YEREL HABERLER - 11 Ocak 2012 Çarşamba 18:35

POLİS MYO OKULU ÖĞRENCİLERİNE, "AİDİYET BİLİNCİ" PANELİ

A
A
A
POLİS MYO OKULU ÖĞRENCİLERİNE, "AİDİYET BİLİNCİ" PANELİ

Balıkesir Polis Meslek Yüksek Okulu ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi iş birliği ile "Polis hizmetlerinde aidiyet bilinci ve görev sorumluluğu" paneli düzenlendi.
Balıkesir Polis Meslek Yüksek Okulu’nda (PMYO) düzenlenen panele öğrencilerin ilgisi yoğun oldu. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Okur’un oturum baºkanlığı yaptığı panelde, Baºbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu Baºkanı olan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Eryılmaz ile aynı okulun Edebiyat Fakültesi’nde görev yapan Prof. Dr. Ahmet Cihan ve Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Tümay konuşma yaptılar. Balıkesir PMYO müdürü Dr. İbrahim Şenöz, misafirlerini resmi tören ile karşıladı. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Okur, tören kıtasını selamladıktan sonra okul müdürünü makamında ziyaret etti. PMYO’ daki paneli İl Emniyet Müdür Yardımcısı Aygın Gider, Pamukçu Belediye Başkanı İsmail Çoban, İGM eski başkanı milletvekili adayı Mehmet Akif Okur ile birlikte çok sayıda davetli ilgiyle izledi.
BALIKESİRLİ REKTÖRE BÜYÜK İLGİ
Panelin başında bir konuşma yapan oturum başkanı Rektör Prof. Dr. Hamit Okur, Emniyet Teşkilatının cumhuriyetin en dinamik ve en köklü kurumlarından birisi olduğunu söyledi. Aslen Balıkesirli olan Prof. Dr. Hamit Okur, henüz 1 yıl önce kurulan devlet üniversitesi olan İstanbul Medeniyet Üniversitesi’nin ilk rektörü. Prof. Dr. Okur aynı zamanda, Balıkesir eski İGM Başkanı olan AK Parti Milletvekili Adayı Mehmet Akif Okur’un da kardeşi. Polis okulundaki panel vesilesiyle buluşan Okur kardeşler fırsatı değerlendirip hasret giderdiler. Rektör Okur’a PMYO öğrencileri ve öğretim görevlileri de büyük ilgi gösterdi. Ağabey olan Mehmet Akif Okur da paneli sonuna kadar dikkatle takip etti.
Emniyet mensuplarının suç ve suçlu ile mücadelede hukukun üstünlüğü içerisinde başarılı şekilde çalışmalar yaptığını belirten Prof. Dr. Hamit Okur, "Devletimiz son yıllarda hukuk devleti olma yolunda çok önemli adımlar attı. Demokratik toplumlarda polis özgürlükleri önlemek için değil, korumak için görevlidir. Diğer taraftan da devletin şefkatli eli olma yolunda vatandaşlarla diyalog kurmaktadır. Huzur içerisinde yaşıyorsak, bu, sınırlarımızı ve üniter devlet yapımızı başarıyla koruyan Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve ona destek olarak içeride de huzur ve güveni devam ettiren Emniyet güçlerine bağlıdır" dedi.
İNSANIN ÜÇ HAYAT ALANI VAR
Rektörün açılış konuşmasının ardından devam eden panelde, Baºbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bilal Eryılmaz, "Polis Hizmetlerinde Aidiyet Bilinci ve Görev Sorumluluğu" konusunda bilgiler verdi. Prof. Dr. Bilal Eryılmaz, aidiyet ve sorumluluğun önemli bir kavram olduğunu söyledi. Eryılmaz, insan hayatının üç önemli alanı bulunduğu, polisin de o alanların içinde yaşadığı bir hayatı olduğunu belirtti. Prof. Dr. Bilal Eryılmaz, "Bu hayatlardan ilki, insanın içindeki hayattır. Yani vicdan. İkinci hayatımız, özel hayatımızdır. Üçünü hayatımız ise çalışma ortamımızda beraber görev yaptığımız insanlarla ve toplumla paylaştığımız hayat, yani kamusal hayattır. Bu üç hayat şekline de çok dikkat etmeliyiz. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün binasının yanında şöyle bir yazı var, ’insanın polisi kendi vicdanıdır’. Siz Emniyet mensupları vicdanı olmayanların karşısında duracaksınız" diye konuştu.
