YEREL HABERLER - 12 Şubat 2013 Salı 16:31

YARDIMSEVERLER ANADOLU LİSESİ EОİTİM ÖОRETİME AÇILDI

A
A
A
YARDIMSEVERLER ANADOLU LİSESİ EОİTİM ÖОRETİME AÇILDI

Van Eğitim Derneği`nin katkılarıyla yapılan Türkiye Yardım Sevenler Derneği Anadolu Lisesi düzenlenen törenle eğitim öğretime açıldı.
Türkiye Yardım Sevenler Derneği Anadolu Lisesi`nin açılış programına Van Valisi Münir Karaoğlu, Vali Yardımcısı Zafer Yılmaz, Van Eğitim Derneği ve Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Yakup Simeklioğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Mucip Kına, Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) Başkanı Mirza Nadiroğlu, Van Ticaret Borsası (VATBO) Başkanı Feridun Irak, Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Faruk Alpaslan, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Törende öğrenciler adına konuşan Dilek Irmak adlı öğrenci, ilde meydana gelen depremin okullarını yıkması nedeniyle okullarından ve öğretmenlerinden ayrı kalmanın hüznünü yaşadıklarını belirtti. Yeni okullarına kavuşmanın mutluluğu içerisinde olduğunu ifade eden Irmak, ``Biz gençler olarak, siz büyüklerimizin bize gösterdiği hedefler doğrultusunda çalışacağımıza söz veriyoruz`` dedi.
Vali Münir Karaloğlu ise, ilde meydana gelen depremler nedeniyle yıkılan okulların yerine yeni yapılan derslikler hakkında bilgiler verdi. Depremde 66 okulun ve bununla beraber bin 15 dersliğin yıkıldığını hatırlatan Karaloğlu, ilde deprem sonrasında 133 okul ve 2 bin 613 dersliğin yapıldığını ifade etti. Karaloğlu, ``Yardım Sevenler Derneği Anadolu Lisesi, bildiğiniz gibi depremde yıkılan okullarımızdan bir tanesiydi. Çocuklarımız geçen seneyi ve bu ilk dönemi misafir okullarda okumak zorunda kaldılar. Ama şimdi güzel ve sıcak bir okula kavuşmanın mutluluğunu onlar da, bizler de hep beraber yaşıyoruz`` dedi.
Van Eğitim Derneği`nin 2009 yılında Yakup Simeklioğlu başkanlığında bir grup Vanlı tarafından kurulduğunu ifade eden Karaloğlu, ``Van`da hem eğitimin fiziki altyapısına hem de eğitim kalitesinin artması noktasında hizmet etmek üzere kurulan bu derneğimizi biz de teşvik ettik. Amacımız, Van`da yaşayan halkımızın tamamını bir şekilde eğitimle irtibatlandırmaktı. Eğer biz, okul-öğrenci-veli işbirliğini sağlayamazsak, ilimizde kamuoyunu eğitimle irtibatlandıramazsak, inanın eğitimde başarıyı yakalamamız mümkün değildir`` dedi.
``HERKES OKUL YAPAMAYABİLİR, AMA EОİTİME MADDİ VE MANEVİ DESTEKTE BULUNABİLİR``
Van`ın son yıllarda üniversite sınavlarındaki başarısız oluşuna dikkat çeken Karaloğlu, özellikle Vanlı işadamlarının bu konuda önayak olması gerektiğini söyledi. Her Vanlının eğitime bir şekilde destek vermesi gerektiğini de vurgulayan Karaloğlu, ``Van`ın komşusu olan Bitlis son 3 yılda üniversite sınavlarında Türkiye birincisi oluyor. Çünkü Bitlis`te yaşayan ya da yaşamayan işadamları tarafından kurulan Eğitim Derneği ildeki başarıda büyük paya sahiptir. Bizler de eğer eğitimde başarılı olmak istiyorsak, eğitime daha fazla destek vermemiz gerekiyor. Herkes okul yapamayabilir, ama herkes eğitime maddi ve manevi destekte bulunabilir. Bu nedenle sadece Van`da yaşayanlar değil; atasının, dedesinin mezarları bu topraklarda olan bütün Vanlılara çağrıda bulunuyoruz, Van`da eğitimle siz de bir şekilde ilgilenin. Van Eğitim Derneği`nin yanında, yakınında yer alın. Bu dernek mutlaka Van Eğitim Vakfı`na dönüşsün. Bu duygu ve düşüncelerle açılışını yapacağımız okulumuzun ilimize ülkemize, eğitim camiasına ve öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyorum`` şeklinde konuştu.
