EKONOMİ - 11 Ocak 2012 Çarşamba 15:49

İKLİMLENDİRME SANAYİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ GENEL KURULU

A
A
A
İKLİMLENDİRME SANAYİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ GENEL KURULU

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, iki yeni rakamı açıklayarak, 2011 yılının ilk 11 ayında Türkiye’ye gelen doğrudan yatımı miktarının 12.1 milyar dolar olduğunu bunun da 2010 yılının yılın aynı dönemine göre yüzde 70 artış demek olduğunu söyledi. Çağlayan, 1-10 Ocak 2012 itibariyle ihracatın 2.8 milyar dolar olduğunu bunun da ihracatta tarihi rekor kırılan 2011’in aynı döneminden yüzde 21.9 daha fazla olduğunu söyledi.
Bakan Çağlayan, yeni kurulan İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği’nin 2012 Yılı Seçimli Olağanüstü Genel Kurulu’na katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Çağlayan, iklimlendirme sektörünün 2011 yılının ilk 11 aylık döneminde 5.1 milyar dolarlık bir ithalatı, buna karşılık 4.6 milyar da dolar da ihracatı olduğunu belirterek, arada 500 milyon dolarlık bir açık bulunduğunu bildirdi. Ancak bu konuda iyi gelişmeler olduğuna işaret eden Çağlayan, 2012 yılında ihracatçı birliğinin farkını ortaya koyarak
artıya geçeceğini ümit ettiğini söyledi.
Dünyada 70 milyar dolar hacme sahip olan bu sektörün gelecek iki yılda 85 milyar dolar seviyesine çıkmasının beklendiğini vurgulayan Çağlayan, "Biliyoruz ki ülkemizde de sektörün yurt içi ve dışındaki payı giderek artacaktır. 2023 hedefi sektör olarak 20 milyar dolardır. Yani 500 milyar dolarlık ihracat hedefi içinde 20 milyar dolar. Ama bunun artacağını umuyorum" dedi.
Çağlayan, iklimlendirme sektörünün ihracat ramaklarının artması için müteahhitlik ve müşavirlik sektörü ile yakın işbirliği içinde çalışması gerektiğini de vurguladı. İhracat hedefinin 2012 için 150 milyar dolar seviyesi olduğunu belirten Çağlayan, bu konuda muhalefet eden kesimlere rağmen 2011’de 134.6 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştiren ihracatçılara teşekkür etti. İhracatçılara seslenen Bakan Çağlayan, "Ben sizlere inanıyorum. Bakanlığımdaki tüm arkadaşlarım sizlerin 24 saat emrindeyiz, tamamıyla
sizlerin hizmetindeyiz. Siz yeter ki 150 milyar doları yakalayın. Bizim sizden isteğimiz moralleri yüksek tutmak. İşinize bakın, yolunuza bakın. Siz zaten ne yapacağınızı biliyorsunuz" dedi.
"HER GÜZELİN BİR KUSURU VARDIR"
Ekonomideki birçok güzel gelişmeye rağmen ’Her güzelin bir kusuru olduğunu’ ifade eden Bakan Çağlayan, bu konudaki iyileşmelerin başladığını söyledi. Bugün cari açık Kasım ayı rakamlarının açıklandığını belirten Çağlayan, "Kasım ayı rakamları gösterdi ki, cari açıkta düşüşler devam ediyor. Hatta öyle bir düşüş var ki; Kasım cari açık rakamı 5,19 milyar dolar oldu. Bu, 2011 yılının en düşük üçüncü açığı. Geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13 azalmış durumda. 2010’daki cari açık yıl genelinde 2011’in çok
çok altındaydı. Ama ay olarak baktığımızda geçen yılın aynı ayının yüzde 13 altında" dedi.
"CARİ AÇIĞIN EN BÜYÜK SEBEBİ MERKEZ BANKASI’NIN ESKİ YÖNETİMİ"
İlk 6 ayda cari açığın yüksek çıktığını ve bunun çeşitli sebepleri olduğunu belirten Çağlayan, Merkez Bankası’nın eski yönetimine yüklendi. Çağlayan, şunları kaydetti:
"En büyük sebebi Merkez Bankası’nın eski yönetiminin yıl başından evvel geçen yıl tüm ikazlarımıza rağmen almakta adeta direndiği, bir yerde muhalefet ettiği Para Politikası Kurulu’nun zamanında almadığı tedbirlerden dolayı Türk Lirası’nın aşırı değerlenmesinin sonucu olarak ortaya çıkan bir ithalat ve cari açık rakamıydı.
