GENEL - 19 Ocak 2012 Perşembe 18:49

CHP MİLLETVEKİLİ, TERMİK SANTRALİN ADIM ADIM İLERLEDİĞİNİ AÇIKLADI

A
A
A
CHP MİLLETVEKİLİ, TERMİK SANTRALİN ADIM ADIM İLERLEDİĞİNİ AÇIKLADI

CHP Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya, Bartın’a bağlı Delikliburun mevkiine yapılması planlanan termik santral projesinin adım adım ilerlediğini açıkladı.
CHP Bartın Milletvekili M. Rıza Yalçınkaya, CHP İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına CHP İl Başkanı Selim Karakaş ve parti üyeleri katıldı. Yalçınkaya, basın toplantısında Bartın’a yapılması düşünülen termik santral hakkında açıklamalarda bulundu. Yalçınkaya, "Bu konuda bu işin artık gerçekten şakasının olmadığını ve dolayısıyla son aşamaya geldiğini belirtmek isterim. Bartın-Amasra Delikliburun mevkiinde Batı Karadeniz Elektrik Üretim Anonim Şirketi 2x660 megavat termik
santral alanı köşe koordinatları da belirlenmiş vaziyette. Nereye kurulacağı artık açık ve net şekilde. Artık resmi kurumlar arasındaki yazışmalarda geçiyor. Yani hem Hema tarafından hem de batı Karadeniz Anonim Şirketleri tarafından 2x660 toplam 2 bin 640 megavat gücündeki termik santralın kurulacağı alanın koordinatları bile belirlenmiştir. Delikliburun mevkiinde hangi yere kurulacağı bu köşe koordinatlarıyla ilgili resmi kurumların arasındaki yazışmalarda ortaya çıkıyor. Değerli arkadaşlar. Şimdi bir
konuyla ilgili de size bir bilgi vereyim. Önümüzde Amasra ile ilgili tehlikeden bahsetmek istiyorum. Türkiye’de biliyorsunuz ki TTK, taşkömürü üreten bir Müessese Müdürlüğü. TTK’ya bağlı Amasra, Zonguldak’taki Kozlu, Üzülmez, Karadon ve Armutçuk Müessese müdürlükleri var. 5 müessese müdürlükleriyle birlikte TTK 2011 yılında 1 milyon 750 bin ton kömür üretti, kömür çıkardı. Dolayısıyla Türkiye’nin tek taşkömürünü çıkaran bu kurum 2010 yılında Devlet Planlama Teşkilatı, Hazine Müsteşarlığı, Enerji Bakanlığı
ve TTK Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan bir komisyon tarafından masaya yatırıldı. Yani TTK zarar ediyor mu? TTK’nın üretim kapasitesi nasıl arttırılır? TTK’nın geleceği nasıl olmalıdır? diye. Özellikle söylüyorum, Türkiye’de ilk defa Enerji Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı, Hazine Müsteşarlığı ve TTK Genel Müdürlüğünden oluşan bir kurul tarafından masaya yatırıldı. Bu çalışma 2010 yılında tamamlandı ve ilgili resmi kurumlara verildi ama kamuoyuna yansıtılmadı. Kamuoyunda bu 2010 yılındaki rapordan
hiç kimsenin haberi yok. Bu raporda, TTK’nın zarar eden bir kurum olduğu gösteriliyor ve zararın en önemli müessesesi olarak da, Amasra gösteriliyor. Amasra TTK’nın zarar etmesinde birinci sebep olarak gösteriliyor. Peşinden ikinci Armutçuk gösteriliyor. Bu iki bölgeye dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu iki bölgede Hema’nın kömür çıkarma amacıyla geldiği ve rödövans sözleşmesiyle aldığı bölgeler. Yani Armutçuk ve Amasra Hema’nın kömür çıkarmak için geldiği ve rödövans sözleşmesiyle aldığı bölgelerdir. Şimdi
bu hazırlanan rapora baktığımızda da sanki bu kurumun başına bela Armutçuk ve Amasra gözüküyor. Dolayısıyla bir nevi bence Hema’ya bu Amasra ve Armutçuk Müessese Müdürlüklerinin pazarlanması için bir alt yapı hazırlanıyor. Yani ’zarar eden bir kurum, dolayısıyla da buraları verelim, devlette gitsin buralardan elini ayağını çeksin’ anlayışı için yapılan bir çalışma. Çünkü ciddi bir çalışma için Hazine Müsteşarlığı var içinde, Devlet Planlama Teşkilatı var. İçinde Enerji Bakanlığı var. Çok ciddi bir çalışma
