ASAYİŞ - 13 Temmuz 2025 Pazar 00:27

Tunceli’de kayalıkta düşen kadın ekiplerce kurtarıldı

A
A
A
Tunceli’de kayalıkta düşen kadın ekiplerce kurtarıldı

Tunceli’de çıktığı dağda kayalıktan düşen kadın, ekiplerin uzun uğraşları sonucu sedyeyle alınarak ambulansa taşındı. Düşmeden kaynaklı vücudunda ezikler olduğu belirtilen kadın, ambulansla Tunceli Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.


Olay, Tunceli’nin Nazımiye ilçesi Düzgün Baba Dağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre Düzgün Baba Dağı’na çıkan bir kadın dengesini kaybederek düştü. İhbar üzerine bölgeye AFAD, 112, UMKE, jandarma ve Munzur Arama Kurtarma ekipleri sevk edildi. Uzun uğraşlar sonucu kadına ulaşan ekipler, kadını sedyeyle Düzgün Baba Cemevi’ne kadar indirdi. Burada hazır bekletilen ambulansa bindirilen kadın, Tunceli Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.



Tunceli’de kayalıkta düşen kadın ekiplerce kurtarıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Alaşehirli öğrencilerden Filistin’e duygu dolu şiirlerle destek Manisa’nın Alaşehir ilçesinde Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri tarafından hazırlanan Filistin temalı "Düşten Beri" dergisinin tanıtım programında, öğrencilerin kaleme aldığı şiirler okunarak Filistinli çocuklar için güçlü vicdan mesajları verildi. Manisa’nın Alaşehir ilçesinde, Alaşehir Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri tarafından Filistin temalı şiirlerden oluşan "Düşten Beri" adlı derginin tanıtımı yapıldı. Düzenlenen programda öğrencilerin Filistin için kaleme aldığı şiirler okunurken, Filistin’e destek mesajları verildi. Alaşehir Bilim ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe Alaşehir Belediye Başkan Yardımcısı Erol Kacar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Fikri Çetinkaya, İlçe Millî Eğitim Şube Müdürü Yasemin Oral, okul yöneticileri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. "Düşten Beri" adlı derginin yayın yönetmeni Hüseyin Çoban, dergi hakkında bilgi vererek dergiciliğin edebiyat dünyasındaki önemine dikkat çekti. Çoban, "Bir dergiyi çıkarmak ve sürdürebilmek maddi ve manevi fedakârlık gerektirir. Ancak dergilerin edebiyat dünyasına kattığı zenginlik, katlanılan zahmetlerle ölçülemez. Biz de bu dergiyi amatör bir ruhla ama profesyonel bir şuurla hazırladık. Eksiklikleri kusur olarak değil, ilk adımlarını atan bir çocuğun heyecanı olarak görmenizi istiyoruz" dedi. Programın açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Cüneyt Akkuş, çalışmanın yalnızca bir dergi tanıtımı olmadığını vurgulayarak, "Bugün burada vicdanımızın sesi olan Filistinli çocuklar adına bir aradayız. Öğrencilerimizin kaleminden dökülen şiirler, yaşanan zulme karşı en samimi duruşun ifadesidir" ifadelerini kullandı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Fikri Çetinkaya da Filistin konusunun son derece hassas bir mesele olduğuna dikkat çekerek, bu tür çalışmaların öğrencilerin insani ve evrensel değerlere olan duyarlılıklarını artırdığını söyledi. Çetinkaya, emeği geçen öğretmen ve öğrencileri tebrik etti. Alaşehir Belediye Başkan Yardımcısı Erol Kacar ise bu tür etkinliklerin geleceğin vicdan sahibi bireylerinin yetişmesine önemli katkı sağladığını belirterek öğretmen ve öğrencilere teşekkür etti. Etkinlik kapsamında ayrıca öğrencilerin hazırladığı Filistin konulu resim sergisi de gezildi.
Hatay Elektrik tellerinin bomba gibi patladığı anlar vatandaşları tedirgin etti Hatay’da elektrik kablolarının havai fişek gibi patlama anları kameraya yansıdı. Kış aylarında ısınmada elektrik kullanılmasıyla birlikte sık sık yaşanan patlamalar vatandaşları tedirgin ediyor. Antakya ilçesi Küçükdalyan Mahallesi’nde elektrik kablolarında yaşanan arkla birlikte kablolarında patlamalar yaşandı. Son bir ayda bomba gibi yaşanan patlamalarla birlikte kıvılcımlar havai fişek gibi saçıldı. Mahalledeki vatandaşları tedirgin eden patlamalar anbean kameraya yansıdı. Kısa sürede bölgeye gelen itfaiye ekipleri, elektrik kablolarında çıkan yangını söndürürken elektrik dağıtım şirketi personeli tarafından kablolarda yenileme yapıldı. Kısa süre elektriksiz kalan mahalle kabloların onarılmasıyla yeniden aydınlandı. Son bir ayda meydana gelen farklı patlamalar nedeniyle