YEREL HABERLER - 29 Ocak 2012 Pazar 10:16

30 GAZİANTEP YEMEĞİNE TESCİL ALINIYOR

A
A
A
30 GAZİANTEP YEMEĞİNE TESCİL ALINIYOR

Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği, Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneği ile Gaziantep Kulübü Derneği, ortak bir proje kapsamında 30 ayrı Gaziantep yemeğine coğrafi bölge tescili almak için Türk Patent Enstitüsü’ne müracaat ediyor.
Gaziantep mutfak kültürüne ait 30 ayrı yemek için Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneği, Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği ile Gaziantep Kulübü Derneği tarafından tescil işlemleri başlatıldı. Her dernek 10 adet yemeğin tescil işlemlerini yapabilmek için maddi katkı sağladı. Sahan Şirehan’da düzenlenen törenle tescili yapılacak olan 30 yemek kamuoyuna tanıtılırken yaklaşık 500 çeşidin üzerindeki Antep yemeklerinin yerel yönetimler, Gaziantep Valiliği, Kültür Turizm Müdürlüğü ve diğer STK’lar tarafından tescil edilmesine yönelik ortak çağrı da yapıldı. Düzenlenen toplantıya Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneği Başkanı Tahir Tekin Öztan, Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İlkay Gök Pınarlı ve Gaziantep Kulübü Derneği eski başkanı Gamze Aşnük ile derneklerin üyeleri katıldı.
Komşu ülkelerin Türk mutfağının birçok önemli yemeklerini tescilleme yönündeki çabalarına duyarsız kalınamayacağını ifade eden ve baklavadan sonra birçok Türk yemeğinin farklı ülkelere kaptırılmak üzere olunduğuna dikkat çeken Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneği Başkanı Tahir Tekin Öztan, şunları söyledi:
“Gelenekten Geleceğe Gaziantep Yemekleri adlı kitabımızla envanterini çıkardığımız Gaziantep Yemekleri’nin tescil işlemlerinde de önemli bir adım attık. İlk kez üç ayrı sivil toplum örgütü bir araya gelerek her dernek 10 adet olmak üzere toplam 30 adet Gaziantep yemeğini tescil çalışmalarını başlatarak adeta yemeklerin coğrafi tapusunu almayı hedeflemektedir. Bu önemli bir olaydır. Bugün Yunanistan baklavamıza sahip çıkarken Bulgaristan paçanın tescilini almaya çalışmaktadır. Yani bize ait kültürel değerlere sahip çıkmazsak, onları korumazsak gelecekte sahip çıkabileceğimiz yaşayan kültür öğelerimizin büyük bir kısmı başka ülkeler tarafından tescillenerek sahiplenilecektir. 500’den fazla Gaziantep yemeği bulunmaktadır. Diğer sivil toplum örgütlerimizin, Gaziantep Valiliği, yerel yönetimler ve ilgili kurumların diğer yemeklerimizle ilgili tescil çalışmalarını üstlenmesini ve gerçekleştirmesini bekliyoruz. Üç dernek koordineli olarak çalışarak bu alandaki yolu açtık. Öncülüğünü bizler yapıyoruz. Bu güç birliğinin devamlılığının getirilmesi gerekir. GAÜN bu çalışmalara büyük destek sağlıyor. Diğer üniversitelerimizde bu çalışmalara destek olması gerekiyor. Yemeklerimizin sadece Gaziantep adına değil, dünyadaki tescilinin de alınması gerekiyor. Yani uluslar arası arenada sadece bölgesel ve coğrafi tescil yeterli değil, dünya tescili gerekiyor. Baklava örneğinden ders almamız gerekiyor. Bizler baklavanın Türkiye tescilini aldık ama dünya tescilini Yunanistan’a kaptırdık. Bu diğer yemeklerimizde de başımıza gelmemeli. Yapılan bu tescil işlemleri çalışmalarında maddi olarak hiçbirimize bir faydası yok ama Gaziantep ve Türk mutfak kültürüne büyük bir hizmetin ilk adımları olarak görülmeli. Yapılan çalışmalar örnek alınarak GTO, GSO, Gaziantep Valiliği ve yerel yönetimler başta olmak üzere diğer STK’lar tarafından da desteklenerek Gaziantep mutfağının bütün öğeleri için ayrı ayrı tescil işlemleri yapılmalıdır. Gaziantep kültürü söz konusu olunca hepimizin bir araya gelmemiz lazım. Bizler üç STK olarak bundan sonraki tescil işlemlerinde diğer dernek ve kuruluşlara gerekli teknik ve bilgi desteğini sağlayacağız. Bu çalışmalarda Gaziantep kazançlı çıkacak. Bu yemekler bizim, ama bunu kanıtlayabilmemiz için tescil işlemlerini mutlaka yaptırmamız gerekir.”
Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. İlkay Gök Pınarlı da, yapılan çalışmalarla ilgili teknik bilgiler vererek, “Türkiye de belki dünyada bir ilk gerçekleştirildi. 30 adet yemeğin coğrafi tescil işlemi için gerekli çalışmaları tamamladık ve müracaatımızı yapıyoruz. Yemeklerin tescilinin alınmasına yönelik çalışmalara katkıda bulunan hiç kimsenin maddi olarak bir kazancı olmadı. Gaziantep yemek kültürünün korunması amacıyla üç dernek birlikte coğrafi tescil çalışmalarını başlattık. Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği olarak amaçlarımızın başında Gaziantep yemeklerinin orijinal haliyle korunması ve gelecek nesillere öğretilmesi, aktarılması, unutulmamasının sağlanmasıdır. Bu amaç doğrultusunda derneğimiz projeler hazırlayarak her türlü desteği vermekte ve çalışmaktadır. Yemek tescili çalışması da bunlardan biridir" dedi.
"Çalışmaya başladığımızda yemek tescili için Gaziantep Kulübü Derneği ve Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneğinin de yemeklerin tescilini almak için araştırma yaptıklarını öğrendik ve ardından üç dernek iş birliği yaparak birlikte gerçekleştirmeye karar verdik" diyen İlkay Gök Pınarlı, şöyle devam etti:
"Kararın ardından her dernekten Gaziantep yemeklerini bilen bu konu da bilgisi olan, araştırma yapmış, kitap yazmış üyelerden oluşan bir komisyon oluşturuldu ve hızlı bir şekilde çalışmaya başlandı. Şubat 2011 tarihinde yemeklerin tescil çalışmalarına başlayan üyeler öncelikle yemeklerin isimlerini ardından da her bir yemeğin orijinal tariflerini belirlediler. Bu süreç yaklaşık altı ay sürdü ve ardından yemeklerin tescil çalışmalarına destek verecek işletmeler, devlet kurum ve kuruluşları ile görüşmeler yapıldı. Bu çalışma şimdiye kadar sahiplenilmemiş, araştırdığımızda hiçbir yazılı tarihçesi veya bundan 20-25 yıl öncesine kadar yazılı bir kitabı olmayan, değeri yalnızca sözde kalan, çoğu kayıt altına alınmadığı için unutulmuş belki orijinalliğini yitirmiş, yemek kültürünün korunmasına destek verecektir. Coğrafi tescil sayesinde bu yemeklerin; orijinal tarifleri resmileşecek, devlet kayıtlarına geçecek ve belki yüz yıl sonra bu tarifler aynı şekilde kayıtlı olarak devlet evraklarında yer alacak, Başka şehir ve ülkenin yemeklere sahip çıkma olasılığı ortadan kalkmış olacaktır. Kurulan komisyonda Prof. Dr. İsmail H. Özsabuncuoğlu (komisyon başkanı), Ragıp Güzelbey, Akten Köylüoğlu, Sermin Ocak, Özden Özsabuncuoğlu, Eray Tatar, Gonca Tokuz, Şef Doğa Çitçi, Rıdvan Çağdaş ve Filiz Hösükoğlu görev aldı. Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneğine yemeklerin tescilinde; Dr. Abdülkadir Erbalcı (Sanpa Gıda San. ve Tic.A.Ş.) 5 adet yemeğin tescili için, geri kalan beş yemek için de dernek üyelerimizden Şirvan Payaslı (Şirvan Kebap Baklava), Baran Ölçer (Baran Endüstriyel Mutfak), Levent Aktaş (Ayıntap Baklava), Ramazan Budak (İmam Usta Lokantası), Uğur Acıoğlu (Acıoğlu Lokantası) maddi destek sağladılar. Hepsine bu duyarlı davranışlarından dolayı teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki sürçte de diğer Gaziantep yemeklerinin tescillerinin yapılması için gerekli çalışmaların başlatılması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için Gaziantep Valiliğimiz ve yerel yönetimlerimiz başta olmak üzere GTO, GSO ve diğer STK’lara büyük görevler düşmektedir. Yeni yapılacak tescil işlemlerinde bizler gerekli rehberliği yapmaya hazırız."