İlk 6 ayın cari açık ortalaması 7.5 milyar dolardı. Şimdi bakın son 2011’de son 5 ayın cari açık ortalaması 5 milyar dolara düşmüştür. Ve 11 aylık cari açık ortalaması 70,2 milyar dolar olmuştur."
"SİTEMİM SUNİ CENNET YARATANLARA"
Cari açıkta sadece mal değil, hizmet ticaretinin de önemli bir kalem olduğuna işaret eden Bakan Çağlayan, döviz kazandırıcı hizmetler ve döviz gelirlerinin de son derece önemli kalemler olduğunu söyledi. Türk Lirası’nın değerlenmesinin cari açığı en çok tetikleyen etken olduğunu ifade eden Çağlayan, bunun otomotiv sektöründe geçen yıl görüldüğünü söyledi. Çağlayan, şöyle konuştu:
"1 Euro’nun 1.90 TL olduğu bir ortamda Türk insanının 6-8 aylık kuyruklara girerek Almanya’daki Hans’ın istihdamının korunması noktasında neler yaptığını gördük. Tenkit etmiyorum. Ama tenkit edilmesi gereken Türk Lirasını bu kadar aşırı değerlendirip suni cennet yaratanlara benim özellikle sitemim. Bu ister istemez ithalat portföyünü, ithalat yapısını değiştirdi. Zaman zaman ihracatta söyleyecek sözleri olmayan-ama muhalefet yapacak ya mecbur; yapmak zorunda hissediyor kendini-insanlar ’Ya Sayın Bakan
sadece ihracat rakamlarını söylüyor ithalatı söylemiyor’ diye kamuoyunu yanlış bilgilendiriyorlar. Doğru söylemiyorlar. İthalat rakamlarında benim saklayacak bir şeyim yok ki. İthalat rakamları da tamamen şeffaf sadece firma isimleri hariç açıklanıyor. Kaldı ki ben Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı olduğum günden itibaren ithalat rakamlarını da çıkıp her zaman açıkladım. Bu yıl da 2011 yılına ait somut veriler açıklandığı gün hemen bir iki gün sonrasında basın toplantısı ile ithalatı değerlendireceğim.
Hani ağzı olup konuşanlar var ya, işte cari açıktan, ithalattan bahsedenlerin, bunların kendilerinin cari açıktaki, dış ticaretiın, yolunuza bakın. Siz zate açığındaki rollerini sizinle paylaşacağım. Taşların yerinden oynadığı açıklamalar olacak."
"ARTIK TÜRK İHRACATÇISI HAMALLIK YAPMAMALI"
Türk sanayicisinin önce zihinsel ve yapısal değişim ve dönüşüme ihtiyacı olduğunu vurgulayan Çağlayan, teknoloji yoğun üretim yapmayanlarla yola devam edilmeyeceğini söyledi. Çağlayan, "İleri teknoloji, yüksek katma değer ihtiva etmeyen yatırımlar asla tarafımızdan desteklenmeyecektir. Biz bugün olduğu 1 kilogramlık ihracatı 1 dolara mı yoksa rakiplerimiz gibi 10 dolara, 100 dolara mı yapalım? İşte bunun karar aşamasındayız. Aslında sorunun cevabı zaten içinde. Ben Türk sanayicisinin, mühendisinin, her
türlü imkanın buna hazır olduğunu görüyorum. Artık Türk ihracatçısı hamallık yapmamalıdır" dedi.
"İLK 11 AYDA DOĞRUDAN YATIRIM 12.1 MİLYAR DOLAR"
Bakan Çağlayan, bir rakamı da ilk kez açıklayacağını belirterek, "2011 yılının ilk 11 ayında Türkiye’ye gelen doğrudan yatımı miktarı 12. 1millar dolar oldu. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70’lik artış var. Bu doğrudan yatırım miktarının yüzde 86’si Avrupa’dan geliyor. Türkiye siyasi istikrarıyla, genç nüfusuyla, böyle müteşebbisleriyle yatırım açısından en sıcak iklimdir şu anda. Bunu cari açık açısından çok önemsediğim için söylüyorum" dedi.