ama saklanıyor bu rapor. Bu rapordan aldığım izlenim bu. Dolayısıyla Hema şirketinin Amasra’yı kendilerine verilmesi yönünde bir teklifi vardı. Gerek TBMM komisyonuna verdiği teklif, gerekse TTK Genel Müdürlüklerine verdiği bir teklif de ’siz burada ne kadar kömür çıkarıyorsunuz. Yılda 300 ton kömür çıkarıyorsanız biz size parasını verelim, siz burayı bize devredin’ diyorlardı. Dolayısıyla herhalde bu anlamda da bir pazarlama işi şuanda hayata geçirilmek isteniyor. Bartın ilinin en büyük istikrar kuruluşu
olan ve gerçekten Bartın ekonomisine çok büyük katkısı olan devlete ait Amasra Taşkömürleri Müessese Müdürlüğü de Hema’ya bence peşkeş çekilecek. Bütün bu çalışmalar bu işin altlığının hazırlanması demektir. Ben şimdiden sizlerin vasıtasıyla kamuoyuna bunu duyuruyorum. Yine birileri çıkar ’Rıza Yalçınkaya yalan söylüyor, Rıza Yalçınkaya yine siyaset yapıyor’ der ama kesinlikle siyaset yapmıyorum. 16 yıllık bir o kurumda çalışan bir insan olarak bu gidişatın o yöne doğru gittiğini, dolayısıyla bu
çalışmaların o amaçla yapıldığını, az çok fark edebilecek bir kişi olarak kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla sizlere açıklıyorum" dedi.
CHP Bartın Milletvekili M. Rıza Yalçınkaya, "Gerçekten eğer Amasra da giderse elimizden, bence Bartın’ın hayatı kararır. Bunu da böyle bilmenizi isterim. 1994 senesinde 5 Nisan kararı doğrultusunda biliyorsunuz Amasra ve Armutçuk’un kapatılması gündeme gelmişti. Amasra ve Armutçuk’un kapatılması gündeme geldiğinde bir Zonguldak, Bartın, Karabük temsilciler kurulu oluşturuldu. O kurulda da ben Makine Mühendisleri Odası Başkanı olarak ve Amasra taşkömürleri işletmesinde çalışan bir makine mühendisi olarak
görev yapmıştım. O zaman Bartın Sanayi ve Ticaret Odası’nda, ’Bartın’ın yegane istihdamı olan Amasra taşkömürleri kapatılmasın’ demiştim. ’Bize Zonguldak’tan ayrı bakmaları gerekiyor. Zonguldak ile Bartın’ı özdeştirmesinler. Zonguldak’a Armutçuk’u feda ediyorlar ama koskoca yeni kurulan bir ilde Amasra’nın kapatılmasıyla Bartın ekonomisi çöker’ demiştim. Yani o zaman demiştim ki, ’bize kepçeyle zehri veriyorlar ama Zonguldak’a çay kaşığıyla veriyorlar ve bizi bu anlayış yeni il olan Bartın’ını mahveder ve
Bartın’ın geleceği kararır’ demiştim. Şimdi yine aynı şeyi söylüyorum. Mevcut olan devlete ait ocakların ’zarar ediyor’ gerekçesiyle özel sektöre devredilmesi gerçekten Bartın ekonomisine büyük bir zarar verecektir ve Bartın’daki en büyük istihdam alanı da bu şekilde kapatılmış olacaktır. Bunu da bir uyarı olarak sizler vasıtasıyla kamuoyuna iletiyorum" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Hatay’da ‘kuduz hastalığı’ alarmı Hatay’ın Defne ilçesinde büyükbaş hayvanlara saldıran köpeğin kuduz olduğunun tespit edilmesinin ardından 2 mahalleye hayvan giriş ve çıkışı yasaklandı. Defne ilçesi Meydancık Mahallesi’nde sahipsiz bir köpek, 22 Nisan tarihinde büyükbaş hayvanlara saldırması üzerine çiftlik işletmecisi İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğüne ihbarda bulundu. İhbar üzerine İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Defne Belediyesi harekete geçti. Defne Belediyesi ekipleri tarafından saldırgan köpek yakalanarak müşahede altına alındı. Saldırgan köpek karantina altındayken 23 Nisan tarihinde öldü. Hayvanın ölüm sebebi kuduz şüphesiyle kayıt altına alındı. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından saldırgan köpekten alınan numune, Adana Veteriner Kontrol Enstitüsü Müdürlüğüne gönderilerek analiz edildi. Adana’da yapılan analiz sonucunda saldırgan köpeğin kuduz olduğu tespit edildi. Konuyla ilgili yönetmelikler ve kararlar kararları doğrultusunda tüm kurumlarca koordineli olarak işlemlere başlandı. Bu çerçevede kuduz hastalığının merkezi olan Merkezi Meydancık Mahallesi ve bitişik olan Güneysöğüt Mahallesi’ne hayvan giriş ve çıkışı yasaklandı. Hastalığın görüldüğü bölgelerde başıboş kedi ve köpekler ile vahşi hayvanların Defne Belediyesi ve Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından aşılı olup olmadıklarına bakılmaksızın kuduz şüpheli bölge başta olmak üzere tüm Defne ilçesi genelinde toplanmasına, aşılanmasına ve hastalık sönüşü yapılıncaya kadar bakım evlerinde tutulmaları kararı alındı. Hasta hayvan tarafından ısırılan insanlar var ise sağlık teşkilatı ile irtibata geçmelerinin sağlanmasına ve konunun Defne İlçe Sağlık Müdürlüğü tarafından takip edilmesine, risk alanı içerisinde olası gelişebilecek ısırık vakalarının da aynı hassasiyetle takip edilmesine karar verilerek konu ile ilgili tüm tedbirler alındı. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü Koordinesinde başlatılan kuduz hastalığıyla mücadele çalışması titizlikle devam ediyor.
Gaziantep Başkan Tahmazoğlu: "1 ayda beton fiyatları Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından Gaziantep’teki çimento üreticilerine seslenerek, "Gaziantep’teki beton fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz" dedi. Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ile görüşme gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede Gaziantep’te beton ve çimentodaki ücret artışları ele alındı. “Beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerek” Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, "Gaziantep’te vatandaşların konut sahibi olması çok zorlaşıyor. 2+1 daireler 3 milyondan başlayıp 5 milyona kadar çıkıyor. Dar gelirli insanların da bunu alması çok zorlaştı. Bunun yegane sebebi maliyetler, maliyetlerin bir kısmını ise beton ve çimento oluşturuyor. Dolayısıyla yüksek fiyatlı beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerekiyor. Bu konuda da belediyelerin öncülüğü bizim için çok önemli” dedi. “1 ay içerisinde fiyatlar Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız” Beton fiyatlarının Türkiye standartlarına getirilmediği takdirde beton santralleri kuracaklarını söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile beton ve çimento üreticilerine çağrıda bulundu. Tahmazoğlu, "Şahinbey Belediyesi olarak 10 bine yakın konut inşa ettik. Sizin de ifade ettiğiniz gibi son zamanlarda fiyatlarda anormal artışlar oldu. Ben buradan da beton firmalarına bir çağrıda bulunmak istiyorum. Neden Gaziantep Çimento fabrikası burada olduğu halde Türkiye’nin en pahalı hazır betonunu kullanıyor. Gaziantep’in fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde, Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz. Herkesin konut sahibi olmasını istiyoruz” diye konuştu.