YEREL HABERLER - 29 Temmuz 2017 Cumartesi 08:43

İhracatçıya vergi istisnasına Kapıköy de eklendi

A
A
A
İhracatçıya vergi istisnasına Kapıköy de eklendi

Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci, Kapıköy Gümrük Kapısının modernizasyon inşaatında sona gelindiğini belirterek, “Böylece ihracat yükünü Kapıköy üzerinden taşıyan nakliyeci, vergi istisnasından yararlanmaya başlamış olacak” dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci, Kapıköy Gümrük Kapısının modernizasyon inşaatında sona gelindiğini belirterek, “Böylece ihracat yükünü Kapıköy üzerinden taşıyan nakliyeci, vergi istisnasından yararlanmaya başlamış olacak” dedi.


İhraç Malı Taşıyan Araçlara Motorin Tesliminde Özel Tüketim Vergisi ve Katma Değer Vergisi İstisnası Uygulanacak Sınır Kapılarına İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına dair Bakanlar Kurulu Kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Söz konusu karar ile kara ve deniz sınır kapılarında 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7/A maddesi ile 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 14’üncü maddesinin 3. fıkrası uyarınca özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi istisnası uygulanacak. Kararda, Kapıköy Sınır Kapısı gümrüklü sahada akaryakıt istasyonlarının kurulduğunun ve genel güvenlik önlemlerinin alındığının, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının olumlu görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca tespit edildiği tarihten itibaren başlanacağı belirtildi.


Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci, Van ve bölge ticaretini olumlu yönde etkileyecek bir kararın daha alınmış olduğunu belirtti. Çiftci, “Bildiğiniz gibi hükümet olarak ÖTV’siz akaryakıtta 550 litre olan muafiyeti 900 litreye çıkartmıştık. İhracatçımızın önünü açmak için hükümetimizin çalışmaları devam ediyor. Bu yayımlanan kararla birlikte Kapıköy Gümrük Kapımız da ihraç yükü taşıyan araçlar için cazip kapılarımızdan biri oldu” dedi.


Bu gelişmenin Van ve bölge ticaretini canlandırma girişimlerine olumlu katkıları olacağını belirten Çiftci, uygulamanın müspet etkilerinin burada kurulacak istasyonların faaliyete geçmesiyle yakın zamanda görüleceğini ifade etti. Bakan Yardımcısı Çiftci, "Kapıköy Gümrük Kapısının modernizasyon inşaatında sona gelindi. Bu modernizasyon dahilinde akaryakıt istasyonu da bulunmakta. İnşaatın tamamlanmasıyla faaliyete geçecek. Böylece ihracat yükünü Kapıköy üzerinden taşıyan nakliyeci, vergi istisnasından yararlanmaya başlamış olacak. Van’a ve bölgemize hayırlı olmasını diliyorum" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü’nde Karadeniz somonu yüzleri güldürdü: 300 liradan 120 liraya düştü Beylikdüzü’nde bulunan balıkçı Kenan Balcı, pahalılığa ve enflasyona inat diyerek kilosu 300 lira olan Karadeniz somonu ve alabalıkları 120 liradan satmaya başladı. Tezgahta bulunan somon ve alabalıklardaki fiyatın düşmesi vatandaşların yüzünü güldürdü. Denizlerde av yasağının başlamasının ardından bir çok tezgahta balık fiyatlarında artış yaşanmıştı. Beylikdüzü’nde bulunan Türkiye Deniz Canlı Müzesi Balıkçı Kenan Tesisleri sahibi Kenan Balcı, son aylarda