GÜNDEM - 31 Ocak 2025 Cuma 12:36

AK Parti Van İl Başkanı Arvas, çarpıtılan sözlerine tepki gösterdi

A
A
A
AK Parti Van İl Başkanı Arvas, çarpıtılan sözlerine tepki gösterdi

Adalet ve Kalkınma Partisi Van İl Başkanı Abdulahat Arvas, düzenlenen devir teslim töreninde yaptığı konuşmasının çarpıtıldığını ifade ederek, "Yaklaşık bir saatlik konuşmamın içerisinden cımbızla bir kelime seçip ona farklı anlamlar yükleyerek fitne ateşini yakıp niyet okuyarak, Küresunni ailesini ve şahsımı hedefe koydular" dedi.


AK Parti Van İl Başkanı Abdulahat Arvas, 27 Ocak 2025 Pazartesi günü AK Parti il binasında düzenlenen il başkanlığı devir teslim töreninde yapmış olduğu konuşmasının, yönetim kurulu listesinde yer almayan bazı art niyetli şahıslar tarafından çarpıtılmasıyla ilgili açıklama yaptı.


Yapılan açıklamada, "İl başkanlığı devir teslim töreninde yaklaşık bir saat süren konuşmamda, başından sonuna kadar bölgenin birlik ve beraberliği, kardeşlik hukuku, saygı ve sevgi, ötekileştiren değil birleştiren ve bütünü ile yapıcı ve kucaklayıcı olan cümlelerimin içerisinden, yönetim kurulu listesinde yer almak isteyip de yer almayan bazı art niyetli şahısların adeta cımbızla bir kelime seçip ona farklı anlamlar yükleyerek fitne ateşini yakıp niyet okumaları, Küresunni ailesini ve şahsımı hedefe koyarak, hakaret içerikli paylaşımlar yapmaları şahsımı ve Kürhesini aşiret mensuplarını derinden üzmüştür. Peygamber Efendimiz, son peygamber ve son nebi olarak Allah tarafından bütün insanlık alemine gönderilmiştir. Bölgede konuşulan dil Arapça olduğu için ve Peygamber Efendimiz’in bütün ümmetin Peygamberi olarak gelmesinden dolayı, Arapların dışında kalan diğer bütün kavim ve topluluklara ’Acem’ olarak hitap edilmiştir. Kuranı Kerim’de “Bilmeliler ki fitne katilden beterdir” hadiste “Fitne uykudadır, uyandırana Allah lanet etsin” buyurmaktadır. Oysa benim kastım Küresunni aşireti değildir. ’Acem’ kelimesini ifade ederken Küresunni aşiretini kastetmedim. Küresunni ailesi şahsımı iyi bilir. Benim bu ailede çok sayıda dost, arkadaş ve partililerimiz mevcuttur. İlimizde bir çok aşiret mensubu yaşamaktadır. Bütün aşiretlerimizi o sırada tek tek sıralayamacağım gibi sadece birkaç aşiretten söz ettim. Konuşmamın henüz başlarında da Küresunni aşiretini anmış kendilerinden övgüyle bahsetmişimdir. Fakat art niyetli şahıslar konuşmamı çarpıtarak Küresunnileri kastetmediğimi bildikleri halde fitneye sebep olmuşlardır. Lakin ne ben nede Küresunni ailesi bu fitneye fırsat vermeyecek, şehrimize ve halkımıza yapacağımız hizmetleri bu kötü emelli şahısların düşüncelerine kurban etmeyeceğiz" dedi.



"Emeline ulaşamayan birkaç müfterinin oluşturmaya çalıştıkları polemikler, şahsımca Küresunni aşiretince ve toplumca karşılık bulmayacaktır"