Panelistlerden Prof. Dr. Ahmet Cihan, "Güvenlik Hizmetlerinde Halkla Diyaloğun Önemi", Yrd. Doç. Dr. Murat Tümay ise, "İnsan Hakları ve Demokratik Toplumlarda Uygulama Yöntemleri" konularında bilgiler verdi. Panelin sonunda konuşmacılara Balıkesir polis MYO müdürü Dr. İbrahim Şenöz tarafından şilt ve çeşitli hediyeler verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli 52 milyonluk para trafiği ortaya çıkmıştı: Zanlılar adliyeye sevk edildi Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49’u adliyeye sevk edildi. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin, siber suçların men ve takibine yönelik yürüttüğü soruşturmada, liderliğini Serkan Kınalı isimli şahsın yaptığı suç örgütü üyelerinin E-ticaret ve ilan platformlarına sahte ilanlar koyarak, kurulan çağrı merkezine ait açık hatlar üzerinden müştekiler ile güven verici ve aldatıcı görüşmeler yaptıkları belirlendi. Kaparo, kargo bedeli, nakliye bedeli ve sigorta bedeli gibi bahanelerle para alan örgüt üyelerinin elde ettikleri parayı kripto para platformlarına aktardıkları ve sanal kripto para birimlerine çevirerek izini kaybettirmeye çalıştıkları tespit edildi. 52 milyonluk para trafiği Belirtilen yöntemlerle yöntemlerle aralarında deprem mağduru aileler ile engelli vatandaşların da bulunduğu 37 şahsın dolandırıldığı, suç örgütü üyesi şahısların hesaplarına 52 milyon 675 bin 400 TL para giriş çıkışı olduğu tespit edildi. 5 ayrı bölgede çağrı merkezi oluşturan suç örgütü üyelerinden üçünün toplam 23 ayrı suçtan 25 yıl kesinleşmiş cezalarının bulunduğu belirlendi. Kocaeli merkezli 11 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 56 şüpheli yakalandı. 5 şüphelinin değişik suçlardan cezaevinde olduğu, 2 şüphelinin ise ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldığı bildirildi. 49 şüpheli ise Kocaeli Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından Gebze Adliyesine sevk edildi.
Gaziantep Enkaz altından şampiyonluğa Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü Halter takımında yer alan Büşra Kayadibi, 6 Şubat depremlerinde 3 gün boyunca enkaz altında kaldı ama azminden hiçbir şey kaybetmedi, kısa süre içinde hem Türkiye Halter Şampiyonasında 3’üncü oldu hem de madalya kazandı. Büşra Kayadibi, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlere Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde ablasının evinde yakalandı. 3 gün boyunca enkaz altında kalan ve yeğenlerini kaybeden Kayadibi, azimle, hırsla halter sporuna devam etti. Çok değil kısa süre içerisinde 2016’da başladığı halter sporunda derece almayı sürdüren Kayadibi, Türkiye Halter Şampiyonasında 3’üncülük elde etti ve madalyalar kazandı. Büşra Kayadibi, depremde Nurdağı’nda ablanın evinde olduğunu belirterek, “3 gün enkazda kaldık. Yeğenlerimi kaybettim. Ablam için bizim için çok ağır bir şeydi bu. Tam olarak atlatabilir miyiz, bu atlatılabilir bir şey mi? Onu da bilmiyorum. Vali Mehmet Lütfullah Bilgin Spor Salonu benim ilk spor salonumdu. Yıkılan yerler arasında antrenman salonum da var” dedi. “Yaşadıklarım atlatılması zor şeyler” Halterin hayatının odak noktasında olduğunu dile getiren Kayadibi, “Yaşanan felaket nedeniyle haltere biraz ara vermek zorunda kaldım. Odaklanmamda, hayatımın akışında birazcık sıkıntı oluyor benim için. İster istemez tabi, yaşadıklarım kolay şeyler değil. Atlatılması zor şeyler. Şu an toparlanma aşamasındayım. Tekrardan hayatımın merkezine kendimi koymak için çabalıyorum" diye konuştu. Halterde 55 kiloda yarıştığını belirten Kayadibi, “2016’da haltere başladım. Büyükler Türkiye Şampiyonasında ikinciliğim, Ay Yıldızlarda ve gençlerde madalyalarım var. Haftada 5 gün antrenmanlara geliyorum. Ortalama 3’er saat antrenman yapıyorum” dedi. Ablasının uzuv kayıpları olduğunu anlatan Kayadibi, “Sol kol, sol bacak, kol tamamen omuzdan, bacak dizin biraz altından. Şu an toparlanma aşamasında. Hala onunla ilgileniyoruz. Tam olarak hayat normale geçmiş sayılamaz bizim için” şeklinde konuştu. “Azimle hırsla kaldığım yerden devam edeceğim” Halter sporunun biraz nankör bir spor olduğunu aktaran Kayadibi, “Ara verince çok çabuk geriliyoruz. Derecelerimizde çok çabuk düşüş oluyor. Azimle, hırsla kaldığım yerden devam edeceğimi düşünüyorum” diye konuştu. Ankara’da madalya almasının kendisi için çok güzel bir his olduğunu söyleyen Kayadibi, “Tarifi yok. Antrenmanlara gidiyorum. Bir şeyleri başarmak amacıyla gayret sarf ediyorum. Antrenörlerimle birlikte emek veriyorum. Bu yüzden emeklerimin sonucunu almak beni çok mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.