yaşanan fiyat artışlarına ve enflasyona karşı farkındalık oluşturmak için yeni bir kampanya başlattı. Sezonunda dahi kilosu 300 liradan tezgahlarda yer bulan Karadeniz somonu ve alabalığını 120 liradan satmaya başladı. Ortalama kilosu 2 ile 3.5 arasında olan Karadeniz somonunun ucuz olması vatandaşların yüzünü güldürdü. Ucuz balığı duyan bir çok vatandaşın tezgaha gelerek balık aldığı görüldü. “120 lira gerçekten ucuz, bol bol alacağız inşallah” Karadeniz somonunun kilosunun 300 liradan 120 liraya düştüğünü duyup balık almaya gelen Ali İhsan Küçük isimli vatandaş, “Balıklar ucuz vallahi bizim hesabımıza da uyuyor. 120 lira gerçekten ucuz, bol bol alacağız inşallah. Balığı çok severim burada taze balıklar. Her sezon balık yiyoruz” dedi. “Bizim tek gayemiz bol olan balığı halkımıza ucuza sunmak” Beylikdüzü’ndeki tesisinde pahalılığa ve enflasyon ile mücadeleye dikkat çekmek için kampanya yaptığını duyuran balıkçı Kenan Balcı, “Dolaplarda, dipfrizlerde boş yeriniz varsa doldurun. Niçin? Gelecek için pahalılığa inat. Efendim, her şeyden ucuz. Balık nedir efendim, balık altındır. Çok çok ucuz üçte bir fiyatına. Arkadaşlara çok teşekkür ederim. Biz ucuz fiyata sattığımız için halkımıza gönül verdiğimiz için bize de ucuz veriyorlar. Biz de ucuz satmaya devam edeceğiz. Balık, anne sütüyle eş değer. Balık çok önemli. Efendim neden önemli yan etkisi olmayan tek ilaç balık. Her zaman halkımıza ucuz balık uygun balık yedirmeye gayret edeceğiz. Gemilerimiz otomatik ağ çeken gemilerimizde balık avı yasaklandı. İnsan gücüyle çekilen ağlarımız, dalyanlarımız bunlar serbest. Balık bazı türler çok pahalı. Bizim tek gayemiz var halkımıza ucuz olan bol olan balığı sunmak. Bir gün yiyen haftada 3 defa yesin kilosu yalnızca 120 lira. Bakın efendim Karadeniz alası, Karadeniz somonu. Türk halkı çok şanslı çünkü Allah Karadeniz’i Marmara’yı Türk halkına armağan vermiş. Tükenmeyen madenlerimiz efendim. Tut tut bitmiyor sat sat bitmiyor” diye konuştu.
Ankara Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yazgan: "Çalışma Meclisi’ni önemsiyoruz" Büro Memurları Sendikası (Büro Memur-Sen) Genel Başkanı Yusuf Yazgan, "Çalışma Meclisi’nin Bakanımız Vedat Işıkhan’ın gayretleriyle yeniden toplanması ve tarafların bir araya gelerek konuları müzakere etmesi önemli ve değerlidir. Ancak bundan daha değerlisi, hükümetin bu çalıştaya önem verdiğini göstermesidir" dedi. Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca 13.’sü gerçekleştirilen Çalışma Meclisi Toplantısı’nı önemsediklerini ve sorunların çözümünde önemli bir aşama olarak gördüklerini söyledi. Yazgan, Çalışma Meclisi Toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımcıları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırlamasını ise Çalışma Meclisi’ne en üst makamın desteği olarak gördüklerini ifade etti. Çalışma Meclisi’nin ’Türkiye Yüzyılı’nda Çalışma Hayatı: Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği’ başlığıyla toplandığını hatırlatan Yazgan, “Çalışma Meclisi’nin uzun bir aradan sonra Sayın Bakanımız Vedat Işıkhan’ın gayretleriyle yeniden toplanması ve tarafların bir araya gelerek konuları müzakere etmesi, çözüm yolları üzerine kafa