vatandaş tedirgin olduklarını ifade etti. "Patlamalar sonrasında elektrikler kesiliyor ve kablolar yanıyor, ekipler hepsine müdahale ediyor" Son bir ayda defalarca elektrik kablolarında patlamalar yaşandığını ifade eden Küçükdalyan Mahallesi Muhtarı Ali Gazaloğlu, "Küçükdalyan Mahallesi’nde son bir ayda günlük patlamalar oluyor ve kablolar düşüyor. Patlamalar sonrasında elektrikler kesiliyor ve kablolar yanıyor. Ekipler hepsine müdahale ediyor. Patlamalarda kıvılcım adeta havai fişekler gibi saçıyor. Geçen günlerde okulumuzun önündeki elektrik direği, öğrencilerin çıkışına 30 dakika kala bir kıvılcım çıktı ve patlamalar oldu. Patlama çok şiddetli bomba gibi patlıyor" ifadelerini kullandı.
Van Van İl Müftüsü Şık: "Taziye yemekleri aileleri borca sürüklüyor" Van İl Müftüsü Dr. Mehmet Sırrı Şık, taziye kültüründe zamanla oluşan yanlış uygulamalara dikkat çekerek, özellikle taziye evlerinde yemek verme adetinin birçok aileyi maddi açıdan zor durumda bıraktığını söyledi. Taziyelerin İslam’da acıların paylaşıldığı, duaların edildiği ve kederli ailelerin teselli edildiği önemli bir dayanışma örneği olduğunu belirten İl Müftüsü Şık, bu güzel geleneğin abartılı uygulamalar nedeniyle amacından uzaklaştığına dikkat çekti. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan İl Müftüsü Şık, taziye; acıların paylaşıldığı, duaların edildiği, kederli ailelerin teselli edildiği ve aynı zamanda İslam’ın da istediği güçlü bir dayanışma örneği olduğunu belirtti. Ancak bu güzel adetin zamanla abartılı bir hâl aldığını ve çoğu insan için bir yük olmaya başladığını ifade eden Müftü Şık, "Özellikle taziyelerde yemek verme adeti, kardeşlerimizi ciddi anlamda zora sokmaktadır. Öyle ki bazı aileler, sırf taziye yemeği masrafını karşılayabilmek için borç altına girebilmekte, hatta faizli kredi çekmek zorunda kalanların olduğu dile getirilmektedir. Oysa hüzün ve kederle imtihan edilen bir ailenin, taziye için gelenlere ikram hazırlamakla meşgul olması insani de değildir, vicdani de değildir. Nitekim Hazreti Peygamberimiz, bu anlayışın tam aksine taziye evine yemek götürülmesini emretmiştir. Yardımlaşma budur, dayanışma budur, acıyı paylaşmak tam olarak budur" dedi. "Yemek saatlerinde taziyeye gitmesi doğru bir davranış değildir" Bazı yerlerde akrabalar, köylüler ya da mahalle halkı kendi aralarında para toplayarak taziye sahibine destek olduğunu dile getiren Şık, "Bu elbette güzel bir davranıştır. Ancak bu uygulamanın da kendine göre sakıncaları bulunmaktadır. Çünkü birçok insan, vermek istemediği hâlde mahalle baskısı ya da utanma duygusuyla katkı sunmak zorunda kalabilmektedir. İslam’da ve kültürümüzde misafirperverlik ve ikram elbette önemli bir meziyettir; buna kimsenin itirazı olamaz. Ancak adet ve kültür gerekçe gösterilerek misafire ikram yükünün taziye evine ve yakınlarına bindirilmesi doğru değildir, yeri de değildir. Varlıklı insanlar olabilir; onlar için taziye yemeği vermek bir külfet sayılmayabilir. Fakat maddi durumu iyi olanların alışkanlıklarını ve tercihini herkese dayatmak adil değildir. Özellikle uzaktan gelen misafirler konusunda da hassas davranılmalıdır. Onlar için taziye sahibine yük olmadan bir çorba ikramı yapılabilir. Ancak diğer kardeşlerimizin sırf yemek yemek için taziye evinde beklemesi ya da özellikle yemek saatlerinde taziyeye gitmesi doğru bir davranış değildir" diye konuştu. "Herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz" Teselli amacı taşıması gereken taziyelerin zamanla bir gösteriş yarışına dönüşmesi de İslam’da asla kabul edilemez olduğunun altını çizen Şık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Zengin ya da makam sahibi kişilerin taziyelerine özel ilgi gösterilirken, garibanların taziyelerinin adeta görmezden gelinmesi birçok yüreği incitmektedir. Bu durum, zamanla İslam’ın asla tasvip etmediği bir sınıflaşmaya yol açmaktadır. Ayrıca taziyelerde, teselli ve irşat amaçlı konuşmalar dışında gündem dışı konulara girilmesi taziye adabına aykırıdır. Bundan özellikle sakınılmalıdır. Hakikat budur. Ne mutlu hakikate tabi olanlara. Bu konuda özellikle sözü geçen, yetki sahibi ve toplum üzerinde etkisi bulunan herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz. Çünkü bu mesele son derece ciddi bir meseledir."