Arvas, "Ermeni katliamı sonrası büyük tahribata uğramış Van iline, Kürhesini ailesinin büyük bir kısmı takriben 1925 yıllarında İran’dan göç etmiş, merkez, ilçe ve köylere yerleşmişlerdir. O günden bu zamana değin varlıklarını bölgede aktif bir şekilde sürdürmüşlerdir. Emeline ulaşamayan birkaç müfterinin oluşturmaya çalıştıkları polemikler, şahsımca Küresunni aşiretince ve toplumca karşılık bulmayacaktır. Bilmeliler ki benim çıkarsız yaşamım, onların menfaat terazisini bozar. Eğer benim Küresunni aşiretine karşı bir ön yargım ve ötekileştirme çabam olsaydı yönetim listemin içerisine bu aşirete mensup insanlar yer almamış olurdu. Burada sadece niyet okumadan öteye gidilmeyen, Küresunni aşiretini partimize cephe almaya yönlendirmek isteyen birkaç şahsın emellerine ulaşamayacaklarını bilmelerini istiyorum. Nitekim milletvekili olduğum dönem içerisinde bölgede yaptığım çalışmalar Van merkez ve bütün ilçeler dahilince, bütün aşiretlerin istekleri üzerine şekillenmiştir. İl başkanlığı görevim süresince de aynı özveri ve tevazu ile ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir yaklaşım ile değil, aksine ilimizde yaşayan yediden yetmişe hangi görüşten ve hangi aşiretten olursa olsun, halkımızın hizmetinde olup onların yanıda yer alacağım. Akli selim ve vicdan sahibi Küresunni aşiretinin her bir ferdi, konuşmamın tamamını dinledikleri vakit amacımın ve niyetimin bu olmadığını, aksine aşiretlerine çok değer verdiğimi anlayacaklardır. Türkiye’nin yeni yüzyılında, Van’da hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" diye konuştu.



"1914-1915 yıllarında yaşanan Rus Ermeni katliamları sırasında Bitlis ilinin alim müftüsü Molla Abdulgaffar Arvas talebeleri ve müridanı ile şehirde küffara karşı mücadele etmiş ve şehit olmuşlardır"


Moğolların Bağdat’ı istilası sırasında yapmış oldukları büyük katliamlar ile şehri yok etmelerinden dolayı, Arvas ailesi Bağdat’ı terk ederek Anadolu topraklarına göç etmişlerdir. Osmanlı Devletinin kayıtlarında yer alan bilgilere göre, aile büyüğü Seyyid Kasım Bağdadi ve ailesi Bursa şehrine gelerek Sultan Orhan’ı ziyaret edip bir süre misafirleri olmuşlardır. Ardından Seyit Kasım Bağdadi ailesi ile birlikte doğu Anadoluya gelmiş, oğlu Seyyid Muhammed Kutup ise Bahçesaray’a (Müküs) yerleşmiştir. Alim olan Molla Muhammed Kutup (tıbba mele muğammede kutub Arvasi) adı ile insan, hayvan ve bitki sağlığı ile alakalı eserler yazmış ve bölge halkının istifadesine sunmuştur. Bölgede Van, Hakkari, Ağrı ve Bitlis illerine nüfuz ederek medreseler kurmuş ve büyük alimlerin yetişmelerine ve bölgenin aydınlanmasına vesile olmuşlardır. 1914-1915 yıllarında yaşanan Rus Ermeni katliamları sırasında Bitlis ilinin alim müftüsü Molla Abdulgaffar Arvas talebeleri ve müridanı ile şehirde küffara karşı mücadele etmiş ve şehit olmuşlardır, ayrıca Bitlis ilinin Hizan ilçesinde ve Van ilinin Gevaş, Gürpınar, Bahçesaray’da yaşayan Arvas ailesine mensup alimleri şehit edilmiş ve ilim irfan tahsil ettikleri medrese ve camileri yakılmış, içerisinde bulunan kitapların tamamı yok edilmiştir. Başkale’de yaşanan Ermeni katliamında Arvas’ların alim büyüğü 150 kişilik ailesi ile beraber Irak ve Suriye’ye göç etmek zorunda kalmış ve göç esnasında aile bireylerinden yaklaşık 80 kişi hayatını kaybetmiştir. Doğubeyazıt’ta bulunan İshak Paşa Sarayını Rusların işgalinden kurtarmak için Arvas ailesinin büyük alimi ve ailesi şehit edilmiştir. Van merkezde Ermenilere karşı mücadele için hiçbir menfaat beklemeksizin Arvas ailesi bireylerince komite kurulmuş, şehri ve vatan topraklarını müdafaa sırasında aile bireyleri şehit olmuştur. Van’da Ermeni katliamlarına maruz kalan bir çok aile mensupları çok sayıda şehit vermiş, hayatta kalanlar ise şehri terk etmek zorunda kalmışlardır, Van merkezi, ilçeleri ve bir çok köy boşalmıştır" ifadelerine yer verdi.