"2012’NİN İLK 10 GÜNÜNDE İHRACAT 2.8 MİLYAR DOLAR"
Cari açığın bir ülkenin kaderi olmadığını ve cari açığın bir risk faktörü olmaktan kurtarmayı hedeflediklerini de belirtti. Çağlayan, 1-10 Ocak 2012 tarihlerine ait ihracat rakamlarını da açıklayarak, "İhracat rakamlarını gün gün takip ediyorum. 1-10 Ocak 2012 itibariyle ihracat 2.8 milyar dolar olmuştur. Bu ilk 10 günlük ihracatımızın artışı geçen yılın, yani tarihi rekor kırdığımız 2011’in aynı döneminden yüzde 21.9 daha fazladır. Yani biz Ocak ayına da bereketli girdik. 10 takvim günü 8 iş günü
boyunca yaptığımız ihracat. 2.8 milyar dolardır. Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur" diye konuştu.
"DEVLET TEŞVİKLERİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR"
İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği Başkanı Levent Aydın ise, sektörün, sahip olduğu dinamikler ile yakın gelecekte dış ticaret fazlası veren bir sektör olmasının amaçlandığını belirterek, "Sektörümüzü dünya pazarlarında öne çıkaracak, enerji tasarruflu ürünlerin desteklenmesi; teknik danışmanlık ve proje firmalarına verilen desteklerin etkinleştirilmesi ile uluslararası fuar ve dış ticaret heyetleri desteklerinin arttırılması gibi devlet teşvikleri bizim için hayati önem taşımaktadır" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Dalaman’da yeni dönem muhtarlar toplantısı yapıldı Dalaman Kaymakamlığı, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonrası mazbatalarını alan mahalle muhtarlarıyla ilk toplantısını gerçekleştirdi. Dalaman Kaymakamlığı, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nin ardından göreve başlayan mahalle muhtarları ile yeni dönemin ilk toplantısını yaptı. Dalaman Kaymakamı Mesut Yakuta’nın başkanlık ettiği toplantı, ilçenin önde gelen yöneticilerini ve muhtarları bir araya getirdi. Toplantıya, Garnizon Komutanı Hava Silah Sistem Albay Halil Gökçe, Belediye Başkanı Sezer Durmuş, İlçe Emniyet Müdürü, İlçe Jandarma Komutanı, İlçe Milli Eğitim Müdürü, İlçe Nüfus Müdürü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü, Orman İşletme Müdürü ve seçilen muhtarlar katıldı. Toplantıda, muhtarların sorumluluk alanları, mahallelerin ihtiyaçları ve gelecek dönemde gerçekleştirilmesi planlanan projeler ele alındı. Ayrıca, ilçenin genel güvenliği, eğitim kalitesi ve sosyal hizmetlerin iyileştirilmesi gibi konular da gündeme geldi. Katılımcılar, ilçenin kalkınması ve halkın refahı için ortak çalışma yürütme konusunda fikir birliğine vardı. Dalaman Kaymakamı Mesut Yakuta, toplantının ardından yaptığı açıklamada, “Mahalle muhtarlarımızla birlikte ilçemizin her köşesine hizmet götürmeyi hedefliyoruz. Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantı, bu hedefe ulaşmak için atılan önemli bir adım oldu” dedi.
Bursa BUTGEM’de istihdam odaklı “Mesleki Eğitim İşbirliği” protokolü İmzalandı Bursa Ticaret Ve Sanayi Odası Eğitim Vakfı bünyesinde faaliyetlerini sürdüren BUTGEM ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı arasında “Mesleki Eğitim İşbirliği” protokolü imzalandı. Protokol çerçevesinde Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nde cezaları infaz edilen yükümlülere yönelik istihdam odaklı mesleki eğitim kursları düzenlenecek. BUTGEM’in Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan merkez binasında gerçekleştirilen protokole Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen, BTSO Divan Kâtibi Gülçin Güleç, BTSO Hizmet Ticaret Konseyi Başkanı Turgay Güler, BTSO Meclis Üyesi Irmak Aslan ve Bursa yargı camiasından önemli isimler de katıldı. Programın açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, insan kaynağının önemine işaret ederek, “Bursa’da 15-64 yaş arası nüfusun yarısı çalışma hayatının içinde. Ancak 1 milyona yakın insanımız, hiçbir ekonomik faaliyette yer almıyor. İşte bu merkezimiz tam da bu noktada çalışmayan nüfusun meslek sahibi yapılması ve sektörden gelen talepler doğrultusunda istihdama kazandırılmasını amaçlıyor.” diye konuştu. Mesleki eğitimin, sadece bireylerin geleceğini şekillendiren bir yol değil, aynı zamanda toplumların ve ülkelerin