YEREL HABERLER - 28 Şubat 2017 Salı 17:19

BEÜ başarıya doymuyor

A
A
A
BEÜ başarıya doymuyor

Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Geomatik Mühendisliği Bölümü, kendi alanında tüm üniversiteler arasında Scopus’un 2016 yılı verilerine göre uluslararası dergilerde basılan araştırma makalelerinin hem toplam sayısında hem de öğretim üyesi başına düşen makale sayısında bu sene de birinci oldu.
Scopus, dünyada ve Türkiye’de üniversite sıralamaları hazırlanırken akademik başarı puanlarının hesaplanmasında en önemli veri kaynaklarından biri olan ve bilimsel araştırmaların ve atıfların kaydının tutulduğu dünyanın en büyük veri tabanı olma özelliğine sahiptir.
Bülent Ecevit Üniversitesi Geomatik Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Çetin Mekik bu başarıda en önemli faktörün 4 sene önce başlayan bölümdeki değişim hareketleri olduğunu bildirdi. Mekik “Başarının sadece bir unsuru değiştirmekle elde edilemeyeceğinin farkında olarak bir dizi değişimler yapma kararı aldık. İlki bölüm adının Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliğinden dünyadaki trendleri takip ederek ve daha geniş spektrumda çalışma alanına sahip “Geomatik Mühendisliği”ne geçtik. Bununla birlikte çalıştığımız konular çeşitlendi ve çok farklı disiplinlerle birlikte çalışma ve proje yapma olanağı elde ettik. Ardından, Ana Bilim Dallarını kaldırdık daha doğrusu tek çatı altında topladık”. Öncesinde her anabilim dalının kendi içinde ayrı bir “cumhuriyet” gibi davrandığını belirten Mekik, “Her anabilim dalının kendine ait küçük küçük laboratuvarı oluyordu, hepsi kendine ait “muhtariyet” kuruyordu. Anabilim dallarının kalkmasıyla herkes daha çok bir araya gelmeye, beraber proje üretmeye başladı. Buna paralel olarak laboratuvarları birleştirdik dolayısıyla insanlar bir araya gelmeye başladı. Çok basit gibi bir şey olsa da böyle küçük engeller birleşerek büyük engellere neden oluyordu” dedi.
Başarıyı elde etmedeki etmenleri sıralayan ve bir diğer önemli adımın yabancı hocaların bölüme kazandırılması olduğunu vurgulayan Mekik, önceki bölüm başkanı Prof. Dr. Ş. Hakan Kutoğlu’nun vizyonu ile yurt dışından yabancı akademisyen getirmeye başladıklarını belirtti. Bu akademisyenlerin hem yayın konusunda destek olduklarını hem de yaptıkları yayın yelpazesinin genişlemesine neden olduklarını söyledi. Değişik alanlara girilerek, değişik çalışma kollarına adapte olarak uluslararası alanda yer edinmeye başladıklarını ifade eden Mekik “Bu da bize şevk verdi, bu şevk de projeleri ve danışmanlıkları getirmeye başladı.” dedi.
“Tüm bunların hayal olmaktan çıkıp eyleme dönüşmesi Rektörümüz Sayın Prof.Dr. Mahmut Özer’in muazzam öngörüsü ile bize inanması ve destek olması sayesinde olmuştur” diyen Mekik, “Rektörümüz bize inandı, her değişim isteğimizin yerine gelmesi için bize sahip çıktı, yurt dışından akademisyen getirilmesi konusunda hem irade olarak hem de bürokratik engellerin aşılmasında ve aynı zamanda altyapı yatırımlarımızın artmasında ve geliştirilmesinde müthiş yardımcı oldu.”
Yine geçen sene olduğu gibi bu sene de Ocak 2017 dönemi TÜBİTAK proje başvurularında 7 proje önerisi ile (1001,3501 gibi büyük TÜBİTAK projeleri) en çok proje veren bölüm olduklarını bildiren Mekik “yukarıda saydığımız değişimler bize proje ve makale olarak meyveler vermeye başladı” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ATO Başkanı Baran: "Ülkemizin ihracatında, e-ihracat yüzde 1,5’luk paya sahip" Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, "Ülkemizin ihracatında, e-ihracat yaklaşık yüzde 1,5’luk bir paya sahip. 