Programda bir konuşma yapan Van Eğitim Derneği Başkanı Yakup Simeklioğlu ise, 2009 yılında kurulan derneğin yaptığı faaliyetler hakkında bilgiler verdi. İlde meydana gelen depremler sonrasında Van Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) ve Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği`nin (TÜRMOB) girişimleri sonucu muhasebeciler için kurulduğunu dile getiren Simeklioğlu, ``Meslek mensuplarımız kendi bürolarında hizmet vermeye başlayınca, prefabrik tesisimiz Van Eğitim Derneği`nin talebi üzerine Van Milli Eğitim Müdürlüğü`ne tahsis edilmiştir. Derneğimizin eğitime ve eğitim camiasına yapacağı katkılar devam edecektir. Okulumuz ilimize ve öğrencilerimize hayırlı olsun`` dedi.
Yapılan konuşmaların ardından okulun açılış kurdelesi kesilerek sınıflar gezildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Egeli akademisyenler yeni bir bakteri türünü literatüre kazandırdı Ege Üniversitesinin (EÜ) akademisyenleri, Bozdağ bölgesine özgü endemik bir baklagil olan yeni bir bakteri türünün keşfedildiğini duyururken, bu tür literatüre kazandırılarak “Phyllobacterium Onerii” adı verildi. Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Temel ve Endüstriyel Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İhsan Yaşa ve ekibi, yeni bir bakteri türünü literatüre kazandırdı. Yeni bakteri türüne Prof. Dr. Mehmet Öner’e ithafen “Phyllobacterium Onerii” adını verildi. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da, Prof. Dr. İhsan Yaşa ve EÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Temel ve Endüstriyel Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Arş. Gör. Asiye Esra Eren Eroğlu’nu makamında ağırlayarak, sürdürdükleri bilimsel çalışmalar hakkında bilgi aldı. Prof. Dr. Budak, “Üniversitemiz akademisyenleri bilim dünyasına kazandırdıkları önemli keşifleriyle gurur kaynağımız olmaya devam ediyor” dedi. “Biyoteknolojik uygulamalara katkı sağlayacak” Keşfedilen yeni bakteri türü hakkında bilgi veren Prof. Dr. Yaşa, “Biyoçeşitliliğin ekosistem üzerine doğrudan ve dolaylı katkısı hesaplanamayacak kadar büyüktür. Biyolojik azot fiksasyonu kabiliyetinin tüm zirai bitkilere adapte edebilme öngörüsünün gerçekleşmesinin ilk adımı rhizobiyal bakterilerin doğadan izole edilip saflaştırılması ve tüm genomik özelliklerinin ortaya çıkarılmasıdır. Rhizobiyal türler ve bitki büyümesini teşvik eden bakteriler gibi faydalı kök mikroorganizmalarının toprak verimliliğinin kilit oyuncularıdır. Bu mikroorganizmaların çevre ve birbirleriyle olan etkileşimlerini düzenleyen genetik determinantların belirlenmesi, sürdürülebilir ekosistemler ve tarımın geliştirilmesi için de çok önemlidir. Çalışmamızda da olduğu gibi, genomik analizler bir bakteriyel suşun gelecekteki biyoteknolojik uygulamaları için tüm cephaneliğinin ortaya çıkarılabilmesine imkân sağlayacak” dedi. “Bozdağ önemli bir endemik bitki merkezi” Yerel rhizobiyal türler ile ilgili araştırmalarına devam edeceklerini söyleyen Prof. Dr. Yaşa, “El değmemiş doğası ile İzmir’in endemik, nadir bitkilerle sayıca zengin ve mikroklimatik özellikleri ile de tarımsal açıdan önemli bir potansiyele sahip bölgelerinden olan Bozdağ, çok sayıda doğal baklagil türleri ile yerli ve yeni rhizobial bakterilerin de potansiyel bir kaynağıdır. Özellikle bitki endosimbiyontu rhizobiyal türler çölleşme ve kuraklık tehditlerine karşı biyolojik çeşitlilik ve ekosistem için bir tür sigorta görevi gördüklerinden inanıyoruz” diye konuştu.
İstanbul Esenyurtlu kadınların el emekleri “Anneler Günü” sergisiyle görücüye çıktı Esenyurt Belediyesi’nin el sanatları kursunda eğitim alan kadınların ürettiği el işçiliği ürünler “Anneler Günü Sergisi” ile görücüye çıktı. Serginin açılışını yapan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, “Onların hayatın içinde olması için elimizden geleni yapacağız” dedi. Kadınların hayata daha aktif bir şekilde katılarak ekonomik özgürlüklerini kazanmaları için başlatılan Esenyurt Belediyesi’ne bağlı el sanatları kurslarında eğitim alan kadınlar sergi düzenledi. Esenyurt bir AVM’de düzenlenen Anneler Günü Sergisi’nde belediye bünyesinde el sanatları kursunda eğitim alan kadın kursiyerlerin el işçiliği ürünleri görücüye çıktı. Serginin açılışını yapan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, kadınların toplumdaki yerinin önemine dikkati çekerek bu tür çalışmaların devam edeceğini ve her daim kadınlara destek olacaklarını belirtti. Atık kağıt çanta, örgü çanta, takı tasarım, gravür (oyma baskı), ahşap boyama, amigurumi (örgü bebek), mefruşat, tokat baskı, seramik, hazır giyim, halı dokuma, panç, kaat’ı sanatı gibi alanlarda hünerlerini konuşturan kadınların sergisine vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. “Hepimizin ilk mimarı annedir” Serginin açılışını yapan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, aslında sadece bir gün değil her gün, her saat, her saniye annelerimizi ansak yeridir, emeklerini ödeyemeyiz. Kadın fedakardır, yüreklidir, diğerkâmdır. Hepimizin ilk mimarı annedir. Bir toplumun iyi ya da kötü olması, ileri ya da geri gitmesinin en büyük sebeplerinden birisi de kadınlardır. Bu yüzden kadınlar kırmızı çizgimizdir. Onların hayatın içinde olması için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı. “Çok emek isteyen bir süreç” “Anneler Günü” sergisinde çalışmaları sergilenen kursiyer Kevser Doğramacı, “Bu sergiyi anneler günü için hazırladık. Sene sonunda biten çalışmalarımızı bu sergi ile vatandaşlarımızın beğenisine sunuyoruz. Çok emek isteyen bir süreç, aylarca hazırlanıyoruz” dedi. Sergiyi gezerek çok beğendiğini belirten Sade Taşkın, “Gezdim sergiyi ve çok güzel el işçiliği ürünler var. Çok beğendiğimi söyleyebilirim. Sergide ise en çok ilgimi çeken tablolar oldu” diye konuştu.
