SAĞLIK - 21 Mart 2020 Cumartesi 16:03

Uzmanlardan evde kalan vatandaşlara tavsiyeler

A
A
A
Uzmanlardan evde kalan vatandaşlara tavsiyeler

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı ABD Başkanı Doç.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı ABD Başkanı Doç. Dr. Fuat Tanhan, korona virüsü ile mücadele kapsamında evde kalan vatandaşlara tavsiyelerde bulunarak, "Evde geçirilen zaman planlanmalı ve bu planlama içinde hem eğitsel, kültürel, hem eğlenmeye dayalı aktivitelere mutlaka uyulmalıdır" dedi..


Çin’de başlayan ve daha sonra dünyanın birçok ülkesine yayılan korona virüsüne karşı mücadele çalışmaları devam ederken uzmanlar, evde kalan vatandaşlara önemli tavsiyelerde bulundular. Dünyada ve ülkemizde can kaybına neden olan korona virüsünün insanlar ve topluluklar için önemli bir stres kaynağına dönüştüğünü ifade eden uzmanlar, bunun temelde üç nedenden kaynaklandığını söylediler. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı ABD Başkanı Doç. Dr. Fuat Tanhan, “Virüsün insan vücudu üzerinde neden olduğu tahribatlar, virüsün medyada yer alış biçimi ve bunun yaşattığı korku pandemisi ve virüsü önlemek adına alınan tedbirler kapsamında kişilerin kapalı ortamlarda kalma halinin neden olduğu streslerdir. Korona virüsünün insan vücudu üzerinde bıraktığı fiziksel ve biyolojik etkilerin tıbbi alanları ilgilendirdiğini dile getiren Tanhan, ”Doğal olarak virüsün bilindiği kadarıyla insan vücudu üzerindeki öldürücü etkileri kabul edilebilir bir korku kaynağıdır. Ancak virüsün özellikleri henüz tam olarak tanımlanmamış olması, hastalığın yayılmaya devam etmesi; virüse karşı koruyucu bir aşının ve tedavi edici ilaçların henüz bulunmamış olmasının yaşattığı belirsizlik de önemli bir stres kaynağı olarak karşımızda durmaktadır. Bu durum virüsün kendisine ilişkin olarak yeterli bilgi birikimine sahip olmamanın açığa çıkardığı belirsizliğin neden olduğu bir stres söz konusudur. Strese dönüşen bu belirsizliğin giderilmesi, bireyin söz konusu durumla baş edebilmesinde oldukça önemlidir” dedi.


Korona virüsünün uluslararası bir salgına dönüşmesi ve ülkelerin ekonomileri üzerindeki olumsuz etkilerinden dolayı sürekli olarak medyanın gündeminde yer aldığına vurgu yapan Tanhan, “Ancak medyanın korona virüs haberleri hem biçimi hem de içeriği açısından sürekli ve yoğun bir biçimde ölümler ile ilişkilendirilmesi büyük oranda ölüm kaygısını ve korkusunu tetiklemektedir. Böylesi bir hal ölüm korkusunun toplumun her katmanına yayılması anlamına gelmektedir. Ancak böylesi bir durumda da maalesef ölüm kaygısıyla baş etmede önemli bir strateji olan inkâr, özel olmaya ilişkin düşünceler yaygınlık kazanır. Böylelikle virüsün yaygınlaşmaması için alınan önlemlere uymayan, bunları anlamsız ve değersiz gören bir davranış biçiminin yayılmaya başlandığı da görülür. Bu durum virüse karşı özellikle güçlü kalması gereken bağışıklık sistemi üzerinde yıkıcı ve zayıflatıcı etkileri söz konusu olabilmektedir. Bu açıdan medyanın virüsle ilişkili haber içeriği ve sunma biçimi üzerinden bir sorgulama başlatmalıdır. Medyanın haberleri verme biçimi, içeriği açısından psikolojinin verilerine uygun hareket etmesi durumunda söz konusu stresle baş etmede bireye önemli bir zemin sunacaktır” ifadelerini kullandı.