AK Parti Van İl Başkanı Arvas, çarpıtılan sözlerine tepki gösterdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Muhtarın zor anları: "Benim hiçbir şeyden haberim yok" Bolu’nun Mudurnu ilçesinde Avdullar Köyü Muhtarı Ahmet Temel, köyündeki su kaynaklarının ihaleye çıkarılmasını basından öğrendiğini belirterek duruma tepki gösterdi. Köylünün kendisine "Sattığın suları git durdur" diyerek tepki gösterdiğini söyleyen muhtar, "Benim hiçbir şeyden haberim yok. Ben bu konuyu dün medyadan öğrendim. Köylüm bana ’Köyümüzün sularını sattın’ diyor" ifadelerini kullandı. Mudurnu Belediyesi Düğün Salonu’nda, Mudurnu Muhtarlar Derneği Başkanlığı Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen seçimde mevcut başkan Birol Taşkın güven tazeleyerek yeniden başkan seçildi. Toplantı sırasında eline mikrofonu alan Avdullar Köyü Muhtarı Ahmet Temel, köyündeki doğal mineralli ve jeotermal su kaynaklarının ihaleye çıkarılması sürecini değerlendirdi. İhaleye ilişkin kararı yerel medyadan öğrendiğini dile getiren Temel, bu durumun köy halkı arasında huzursuzluğa neden olduğunu ifade etti. "Böyle mi muhtarlık yapacağız?" Vatandaşların kendisini sorumlu tuttuğunu belirten Temel, kendisine söylenen ’Sattığın suları git durdur’ sözüne tepki göstererek, "Biz muhtarlar olarak neden her şeyden sorumluyuz? Maden ocağı konusunda mücadele verdik, 1,5 yıldır. Onun için Allah’a şükür bir şeyler yaptık ama şimdi de su olayı çıktı başımıza. Bunun için köylüyle akşam toplandık, karar aldık. Kararımızda itirazımızı beyan ettik. Biz sesimizi kime duyuracağız? Benim hiçbir şeyden haberim yok. Biz muhtarlar masada alınan kararları neden medyadan öğreniyoruz? Ben bu konuyu dün medyadan öğrendim. Köylüm bana ’Köyümüzün sularını sattın’ diyor. Böyle mi öğreneceğiz, böyle mi muhtarlık yapacağız?" dedi. Öte yandan, Resmi Gazete’de yayımlanan ilana göre, İl Encümeninin Mudurnu ve Mengen ilçelerindeki 4 farklı noktada jeotermal ve doğal mineralli su arama ruhsatı için ihaleye çıkacağı öğrenildi.
Trabzon Trabzon Film Festivalinde Altın Taka ödülleri sahiplerini buldu Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni, sinema dünyasının önemli isimlerini bir araya getirdi. Farklı kategorilerde dereceye giren yapımlar ve sanatçılar, Altın Taka Ödülleri ile onurlandırıldı. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, uzun metrajlı filmleri de dahil ederek festivali geleneksel hale getireceklerini açıkladı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Trabzon Valiliği ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle bu yıl ilki düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni yoğun katılımla gerçekleşti. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in ev sahipliği yaptığı törene, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, sanatçılar ile sanatseverler katıldı. "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" Konuşmasında "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç "1900’lü yılların başından itibaren sinema salonları, seyircisi ve sanatçılarıyla güçlü bir sinema kültürüne sahiptir. Belediyemizin arşivlerinde yer alan 1930’lu yıllara ait sinema ve tiyatro düzenlemeleri, bu kültürel birikimin somut göstergesidir. Merhum Erol Günaydın’dan Tanju Gürsu’ya, Ertem Eğilmez’den bugün aramızda bulunan çok kıymetli sanatçılarımıza kadar Trabzon, Türk sinemasına iz bırakan pek çok değer kazandırmıştır. Bu kadim mirası sinema yoluyla geleceğe taşımayı bir vefa ve miras sorumluluğu olarak görüyoruz. Altın Taka ödülümüz, 101 yıl önce Karadeniz’den cepheye cephane taşıyan isimsiz kahramanların hatırasına adanmıştır. Bu yıl İlkini gerçekleştirdiğimiz Trabzon Film Festivali’ni her yıl daha da büyüterek sürdürme sorumluluğunu taşıdığımızı huzurlarınızda bir kez daha ifade ediyorum" dedi. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu ise "Bu festivalin Karadeniz’e ve özellikle Trabzon’a çok yakıştığını açıkça ifade etmek isterim. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda sanatı ve sanatçıyı merkeze alıyor, Trabzon’un doğası ve kültürüyle sinema için çok güçlü bir plato olduğunu görüyoruz. Bu kıymetli festivali hayata geçiren tüm ekibe, sanatçılarımıza ve emeği geçen herkese bakanlığımız adına teşekkür ediyor, bu tür projeleri desteklemeye devam edeceğimizi özellikle vurguluyorum" şeklinde konuştu. Hülya Koçyiğit ve Hüseyin Avni Danyal’a onur ödülü Onur Ödülü’ne layık görülen Hüseyin Avni Danyal da duygularını şu sözlerle dile getirdi: "Doğup büyüdüğüm topraklarda bir film festivalinin düzenleniyor olması beni inanın hepinizden daha çok heyecanlandırıyor. Geç kalınmış ama çok değerli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bundan büyük bir onur ve gurur duyuyorum. Trabzonlu bir sanatçı olarak bu festivalin büyümesi ve uluslararası bir nitelik kazanması için üzerime düşen her türlü katkıyı vermeye hazırım." Onur Ödülü’ne layık görülen Türk sinemasının duayen isimlerinden Hülya Koçyiğit ise konuşmasında şunları söyledi: "Trabzon Film Festivali’nin ilk kez düzenlenmiş olmasına rağmen, bundan sonra geleneksel hale gelerek güçleneceğine ve yalnızca Trabzon’un değil tüm Karadeniz’in kültür ve sanat hayatında söz sahibi olacağına yürekten inanıyorum. Biraz geç kalınmış olsa da atılan bu cesur adımın arkasında durulacağına ve tüm Trabzon’un bu festivali sahipleneceğine inanıyor, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, başarılar diliyorum." Ödüller sahiplerini buldu Konuşmaların ardından, Trabzon Film Festivali’nde başarılı bulunan yapıtların sahiplerine ödülleri takdim edildi. Öğrenci Kısa Film Yarışması Jüri Ödülü, ’Çalınan Yük’ filmine verilirken, Öğrenci Kısa Film Yarışması En İyi Film Ödülü’nün sahibi ’Gülümse’ oldu. Ulusal Kısa Film Yarışması’nda belgesel kategorisinde Erol Günaydın Jüri Özel Ödülü, ’İyi Ölüm’ filmine layık görüldü. Altın Taka Deneysel En İyi Film Ödülü’nü ’Kim’ filmi kazandı. Belgesel dalında verilen ödül ’Pirlerin Düğünü’ filmine giderken, Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü ’Muzaffer’ filmine, En İyi Film Ödülü de ’Berona’ filmine verildi.
Kütahya Kütahya’da "Dilek Arabası" ilgi odağı oldu Kütahya’da bir işletmenin öncülüğünde hayata geçirilen "Dilek Arabası" uygulaması, kısa sürede vatandaşların yoğun ilgisini çekti. Atatürk Bulvarı’nda faaliyet gösteren döner işletmesinin sahibi Kıymet Akgün, başlangıçta reklam amacıyla başlatılan çalışmanın beklenenden çok daha büyük bir etki oluşturduğunu söyledi. Uygulamanın ortaya çıkış sürecini anlatan Akgün, "Asıl amacımız reklamdı. Oğlumun hibrit arabası vardı, bir değişiklik olsun istedik. ‘Bu arabaya dileklerinizi yazın’ dedik. İlk başta bu kadar ilgi göreceğini düşünmemiştik ama çok güzel geri dönüşler aldık" dedi. Vatandaşların sadece dışarıdaki kağıtları kullanmakla kalmadığını belirten Akgün, "Kağıt kalmayınca içeriden kağıt isteyip dilek yazmak isteyenler oluyor. Her gün yüzlerce kağıt gidiyor, bazen rüzgarda uçanlar bile oluyor" ifadelerini kullandı. Uygulamanın sosyal medyada da etkili olduğunu vurgulayan Akgün, Instagram’da Levent Önerişleri hesabından yapılan paylaşımların büyük katkı sağladığını belirterek, "Bir akım başlattık. Dileklerini yazıp paylaşanlara yüzde 10 indirim yaptık. İlgi çok güzel oldu, memnun kaldık" diye konuştu. Dilek kağıtlarında her yaştan insanın hayallerinin yer aldığını söyleyen Akgün, "Öğrenciler sınavlarında başarılı olmak istiyor, KPSS yazanlar var. Kimi araba, kimi motor, kimi ev dilemiş. Asgari ücretle ilgili beklentiler var. Çocuklar aileleriyle gelip birlikte yazıyor. Çok samimi ve komik notlar da çıkıyor" dedi. Araca "Dilek Arabası" adını verdiklerini belirten Akgün, uygulamanın hem işletmeye hem de insanlara moral kaynağı olduğunu sözlerine ekledi.