Gaziantep Kulübü’nün Gaziantep kültürüne ve sanatına sahip çıkarak gelecek nesillere aktarılmasında önemli bir misyon üstlendiğini ifade eden Gaziantep Kulübü eski başkanı Gamze Aşnük ise, şunları söyledi:
“Gaziantep Kulübü Derneği 1993 yılında kuruldu. Gaziantep’i seven ve alanında belli noktalara gelmiş olan iş insanlarının kurmuş olduğu bir dernektir. Amacı Gaziantep’in sorunlarını araştırmak ve gücü oranında çözüm üretmektir, kamu kurum ve kuruluşlarıyla iş birliği halinde projeler üretmektir. Gaziantep’in çok geniş bir kültürel mirası var çok geniş bir alana yayılmış kültürel mirası var. Bu kültürel mirasın gelecek nesillere sağlıklı aktarılmasını Gaziantep Kulübü bir misyon olarak üstlenmiştir. Bu projede bu misyonun bir parçasıdır. Bu güzel çalışmanın ilginç bir öyküsü var. Hepimiz aslında Gaziantep kültürünün en önemli unsuru olan yemek kültürü hakkında geniş bilgilere sahibiz. İyi yemeğin nasıl olduğunu hepimiz biliyoruz. Birde milliyetçilik duygularımız var. Farklı illerde Antep yemekleri adı altında yediğimiz yemeklerin lezzetini alamıyoruz. Bizlere Antep yemeği olarak sunulan yemeklerin bildiğimizden çok farklı bir yapılışı var. Ama bizlere Antep yemeği olarak sunuluyor. Biz bu konuları konuşurken ulusal bir gazetede Gaziantep mutfağının en önemli yemeklerinden birisi olan yuvalamanın tarifini okuduk. Yanlış bir tarifti. Bu tarif üzerine Gaziantep yuvalamasının bütün özellikleriyle kamuoyuna tanıtılmasını planlarken kendimizi bu çalışmanın içerisinde bulunduk. Daha sonrasında konunun uzmanlarıyla tescil için iş birliği yaptık ve hep birlikte çok güzel bir çalışma başardık. Gaziantep’e hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Tahir Tekin Öztan’ın da dediği gibi bu el birliğiyle yapılacak bir çalışma. Bundan sonra diğer sivil toplum kuruluşlarının da umarız birer ikişer Antep yemeğinin tescilini yaptırır. Böylece gelecek nesillere Antep Yemeklerinin sağlam bir tabana oturtularak aktarılması sağlanmış olur.”
Düzenlenen törende Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İlkay Gök Pınarlı çalışmalara destek ve katkılarından dolayı Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma ve Geliştirme Derneği Başkanı Tahir Tekin Öztan ile Gaziantep Kulübü Derneği eski başkanı Gamze Aşnük’e günün anısına birer plaket vererek çalışmayı destekleyen komisyon üyeleri ve aşçılarla hatıra fotoğrafı çektirdiler.
TESCİLİ ALINACAK ANTEP YEMEKLERİ
Yapılan çalışmalarda Gaziantep Gastronomi ve Aşçılar Derneği; Öz Çorba, Şiveydiz, Ekşili Taraklık, Keme Kebabı, Sebzeli Peynir Böreği, Firik Pilavı, Katmer, Beyran, Kilis Kebabı ve Samsaklı-Bahdenizli Kebabın, Anadolu Mutfağını Koruma, Araştırma Ve Geliştirme Derneği; Yuvarlama, İçli Köfte, Ali Nazik, Lahmacun, Yeni Dünya Kebabı, Çiğ Köfte, Simit Kebabı, Soğan Kebabı, Antep Salatası ve Ezogelin Çorbası’nın, Gaziantep Kulübü Derneği ise; Alaca Çorba, Sarımsak Aşı, Akıtmalı Köfte, Sarımsak Kebabı, Zeytin Böreği, Özbek Pilavı, Malhutalı Köfte, Buhara Pilavı, Maş Piyazı ve Peynirli İrmik Helvası’nın Türk Patent Enstitüsü’nden tescilini alabilmek için gerekli işlemleri başlattılar.
