Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Anayasa Komisyonu’nda, Kılıçdaroğlu ile ilgili kaç tane dokunulmazlık dosyası fezleke var, bir tek bu değil zannedersem 8’den fazla sayısı belki tam hatırımda olmayabilir ama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin dosya var. Bunların neredeyse tamamına yakını, önemli bir kısmı hakaretten ibaret bir kısmı da iftirayla ilgili nedenler" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Filistin Gazze Yönetimi Vakıflar ve Din İşleri Bakanı Salih H. S. Alreged beraberindeki heyeti, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’ndaki makamında kabul etti.
Bozdağ ve Alreged, kabul sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezlekeye tepki olarak CHP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması için TBMM Başkanlığına başvurmasını’ sorması üzerine Bozdağ, "Şimdi, tabii bir siyasi için fezleke düzenlenmesini biz arzu etmeyiz. İşin doğrusu fezleke olmasını memnuniyetle karşılamayız, bunu değişik vesilelerle ifade ettik. Siyasilerin de konuşmalarında mutlaka hukukun içinde kalmalarında yarar görüyorum.
Eleştiri sınırlarını aşmayan her türlü değerlendirmeyi siyasiler yapabilirler ama CHP’nin gerek grup konuşmaları gerekse Genel Kurul’daki konuşmacılarına bakıldığı zaman üslubunu değerlendirdiğimizde adeta hakimleri savcıları sanık yerine koyup, onların hukukunu çiğneyen hukukun dışına çıkan birilerinin emrinde gibi gösteren yaklaşımlarla değerlendirmeler yapılıyor. Bunlar hoş şeyler değil, bunlar doğru şeyler değil. Hakimlerde savcılar da mahkemelerin verdiği kararlar da elbette eleştirilebilir. Bunlar
eleştirilmez, kutsal varlıklar değil, eleştirilebilir. Eleştiren karar verebilir ve siyasetçiler de bunu eleştirecektir ama bu hiçbir zaman hiçbir siyasetçiye bana da bir başkasına da hakimi veya savcıyı veya mahkemeye hakaret eden onları suçlayan bir üslupla değerlendirme hakkı da vermez. Hem fezleke düzenlenmiş olmasını işin doğrusu ben bu açıdan baktığımda siyasiler açısından doğru görmüyorum ama siyasilerin de konuşma yaparken üsluplarında hakaretleri içeren veya yargı görevi yapanları suçlayan ve onları
başkalarının emrinde gösteren üsluplardan kaçınması lazımdır. Ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun söyledikleri sözleri alt alta koyup bir kez daha okuyup ’bunu ben mi söyledim bu söylediklerim yargıya dönük eleştiriler mi yoksa gerçekten başka bir anlam mı taşıyor’ diye bir kez daha okumasını öneririm. Çünkü ben dinlediğim zaman gerçekten bir siyasetçi olarak baktığım zaman rahatsız oluyorum. Yargıyı ben de çok eleştiren birisiyim ve geçmişte de çok eleştirdim şimdi de eleştiriyorum" diye konuştu.
"FEZLEKELERİN NEREDEYSE TAMAMINA YAKINI, DOKUNULMAZLIĞININ KALDIRILMASINA İLİŞKİN"
"Bugüne kadar yargıçların şahsına dönük bir ifadeyi hiç kullanmadım doğru da görmüyorum biz kararları eleştiririz yaptıkları işler varsa onlara dönük işler yapabiliriz" diyen Bozdağ, konuşmasında şunları kaydetti:
"Ama hakareti başka üslubu benimsemek işin doğrusu doğru değil, bir de mesela dosyalara da bakmak lazım. Anayasa Komisyonu’nda Kılıçdaroğlu ile ilgili kaç tane dokunulmazlık dosyası fezleke var, bir tek bu değil zannedersem 8’den fazla sayısı belki tam hatırımda olmayabilir ama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin dosya var. Bunların neredeyse tamamına yakını, önemli bir kısmı hakaretten ibaret bir kısmı da iftirayla ilgili nedenler. Bir ana muhalefet partisiyle ilgili bu kadar fezleke olabilir mi?
Fezlekelere baktığınızda da neredeyse tamamına yakını hakaret içeren veya iftiraya kapsayan fezlekeler olursa o zaman oturup üslubunuzla ilgili değerlendirme yapmamız lazım. Bu kadar fezleke var, fezlekelerin muhtevası da bu açıdan çok çok önemli. Umarım, herkes üslubuna eleştirisine hukukun sınırları içerisinde kalmaya riayet eder. Muhalefet partileri de başka partiler de herkes buna riayet eder, hukukun dışında olan ve yanlış olan bir şeyi başkalarının da benimsemiş olması o yanlışı doğru haline
getirmesin."
Başka bir gazetecinin, ’Türkiye’den din işleriyle ilgili herhangi bir taleplerinin olup olmadığı’ sorusuna Alreged, "Gazze’deki 2006 savaşı neticesinde tamamıyla imha edilen mescitlerin yapımına ilişkin taleplerimizi bildirdik" cevabını verdi.
Kabul sonrası Alreged Bozdağ’a bir Kur’an-ı Kerim hediye etti. Bozdağ da üzerinde Osmanlı tuğrası olan bir vazoyu Alreged’e takdim etti.