kalkınmasının temel taşlarından biri olduğunu ifade eden İbrahim Burkay, “Güçlü bir gelecek, ancak iyi kurgulanmış bir mesleki eğitim sistemi ile mümkündür. BTSO olarak eğitime yaptığımız yatırımı hiçbir şartta kaybettirmeyen ve en kârlı yatırım olarak görüyoruz. Bu kapsamda “insana yatırım geleceğe yatırımdır” anlayışıyla hareket ederek, mesleki eğitim, mesleki standartların yükseltilmesi ve istihdama dönük birçok önemli proje gerçekleştirdik.” dedi. İstihdamda örnek proje BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, yeme-içme, turizm ve konaklama sektörlerinin ihtiyaçları doğrultusunda BTSO Mutfak Akademi projesini hayata geçirdiklerini belirterek, “Mutfak Akademi, sosyal sorumluluk anlayışıyla özellikle kadınlarımızın, gençlerimizin ve dezavantajlı bireylerimizin de iş hayatına kazandırılmasında önemli bir görev üstleniyor. Bu kapsamda Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile birlikte çok önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bugün de bu alandaki çalışmalarımızı bir adım daha ileriye taşıyacak önemli bir işbirliği protokolü gerçekleştirdik. Sektörümüzün bölgesel iş gücü ihtiyaçları doğrultusunda, Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nde cezaları infaz edilen yükümlülere yönelik, istihdam odaklı mesleki eğitim kursları düzenleyeceğiz. Burada öncelikli amacımız dezavantajlı bireylerin mesleki eğitim yoluyla istihdama katılımlarına destek olmak, bu kişileri topluma faydalı bireyler haline getirerek sosyal uyumlarını kolaylaştırmaktır. Gerçekleştirdiğimiz protokolün kurumlarımız ve kentimiz için hayırlı olmasını diliyorum.” dedi. “Protokolü, farkındalık oluşturma adına çok kıymetli buluyorum” Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, BTSO’nun çok değerli bir kurum olduğunu ve Mutfak Akademi projesi ile bir irade ortaya koyduğunu söyledi. Türkiye’nin 85 milyonluk nüfusa sahip olduğunu belirten Solmaz, “Bizim için bütün vatandaşlarımız değerli. Bu noktada BTSO Yönetim Kurulu Başkanımızın çalışma arkadaşlarıyla göstermiş olduğu irade ile tüm vatandaşlarımızın faydalanabileceği bir model oluşturuldu. Kendi eğitimini yeterli görmeyen ve o eğitimle istediği yaşam standartına kavuşamayan insanlarımız var. Gerçekleştirdiğimiz iş birliğiyle vatandaşlarımızın bu sıkıntısını gidereceğiz. İmzaladığımız protokolü farkındalık oluşturma adına da çok kıymetli buluyorum. Burada alınan eğitim ile dezavantajlı gruplarımız iş aramasına gerek kalmadan iş sahipleri onları bulacak. Projeyi bu aşamaya kadar getiren başta BTSO Başkanı Sayın İbrahim Burkay olmak üzere BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen’e ve BTSO Meclis Üyesi Irmak Aslan’a teşekkür ederim.” diye konuştu. “Ekonomik kalkınmanın temeli mesleki eğitim” BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen, Türkiye’de ekonomik kalkınmanın temelini mesleki eğitimin oluşturduğunu söyledi. Bursa’nın güçlü sanayisi ile mesleki ve teknik eğitim alanında büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade eden Özen, “Bugün de BUTGEM ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığımız ile mesleki eğitim işbirliği protokolünü gerçekleştirdik. 2018 yılında gerçekleştiriğimiz protokol kapsamında dezavatajlı grupların oluşturduğu 100 kursiyerimizin meslek sahibi olmasına imkan oluşturmuştuk. Bugün gerçekleştirdiğimiz protokol de denetimli serbestlik tedbiri altında bulunan veya eski hükümlüler gibi istihdam açısından dezavantajlı grupların meslek sahibi olmasını sağlayacak. Kursu başarı ile tamamlayan kursiyerlerimizin istihdamlarına öncelik verilecek. Nitelikli istihdama güç katacağına inandığımız protokolün kentimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.” dedi. BTSO Meclis Üyesi Irmak Aslan da toplantıda BTSO Mutfak Akademi projesine ilişkin sunum gerçekleştirdi. Konuşmaların ardından BTSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, ‘Mesleki Eğitim İşbirliği Protokolü’nü imzaladı. Protokülün ardından barista eğitimini tamamlayan denetimli serbestlikten faydalanan yükümlülerin sertifika töreni gerçekleşti. Program workshop ile sona erdi.