Korona virüsün yayılmasını önlemek adına alınan tedbirlerin her geçen gün biraz daha yoğunlaştığına dikkat çeken Tanhan, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Okulların tatil edilmesi, toplantıların, sportif, kültürel ve toplu aktivitelerin iptal edilmesi gibi önlemler söz konusudur. Kişilerin evlerinde kalması, dışarıya mecbur kalmadıkça çıkmamaları yönündeki uyarılar her geçen gün biraz daha yoğunlaşmaktadır. Kişilerin evlerinde geçirdikleri zaman miktarı arttıkça bunun neden olabileceği olumlu ve olumsuz etkilerinden söz edilebilir. Evde kalmanın olumsuz etkilerine maruz kalmadan olumlu etkilerini yaşayabilmek için bazı durumlara dikkat etmek gerekmektedir. Eğer ailede 12 yaşından küçük çocuk varsa, bu çocukların evde kalmaları durumunda, fazla televizyon izlemeleri, tehdit edici ve korkutucu haber içeriklerine maruz kalmaları durumunda bu çocuklarda akut travma belirtileri görülebilir. Uykuları bozulur, uykuya dalmakta zorlanabilir veya uykularından aniden uyanabilirler. Rüya içerikleri bozulur. Yalnız kalmaktan tedirginlik ve korku duymaya başlayabilirler. Gerileme davranışları görülebilir. Çocuklarda altını ıslatma, kabızlık gibi davranışlar gözlenebilir. Lise çağı çocuklarında öfke, özgeci riskli davranışlarda artış görülebilir. Tüm bu durumlar karşında daha yapıcı, sabırlı, çözüm odaklı yaklaşımların sergilenmesi yerinde olacaktır. Bunların yerine evde nitelikli zaman geçirmenin yolları aranmalıdır. Kitap okunmalı, oyunlar oynanmalı, mümkün olabildiğince doğada kısa yürüyüşler yapılmaya çalışılmalıdır. Bütün bunların başarılabilmesi evde yardımlaşma ve planlama mutlaka gerçekleştirilmelidir. Bu doğrultuda evde geçirilen zaman planlanmalı ve bu planlama içinde hem eğitsel, kültürel, hem eğlenmeye dayalı aktivitelere mutlaka uyulmalıdır. Bunun dışında her bir aile ferdinin kedisi için de özel sayılacak bir zamanı istediği gibi geçirebilmesi de bu planlamaya dahil edilmelidir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Öğretmen eşini öldüren ve 19 suç kaydı bulunan koca tutuklandı Samsun’da boşanma aşamasındaki İngilizce öğretmeni eşini tabancayla vurarak öldüren ve 19 suç kaydı bulunan şahıs, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladı. 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceği’ şeklinde mesaj atan Adem Çay, son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay, yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş olarak buldular. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgulamanın ardından çelik yelek giydirilerek geniş güvenlik önlemi altında bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Adem Çay, tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.
Antalya Okuldan el ele çıkan kardeşleri kaza ayırdı Antalya’nın Alanya ilçesinde okul çıkışı el ele tutuşup yola çıkan iki küçük kardeşe otomobil çarptı. Kardeşlerden 8 yaşındaki ağabey hayatını kaybederken, 7 yaşındaki kız kardeşi ise kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Kaza anı güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Kaza, Güllerpınarı Mahallesi Şevket Tokuş Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Kemal Şuberi İlköğretim Okulunda okuyan 8 yaşındaki Doruk Erdoğan ve 7 yaşındaki kardeşi Belinay Erdoğan okul çıkışı evlerine giderken karşıdan karşıya geçtikleri sırada F. Ü.’nün kullandığı otomobil çarptı. Kazada Doruk Erdoğan aracın altında kalıp feci şekilde can verirken, kız kardeşi çarpmanın şiddetiyle önce aracın ön kaputuna, ardından yola savruldu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Dorukhan Erdoğan’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Hafif yaralanan Belinay Erdoğan ise kontrol amaçlı hastaneye kaldırıldı. Sürücü gözaltına alınırken, küçük çocuğun cenazesi Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Kazadan geriye iki kardeşin el ele fotoğrafları kaldı Torununu kaybeden acılı dede İsmail Göçer, yüzlerce çocuğun geçtiği bölgeye yaya geçidi yapılıp, başka çocukların hayatını kaybetmemesi çağrısında bulundu. Kazadan geriye ise iki kardeşin yine el ele tutuştukları fotoğrafı kaldı. Kaza anı güvenlik kamerasında Öte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde küçük çocukların el ele tutuşarak karşıdan karşıya geçtiği sırada otomobilin çarpması, Doruk Erdoğan’ın araç altında kalması ve kız kardeşinin yola savrulması yer aldı.