yorması önemli ve değerlidir. Ancak bundan daha değerlisi, hükümetin bu çalıştaya önem verdiğini göstermesidir. Bu ise, çalıştayda ele alınan ve dile getirilen konular üzerine bakanlığın çalışma başlatması, gerekirse komisyonlar bazında çalışma grupları oluşturmasıdır” ifadelerini kullandı. Çalışma Meclisi’ne katılan tarafların dile getirdiği her konuya yönelik adım atılmasının, çalıştayın gerçekleşmesinden fayda umulduğunun bir göstergesi olacağına dikkat çeken Yazgan, Bakan Işıkhan’dan somut sonuçlar çıkarmak için süreci devam ettirmesini istedi. Çalışma Meclisi’nde ele alınan konularla istek ve önerilerin kamu görevlilerinin ve çalışma hayatının gerçek sorun ve talepleri olduğunu da belirten Yazgan, “Çalışma Meclisi’nin toplanmasını önemsiyoruz. Tarafların katılımını önemsiyoruz. Her konunun ele alınmasını ve dile getirilmesini önemsiyoruz. Bundan sonra önemsemek istediğimiz şey ise, orada konuşulan konuların çözüm aşamasına geçirilmesidir” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, katılımcı heyeti Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etmesi ve ağırlamasının, Çalışma Meclisi ve katılan taraflara verilen önemin bir göstergesi olduğunu belirten Yazgan, bu kadar önem atfedilen bu programın çalışma hayatının sorunlarının çözümüne vesile olmasını beklediklerini kaydetti.
Gümüşhane Prof. Dr. Nafiz Maden: “Rize Çayeli’nde günlük 1 ton petrol denize sızmaya devam ediyor” Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın Sinop, Trabzon ve Rize’de petrol bulunabilecek alanlarda çalışma yapılması için takvim hazırlandığına dair açıklamalarını değerlendiren Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, “Petrol sızıntısını seçim vaadi olarak görenler yanıldı, Rize’de günde 1 ton petrol denize sızıyor” dedi. Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar tarafından Sinop, Trabzon ve Rize açıklarında petrol olduğu düşünülen alanlarda çalışma yapılması için bir takvim oluşturulduğu açıklamalarının ardından değerlendirmelerde bulundu. Bölgede yaptıkları çalışmalarda bu sızıntıları ve bölgenin potansiyel petrol ve doğalgaz rezervlerini ortaya koyduklarını ifade eden Prof. Dr. Maden, bu haberleri seçim vaadi olarak değerlendirenlerin yanıldıklarını söyledi. Bölgede yapılacak çalışmaları olumlu ama geç kalınmış bir işlem olduğunu ifade eden Prof. Dr. Maden, bölgede 1900’lü yılların başından itibaren çalışmaların yürütüldüğünü belirtti. Ayrıca Rize’nin Çayeli açıklarındaki petrol sızıntısının günlük 1 tona ulaştığının altını çizen Prof. Dr. Maden, sondaj yapılacak alanlardan petrol çıkacağına inancının tam olduğunu kaydetti. "Petrol haberlerini herkes seçim yatırımı olarak gördü, seçim bitti ama petrol denize sızmaya devam ediyor" Prof. Dr. Nafiz Maden, “Geçtiğimiz günlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Karadeniz’de 3 noktada sondaja başlanacağını duyurdu. Biz bunu destekliyoruz ancak geç kalınmış bir adım olarak görüyoruz. Çünkü geçtiğimiz yıllarda Barbaros Hayrettin Paşa Gemisi Trabzon’a gelmişti ve çıkan haberlerde petrol aranacağına dair beyanlarda bulunmuştu. 2024 yılında ise gemi Sinop açıklarında sismik araştırma yapmış ve bu da Rize halkında bir umutsuzluğa neden olmuştu. Ancak kendilerine tavsiyem şudur ki hiç umutsuzluğa kapılmasınlar, TPAO Genel Müdürü Rize Çayeli’ne gelecektir. Ardından bakanımız Rize Çayeli’ne gelecektir hiç endişeniz olmasın. Kendilerinin yaptığı bu çalışmayı çok olumlu buluyorum. Geçtiğimiz yıllarda hem batı hem doğu Karadeniz’de yaptığımız çalışmalarda Karadeniz’in özellikle zengin doğalgaz ve petrol rezervlerinin olduğunu ortaya koymuştuk. Bunu uydu verileriyle ortaya koyduk. Rize Çayeli açıklarındaki petrol sızıntısının günde 1 ton Rize’ye sızdığından bahsetmiştik. Bizim bu söylemimize kimse inanmadı, hatta bazı Rizeliler de bana inanmamıştı, bunun bir seçim yatırımı olarak seçim öncesinde sızdığını söylemişlerdi ancak seçim oldu bitti herkes aldı alacağını şimdi o petrol sızıntısı hala devam ediyor” diye konuştu. “Karadeniz artık hamsi ve balığın olduğu bir yer değil, petrolün de çıktığı bir deniz olsun” Bölgede 1900’lü yılların başından bu yana petrol ve doğalgaz ile ilgili çalışmaların yürütüldüğünü dile getiren Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Sadece Rize Çayeli’nde günde 1 ton sızmıyor, ayrıca Ünye açıklarındaki petrol sızıntısı da sızmaya devam ediyor, burada seçimlerle alakalı bir durum yok. Bunlar sadece bizim söylemimiz değil geçmişte de bu tür araştırmaların olduğuna yönelik elimizde gazete arşivleri var. Bu sızıntıların doğal kökenli olduğu biliniyor. Bu nedenle Barbaros Hayrettin Paşa Gemisinin Doğu Karadeniz’e gelerek daha önce yapılan sismik çalışmaların yeni bir anlayışla birlikte değerlendirilerek, petrolün bulunduğu rezervin tespit edilip sondajlarla çıkarılması gerekiyor. Geçmişte yapılan yine bir haber var Ali ve Hüseyin Karahan isimli Rize Çayeli’ndeki vatandaşlarımızın söylediği şöyle bir söylem var. Karadeniz artık hamsi ve balığın olduğu bir yer değil petrolün de çıktığı bir deniz olsun diye söylemleri var biz bu söylemi tekrar ediyoruz. Bakanımıza, TPAO Genel Müdürüne ve Cumhurbaşkanımıza buradan sesleniyoruz. Rize Çayeli’nde petrol sızıntısı var hatta Sürmene’den Hopa’ya kadar olan bölge petrol açısından uygun rezervlere sahip bu bölgelerin araştırılıp uygun alana sondaj yapılırsa petrol çıkacağına gönülden inanıyorum.”
İstanbul Sultangazi’de oyun konsolu hırsızlığı kamerada: "Arabamı çekip geleceğim" diyerek kaçtı Sultangazi’de bir oyun salonuna müşteri kılığında giren şüpheli, işyeri sahibinin dalgınlığından yararlanıp 3 bin 500 lira değerindeki oyun konsolunu çaldı. Telefon ile konuşuyor gibi yapan hırsız, daha sonra ise "aracımı çekip geleceğim" diyerek hızla işyerinden uzaklaştı. Olay anı ise işyerine ait güvenlik kamerasına yansıdı. Olay dün saat 12.00 sıralarında Cebeci Mahallesi’nde yaşandı. İddiaya göre, müşteri kılığında oyun salonuna gelen şüpheli, önce içeride dolanmaya başladı. Ardından ise işyeri sahibinin misafiri ile ilgilenmesini fırsat bilerek, farklı bir masada bulunan oyun konsolunu çalıp, montunun cebine sakladı. Daha sonra ise telefonla görüşüyormuş gibi yapan şüpheli, "aracımı çekip geleceğim" diyerek hızla kaçtı. Yaşanan olayı anlatan işyeri sahibi İsmail Çarkı, "Sabah dükkanımı açtım ve temizlik yaptım. Misafirim gelmişti mutfakta ona kahve yapıyordum. O sırada arkadaş geldi ve oyun oynamak istediğini söyledi. Masayı açtım daha sonra lavaboyu sordu gösterdim. Ben tekrar mutfağa misafirim ile ilgilenmek için geçtiğimde lavabodan çıkıyor, kolonun arkasından bana bakıyor. Daha sonra ise oyun oynamaya oturur gibi yapıp koşarak geliyor ve buradan konsolu alıyor montunun cebine koyuyor. Sonra telefon ile görüşüyor gibi yapıyor, daha sonra ise aracını olduğu yerden çekmesi gerektiğini ve tekrar geri geleceğini söyleyip çıktı ve gitti. Bende o ara fark etmedim misafirim olduğu için. Sonradan fark ettim ve kameraya baktım. 3 bin 500 TL civarında maddi değeri var" dedi. Olay anı kamerada Oyun salonuna müşteri kılığında giren şahıs 3 bin 500 TL değerindeki oyun konsolunu çalarken, o anlar işyerine ait güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde oyun salonuna gelen hırsızın, işyeri sahibinin dalgınlığından yararlanıp konsolu alıp montunun cebine sakladığı, ardından ise telefonla görüşüyormuş gibi yaparak, aracını çekme bahanesi ile hızla işyerinden ayrıldığı görülüyor.
Sivas İlk yerli ve milli motor bloğu bu müzede sergileniyor Sivas’ın tarihî mirasını ve endüstriyel geçmişini keşfetmek isteyenler için TÜRASAŞ Müzesi, bir zaman makinesi gibi işlev görüyor. 1939 yılında kurulan TÜRASAŞ, günümüze kadar uzanan zengin tarihini, ziyaretçilerine görsel bir şölenle sunuyor. Sivas kent merkezinde bulunan Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayi (TÜRASAŞ), buharlı lokomotiflerin ve yük vagonlarının bakım ve onarım işlerinin yapılması amacıyla kuruldu. 1939 yılında Cer Atölyesi ismiyle kurulan fabrika bugün TÜRASAŞ ismiyle hizmet veriyor. Fabrika içerisinde kurulan müze ise demiryolu geçmişine adeta ışık tutuyor. Kurulduğu günden bugüne kadar üretilen yaklaşık 3 bin parça müzede sergileniyor. Devrim otomobilin motor kalıbı olmak üzere vagon prototip maketlerden en küçük vagon parçalarına kadar yaklaşık 3 bin antika parça ziyaretçilerini geçmişe götürüyor. “Devrim otomobilin motor kalıbı da sergileniyor” TÜRASAŞ Sivas Bölge Müdürü Atanur Karadağ, müzenin halka açık olduğunu söyleyerek, “Eğitim kısmında çırak okulunun kullandığı bando takımı var burada. Eskişehir’de üretilen devrim arabasının motor blok modeline varana kadar burada parçaları sergilemekteyiz. Müzemiz halka açık. Mesai saatleri içerisinde talep eden herkes gezebilir. Bu parçaları görebilir. En değerli parça bence devrim arabasının motoru. Çünkü bir tarihe tanıklık ediyor. O zaman çekilen filmde de bahsediyorlar. Devrim arabasının motor bloku defalarca dökülüyor çatlıyor, sorun çıkıyor. En son orada deniyor ki Sivas’ta cer atölyesi dökümhanesinde bir usta var ancak o usta bunu yapar diyorlar. Sivas cer atölyesi dökümhanesinde döktürülen parçayla devrim arabasının motorunda muvaffak oluyorlar. Bu çok önemli bizim için. Bunun dışında aslında bana sorarsanız her bir parçası önemli. Ben 1985 yılında çırak okuluna girdim. Baktığınız zaman aslında ben de müzenin bir parçasıyım. Çeşitli ürünler, yaptığımız vagonların maketleri burada sergileniyor. Açılışa dair fotoğraflar, anı defteri. Her şey burada mevcut. Sinemamızın film makinesi hepsini burada sergiliyoruz” dedi.