İstanbul Aydın Ayhan Güney: "Çeşme’de hedefimiz büyük" Bu sene ikincisi düzenlenen Çeşme Yarı Maratonu, doğa ve tarihin güzelliklerinde koşuldu. Çeşme Kaymakamlığı desteğiyle Çeşme Belediyesi’nin ev sahipliğinde 4 Mayıs Cumartesi günü gerçekleşen Çeşme Yarı Maratonu’nda 21 ülkeden bin 745 sporcu yer aldı. Çeşme, Ilıca ve Alaçatı’da katılımcılara zorlu olduğu kadar keyifli bir parkurda yarışma imkanı sunuldu. “Denizin Sesi, Adımların Ritmi: Çeşme’de Koş!” sloganıyla koşulan Salomon Çeşme Yarı Maratonu, Argeus Travel & Events tarafından organize edildi. “Türkiye’nin en önemli organizasyonları arasında yer almak istiyoruz” Yarışın bütün katılımcıları ve sporseverleri mutlu ettiğini dile getiren Argeus Travel & Events Kurucu Ortağı Aydın Ayhan Güney, Çeşme’nin sporla bütünleşerek daha iyi ve büyük organizasyonlara ev sahipliği yapacağını kaydetti. Sporun turizmi daha da hareketlendireceğini ifade eden Aydın Ayhan Güney, “Daha yolun başındayız, bu sene ikincisini gerçekleştiriyoruz. Çeşme’de hedefimiz büyük. Türkiye’nin en önemli organizasyonları arasında yer almak istiyoruz. Geçtiğimiz sene olduğu gibi bu sene de her şey yolunda gitti. Herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadık. Yarışmacılarımız da çok memnun. Hem spor yapıyorlar hem de keyifli anlar yaşıyorlar. Yerel desteklerimizin katkısı ise yadsınamaz seviyede. Örnek gösterilecek bir düzeyde her zaman desteklerini esirgemiyorlar. Çeşme Yarı Maratonu’nun orta vadede hızla büyüyeceğini söyleyebilirim” dedi. “Maratona çevirme gibi bir planımız var” Önümüzdeki yıl yarı maratonda değişikliğe gitmeyi planladıklarını ifade eden Aydın Ayhan Güney, “İki senedir yarı maraton olarak düzenlediğimiz yarışımızı full maratona çevirme gibi de bir planımız var. Yerel yönetim ve devlet erkanının da bu yönde bir talebi oldu. Gerekli planlamaları yapıp rotamızı yetiştirebilirsek yarı maratonu geliştirmek istiyoruz. Çeşme’de daha ikinci yılımız olmasına karşın toplamda 21 ülkeden sporcu yarışma imkanı buluyor. Tabii bunu da göz önünde bulunduruyoruz. Organizasyonu büyüterek gelecek yılki yarışta daha fazla profesyonel sporcuyu da dahil etmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu. “Bu tarz organizasyonlara tek yönlü bakmamak gerekiyor” Aydın Ayhan Güney, Çeşme Yarı Maratonu’nun sezon başlamadan bölge esnafına da büyük katkı sağladığını belirterek, “Bu tarz organizasyonlara tek yönlü bakmamak gerekiyor. Turizme katkısı çok büyük işler yapılıyor. Sezon olmamasına rağmen yarışımızla Çeşme’ye hareket kazandırdık. Sadece yarışanlar değil ekiplerde yer alanlar, aileler derken sayı 4-5 bine çıkıyor aslında. Bu da hem bölge esnafına hem de turizme çok büyük katkı sağlıyor” şeklinde konuştu.
Tokat Tokat’ta deprem sonrası alternatif konut talepleri arttı Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremin ardından alternatif konut talepleri artı. 18 Nisan’da yaşanan 4,1, 4,7 ve 5,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Tokat’ın Sulusaray ilçesinde alternatif konutlara olan talep hızla yükseldi. Depremler nedeniyle evlerine giremeyen vatandaşlar, güvenli ve geçici konut ihtiyacını karşılamak amacıyla bungalov ev ve çoban evi gibi alternatif çözümlere yöneldi. Bu talebi karşılamak için adeta bir çözüm üreten isimlerden biri de emekli olduktan sonra Tokat’ın merkeze bağlı Tahtoba köyüne yerleşen Fatih Yenilmez oldu. Demir kaynak işine yoğunlaşarak başlayan Yenilmez, zamanla müşterilerinin ihtiyaçları doğrultusunda traktör sepeti, bungalov ev ve tekerlekli çoban evi gibi pratik ve