Adana Adana’da trafik kazası tatbikatı gerçeğini aratmadı Adana’da trafik haftası etkinlikleri çerçevesinde ’kazalı araçtan kazazede kurtarma’ tatbikatı gerçekleştirildi. Tatbikat gerçeğini aratmayınca yoldan geçen vatandaşlar tatbikat yerine akın etti. Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından Atatürk Parkı’nda vatandaşları bilinçlendirmek amacıyla kaza tatbikatı gerçekleştirildi. Tatbikatta senaryo gereği, bir trafik kazası canlandırıldı. Araç sürücüsünün kazanın ardından aracın ön camından fırlayarak yerde ağır yaralı bir biçimde uzandığı tatbikatta, sürücünün yan koltuğunda oturan kişi ise başını aracın kaza sonrasında açılan hava yastığına yaslayarak gelecek yardımı bekledi. Tatbikat çerçevesinde, kazayı gören vatandaşlar önce 112’yi arayarak kazayı yetkililere bildirdi. Kaza alanına yetkililerin gelmesiyle birlikte araç içerisinde yaralı konumda bulunan kişi itfaiye ekiplerince araç içinden tahliye edilirken, araçtan fırlayan sürücünün ise sağlık ekipleri tarafından doğru müdahale ile sedyeye bindirilerek ambulansa götürülmesi canlandırıldı. Tatbikat esnasında yoldan geçen vatandaşların kazayı gerçek zannederek şaşırma anları kameralara yansıdı. Olayın gerçek olmadığını öğrenen vatandaşlar sonrasında tatbikatı cep telefonu kameralarıyla kaydetti. Tatbikatın ardından ise vatandaşlara trafik kurallarının anlatıldığı broşür dağıtılarak, uyarılarda bulunuldu. "Ülkemizde yıllık bin 800 ölümlü kaza oluyor" Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdür Vekili Emniyet Amiri Mustafa Çuhadar, Türkiye’de bir yılda yaklaşık bin 800 ölümlü kaza, 206 bin yaralanmalı kaza olduğunu, bunun sonucunda 305 bin kişinin yaralandığını söyledi. Gerçekleştirilen tatbikat ile vatandaşları trafik kurallarına uyma konusunda bilinçlendirmeyi amaçladıklarını belirten Çuhadar, "Bu seneki trafik haftası etkinlikleri çerçevesinde bir trafik kazası canlandırmasında bulunmuş olduk. Kazada aşırı hızlı giden aracın kaza sonrası ne hale geldiğini vatandaşlara göstermeyi amaçladık. Öte yandan emniyet kemerini bağlamayan sürücünün de dışarıya savrulduğunu canlı bir biçimde izledik. Ülkemizde genel olarak baktığımızda yıllık bin 800 ölümlü kaza olurken 206 bin de yaralamalı kaza meydana geliyor. 305 bin de yaralımız oluyor. Düzenlemiş olduğumuz tatbikatta emniyet kemerinin önemini dile getirmeye çalıştık. Aşırı hız yapan aracın ne hale geldiğini ve araç içerisinde bulunan vatandaşlarımızın yaralanmalarını, araç dışarısına savrulmalarını canlandırmış olduk" dedi. "Kurallara dikkat edilmezse sonuçların neler olacağını bu tatbikatta görebilirsiniz" Tatbikatta kaza sonrası aracın ön camından fırlayarak ağır yaralanan sürücüyü canlandıran Oyuncu Niyazi Gültekin Demir, "Vatandaşlarımızın trafik kurallarına uymaları, şoförlerimizin araçlarını dikkatli kullanmaları, alkollü araç kullanmamaları gerektiğine özverili olarak dikkat etmemiz gerekiyor. Burada oyunculuk yaparak vatandaşlara örnek olarak katkıda bulundum. Kurallara dikkat edilmezse sonuçların neler olacağını bu tatbikatta görebilirsiniz. Yerde yatarken dışarıdaki vatandaşlar sahne sanki gerçekmiş gibi gördüler. Ardından ambulansa bindim, bu sırada ambulanstaki