GENEL - 13 Eylül 2019 Cuma 11:07

Vanlılar kitap okuyor mu, kitaba olan ilgi ne kadar?

A
A
A
Vanlılar kitap okuyor mu, kitaba olan ilgi ne kadar?

Kitap okuma alışkanlığının toplumda yok olma seviyesine geldiğini belirten vatandaşlar, kitap okumanın yerini televizyon, internet ve sosyal medyanın aldığını söylediler.

Kitap okuma alışkanlığının toplumda yok olma seviyesine geldiğini belirten vatandaşlar, kitap okumanın yerini televizyon, internet ve sosyal medyanın aldığını söylediler.


Akıllı telefonlar üretildikten sonra gençlerin kitap okuma alışkanlıklarından uzaklaşarak sanal âlemi alışkanlık haline getirdiğini ifade eden vatandaşlar, toplumun konuşma ve kendini ifade edememe sebebini kitap okumamaya bağladılar. Konuyla ilgili konuşan öğrenciler ve kitap evleri yetkilileri, Türkiye’de kurumsallaşmış şirketlerin halkı arayıp ücretsiz internet ve benzeri sosyal ağlarla halkı kitap okumadan alıkoyduğunu ifade ettiler.



“Okullar açıldı kitap satışı durdu”


Okulların açılmasıyla birlikte araç-gereç alımına başlayan halk kültür kitaplarına rağbet etmediğini anlatan Fatih Yorgun, “Kitap alımı okulların açılmasıyla birlikte durma noktasına geldi. Bu durumda bizler de üniversite sezonunu bekliyoruz. Ancak o zaman hareketlilik olacak mı ve yahut olmayacak mı tam olarak bilebiliriz. Kitap alımını geçen yıla göre değerlendirsek azda olsa bir artma söz konusudur. Geçen dönem siyasi ortamlardan dolay işlerimiz çok kötüydü. Yeni eğitim öğretim yılında biraz daha iyi olacağını düşünüyoruz.” dedi.



“Kitap fiyatlarında artış”


Çoğu yayınevinin kitaplara zam yaptığını ifade eden Yorgun; “Elektronik kitaplara batıda rağbet edilirken doğu bölgesinde pek tercih edilmedi. Zaten kitapların yerini elektronik kitapların tutacağını sanmıyorum. Kitap fiyatları geçen yıl daha düşükken bu yıl artış oldu. Bunun sebebi ise dolar endeksli kağıt fiyatlarının artmasıdır. Kâğıt fiyatlarının arttığını gören yayınevleri kitaplara zam yaptı” diye konuştu.



“Dini kitaplara rağbet çok”


Dini kitaplardan en çok tefsir kitaplarına rağbet edildiğinin altını çizen Yorgun, “İnternet’ten kampanyalı kitap diye satılan ve gençlerin ilgisini çekebilecek kitaplar en çok satılan kitaplar arasındadır. İslami kitaplardan ise halk en çok tefsir kitaplarına rağbet ediyor. Kitabevimize her yaş grubu rağbet ederken özellikle akademik çevreler kitap almaktadır” İfadelerini kullandı.



“Dinimiz okumayı emrediyor”


İnternet ve TV yayınlarından dolayı kitap okumalarının eksildiğini söyleyen Şeref Uslu, "Bizler görevimiz itibarıyla okumak zorundayız ama görev dışında pek kitap okuyamıyoruz. Kitap okuma gibi bir alışkanlığımız oluşmadı. Ne yazık ki toplum olarak da böyle bir sıkıntımız var. Bazı insanlar, ’kitap okuyor musun?’ sorusu yönelttiği için okumak zorunda kalıyoruz. Öğrencilere ders verdiğimiz için okumaya zaman ayırabiliyoruz. Evde pek kitap okuma gibi bir alışkanlık edinemedik. Sadece camide kitap okuma işlemini görebiliyoruz. Evde ne yazık ki televizyon ve internet gibi araçlar bizim okuma alışkanlığımızı sıfıra indirdi. Biz bunun ıstırabını çekiyoruz toplum olarak. İnsanın oluşumunun yapı taşı okumayla başlar. Nitekim dinimiz ’ikra’ diyerek okumayı tavsiye ediyor. Allah, bize okumayı tavsiye ettiyse bizim insan olarak bunu devam ettirmemiz lazım. Gençlerimiz özellikle ailelerinden ve öğretmenlerinden destek alarak bu okuma alışkanlıklarını geliştirebilirler. Ülkemizde kurumsallaşmış şirketler insanları arayıp, insanlarımızı daha çok pasifleştiren tekliflerde bulunuyorlar. Bunu şahsen yaşadım. Arayan şirketlere ben bir önerinde bulundum: Siz bize falan kanalları, falan interneti hediye edeceğinize müşteriyi arayıp bir kitap hediye ederseniz, hem toplum olarak hem ülke olarak daha ileri seviyelere gelmiş oluruz" diye konuştu.



"İnsanlar kitap okumadığı için kendini ifade edemiyor"


Akıllı telefonlar çıktıktan sonra insanlarda okuma gibi bir alışkanlığın kalmadığını söyleyen Mehmet Tosun ise, “Ben üniversite öğrencisi olduğum için kitap okuyorum ama halkımızın kitap okuma gibi bir alışkanlığı yok. Kitap sadece okullarda kilitli kalmış gibi, okulu bitiren artık kitap yüzü açmıyor. Halkımız kitap okuma konusunda tembel maalesef. Gençlerimizin pek okul okumaması ve okumaya önem göstermemeleri, boş işlerle uğraşmaları daha çok telefon internet veya televizyon bilgisayar gibi işlerle uğraştıkları için kitap okumuyorlar artık. Halkımızın özellikle kitap okumaya yönelmeleri gerekiyor en azından kendi alanlarıyla ilgili, herkesin sevdiği bir alan vardır tarihi kitaplar, psikolojik veya macera kitapları okumaları gerekiyor. Özellikle dini kitap okumaları gerekiyor. Ben ilahiyat öğrencisiyim. Kendi dinlerini öğrenmeleri için kitap okumalarını çokça tavsiye ediyorum. Kitap okurken dil alışkanlıkları düzelir. Vatandaşlarımız kitap okumadığı için konuşmaları da pek düzgün olmuyor. Bazı insanlar kitap okumadığı için kendini ifade edemiyor, bunun için kitap okumamız gerekiyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Ali Çamdalı: “Fenerbahçe’ye karşı çok değerli bir puan aldık” Konyaspor Teknik Direktörü Ali Çamdalı, Fenerbahçe karşısında golsüz beraberlikle sonuçlanan maçın ardından yaptığı açıklamada, “Fenerbahçe’ye karşı bence inanılmaz bir mücadele, çok değerli bir puan aldık ama sadece başlangıç bu” dedi. Konyaspor, Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında evinde karşılaştığı Fenerbahçe ile golsüz berabere kaldı. Maç sonu basın toplantısında açıklamalarda bulunan Konyaspor Teknik Direktörü Ali Çamdalı, “Konyaspor Teknik Direktörü Ali Çamdalı, taraftarın destek olduğunu belirterek, "Gönül ister ki üç puanla onları bugün eve gönderelim, ama maalesef olmadı. Bugün biraz şans bizim yanımızda olsaydı, belki daha farklı olabilirdi. Oyuncu arkadaşlarıma ne kadar teşekkür etsem az. Bu hafta aslında, böyle bir maç olacağını, böyle bir mücadele gücünün ortada olacağının sinyalini aslında antrenmanda vermişlerdi. Ekiple beraber bizde onlara sufle vermeye çalıştık. Onlarda fazlasıyla bunu uyguladılar. Fenerbahçe’ye karşı, bence inanılmaz bir mücadele, çok değerli bir puan ama sadece başlangıç bu. Bize daha fazlası lazım. Bizim için önemli olan bu maçtan kazançlar elde etmek, puandan ziyade. İyi oyun, enerji, mücadele gücü. Bence bunları kazandık. Puan da artı oldu. İnşallah Samsun maçına bunu taşır ve orada da istediğimiz galibiyeti alırız” şeklinde konuştu.
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.
Samsun 631. Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri nefes kesti SAMSUN (İHA) – Bu yıl 631.’si düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri büyük beğeni topladı. Alaçam Belediyesi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri’nde başpehlivanlığı finalde Bekir Eryücel’i yenen Yıldıray Pala kazandı. Güreşlerde 600 güreşçinin mücadelesi nefes kesti. Protokol üyeleri şenlik alanına mehteran eşliğinde çalınan marşlarla girdi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşması yapan Alaçam Güreş Ağası İbrahim Deniz, "Burada atalarımızdan devraldığımız bu değerli geleneği sürdürüyor, kültürümüzü ve tarihimize olan bağlılığımızı gösteriyoruz. Hep birlikte Alaçam’ımızın, Samsun’un ve Türkiye’mizin kültürel zenginliklerini yaşatmaya devam edelim" dedi. Alaçam Belediye Başkanı Ramazan Özdemir ise, "Tarihi bir geçmişe sahip olan etkinliğimizi bu yıl bütün kurum ve birimlerimizin destekleriyle artırarak daha kapsamlı bir şekilde gerçekleştirmeye çalıştık. Amacımız ilçemizin süregelen geleneğini daha iyi yerlere taşımaktır. Geyikkoşan güreşlerinin tarihi olarak ülke çapında önemli bir yere sahip olduğunu da vurgulamak istiyorum. Tarihi olarak Candaroğulları döneminde, bundan tam 631 yıl önce başlayan bir geleneği sürdürmenin onurunu yaşıyoruz” diye konuştu. Alaçam Kaymakamı Fatih Kayabaşı da konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları verdi. Yapılan ağalık yarışmasını 2 milyon 555 bin TL ile mevcut Alaçam Güreş Ağası iş adamı İbrahim Deniz kazandı. Şenlikte ayrıca "Keşkek Kazanı" açılış programı düzenlendi. Şenlikte mesire alanında seyyar tezgahlarda helvadan çereze kadar çeşitli ürünler satıldı. Şenliğe protokol üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, İstanbul’da yaşayan Alaçamlı iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Antalya İbrahim Üzülmez: "Son 3 haftada karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz" Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, Antalyaspor deplasmanında aldıkları 3 puana ilişkin, “Bizim için tamam mı, devam mı niteliğinde maçtı. Kazandığımız için mutluyuz. Son 3 hafta karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Pendikspor, deplasmanda Antalyaspor’u 2-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, 3 puanı aldıkları için mutlu olduklarını söyledi. Üzülmez, "İhtiyacımız olan bir galibiyet aldık. Mutluyuz. Daha önce de bu mücadeleyi gösteriyorduk. Şansızlığımızdan kazanamadığımız maçlar vardı. Tamam mı, devam mı niteliğinde bir maçtı. Kolay değil Antalya deplasmanında önce 1-0 yenik başlayıp skoru 2-1’e getirmek. Biz pes etmeyen bir takımız. Üzüldüğümüz noktalardan birisi 33 puan yaptık ama 4-5 puan daha fazla alabilirdik. Bu maçta o direnci gösterdik. Bu maçta 23’e yakın pozisyonumuz var. 3 veya 4’ü bulabilirdik ama sonuna gitmede sıkıntı yaşıyoruz" dedi. Sergen Yalçın’ın ikinci yarının başında 2 oyuncu değişikliği sonrası baskı hissettiklerini aktaran Üzülmez, "Sonuna kadar mücadele eden bir takımız. Ne olursa olsun karakterimizi bundan sonraki 3 haftada göstererek alkışlanmak istiyoruz. Son 3 mata bu yarışın içerisinde olacağız. Galibiyet moral oldu” diye konuştu.