Ordu Gülay: "Rekabet Kurumu çimento zammını incelemeli" Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı 10. Meslek Komitesi Başkanı Kadir Gülay, çimento fiyatlarında yüzde 43’e varan zam oranının kabul edilemez olduğunu belirterek, “Çimento üreticileri artık rekabet etmiyor, birlikte karar alıyorlar. Rekabet Kurumunun konuyu ivedi bir şekilde incelemesini talep ediyoruz” dedi. Gülay yaptığı açıklamada, ülke ekonomisinin lokomotifleri arasında yer alan inşaat sektörü ele alındığında, sektörün en önemli dinamiklerinden olan çimentoya, kovid-19 pandemisi döneminde uygulanan zam yapmama politikasının aynen uygulanması gerektiğini söyledi. Gülay, yüzde 43’e varan zam oranının kabul edilemez olduğunu ifade ederek, “Tüm üretici firmaları ülkemizin geçirdiği bu sıkıntılı günlerde sağduyuya davet ediyoruz. Gelen bu zam sonrası vatandaşın ev alma planları, önce bankaların astronomik kredi faiz oranları, şimdi de çimento fiyatlarının artmasıyla başka baharlara kaldı. Gelen bu keyfi zammı anlamak mümkün değil” ifadelerine yer verdi. “Rekabet Kurumunun konuyu ivedi bir şekilde incelemesini talep ediyoruz" Çimento üreticileri artık rekabet etmek yerine birlikte karar aldıklarını iddia eden Gülay, “Sektör paydaşlarına başka alternatif kalmayacak şekilde, hiçbir rekabet şansı oluşturmadan fiyatları belirliyorlar. Rekabet Kurumunun konuyu ivedi bir şekilde incelemesini talep ediyoruz. Hiçbir gerekçe olmadan yapılan ve yapılacak olan zamlara tahammülümüz yoktur. Bu doğrultuda her platformda önce sivil toplum örgütleri olarak bizler, sonra da milleti, bu fahiş fiyat zulmüne dur demeye çağırıyor, serbest piyasa maskesi altında, ekonomi üzerindeki kartelleşmelerin ve devlet otoritesini nasıl hiçe saydıklarının farkında olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Devletimizin yetkili organlarını bu ve benzeri eylemlere karşı gerekeni yapacağına olan inancımızı bir kere daha vurguluyoruz. Bu ülkede artık ekonomik krizler birileri için fırsatı olmamalı diyoruz” şeklinde konuştu.
Antalya Elinde benzin bidonu ile üst geçide çıkıp annesine ve polislere zor anlar yaşattı Antalya’da bir şahıs, elinde benzin bidonuyla üst geçide çıkarak intihara kalkıştı. Polis ekiplerine ve annesine zor anlar yaşatan şahıs, yaklaşık 2 saat sonra gazeteciler tarafından ikna edildi.Olay, saat 16.00 sıralarında Muratpaşa İlçesi Meltem Mahallesi Dumlupınar Bulvarı üzerinde bulunan üst geçitte meydana geldi. Alınan bilgiye göre; üst geçidin reklam tabelası basamağına çıkarak ayaklarını sarkıtan Hasan T.’yi gören vatandaşlar durumu 122 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine çok sayıda ekip sevk edildi. Olay yerine ulaşan ekipler trafiği yola kapatarak branda açtı. Polis ekiplerinin ikna çalışmalarına cevap vermeyen şahıs 9 aydır cezaevinde tutuklu bulunan kardeşi Yaşar T.’nin serbest bırakılmasını istedi. Hasan T.‘nın zaman zaman elinde bulunan benzin bidonundan üzerine benzin dökmesi ise yürekleri ağza getirdi. İtfaiye ve polis ekipleri muhtemel bir duruma karşı tedbir aldı. Bu sırada olay yerinde toplanan meraklı vatandaşlar ise yaşananları cep telefonuyla kayıt altına almak için adeta birbirleriyle yarıştı.Gazeteciler ikna ettiOlay yerine bir sure sonra şahsın annesi ve abisinin eşi de geldi. Anne ve yengesi şahsı ikna etmek için uzun sure dil dökse de ikna edemedi. Anne zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı. Elinde benzin bidonu ile polis ekiplerine ve annesine ecel teri döktüren şahıs, yaklaşık 2 saat sonra gazeteciler tarafından ikna edildi. Gazetecilere açıklama yapan Hasan T., abisinin 10 aydır evini kiraya verirken kontrat yapmadığı için tutuklu bulunduğunu iddia etti. Polis ekipleri tarafından ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü.