KÜLTÜR SANAT - 19 Ekim 2025 Pazar 11:26

Bozok’un Sessiz Tanığı: 16. Yüzyıldan günümüze Çerkez Bey Türbesi

A
A
A
Bozok’un Sessiz Tanığı: 16. Yüzyıldan günümüze Çerkez Bey Türbesi

Yozgat’ın Çayıralan ilçesinde, Osmanlı döneminde Bozok Sancak Beyliği yapan Çerkez Bey adına 1587-1588 yıllarında inşa edilen türbe, tarihî dokusu ve mimarisiyle dikkat çekiyor. Dron ve yerden kaydedilen görüntüler, asırlık yapının görkemini gözler önüne sererken, aynı zamanda ilgisizlik, kapalı kapıları arkasından ve pencerelerinden görünen bakımsızlık nedeniyle yaşadığı yıpranmayı da ortaya koyuyor.


Tarihi kaynaklara göre; türbe, 1542 yılında Bozok’ta tımar sahibi, 1557-1558 yıllarında ise Kırşehir Sancak Beyi olan Çerkez Bey için yaptırıldı. Çayıralan’da ‘Kümbetli Cami’ olarak bilinen yapının avlusunda yer alan türbe; kare kaide üzerine sekizgen gövde, içten kubbeli ve dıştan sivri külahlı mimarisiyle Osmanlı dönemi anıt mezarlarının ayakta kalabilmiş nadide örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.


"Değerlerimize sahip çıkılmasını istiyoruz"


Yerli ziyaretçilerin ortak şikayeti, türbenin kapalı olması. Türbeyi gezmeye gelen Faruk Demircan, Adana’dan geldiğini belirterek şunları söyledi: "Adana’dan geldim cenaze nedeniyle. Geldiğimde merak ettim türbeyi gezmeye geldim. Ama türbe biraz bakımsız geldi bana. Kapıları kapalı. Bir vatandaş olarak kapıları en azından açık olmasını ve içerisini görmek isterdim. Değerlerimize sahip çıkılmasını istiyoruz."


"Çayıralan, Selçuklu ve Osmanlı’nın ilk yerleşim yerlerinden biridir"


Tarihi geçmişiyle dikkat çeken yapıya farklı şehirlerden ve hatta yurt dışından ziyaretçilerin geldiğini belirten Süleyman Kandemir ise türbenin hem Selçuklu hem de Osmanlı izlerini taşıdığını ifade etti. Kandemir, "Burası içinde bulunduğumuz mekan 1080 Selçuklu’nun Anadolu’ya fethinden sonraki kutsal mekan. Bir tarafta Selçuklu eseri. Burada da Osmanlı eseri var. 1080’de buradaki cami Selçuklular tarafından Anadolu’ya yapılan 10. camidir. İçinde bulunduğumuz ise Bozok Sancak Bey İsa Bey’in çocuğuna yaptığı türbedir. Burası gördüğünüz gibi Osmanlı usulüne göre yapılmış. Taç kapılı, mihrap kapılı, çok güzel bir kümbettir. Çayıralan Anadolu’da Selçuklu ve Osmanlı açısından ilk yerleşim yerlerinden birisidir. iki katlı altta türbe var. Üstte de ise zamanla medrese olarak kullanılmış. Ama son zamanlarda tamamen şu anda türbe olarak ziyarete açık. Anadolu’nun değişik yerlerinden yurt içinden, yurt dışından ziyaretçiler geliyor" dedi.


2005 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tescillenerek koruma altına alınan türbe, mimari yapısı, süslemeleri ve taş işçiliğiyle tarihi değerini korurken vatandaşlar, bu kültürel mirasın daha iyi korunmasını ve tanıtılmasını talep ediyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Sumud yeniden yolda: İlkbaharda Gazze’ye ikinci sefer Muğla’nın Bodrum ilçesinde panele katılan Sumud hareketinin önde gelen ismlerinden aktivist Ayçin Kantoğlu, Gazze’ye yönelik insani yardım ve ablukanın kırılması amacıyla yürütülen Sumud hareketinin, ilkbahar aylarında yeniden yola çıkacağını açıklandı. Aktivistler, yeniden Gazze’ye ulaşmak için sivil insiyatifle hazırlıkların başladığını duyurdu. Bodrum’da Herodot Kültür Merkezi’nde düzenlenen "Yeniden Sumud ve Gazze Gerçeği" başlıklı panelde, aktivist Ayçin Kantoğlu, sanatçı Fethullah Badem ve yazar Mehmet Ercan, Gazze’de yaşanan insani drama ve Sumud hareketine ilişkin deneyimlerini paylaştı. Programa çok sayıda vatandaş katıldı. Program, İstiklal Marsı’nın okunmasıyla başladı. Ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti okundu. Etkinlikte, Gazze’de yaşananlara ilişkin hazırlanan video katılımcılara izletildi. Açılış konuşmasının ardından panele geçildi. Panelde konuşan aktivist Ayçin Kantoğlu, hem geçmişteki Sumud sürecinin değerlendirileceğini hem de yeni yolculuğun müjdesinin paylaşıldığını belirterek, "Yeniden Sumud ilkbaharda yola çıkacak. İsrail, ateşkese rağmen agresif ve saldırgan tutumuna ara vermedi. Ölümlerin önüne geçilemedi, beklenen insani yardım koridoru hala açılamadı. Sivil insiyatif bir kez daha Gazze’ye ulaşmanın, ablukayı kırmanın yollarını arayacak" dedi. Gazze’de yaşananların, yaşadıkları zorlukların çok ötesinde olduğunu vurgulayan Kantoğlu, "Zorlu bir yolculuktu. Akdeniz’i fındık kabuğundan teknelerle geçmenin getirdiği ciddi bir mücadele vardı. Güçlü bir düşman var ama yenilmez değiller. Halkların iradesi Birleşmiş Milletleri ve devletleri görevlerini yapma noktasında baskılayacaktır. Bizim için as olan Filistin’in özgürlüğü ve selametidir. Daha kalabalık gitmeyi planlıyoruz. İlkinde yaklaşık 1 milyon başvuru vardı, ikincisinde bu ilginin daha da artacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.