Tescil işlemlerinin ortalama bir yıl süreceği ve sürenin sonunda her yemek için ayrı ayrı tescil belgelerinin verileceği ifade edildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Muhteşem çocuklardan konsere davet Tepebaşı Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenecek şenlikte konser verecek olan İki Elin Sesi Var Çocuk ve Gençlik Senfoni Orkestrası, konser öncesi son provalarını yapıyor. Öğrenciler ise tüm Eskişehirlileri konsere davet etti. Tepebaşı Belediyesi milli günlerde vatandaşlar için özel etkinlikler düzenlemeye devam ediyor.27 Nisan Cumartesi günü de birbirinden renkli etkinlikler, özellikle çocuklar olmak üzere kent halkı ile buluşacak. Vecihi Hürkuş Havacılık ve Teknoloji Parkı’nın ev sahipliği yapacağı kutlamalar İki Elin Sesi Var Çocuk ve Gençlik Senfoni Orkestrası’nın vereceği konser ile başlayacak. Simay Pala’nın şefliğinde gerçekleşecek konserin hazırlıkları ise tüm hızıyla devam ediyor. Elde ettiği başarılar ile ünü Türkiye sınırlarını aşan İki Elin Sesi Var Çocuk Senfoni Orkestrası, hazırlıklarını sürdürürken, öğrenciler müzik yapmaktan ve izleyici karşısına çıkacakları için de çok heyecanlı olduklarını söylüyor. Öğrenciler ayrıca tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlarken konserlerine davette bulundu. Yeşiltepe Yaşam Merkezi’ndeki eğitim ve çalışma merkezinde verecekleri konser için hazırlanan 35 öğrenci, Can -Can, Radetzky March, İzmir Marşı, 10. Yıl Marşı, Bugün 23 Nisan adlı eserlerini seslendirecek. Gösteriler gerçekleştirilecek Konserin akabinde halk oyunları, bale, modern dans, ritim, tekvando, aikido, jimnastik gösterileri gerçekleştirilecek. Tepebaşı Belediyesi yetkilileri de tüm Eskişehirlileri 27 Nisan Cumartesi günü saat 13.00’te gerçekleşecek etkinliklere katılmaya ve 23 Nisan coşkusunu paylaşmaya davet etti.
Diyarbakır Diyarbakır’da temizlik kampanyası başladı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, temizlik ekipleriyle birlikte Bağlar ilçesi Dörtyol mevkiinde temizlik kampanyasının startını verdi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı ekipleri, kent merkezindeki 136 ana arter, meydan, şehirlerarası otobüs terminali, ilçe otogarı, özel ve kamu hastanelerinin acilleri ve bekleme yerlerinin temizliği için temizlik kampanyası başlattı. Bağlar ilçesi Dörtyol semtinde startı verilen kampanya çalışmasına Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, Bağlar Belediyesi Başkanı Leyla Ayaz ve Siraç Çelik, Yenişehir Belediye Başkanı Safiye Akdağ ve Mehmet Ergün katıldı. Başkanlar, temizlik araçları ve temizlik personeli ile birlikte cadde ve kaldırımları köpüklü su ile yıkadı. Vatandaşlar çalışma sırasında başkanlara yoğun ilgi göstererek alkışlarla destek verdi. "Daha temiz bir Diyarbakır için çalışacağız" Kampanyaya ilişkin açıklama yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Serra Bucak, Bağlar, Yenişehir, Sur ve Kayapınar belediyeleriyle birlikte kentin 136 noktası için temizlik çalışması ve kampanyasını başlattıklarını belirterek, “Bugün kampanyanın startını, büyükşehir, Bağlar ve Yenişehir Belediye başkanları, halkımız ve temizlik ekiplerimizle birlikte Bağlar Dörtyol’dan veriyoruz. Çalışmamızda caddelerimiz, kimyevi olmayan yıkama yöntemiyle temizlenecek. Bugünden itibaren daha temiz bir Diyarbakır ve daha temiz bir Bağlar için kampanyamızı sürdüreceğiz. Kentin temizliği için çöplerimizi konteynerlere ve çöp kutularına atalım ve kentimizi temiz tutalım. Yolumuz açık olsun” dedi. Bağlar’da caddeler temizlendi Temizlik personeli ekipler halinde gece boyunca Bağlar ilçesindeki Nuket Coşkun, Fatih ve Görsel caddelerini köpüklü su ile yıkayarak temizledi.
Trabzon Enis Bardhi: "Serbest vuruş istatistiğinde Messi’den daha iyiydim" Trabzonspor’un Kuzey Makedonyalı oyuncusu Enis Bardhi, İspanya’da oynarken 25 serbest vuruşta 7 gol atarken, Messi’nin ise 52 serbest vuruşta 8 gol attığını belirterek, yüzdeye bakıldığında bu alanda Messi’den daha iyi olduğunu söyledi. Trabzonspor’un 28 yaşındaki Kuzey Makedonyalı futbolcusu Enis Bardhi, Trabzonspor Dergisine röportaj verdi. Duran topları kullanırken isabet yüzdesi nedeniyle kendisine ’Keskin Nişancı’ diyenlerin çok olduğunu belirten Bardhi, "Trabzonspor’da her şeyin bir parçası olmaktan dolayı müteşekkirim. Çünkü burası çok büyük bir kulüp. Buraya geldiğimde, bu ligin şampiyonu olmuş bir takıma geldiğimi her yönüyle hissettim. Bu insanlarla çalışmaya devam ederek önemli işler başarmak istedim. Ama geçen yıl işler istediğimiz gibi gitmedi, herkes adına zorlu geçti. Ayrıca kendi adıma zorlayıcıydı. Çünkü ben şöyle bir insanım; eğer katkı veremediysem, kazansak da kaybetsek de iyi oynasak da kötü oynasak da kendimi üzgün ve kötü hissediyorum. Geçen yıl haftalar geçtikçe üzüntüm daha da artıyordu. Bu ne kulüple ne de kişilerle ilgiliydi, üzüntümün sebebi kendi adıma yardım edemiyor ya da takıma katkı veremiyor olmaktı. Zaman geçtikçe daha iyiye gitmeye, kafamı daha rahatlatmaya ve akışına bırakmayı öğrendim. Sonrasında da adım adım en iyi yapabildiğim şekilde oynamaya başladım. Çok da iyi hissetmeye başlamıştım ve kendime şu sözü söylemiştim; ne olursa olsun hep mutlu olacağım. Çünkü yaklaşık bir yıl gibi uzunca bir süreç boyunca iyi hissetmemiştim. Bu yıl daha iyi başladık diye düşünüyorum, umuyorum işler istediğimiz gibi gider. Bir planımız var ve önümüzde yapmamız gereken önemli işlerimiz var. Ve sezon sonunda da bunları başardığımızı görmeyi çok isterim" dedi "Messi ile karşılaştırmaya sokulmak bile iyi hissettiriyor" İspanya’da oynadığı dönemde Messi’den sonra en fazla frikik golü atan oyuncu olduğunun hatırlatılması üzerine Bardhi, "Ondan daha iyi olduğum zamanlar da oldu. Çünkü ben 25 faul atışında 7, o ise 52 faul atışında 8 gol atmıştı. Yüzdeye bakınca ben daha iyiydim. Biraz da gerçeğin olduğu bir şaka diyelim. Bu türden karşılaştırmaları yaptıklarında kendimi gerçekten çok iyi hissediyorum. Gelmiş geçmiş en iyi oyunculardan birisiyle bir karşılaştırmaya sokulmak bile tabii ki iyi hissettiriyor. Kendimi çok iyi ve gururlu hissediyorum. Her gün daha fazla çalışma ve ona yaklaşabilme hırsını veriyor bu durum. Ve henüz 22 yaşındayken ve bir sezonda 7 frikik golü attığında tabii ki ister istemez biraz havalı bir duruş da oluyor. Çünkü gençsin ve nasıl davranman gerektiğini bilmiyorsun. Ama şu an hayatımda en sakin olduğum, en iyi süreci yaşadığım bir dönemdeyim. Geçmişe dönüp baktığımda yaptıklarımdan gurur duyuyorum diyebiliyorum" diye konuştu. "Geçen yıl benim adıma çok zorlu geçti" Geçtiğimiz sezonun kendisi adına çok zorlu geçtiğini belirten Makedon futbolcu, "Bunu kimseye söylememiştim, söylemek de tabii ki zor ama; insanların da bunu bilmesini istiyorum. Geçen yıl benim adıma çok zorlu geçti. Sanki üzerimde bir ağırlık varmış ve bu ağırlığı kaldıramıyormuş, taşıyamıyormuş gibiydim. Bu yükten kurtulmanın tek yolu da buradan ayrılmakmış gibi gözüküyordu. Ama o günlerin sonrasında bir sabah uyanıp dedim ki; ‘Böyle ayrılamam. Bu şekilde gitmek istemiyorum. Ben bir şey başarmak ve burada kalmak zorundayım.’ Ve bunun üstesinden gelmeyi başardım sonunda. Onun dışında tabii ki daha önceleri, gençken yaşadığım zorluklar, dizimden geçirdiğim operasyon vardı. Korktuğum anlar da olmuştu. Yani yaşadığım çok an var aslında. Ama asla ve asla ’Pes edeceğim’ demedim. Ben o kadar kolay pes etmem" ifadelerini kullandı. "Futbolu çok seviyorum" Çocukken Manchester United’ı çok sevdiğini belirten Bardhi, "Beğendiğim Cristiano Ronaldo’ydu. Real Madrid’e gittiğinde ise artık onu sevmemeye başlamıştım. Sonrasında ise Messi. Ben futbolu çok seviyorum, izlemeyi de çok seviyorum, ama böyle kimseyle değişmem dediğim biri yok. Bütün gücümle savunurum dediğim biri yok ama Messi Messi’dir" açıklamasını yaptı. "Saha içinde ve saha dışında kimseyi yargılamam" Saha içinde ve saha dışında kimseyi yargılamadığını belirten 28 yaşındaki oyuncu, "Ben böyle biri değilim, asla bunu söylemem. Hep dediğim bir şey var; Allah bile affederken, biz kimiz ki affetmeyeceğiz. Herkes hata yapıyor, ben de hatalar yapıyorum. Her gün her dakika hata yapabiliyoruz. Eğer affedersen sen kendini daha büyük hale getirirsin, karşındakini değil. O yüzden ne saha içi ne saha dışında kimseyi yargılamam" şeklinde konuştu. Trabzon şehri ile ilgili olarak ise Bardhi, "Birçok kez anne-babam ve kız arkadaşımla dışarı çıkıyoruz. Sahilde çok güzel yerler var ve yürüyüşe çıkıyoruz. Yemekler hoşuma gidiyor. Özellikle balık yemeyi seviyorum. Akşam yemeğine gidiyoruz. Daha uzun bir tatilimiz olduğunda Uzungöl’e de gidiyoruz. Dağları görmeyi seviyorum" ifadelerini kullandı.
