YEREL HABERLER - 21 Şubat 2017 Salı 10:35

Uşak’ta asırlardır yaşatılan geleneksel oyunlar bağları güçlendiriyor

A
A
A
Uşak’ta asırlardır yaşatılan geleneksel oyunlar bağları güçlendiriyor

Uşak’ın Eğlence köyünde asırlardır sürdürülen ‘Yüzük Bulma Oyunu’ ve çeşitli orta oyunları sayesinde gelenek ve görenekler yaşatılırken, şehirde ve köyde yaşayan hemşehriler arasında birlik ve beraberlik güçlendiriliyor.
Köy sakinlerinin asırlardır kuşaktan kuşağa devrettikleri gelenekte, soğuk kış gecelerinde sıcak bir ortam oluşturuluyor. Bu hafta ki sohbet toplantısının özel konukları da vardı. Uşak Belediye Başkanı Nurullah Cahan, Belediye Meclis Üyeleri ve davetliler köyde yaşatılan gelenek ve görenekleri yerinde izlemek ve köy sakinleri ile bir araya gelmek için Eğlence köyüne ziyarette bulundu.
Tarım faaliyetlerinin sona erdiği kış gecelerinde her hafta cumartesi günleri toplanan köy sakinleri geceye, köy odasında yöresel tatlardan oluşan yemeklerin yenmesiyle başlıyorlar. Kur’an-ı Kerim’in okunması ve duaların edilmesinin ardından 7’den 70’e köy sakinleri bir araya toplanarak sohbet havası içerisinde köyün sorunlarını dile getiriyorlar. Daha sonra ikiye ayrılan köylüler, asırlardır devam ettirilen ‘Yüzük Bulma Oyunu’nu oynuyorlar.
Köy sakinlerinden Recep Öztürk yüzük oyununu bilmeyenler ve geceye davetli misafirler için şöyle anlattı; “Yüzük oyunu bir yüzük, onbir mendil ve bir yüzük çubuğu ile oynanır. Bu oyun için oyuncular ikiye ayrılır. Yüzüğü saklayacak takımın oyuncusu isteğe bağlı yüzüğü mendilin altına atabilir ya da hiçbirisinin altına atmadan yüzüğü en son takım arkadaşına gizlice verir. Karşı taraf oyuncuları aralarında tartışır ve yüzüğün hangi mendilin altında olduğunu bulmaya çalışır. Önce ilk 2 mendilde yüzük bulunmaya çalışılır. Yüzük bulunmazsa 2 mendile daha yüzük saklanılır. Daha sonra yerde 4 mendil kalıncaya kadar boş mendiller seçilmeye devam edilir. Bu mendillerden birinde yüzük çıkarsa yerdeki mendil adedince yüzük saklayan takım sayı alır. Eğer yüzük bulunmazsa son 4 mendilde seçim yapılır ve puanlar mendil adedine göre alınır. Önceden kararlaştırılan sayıya ulaşılıncaya kadar oyun bu şekilde devam eder”.
Gece, yüzük bulma oyunun ardından oynanan Kantar, tütün kıyma oyunları, köy odası oyunları, 18 çekme manileri ve davul zurna eşliğinde gece yarısına kadar devam ediyor. Oyunlarda kaybedenleri ise yüzleri güldüren cezalar bekliyor.
Geceye davetli Belediye Başkanı Nurullah Cahan, Anadolu kültüründe olan yarenlik ve orta oyunlarının köy sakinleri tarafından yaşatılmasının gelecek nesiller adına çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu etkinlikler gençleri ve yaşlıları bir araya getiriyor. Hem geçmiş geleceğe tanıttırılıyor hem de yaşlılarımızla gençlerimiz kaynaşıyor. Köylülerimiz tarafından bu tür sosyal etkinlikler yaşatılarak gelenek ve göreneklere sahip çıkıldığı için tüm Eğlence köylü kardeşlerimi kutluyorum ve bizleri en iyi şekilde ağırladıklarından dolayı şükranlarımızı sunuyoruz” ifadesi kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük bir devlet ve güçlü bir millet olduğunun altını çizen Başkan Cahan, “15 Temmuz’da yaşanan elim hadise hepimizin malumu. Devlet olmadıktan sonra milletin rahat huzur görmesi mümkün değil. Rabbim devletimizi başımızdan eksik etmesin” dedi. Yaklaşan Referandum seçimlerine de değinen Cahan, “Referandum çalışmalarımızın startını Eğlence köyünden verdik. Uşak olarak üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız. Hızlı yürütmeyi sağlayabilmek ve günün şartlarına en uygun modeli seçerek vesayeti ortadan kaldırmak için 16 Nisan’da halk olarak görev bizde. Eğlence köyümüzdeki kardeşlerimizle birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine ‘Evet’ diyerek 16 Nisan gecesi devletimiz ve milletimiz adına en doğru kararı vermiş olacağız” açıklamasında bulundu.
Bu tür gecelerde köylülerin birlik ve beraberliklerini pekiştirdiklerini ifade eden Köy Muhtarı Mustafa Çetin, “Bu gelenekler gençlerle yaşlılar arasında muhabbeti, sevgiyi ve dostluğu geliştiriyor. Köyde birlik, beraberliği sağlıyor. İnşallah bu gelenek gençlerimiz tarafından asırlar boyunca yaşatılır. Davetimize teşrif eden başta Belediye Başkanımız Nurullah Cahan’a ve misafirlerimize teşekkür ediyoruz, bizleri onurlandırdılar" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.