EĞİTİM - 25 Haziran 2018 Pazartesi 11:58

Ereğli Eğitim Fakültesi 18. Dönem mezunlarını geleceğe uğurladı

A
A
A
Ereğli Eğitim Fakültesi 18. Dönem mezunlarını geleceğe uğurladı

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Ereğli Eğitim Fakültesi 2017-2018 Akademik yılı mezuniyet töreni Ereğli Anadolu Otel’de gerçekleştirildi.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Ereğli Eğitim Fakültesi 2017-2018 Akademik yılı mezuniyet töreni Ereğli Anadolu Otel’de gerçekleştirildi. 18. dönem mezuniyet törenini gerçekleştiren, Ereğli Eğitim Fakültesi bu yıl 8 Anabilim Dalı’ndan yaklaşık 470 öğrenciyi daha hayata hazırlamanın gururunu yaşadı.


Törene Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, Zonguldak Milletvekilleri Faruk Çaturoğlu ve Ünal Demirtaş, Kdz. Ereğli İlçe Kaymakam Vekili Saim Eskioğlu, Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Opr. Dr. