YEREL HABERLER - 24 Kasım 2013 Pazar 12:28

Altınova’da Kadınların El Becerileri Görücüye Çıktı

A
A
A
Altınova’da Kadınların El Becerileri Görücüye Çıktı

Altınova Belediyesi ve Türk Anneler Derneği Altınova Şubesi tarafından ortaklaşa hazırlanan proje ile Güney Marmara Kalkınma Ajansından Sosyal Kalkınma Mali Destek Programı kapsamında alınan hibe desteği ile kurulan, Doğal Süs Taşı İşleme ve Kuyum Atölyesinde eğitim gören 20 kursiyerin üç aydır devam ettikleri çalışmalar sona erdi. Altınova Belediyesine ait taş ocağının bulunduğu mevkide bulunan Çakmak Köyü’ndeki tepelik arazide çıkarılan; Kalsedon taşının yanı sıra Jasper,, Opal gibi süs taşlarından oluşan serginin açılışında eğitmenler; Okan Karadağ ve Feray Dal davetlilere bilgi verdi.
Altınova Atatürk Kültür Merkezinde sergilenen süs taşları sunumunda; kursiyer kadınların adeta şıklık yarışında olmaları ise dikkatlerden kaçmadı. Kursun; Altınova Belediyesi tarafından düzenlenen açılış kokteylinde, belediye tarafından sunulan zengin ikramlar dikkat çekti. Türk Anneler Derneği Altınova Şubesi adına hazırlanan projeye Altınova Belediyesi’nin de gerekli maddi desteği sağlamasının yanı sıra, kurs binası tahsis ederek üzerine düşen alt yapıyı gerçekleştirdiği bildirildi. Söz konusu proje kapsamında, Ayvalık Birlik Ortopedik Engelliler Derneği’nin de kursiyer desteği verdiği, Ayvalık Gemotoloji Derneği’nin de teknik katkılar verdiği öğrenildi.
EL EMEKLERİVE GÖZ NURLARINI SERGİLEDİLER
Doğal süs taşı işleme eğitmeni Feray Dal ve Eğitmen Okan Karadağ tarafından verilen kursa katılan kursiyerler ilk ürünlerini tanıttıkları serginin açılış kokteylinde konuşan Altınova’nın başarılı Belediye Başkanı Asım Sürer, belde genelinde kadınlar ve gençlerin bir adım daha önde olmalarına yardımcı olabilmek için her türlü olanağı değerlendirdiklerini ifade etti. Göreve geldikleri ilk günden bu yana birçok proje ile belde kadınlarının yanında olduklarına işaret eden Başkan Sürer, “Bizler halkçı belediyecilik anlayışımız ile her zaman fark yaratmaya çabaladık. Yol, su, kanalizasyon gibi hizmetler zaten belediyelerin temel görevidir. Biz bunların yanında halkın ekonomik ve sosyal gelişimi için kaynaklar yaratarak, halkımızın yarınlara biraz daha umutla bakabilmesini sağlamak için de çalışıyoruz. Bugün burada gördüğünüz ürünler emek verilerek, çaba sarf edilerek neler yapılabileceğinin göstergesidir” diyerek, kursun hayata geçirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Sürer, “Başta kadınlar, engelliler, işsiz vasıfsız gençler ve göçle gelen dezavantajlı grubun sosyal ve ekonomik yaşama katılmalarını tamamlayacak el becerilerinin gelişmesini sağlamak, el becerileri gelişen dezavantajlı grubun istihdam edilebilirliğini artırmak ve bu grubun ekonomik hayata entegrasyonu sağlamak amacıyla yola çıktık. Gördük ki hedeflerimizi iyi seçmişiz. Kursumuzun ilk aşaması tamamlandı. Şimdiden ikinci kurs için talepler var” diye konuştu.
TAD BAŞKANI USLU MEMNUN
Serginin açılışında konuşan ve projenin sahibi olan Türk Anneler Derneği Altınova Şube Başkanı Selma Uslu ise, “Bir sonraki kursumuz Aralık ayı ortalarında açılacak. Şimdiden talepler almaya başladık. Katılmak isteyen derneğimize ya da belediyeye başvurabilirler. Bize destek veren bütün sivil toplum örgütlerine teşekkür ediyorum. Bir sonraki kursumuza tüm sivil toplum örgütlerinden katılımcı bekliyorum. Kursumuz sadece Altınova için değildir bu yüzden de Ayvalık ve Küçükköy’den gelecekleri de aramızda görmek istiyoruz” dedi.
Sergi süresince, kursta üretilen takıların birçoğu alıcı bulduğu gözlenirken, katılımcıların üretilen takıları kaliteli ve ucuz bulduklarını belirtmeleri ise dikkatlerden kaçmadı. Serginin açılışına katılanların sergilenen eserlere yoğun ilgi göstermesi sonrasında elde edilen gelirin kursiyerlerin yüzünü güldürdüğü belirtilirken, ortaya çıkan durumun ise proje için atılan adımın doğruluğunu ise adeta kanıtlıyor gibiydi.
Öte yandan; sergiyi gezen Altınova Belediye Başkanı Asım Sürer, eşi Sevgi Sürer’in beğendiği Krizapras Drusit Kristali adını taşıyan taştan yağılan bir yüzüğü eşine armağan etmeyi de ihmal etmedi. Asım Sürer’in zarif eşi Sevgi Sürer’in, “Altınovalı kadınların el işi göz nuru olan bu yüzüğü eşimin hediyesi olarak ömür boyu saklayacağım” şeklindeki sözleri takdirle karşılandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Prof. Dr. Kayhan: "Hedefimiz yüzde 100 hasta memnuniyeti" Özel Amasya Kolmed Hastanesi yetkilileri, il merkezindeki muhtarlara yönelik bilgilendirme toplantısı düzenledi. Faaliyetlerinde 100 günü tamamlayan hastanenin hizmetleri ve yüzde 100 hasta memnuniyeti amacıyla planladığı faaliyetler hakkında bilgiler paylaşıldı. Hastanenin markalaşma yolunda emin adımlarla ilerlediğine değinirken son olarak evde bakım hizmetlerine de başladıklarını anlatan Başhekim Prof. Dr. Servet Kayhan, “Kaliteli hizmet sunma ve hastalarımız yüzde 100 memnun bir şekilde hastaneden ayrılma prensibiyle çalışmaktayız. Gelen hastalarımızın yüzde önceden 90’ı çevre illere gitmekteydi. Artık biz bu hizmetleri Amasya şehir merkezinde verebilmekteyiz” dedi. Amasya’nın ilk ve tek özel hastanesi olan Özel Amasya Kolmed Hastanesi’nin son teknoloji cihazlarla donatılırken alanlarında başarılı bir hekim ve personel kadrosuna sahip olduğuna işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Kol da, memleketine bu hizmeti kazandırmanın gururunu yaşadığını vurguladı. İl genelindeki muhtarlara, azalarına ve birinci derece yakınlarına hastane tarafından sağlık hizmetlerinde indirim uygulanacak. Anlaşmayı Muharrem Kol, Amasya Tüm Muhtarlar Derneği Başkanı Erhan Zengin ve Amasya Muhtarlar Derneği Başkanı Arslan Çelik imzaladı. Muhtarlara check-up paketi hediye edildi. Hastanenin Genel Müdürü Sedat Ertürk ise, çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla yaptıkları anlaşma halkasına muhtarları da eklediklerinin belirterek kaliteli sağlık hizmeti verecek olmanın mutluluğunu yaşayacaklarını söyledi.
Kütahya Rektör Kızıltoprak: "DPÜ, Çinili Camii’ni kendisine hayran bırakacak bir yapıya dönüştürmek için var gücüyle çalışmaktadır" Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Süleyman Kızıltoprak, DPÜ’nün Çinili Camisini kendisine hayran bırakacak bir yapıya dönüştürmek için var gücüyle çalıştığını ifade etti. Kütahya’nın sembol yapılarından Çinili Cami’nin ibadete ve turizme yeniden açılabilmesi için kamuoyunda tartışmalara yol açan konulara ve sürecin geldiği noktaya açıklık getirmek amacıyla açıklamalarda bulunan Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Süleyman Kızıltoprak,” Çinili Cami’nin restorasyon sürecinin başladığı 2017 yılında Üniversitemizin hedefi, söz konusu yapının mevcut tüm öğelerinin korunarak güçlendirilmesiydi. Ancak yetkili kamu kurumları ve üniversiteler tarafından yapılan ölçümler ve yayımlanan raporlar neticesinde 1972 yılında yapımına başlanan Çinili Cami’ye temel atılmadığı, caminin altına daha sonradan eklenen kadınlar mahfilinin de yapının temel akslarında oynamalara neden olduğu anlaşılmıştır. Bu durum binanın dışarıdan gelebilecek deprem, sel gibi bir etkiyle yıkılma tehlikesini ortaya çıkarmıştır. Zemindeki sorunlara ek olarak herhangi bir mimari ve mühendislik projesi olmayan yapının beton kalitesi de günümüz teknik standartlarına uymamaktadır. Bunun sonucunda binanın gerek zemin ve duvarlarında açıklıklar, gerekse çinilerle bezeli dış cephesinde kopmalar yaşanmaktadır” dedi. “Hem zemininde, hem de ana taşıyıcı unsuru olan betonarme kısmında ciddi sorunlar var” Rektör Kızıltoprak,” Hem zemininde hem de ana taşıyıcı unsuru olan betonarme kısmında ciddi sorunları olan Çinili Cami’yi kendisinden 500 yıl önce yapılan camilere kıyaslamak bazı noktalardan doğru olmaz. Bugün hâlâ ayakta olan tarihi camiler, o günün en büyük mimarları tarafından ciddi mühendislik çalışmaları dâhilinde kesme taş yoğunlukta malzemeler kullanılarak inşa edilmiştir. Çinili Camii’nin ise ana yapı malzemesi nehir kumu ile nervürlü demir kullanılmadan inşa edilmiş betonarmedir. Yapının kubbeyi taşıyan duvarları zayıf ve dayanıksız bir üretimdir. Çinili Camii’nin sanat ve kültür eseri olmasını sağlayan yönü çinileridir. Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayladığı son rapora göre, tescilli bir kültürel yapı olan Çinili Cami’nin özgün mimarisiyle yaşatılabilmesi için, camiye adını veren çinilerin zarar görmeden sökülmesi, numaralandırılması ve yapının güncel teknik veriler eşiğinde aynı kontür ve gabaride yeniden inşa edilerek çinilerinin önceki yerlerine konması mevcut şartlardaki en doğru yöntemdir. Bu sürecin her aşaması uzman bilim insanlarından oluşan kurulun gözetiminde ve hazırladıkları raporlar doğrultusunda ilerlemektedir” dedi. “Çinili Cami çini belgeleme ve çini söküm ihalesi, 2 Mayıs 2024 günü yapılmıştır” Çinili Cami çini belgeleme ve çini söküm ihalesinin 2 Mayıs 2024 günü yapıldığına vurgu yapan Kızıltoprak,” Çinili Cami’nin Kütahya’nın geleceğinde bir ibadethane ve turizm merkezi olarak yer alabilmesinin tek yolu olan yeniden inşa kararının farklı gerekçelerle ve engellemelerle hayata geçememesi nedeniyle yapının betonarme kısımları her geçen gün zayıflamış, özenle korunması gereken çinilerden bazıları düşüp parçalanmıştır. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Çinili Cami’nin yok olmaması adına aldığı tüm kararları kamuoyuyla paylaşmayı bir borç bilmiş, adımlarını şeffaflık ilkesi doğrultusunda atmıştır. Buradan hareketle süreç içinde atılan son adımı da kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Çinili Cami çini belgeleme ve çini söküm ihalesi, 2 Mayıs 2024 günü yapılmıştır. İhaleye 12 firma davet edilmiş, bu firmalardan altısı ihaleye katılarak teklif vermiştir. Yapılan değerlendirme sonucunda yapılacak işe en düşük bedeli teklif eden firma ihaleyi kazanmış ve sonuçlar katılımcı firmalara tebliğ edilmiştir. İhalenin yapılmasının ardından beklenmesi gereken yasal süre Mayıs ayının son haftasında tamamlanacak olup bu sürenin sonunda ihaleyi kazanan firmayla sözleşme imzalanacak ve proje hayata geçirilecektir. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, kendisine emanet edilen Çinili Cami’yi, Kütahya’nın kadim medeniyetinin mirasçısı olan halkımızın ve geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın içinde güvenle ibadet edecekleri ve Kütahya’yı ziyaret edenleri kendisine hayran bırakacak bir yapıya dönüştürmek için var gücüyle çalışmaktadır. Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz” ifadelerine yer verdi.
Erzurum “Duyarlılığımızı artırmak, hepimizin ortak sorumluluğudur” Erzurum Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Tanfer, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Başkan Tanfer, “Engellilik konusundaki duyarlılığımızı artırmak, hepimizin ortak sorumluluğudur ve bu sorumluluğu birlikte yerine getirmeliyiz.” diyerek şu ifadelere yer verdi, “Engellilik sadece bireylerin değil, tüm toplumun ortak meselesidir. Erişilebilirlik, eğitim, istihdam ve toplumsal katılım gibi alanlarda devletimizce yapılan iyileştirmeler, engelli bireylerin yaşam kalitesini artırırken toplumumuzu daha kapsayıcı hale getirmektedir. Unutmayalım ki, engellilik sadece bireylerin değil, tüm toplumun ortak meselesidir. Engellilik konusundaki duyarlılığımızı artırmak, hepimizin sorumluluğudur ve bu sorumluluğu birlikte yerine getirmeliyiz. Merhameti menşei kabul eden bir medeniyetin evlatları olarak engelli vatandaşlarımızın fiziksel ve ruhsal açıdan kendilerini güven ve huzur içinde hissettikleri bir toplumda beraberce yaşamamıza destek olmak hepimizin toplumsal sorumluluklarından biridir. Bu toplumsal sorumluluğumuzu yerine getirirken engelli vatandaşlarımızın temel hayati ihtiyaçlarını kolayca karşılayabilmeleri için empati kurarak onlara destek olmalıyız. Ülkemizde engelli bireylere ve ailelerine yönelik farkındalığın her geçen gün artmasıyla, yaşadıkları sorunlar daha fazla görünür hale gelerek, toplumsal hayata tam katılımlarını sağlayacak “engelli dostu” çözüm arayışlarını hızlandırmıştır.” "Onlara eşit fırsatlar vermemiz gerekir" Devletin, engellilerin yaşam kalitesini yükseltmek, hayatlarını başkalarına muhtaç olmadan sürdürebilmelerini sağlamak amacıyla, mevzuat düzenlemeleri, eğitim imkânları ve istihdam imkanları sağlayarak, kendilerini toplumun bir parçası olarak benimsemelerine yardımcı olduğunu hatırlatan Tanfer, “Bu çalışmalar sonucunda, engelli vatandaşlarımızın spordan sanata, eğitimden çalışma hayatına varan pek çok alanda takdire şayan başarılara imza attıklarını görmekteyiz. Engelli vatandaşlarımız herkesle aynı hak ve özgürlüklere sahiptir. Gerekli fırsat ve imkân sağlandığında, engelliler beceri ve yeteneklerini yaşamın her alanında gösterebilmektedir. Devletimiz, engelli vatandaşlarımızın ve ailelerinin ekonomik ve sosyal alanlarda ihtiyaç duydukları hukukî düzenlemelerin hayata geçirilmesi ve uygulanmasında sosyal devlet olma sorumluluğunun yerine getirilmesinde önemli ilerlemeler kat etmiştir. Bu konuda toplumun bütün kesimlerine düşen görev, engelli insanlarımızın eşit vatandaşlar olarak kamu hayatının her alanında yer alarak, zihinlerdeki engelleri ortadan kaldırıp dünyayı daha yaşanabilir bir hale getirmektir. Eğitim ve fırsat verildiğinde hayatın her alanında etkili ve üretken olmayı bilen engelli vatandaşlarımızın elde ettiği başarılar, hepimizi gururlandırmaktadır. Erzurum Kent Konseyi olarak 10-16 Mayıs Engelliler Haftası’nın engelliler ve karşılaştıkları sorunların çözümüne yönelik hassasiyetin artmasına vesile olmasını temenni ediyor, Engelliler Haftası’nda, tüm engelli vatandaşlarımıza ve her zaman yanlarında olan fedakâr ailelerine sevgi, saygılarımızı sunuyor; yaşamlarını kolaylaştırmak için elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğimizi belirtmek istiyorum.” Dedi.