taşınabilir yapılar üretmeye başladı. Yenilmez’in ürettiği tekerlekli çoban evleri, motor traktörlerine takılarak istenilen noktaya kolayca taşınabiliyor. İçerisinde konaklama ve temel ihtiyaçları karşılamak için gerekli olan her şey bulunuyor. Yenilmez, deprem sonrası artan konteynır ve bungalov ev taleplerine cevap verebilmek için yoğun mesai harcıyor. Depremlerin yol açtığı zorluklara karşı pratik ve dayanıklı çözümler sunan Fatih Yenilmez ve benzeri girişimciler, bölge halkının ihtiyaçlarını karşılamak için önemli bir rol üstleniyor. Alternatif konut çözümleri, doğal afetler sonrası yaşanan acil konut ihtiyacını hızlı ve etkili bir şekilde gidermeye yönelik önemli bir alternatif olarak dikkat çekiyor. "Traktör ile istenilen yere taşınabilen çoban evi yapıyorum" Deprem sonrası işlerinde artış meydana geldiğini söyleyen Fatih Yenilmez, "Traktör arkasına sepet, bungalov ev ve çadır yerine tekerlekli çoban evi yapıyorum. Motor traktörüne takıp istediği yere bırakıyor. İçerisinde istediği gibi konaklayıp yemeğini yiyor ve her türlü ihtiyacını karşılıyor. Depremden sonra da bungalov ev ve konteynıra talep bayağı arttı. Şu anda talepleri karşılayamıyoruz. Elimizden geldiği kadar talepleri karşılamaya çalışıyoruz" dedi.
Balıkesir Bandırma Belediye Meclisi’nde gerginlik: Canlı yayını kestiler Bandırma Belediyesi Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’nda CHP ve AK Parti grupları arasında tartışma çıktı. Tansiyon yükseldi, canlı yayın kesildi. Bandırma Belediyesi’nin Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’na yükselen tansiyon damga vurdu. CHP’li Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, yerel seçimlerin ardından yapılan yeni dönemin ilk meclis toplantısında konuşmuş ve CHP’li Tolga Tosun’dan devraldığı belediyenin mali tablosu hakkında ağır ithamlarda bulunmuştu. AK Parti Grubu konuyu bir sonraki meclis toplantısına taşıdı ve Tolga Tosun hakkındaki iddialarının araştırılması için komisyon kurulmasını talep etti. Sonrasında AK Parti Belediye Meclis Üyesi Mehmet Doğan söz alarak kürsüye çıktı. Doğan, Dursun Mirza’nın sözlerini hatırlatarak halkın hakkını arama noktasında sorumlulukları olduğunu ifade etti. Bu sırada CHP Grubu sıralarından sesler yükselmeye başladı ve bu durum sonrasında AK Parti grubu ile sözlü atışmaya dönüştü. CHP’li Meclis Üyesi Sami Türkmen, ayağa kalkarak tepki gösterdi. AK Parti grubundan ise Türkmen’e ses yükselten Eşref Kasapoğlu oldu. İkili arasında başlayan sözlü tartışma alevlenince, birbirlerinin üstüne yürüdüler. Diğer meclis üyelerinin araya girmesiyle çıkan tartışma yatıştırıldı. Tüm bunlar yaşanırken belediyenin sosyal medya hesaplarından yaptığı canlı yayının kesildiği görüldü. Canlı yayının kesildiğini fark eden bazı meclis üyeleri bu duruma tepki gösterdi. Tansiyon düşünce, Mehmet Doğan kürsüdeki sözünü tamamladı. Doğan, Bandırma Belediyesi’nin devraldığı borçların belediye binasına asılmasını talep ederek konuşmasını noktaladı. CHP’li ilçe Başkanı Atak’a tepki CHP’li Belediye Başkanı Dursun Mirza’nın yine CHP’li olan önceki Belediye Başkanı Tolga Tosun’a yönelik Nisan Ayı Meclis Toplantısı’nda sarf ettiği ağır ithamlara ve bu ithamlar üzerine Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’nda yaşananlara sessiz kalan CHP Bandırma İlçe Başkanı Mehmet Atak ise partililer tarafından tepkilerin odağı haline geldi. Her iki meclis toplantısına da katılan ve yaşananları bizzat gören Mehmet Atak’ın bu olaylara sessiz kalması, parti içindeki sorumlulukların tartışılmasına yol açtı.