2028 yılı itibariyle de ülkemizin hedefi bu rakamı yüzde 10’lar seviyesine ulaştırmak" dedi. ATO Başkanı Gürsel Baran, Oniki Platformu’nun hibrit ve yapay zeka konseptiyle Ankara’da düzenlediği "E-Ticaret ve E-İhracat Konferansı"na katıldı. Ankara Ticaret Odası’nın da desteklediği, Crowne Plaza Ankara’da gerçekleşen etkinlik, başkentteki üreticiler ve markalar ile e-ticaret ve e-ihracat alanındaki satıcılar ve ekosisteme çeşitli çözümler sunan hizmet ve servis sağlayıcı firmaları bir araya getirdi. ATO Başkanı Baran, açılışta yaptığı konuşmada markalaşma ve katma değerli üretimin önemine dikkat çekerek, ihracat gelirlerine ve cari dengeye olumlu katkısının altını çizdi. Markalaşmanın dünya ticaretindeki önemini örneklerle anlatan ATO Başkanı Gürsel Baran, Ankara Ticaret Odası’nın bu konudaki çalışmaları ve Uluslararası Marka Buluşmaları adı altında gerçekleştirdiği etkinlik hakkında da bilgi verdi. E-ticaret ve e-ihracatın pandemiyle birlikte hızla geliştiğini hatırlatan Baran, ticarette gelişmek isteyen firmaların değişim ve dönüşüme uyum sağlaması gerektiğine dikkat çekerek, şöyle konuştu: "Pandemi ile birlikte hızla gelişen e-ticaret ve e-ihracat ülkemizde de ilerleme kaydetti. Türkiye 2023 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 100 artışla 1.6 trilyon liralık e-ticaret rakamına ulaştı. 2024 yılı sonunda ulaşmayı hedeflediğimiz rakam ise 3.3 trilyon lira. Bu rakama çok rahat ulaşılabileceğini düşünüyorum. Ticaretimizin içinde de e-ticaret yüzde 20’lik bir paya sahip. Yani her 5 alışverişten biri artık e-ticaret kanalıyla yapılıyor. Bu oranın da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dünya ticaretinde yaşanan bu gelişmelere firmalarımızın uyum sağlayarak e-ihracatını geliştirmesini, şehrimizin ve ülkemizin e-ihracat ile dünya ticaretinden daha fazla pay almasını hedefliyoruz." Dünya e-ticaret pazar büyüklüğünün 6 trilyon dolara ulaştığını aktaran Baran, e-ticaretin gelişiminde lojistik ve depolamanın önemine de vurgulayarak, şu ifadelere yer verdi: "E ticaretle birlikte depolama alanları ihtiyacı artmış ve buna paralel depolama maliyetleri yükselmişti. Sorun çözümüyle birlikte geldi. Konaklama alanında kullanılan iş modeli AirBnb modeli depolama sektöründe de dijital olarak kullanılmaya başlandı. Yeni dijital platformlar, dünyanın herhangi bir yerinde depo kiralamak isteyeni, dünyanın herhangi bir yerinde deposunu kiraya vermek isteyenle buluşturarak hızlı çözümler ortaya koydu. Böylece gerek ülkemizde gerekse dünyanın başka yerlerinde işletmeler uygun şartlarda depolama yapabilir hale geldi. Aynı şekilde lojistik konusu da beraberinde gelişti ve değişti. Ürünlerin tedarik edilmesi, depolanması ve müşteriye ulaştırılması e-ticaretin başarısını etkileyen bir faktör. E-ticaret işletmeleri, ürünlerin müşterilere hızlı bir şekilde ulaştırılması için güvenilir ve verimli bir lojistik ağına sahip olmak durumunda. Ürünlerin tedarik edilmesi, depolanması ve sevkiyatı, işletmenin verimliliğini ve müşteri memnuniyetini doğrudan etkiliyor." "Ülkemizin ihracatında, e-ihracat yüzde 1,5’luk paya sahip" Türkiye’nin genel ihracatında da e-ihracatın önemli mesafeler kaydettiğini bildiren Baran, "2023 yılı sonu itibarıyla ihracatımız 260 milyar dolara yaklaştı. Ülkemizin ihracatında, e-ihracat yaklaşık yüzde 1,5’luk bir paya sahip. 2028 yılı itibarıyla da ülkemizin hedefi bu rakamı yüzde 10’lar seviyesine ulaştırmak. İnanıyorum ki e-ihracatımızı bu rakamlara taşıyarak bu alanda dünyada önde gelen ülkelerden biri olacağız" dedi. Ankara Ticaret Odası olarak e-ticaret ve e-ihracatı geliştirme konularında yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veren Baran, "Ankara’mızda pandemi öncesinde yaklaşık 6 bin e-ticaret yapan firma sayısı varken, yıl sonu itibarıyla 44 binlere ulaştık. Tahmin ediyorum ki bugün rakamlar 50 bini aşmıştır" diye konuştu. ATO Başkanı Gürsel Baran’ın yanı sıra Oniki Platformu Kurucu Ortak/CEO Ziya Kızıltan ve Ekonomi Yazarı Sami Altınkaya da açılışta birer konuşma yaptı.