EĞİTİM - 19 Haziran 2019 Çarşamba 10:22

Ordu’dan Tunceli’ye "Biz Anadoluyuz" gezisi

A
A
A
Ordu’dan Tunceli’ye "Biz Anadoluyuz" gezisi

Ordu’dan Tunceli’ye "Biz Anadoluyuz" projesi kapsamında gelen 52 öğrenci Vali Tuncay Sonel ile birlikte tekne turu yaptı, çeşitli etkinliklere katıldı.

Ordu’dan Tunceli’ye "Biz Anadoluyuz" projesi kapsamında gelen 52 öğrenci Vali Tuncay Sonel ile birlikte tekne turu yaptı, çeşitli etkinliklere katıldı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan İçişleri ile Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yürütülen "Biz Anadoluyuz" projesi kapsamında Ordu’dan Tunceli’ye gelen 52 öğrenci ve görevli öğretmenler Vali Tuncay Sonel’i ziyaret etti. Kentte 3 gün misafir olan öğrenciler, kentin doğal güzelliklerinin yanı sıra tarihi ve turistik yerlerini de gezme fırsatı buldu. Vali Sonel ile Uzunçayır Baraj Gölü’nde tekne turu da yapan öğrenciler, Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk adına yapılan Su Sporları Merkezinde zipline yapıp, çevre temizliği ile uçurtma şenliği etkinliği de gerçekleştirdi.


Öğrencileri kentte misafir etmekten mutluluk duyduğunu belirten Vali Tuncay Sonel, "Ordu’dan Tunceli’ye gelen öğrencilerimize ve öğretmenlerimize ‘Hoş Geldiniz’ diyoruz. Sizleri Tunceli’de görmekten ve misafir etmekten son derece mutlu olduğumuzu ifade etmek isterim. Sizlerin Ordu’dan Tunceli’ye gelmenizi Anadolu’daki dostluk ve kardeşlik duyguları açısından son derece önemsiyoruz. İnşallah kültür ve medeniyetimizin temel değerlerini bu programlarla hep birlikte yarınlara taşıyacağız. Buraları gezmeniz, görmeniz, tanımanız kültürler arası tanışma, dayanışma ve siz gençlerin bilgi ve görgülerinin artması açısından da son derece önem taşıyor. İnşallah Tunceli’den keyifli ve öğretici hatıralarla dönersiniz. Ailelerinize ve tüm Ordululara Tunceli’den selamlar götürün. İnşallah sizler üzerinden Tunceli ve Ordu illeri arasında uzun yıllar sürecek güçlü gönül köprüleri kurulacaktır" dedi.


Daha sonra Vali Sonel, öğrencilere çeşitli hediyeler vererek eğitim hayatlarında başarılar diledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Doğu Karadeniz’de sürüler yaylalara çıkmaya başladı Giresun’da ilkbaharın gelmesi ile birlikte koyun sürüleri, yaylalara çıkarılmaya başladı. Yaklaşık 3-5 gün sürecek yolculuğun ardından sürüler yaz aylarını Giresun’un yaylalarında geçirecek. Yaylalarda Mayıs ayında yaşanan süpriz kar yağışına rağmen besiciler, küçükbaş hayvanlarını otlatmak için kış aylarında şehir merkezlerinde bulunan mandıralarından ayrılıp yüksek rakımlı yaylalara yolculuk etmeye başladı. Piraziz’den yola çıktıklarını belirten Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Yavuz, “300 koyunumuzla birlikte 2 bin rakımlı Eğribel Yaylasına yolculuğumuz başladı. Tahmini 3 günde varacağımızı düşünüyoruz fakat hava koşulları varış zamanımızı değiştirebilir. Her yıl mayıs ayının başında uzun bir yolculuk yaparak obalara çıkıyoruz. Eylül ayının sonlarına doğru ise şehirdeki mandıramıza geri dönüş yapıyoruz. Yolculuğumuz sırasında sürümüze 2 çoban ve 1 bekçi köpeği eşlik ediyor” dedi. Sürünün doğada daha iyi beslendiğini de dile getiren Yavuz, “Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte trafiğin sakinliğinden faydalanarak, şehir içinden yolculuklarına başlıyoruz. Yaylada 4-5 ay boyunca yaylalarda kalacak olan hayvanlarımız bu süre zarfında doğal ortamlarda bol bol otlamasını sağlanarak, sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi sağlanıyor” diye konuştu.
Trabzon Prof. Dr. Osman Bektaş: "Doğu Karadeniz 3 riskli fay ortasında yer alıyor" Doğu Karadeniz Bölgesi’nde dolgu ve heyelanlı alanlarındaki yapılaşma deprem riskini büyütüyor. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, bölgenin 3 tane fay arasında bulunduğuna dikkat çekerek yerel yöneticilerinin deprem algısını benimsemeleri gerektiğini söyledi. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin dik ve engebeli arazi yapısı tehlikeli yapılaşmayı beraberinde getirdi. Son yıllarda dolgu ve heyelanlı alanlarda yükselen yüksek katlı binalar deprem riskini arttırdı. 3 riskli fay ortasında bulunan Doğu Karadeniz Bölgesi’nde uzmanlar özellikle dolgu ve heyelanlı alanlara yapılan yüksek katlı binalara karşı uyarılarda bulundu. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Trabzon’daki yapı stokunun depreme dayanıklı olmadığını belirterek “Yerel yöneticilerin Doğu Karadeniz’in deprem tehlikesini kabullenmesi gerekir. Maalesef yıllardan beri burada deprem olmaz buranın deprem tehlikesi yoktur diye Doğu Karadeniz’in yapı stoku maalesef depreme dayanıklı değildir. Yani hem şu andaki yapı stokumuz depreme dayanıklı değil hem şehirleşme, heyelan sahaları üzerinde, yamaçlarda veya kumsal alanda yapılaşmalar mevcut. Kumsaldaki bir apartman üç depremi hissetti. Şimdi bu durumda burada deprem tehlikesi yok demek mümkün mü? Mümkün değil. Yani her şeyden önce yöneticilerin bu deprem algısını benimsemeleri lazım. Halkın daha duyarlı olması lazım. Toplum ve yöneticiler ile el birliği verirsek bu gelecek kuşağı daha sağlıklı, daha güvenli bir yaşam ortamı bırakmış oluruz” dedi. Trabzon’da Yomra, Beşirli ve Akyazı’da riskli yapıların olduğuna dikkat çeken Bektaş, “Deprem açısından eğer değerlendirecek olursak en riskli yerlerden bir tanesi Yomra’da Şana mevkii. Kumsal alan üzerindeki binalar veya dere yatağındaki büyük binalar. Ayrıca Beşirli ve Akyazı mahallelerinde heyelan sahaları üzerinde dikilmiş çok katlı binalar. Bunlar her an sallanıyor. 10 kilometre açıkta kuzeyimizde Karadeniz fayı var. Deprem kaynağı. Güneyimizde 100 kilometre uzaklıkta Kuzey Anadolu fayı var. Türkiye’nin en büyük fayı. Doğumuzda Kuzeydoğu Anadolu fayı var. Bu üç tane deprem kaynağı arasında ben kumsalın üzerindeyim ve her depremi de hissediyorum. O zaman deprem tehlikesi yok demek ne kadar doğrudur?” ifadelerini kullandı.