli çalışmalar yapmak diğer meslek disiplinleri ile birlikte biz peyzaj mimarlarının sorumluluklarındandır. Ayrıca kentlerimizin çarpık yapılaşma ile bozulan kent kimliklerinin geri kazandırılmasında, nefes alma noktaları olan açık ve yeşil alanların artırılmasında, yaya ve bisiklet sirkülasyonunun sürekliliğinin sağlanmasında yine bizlerin üzerine görev düşmektedir. 1930 yılında bir tane çınar ağacının kesilmesi yerine mevcut ahşap köşkün kaydırılması gerektiğini söyleyen Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal’in bakış açısı ile kentlerimize bakarak, yaşadığımız mekanları daha sağlıklı kılmak adına kamuda özel sektörde ve akademide çalışan peyzaj mimarları olarak bir kez daha ‘Yaşadığınız her yerde biz varız’ diyerek kentlerimize, Trabzonumuza sahip çıkmak adına ne gerekiyorsa yapacağımızı buradan duyurmak istiyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris’te bir kadını bıçaklayarak öldüren şahıs tutuklandı Muğla’nın Marmaris ilçesinde 35 yaşındaki İlknur Çetin, erkek arkadaşı olduğu iddia edilen bir şahıs tarafından bıçaklanarak hayatını kaybetti. Ayağı kırık ve alçıdayken olayı gerçekleştiren ve polis ekipleri tarafından kaçtığı motor ile yakalanıp gözaltına alınan A.İ.K., sevk edildiği adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, dün sabah saatlerinde bir otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, erkek arkadaşı olduğu iddia edilen A.İ.K. (38), İlknur Çetin’in iş yerine gelerek Çetin’i konuşma bahanesi ile dışarı çağırdı. Çetin’in dışarı çıkması ile kadına saldıran A.İ.K., birden fazla yerinden ölümcül darbeler ile kadını bıçaklayarak ağır yaraladı. Olayı görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrollerde Çetin’in hayatını kaybettiğini tespit etti. Olayın ardından geldiği motora binerek kaçan A.İ.K. ise polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Ayağı kırık şekilde saldırmış Saldırgan A.İ.K.’nin bir ayağının kırık olduğu ve platin takılı olduğu halde Çetin’in iş yerine gelerek olayı gerçekleştirdiği bilgisine ulaşılırken, ayağı alçıda olan şahıs emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Tutuklandı Polis ekiplerinin yardımıyla adliyeye getirilen A.İ.K., çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Gaziantep Sınırda karbon düzenleme mekanizması ve doğrulamanın önemi GSO’da konuşuldu Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ile TÜV SÜD iş birliğinde “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Riskleri ve Doğrulamanın Önemi” konulu bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Riskleri ve Doğrulamanın Önemi, ISO 14064 Sera Gazı Hesaplama ve Doğrulama Yönetim Sistemi ve AB Yeşil Mutabakatına Uyum Süreçleri gibi konularda bilgi paylaşımlarının yapıldığı toplantıya GSO Yönetim Kurulu Üyesi ve GSO Mesleki Eğitim Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Koçak, TÜV SÜD Satış Müdürü Serhat Demirci, TÜV SÜD Türkiye Sürdürülebilirlik Direktörü Mehmet Kumru, GSO Genel Sekreteri Yusuf İzzettin İymen, akademisyenler, kurum ve firmaların temsilcileri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan GSO Yönetim Kurulu Üyesi Ali Can Koçak, “2026 yılında AB Yeşil Mutabakatı kriterleri çerçevesinde sınırda karbon düzenlemesi hayata geçecek. Bu sebeple yeşil dönüşüm konusu sanayimizin ve ihracatımızın sürdürülebilirliği ve rekabetçiliği için kritik önem taşıyor. Bizim de sanayimizin gelecekte de var olabilmesi için ileri teknoloji, sanayi 4.0, dijitalleşme ve AB yeşil mutabakatı kriterlerine entegrasyonu sağlamamız gerekiyor. Bu yönde GSO olarak öncü ve örnek çalışmalar yürütüyoruz’’ dedi. 2019 yılında başlattıkları sanayide dönüşüm hamlesi kapsamında dijital ve yeşil dönüşümü öne çıkararak proje bazlı çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Ali Can Koçak, “Somut adımlar çerçevesinde, GSO-MEM’de firmalarımızın öncelikli ihtiyacı olan karbon ayak izi ölçümlerini uluslararası standartlarda, en doğru şekilde hesaplıyor, raporlanıyor ve yol haritalarını belirliyoruz. Karbon ayak izini hesaplayarak yeşil yol haritası sunduğumuz firma sayısı bugün itibarıyla 55’e ulaşmıştır” şeklinde konuştu. GSO’nun yeşil dönüşüm mentörlüğü konusunda çözüm ortağı olarak seçildiğini belirten Koçak, “Bölgemizde tek, Türkiye genelinde 25 çözüm ortağından birisi olan merkezimizde firmalarımızın aldıkları yeşil dönüşüm hizmetlerine destek verilmektedir. İşletmelerimiz, GSO-MEM’den iki defaya mahsus yeşil dönüşüm mentörlük hizmeti alabiliyor ve almış oldukları hizmetlerin 190 bin liralık kısmını hibe olarak veriyor. Firmalarımızı da sunulan bu imkanlardan faydalanarak, dönüşüm süreçlerini gerçekleştirmeye davet ediyoruz. Bu önemli toplantı ve iş birlikleri için de TÜV SÜD’e ve tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. TÜV SÜD’ün 1866 yılında Almanya Münih’te kurulduğunu, 158 yaşında olduğunu belirten TÜV SÜD Satış Müdürü Serhat Demirci de yaptığı konuşmasında, “1987 yılından bu yana Türkiye’de TÜV SÜD faaliyetlerini gerçekleştiriyoruz. Son iki yılda ise Türkiye’deki bölgeselleşme çalışmalarımıza da artık önem veriyoruz. Bu kapsamda Gaziantep’te de çalışmalarımızı artırarak devam ettiriyoruz. İnsanları, çevreyi ve varlıkları teknolojiyle ilgili risklerden koruma amacımıza sadık kalarak toplumda ve işletmelerde ilerleme sağladık. Daha güvenli ve daha sürdürülebilir bir gelecek için fiziksel ve dijital bir dünyada güven uyandırmak en önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Gaziantep Sanayi Odası’na iş birlikleri ve misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum” diye konuştu. TÜV SÜD Türkiye Sürdürülebilirlik Direktörü Mehmet Kumru da toplantıda bir sunum gerçekleştirdi. Mehmet Kumru, Sera Gazı Hesaplama ve Raporlama Metotları başlığı altında ISO 14064-1 standardı, sera gazı salımlarının ve uzaklaştırmalarının kuruluş seviyesinde hesaplanmasına ve raporlanmasına dair kılavuz ve özelliklerle ilgili bilgiler verdi. Kumru ayrıca, sınırda karbon düzenleme mekanizmasının firmalardan neleri ve nasıl bir formatta istediği konusu hakkında paylaşımlarda bulundu. Toplantı, soru-cevap kısmının ardından sona erdi.