EKONOMİ - 09 Eylül 2019 Pazartesi 09:14

Van Gölü’nün inci kefali değer kazandı

A
A
A
Van Gölü’nün inci kefali değer kazandı

Dünyanın en büyük sodalı ve Türkiye’nin en büyük gölü olma özelliğine sahip Van Gölü’nde yaşayan ve koruma çalışmalarıyla değer kazanan inci kefali, 14 bin insanın ekmek kapısı oldu.

Dünyanın en büyük sodalı ve Türkiye’nin en büyük gölü olma özelliğine sahip Van Gölü’nde yaşayan ve koruma çalışmalarıyla değer kazanan inci kefali, 14 bin insanın ekmek kapısı oldu.


Van Gölü’nde endemik bir tür olan ve 15 Nisan-15 Temmuz tarihlerinde üremek için tatlı sulara göç eden inci kefalinin neslinin korunması amacıyla başlatılan çalışmalar inci kefali stokuna katkı sağlıyor. 14 bin insana ekmek sağlayan Van Gölü’ndeki inci kefali balığının her yıl önemli ölçüde değer kazanmasıyla birlikte bölge insanına yeni bir istihdam alanı da oluşturuyor.


Deniz balıkçılığının yanı sıra iç sulardaki balıkçılığın da değer bulmasıyla birlikte, Türkiye’de iç su balıklarının avcılık yoluyla elde edilen toplam ürünün üçte biri Van Gölü’nden karşılanıyor. Deniz ürünlerinde av yasağının 1 Eylül itibariyle sona ermesiyle birlikte kentteki tezgahlarda çeşit çeşit balıklar yerini alırken, Van Gölü’nün inci kefali ise en çok tercih edilen balık oluyor. İş alanlarının daralması ve inci kefalinin tercih edilmesiyle birlikte, ilerleyen yıllarda Van Gölü’nde daha çok insanın balıkçılıkla uğraşacağı öngörülüyor.


İHA muhabirine konuşan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, denizlere göre daha küçük stoklu balıkları içeren iç suların giderek önem kazanacağını belirtti. İç sulardan biri olan Van Gölü’nde 14 bin insanın balıkçılıkla geçimini sağladığını ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Bugün ülkemizin en doğusunda olan, ülkemizin en büyük gölündeyiz. Bugün Van Gölü’nden 14 bini aşkın insan ekmek sağlıyor ve ülkemizdeki iç su balıklarının avcılık yoluyla elde edilen toplam ürünün üçte biri Van Gölü’nden karşılanıyor” dedi.



“İnci kefali stokunu koruyalım”


Bölgede artan nüfusla birlikte yeni istihdam alanlarına ihtiyaç duyulduğunu anımsatan Akkuş, bu nedenle Van Gölü’ndeki inci kefali stoklarının gelecek yıllarda daha da değer kazanacağını söyledi. Değer kazanan balık stokunun korunması gerektiğine dikkat çeken Akkuş, “Doğal kaynakları koruyup ve sürdürebilir bir şekilde kullanabilirsek bugün 14 bin insanın ekmek yediği Van Gölü’nden gelecek yıllarda 20-30 bin insanın ekmek yediğini göreceğiz. Burada en önemli şartımız Van Gölü’ndeki inci kefali stokunu koruyalım ve yönetim ölçütlerine uyarak bu kaynağı kullanalım” diye konuştu.



“Van Gölü balıkçılığı yeni istihdam alanı”


Van Gölü inci kefali stokunun bölgedeki en büyük iş alanlarından birisini oluşturduğuna vurgu yapan Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü:


“İlerleyen yıllarda nüfusun artmasıyla beraber daha çok işsiz insan göreceğiz ve daha çok iş arayan insanlarla karşı karşıya kalacağız. İşte bu noktada Van Gölü balıkçılığı yeni istihdam alanlarından en önde gelenlerden bir tanesidir. Bugün gölde yaklaşık 165 tane tekne var. İnci kefali stokunu koruyabildiğimiz zaman bu sayı 300 tekneye kadar rahat bir şekilde çıkartılabilir. İlerleyen yıllarda biz Van Gölü’nde daha çok insanın balıkçılıkla uğraştığına şahitlik edeceğiz.”



“Eskiden balıkçılığı önemsemiyorduk”


Van Gölü’nde 30 yıla aşkın bir süredir balıkçılık yaptığını söyleyen Nurettin Yıldırım ise, önceki yıllarda inci kefali balıkçılığının önemsenmediğini belirtti. Daha sonraki yıllarda balıkçılığın önem kazanarak birçok insan için ekmek kapısı olduğunu ifade eden Yıldırım, “Koruma çalışmalarıyla birlikte daha önce 18 milimlik ağlarla avladığımız balıkları, şu an 23 milimle alabiliyoruz. Bu durum balıkların büyüdüğünü gösteriyor. Balığın bu şekilde gelişmesi lezzetini de artırdı. Van yöresinde yaşayan insanlar tüketim konusunda Van balığımızı tercih ediyor. Eskiden balıkçılığı önemsemiyorduk. Vatandaşlarımız ise bu konuda bilinçsiz davranıyordu. Van YYÜ Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş hocamızın ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğündeki görevli arkadaşlarımızın sıkı takibinden dolayı balıklardan iyi verim elde ediyoruz. Yasak süresince bütün halkımızın duyarlı olmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Doğu’nun ilk bağımsız denetim şirketi Erzurum’da kuruldu Doğu Anadolu Bölgesi’nin ilk bağımsız denetim şirketi, Kamu Gözetim Kurumu’ndan ruhsatını alarak Erzurum’da kuruldu. Söz konusu kuruluş, Türkiye genelinde bağımsız denetim ve danışmanlık faaliyetlerini Erzurum merkezli olarak yürütecek. Şirket kurucusu ve yöneticisi Salih Irmak, 10 kişilik bir denetim ekibinin olduğunu belirterek, şirketin, yeterli teknik bilgi ve donanımla yurt genelinde de temsilcilikler aracılığıyla hizmet vereceğini kaydetti. Bağımsız denetim sistemiyle ilgili olarak bilgiler veren Salih Irmak, söz konusu sistemin 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile mali hayata girdiğini söyleyerek, son tebliğle 300 milyon lira hasılat, 150 çalışan ve 150 milyon aktif büyüklüğü şartlarından her ikisini taşıyan şirketlerin bağımsız denetim yaptırmak zorunda olduğunu belirtti. Bağımsız Denetçi Irmak, “Bu şirketlerin ayrıca kredi başvurusu tarihi itibariyle yabancı para nakdi varlıklarının TL karşılığının 15 milyon liranın üzerinde olması gerekmektedir. Bununla beraber şirket; hile, suistimal denetimi, finans, sosyal güvenlik ve vergisel danışmanlıklarına da devam etmektedir. Ayrıca hem bağımsız denetim, hem de diğer hizmetler için gerek bölge tüccar ve işadamları, gerekse civar illerdeki işadamı ve tüccarlar çoğunlukla İstanbul, Ankara gibi uzak illerden bu hizmeti almaktaydılar. Bundan sonraki süreçte başta Erzurum olmak üzere bölge illerindeki denetim ve danışmanlık hizmetlerini artık biz vereceğiz” diye konuştu.