hemşire hanımlar da bir an afallayıp gerçekten yaralı olduğumu sandılar, abi çok gerçekçi oynadın diyerek beni tebrik ettiler" diye konuştu. Vatandaşlar tatbikatı ilgiyle takip etti Tatbikatı izleyen vatandaşlardan Necat Yılmaz, "Polis ekibi, itfaiye ekibi geldi, hepimiz bu duruma şaştık kaldık. Tatbikatta araçtan fırlayan sürücü aracın önünde yerde yatarken, yan koltukta oturan kişiyse başını aracın göğsüne vurmuş şekilde duruyordu. Ben ilk defa karşılaştım böyle bir organizasyonla. Ekipler birden koştular, hemen yardım ekibi geldi, ambulans geldi, polis geldi, hemen müdahale ettiler kazaya. Bu sayede vatandaşlar bu tatbikatı izleyerek bir kaza anında neler yapılması gerektiğini görmüş oldular" şeklinde konuştu.
Hatay Eldiveni takan başkan ve kaymakam kenti temizlemek için sahaya indi Hatay’ın İskenderun ilçesinde başlatılan temizlik kampanyası çerçevesinde kentin sokaklarındaki izmaritler başta olmak üzere çöpler, Kaymakam Demiryürek ve başkan Dönmez tarafından toplandı. İskenderun Kaymakamlığı ve İskenderun Belediyesi’nin ortakla düzenlemiş olduğu “Çevremizi Temiz Tutalım, İskenderun’umuza Sahip Çıkalım” kampanyası kapsamında çevresinde kentte temizlik seferberliği başlatıldı. Kampanyaya İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, ilçe protokolü, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Kentin sokaklarında; Kaymakam Demiryürek, başkan Dönmez ve vatandaşlar tek tek izmarit topladı. Temizliğin en başta kirletmemekten geçtiğini dile getiren İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, “Caddelerimizin, sokaklarımızın temiz kalması, sadece temizlik işçilerinin görevi değil. Hepimizin görevi, tüm vatandaşların görevi ve tüm İskenderunluların görevi, bunun en iyi yolu kirletmemekten geçiyor. Deprem süreci hepimizi çok zorladı, hepimizi çok zorlayan bir süreç ama normalleşme yolunda normalleşme İstikametinde bu tür duyarlılıkları hepimizin paylaşması, kurumsal olarak tavrımızı ortaya koymamız ve bu amaçla deyim yerindeyse mücadele etmemiz gerekiyor. Sayın belediye başkanımızla, ekipleriyle bütün kurumlarımızla ve en önemlisi bu kenti gelecekte teslim edeceğimiz, emanet bırakacağımız çocuklarımızla bu duyarlılığı tüm İskenderunlu, tüm çevreyle paylaşmak adına bugün beyaz eldivenlerimizle sokaktayız” ifadelerini kullandı. İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, belediye olarak temizlik çalışmalarını aralıksız yürüttüklerini belirterek, “Deprem yaşadık, acılar yaşadık. Bu acılarla beraber insanlar bazı şeyleri kanıksadığını gördük etrafın dağınık olmasını etrafının kirli olmasını bu kanıksamanın önüne geçebilmek için biz temizlemeye çalışıyoruz. Var gücümüzle belediye ekiplerimiz, temizlik şirketimiz çalışmalarını devam ettiriyor ama asıl olan kirletmemek, asıl olan insanların şehri temiz tutmasını sağlamak. Bunun amacıyla bir kampanya başlattık, bu kampanyaya hep birlikte destek veriyoruz. Bu kampanya bir defalık olmayacak en önemlisi bu birer hafta arayla sürekli hale getireceğiz" şeklinde konuştu. 120 okul, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve vatandaşlar başlatılan kampanyada çevre bilincinin oluşması için temizlik çalışmalarına katkıda bulundular.