Zonguldak Zonguldak-Filyos tünellerindeki çalışmalar aralıksız sürüyor Zonguldak-Filyos arasındaki tünel ve yol çalışmaları aralıksız sürüyor. AK Parti Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı, Kilimli- Muslu tünellerini ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Yüklenici firma yetkililerden bilgiler alan Avcı, “Zonguldak’ımızı Filyos’a, Filyos Vadisi Projesine bağlayacak olan ve iki etaptan oluşan Kilimli-Muslu, Muslu-Filyos arasındaki çalışmalar için bütün tünellerimizi ziyaret ettik. Bildiğiniz üzere büyük bir heyecanla takip ettiğimiz Kilimli-Muslu’muza bağlayan bir projemiz var. 3 bin metrelik giriş, 3 bin metrelik dönüş olmak üzere altı bin metrelik bir tünel açımı söz konusu olacak. Şuan da tünel açılımı deniz kısmı bin 400 metre, iç kısım bin 390 metre durumundadır. Görüyoruz ki tünelin aşağı yukarı yarısına gelmiş durumdayız. Buradaki çalışmalar yüz yetmiş personelle devam ediyor. Hız kesmeden gece- gündüz devam eden bir çalışma var. İnşallah bundan sonrada hız kesmeden devam edecek. Kurban Bayramı’ndan sonra inşallah Muslu, Zonguldak yönüne doğru da ikinci etap olarak gördüğümüz yani tünenin iki taraflı çalışması sağlayacak organizasyonumuz başlayacak” dedi. “Zonguldak Filyos arası 16 dakikaya inecek” Muslu-Filyos arasındaki projedeki tünel sayılarına ilişkin konuşan Avcı, “Projede yaptığımız tadilat ile birlikte tünel sayımızı 5 giriş, 5 bölüşe indirdik. Proje genelinde ise; tünel açılımı 18.500 metre olacak. Şu anda bunun 7.930 metresini açmış durumdayız. Diğer yandan biz hem tüneli açıyoruz hem de akabinde nihai kaplama dediğimiz çalışmaları da bir yandan yapıyoruz. Bu seviyemizde 3330 metre seviyesinde ilerlemiş durumdayız. Önemle belirtmeliyim ki; Artvin’den başlayıp İstanbul’a kadar devam eden Karadeniz Sahil Yolu’nun önemli bir aksını teşkil ediyor bu yol ve bizim Zonguldak’tan Filyos’a 16 dakika gibi bir zaman içerisinde ulaşımı kolaylaştıracak bir projeden bahsediyoruz. Bu vesileyle; bu projenin yapılması talimatını bizzat kendisi veren Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, yakın takipleri için Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’na, yüklenici firmada çalışan tüm personelimize teşekkür ediyoruz. Bu projeyle birlikte biz biliyoruz ki Zonguldak’ımız özellikle istihdam anlamında çok büyük bir açığını yüklenecektir. Her şey Zonguldak’ımızın Türkiye Yüzyılında Kuzey’in Yıldızı olması için.”
Mersin Mersin’de yollar yenileniyor Mersin Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi ekipleri, kent genelinde yol ve asfalt çalışmalarına aralıksız olarak devam ediyor. Gerek altyapı çalışmaları, gerekse de doğal şartlar sebebiyle bozulan yollarda faaliyetlerini yoğunlaştıran yol yapım ekipleri, ömrünü tamamlayan veya deforme olan yollarda asfalt sökülmesi işleminin ardından, asfalta hazırlık çalışmalarına geçiyor. Zemin etüdü yaparak bozuk yolları düzeltip iyileştiren ve sıcak asfalt serim çalışması gerçekleştirerek ulaşım kalitesini yükselten ekipler, 4 merkez ilçedeki çalışmalar kapsamında, Akdeniz İlçesi Özgürlük Mahallesi’nde bazı sokaklarda kısmi kaplama çalışması yaparak yolları iyileştirdi. Hız kesmeden faaliyetlerine devam eden ekipler, Yenişehir ilçesi 50. Yıl Mahallesi, Kuzeykent Mahallesi, Akkent Mahallesi, Mezitli ilçesi Yenimahalle Yüksek Harman Caddesi, Çamlıca Mahallesi Atatürk Caddesi, Çankaya Mahallesi ve son olarak Mezitli ilçesi Yeni Mahalle Stadyum Caddesi’nde sıcak asfalt serim çalışması gerçekleştirdi. Vatandaşların sıklıkla kullandığı, insan sirkülasyonunun fazla olduğu alanlarda faaliyetlerine devam eden ekipler, Toroslar ilçesi Yalınayak Mahallesi Atatürk Caddesi’nde ise yol açma, genişletme ve kavşak düzenleme çalışmalarını tamamladı. Kentteki ulaşımın kalitesini, konforunu ve güvenliğini artırarak yüksek standartlarda yolları mahalle sakinlerinin hizmetine sunan yol ve asfalt ekipleri, çalışmalarını kısa süre içerisinde tamamlayarak vatandaşlardan tam not alıyor. Yol yapım ekipleri, kent genelindeki ana arterlerin üstyapılarının bakım, onarım ve yapım işlerine, plan ve program dâhilinde devam edecek.
Ankara ATO Başkanı Baran, ATO Meclisi’nde Başkent’ten direkt uçuşlar konusunu değerlendirdi Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, ATO’nun Ankara’dan yurt dışına direkt uçuşlar konusunda yaptığı çalışmalarla pandemi öncesi dönemde bu konuda ilerleme kaydedildiğini dile getirerek, “Pandemi tüm gelişmeleri tersine çevirdi. Bugün İstanbul Havalimanı’ndan haftalık yurt dışı uçuş sayısı 4 bin iken Esenboğa Havalimanı’ndan sadece 160 uçuş gerçekleştirildiği görülüyor” dedi. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Ankara Ticaret Odası’nın Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Meclis üyelerine hitaben yaptığı konuşmada Başkent’ten yurt dışına direkt uçuşlar konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ankara Ticaret Odası’nda yönetime geldikleri günden bu yana Başkent’ten yurt dışına direkt uçuşların artmasına yönelik çalışmalar yaptıklarını dile getiren Baran, konuyu ilgili mercilere taşıdıklarını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın destekleriyle pandemi öncesinde bu konuda ilerleme kaydedildiğini söyledi. Başkent’in gelişimi açısından yurt dışına direkt uçuşların önemine dikkat çeken Baran, “Ankara’nın ticaret, ihracat ve turizm başta olmak üzere hangi alanda gelişmesi söz konusu olursa olsun konu daima yurt dışına direkt uçuşlara geliyor. Sizin de yakından bildiğiniz gibi göreve başladığımız günden bu yana, bu konu bizim gündemimizin ilk sıralarında yer aldı. 2020 yılına kadar şehrimizden yurt dışına direkt uçuşlar konusunda bir ivme yakalamıştık ancak bu süreçte başlayan pandemi tüm gelişmeleri tersine çevirdi. Türk Hava Yolları’nın iştiraki olan AnadoluJet’in merkezinin Ankara yapılacağı söylendi ancak sonradan bundan vazgeçildi. Sonra AnadoluJet’in adı da değiştirilerek AJet adında yeni bir marka oluşturuldu. Geldiğimiz noktada, İstanbul Havalimanı’ndan 120 ülke 280 destinasyona, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan 51 ülke ve 154 destinasyona uçuş gerçekleştiriliyorken, Esenboğa’dan sadece 25 ülke 41 destinasyona uçulabiliyor. İstanbul Havalimanı’ndan haftalık yurt dışı uçuş sayısı 4 bin iken, Esenboğa Havalimanı’ndan sadece 160 uçuş gerçekleştirildiği görülüyor. Diğer yandan yeni düzenleme neticesinde AJet Yolcuları CIP hizmetlerden yararlanamadığı gibi uçak içi ikram da alamıyor” dedi. Direkt uçuşlarda THY talebi Baran, Ankara’dan direkt uçuşların sadece AJet ile yapılabildiğini, Türk Hava Yolları ile yolculuk yapmak isteyenlerin İstanbul aktarmalı seyahat edebildiğini belirterek, “Ankara’dan yoğun talep gören hatlarda, direkt uçuşların Türk Hava Yolu ile de gerçekleştirilmesi sağlanmalı. Yolculuk yapmak isteyenlere seçenek sunulmalı” diye konuştu. “16 destinasyona direkt uçuş talebimizi Bolat’a ilettik” ATO Başkanı Gürsel Baran, geçtiğimiz haftalarda ATO Başkan Yardımcısı Temel Aktay ve Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ömer Çağlar Yılmaz ile birlikte Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Ahmet Bolat’ı ziyaret ederek, konuya ilişkin hazırladıkları detaylı bir dosya ilettiklerini söyledi. Baran, “Ticaret ve yatırım ilişkileri gibi gerekçelerle Ankara’dan aktarmalı uçulan, Brüksel, Roma, Barselona, Zürih, Aşkabat ve Saraybosna’nın da aralarında bulunduğu 16 destinasyona direkt uçuş konulmasına ilişkin taleplerimizi Sayın Bolat’a ilettik. Ankara Ticaret Odası olarak bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Ankaramızın ve ülkemizin gelişimi ve ilerlemesi için iş dünyası olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.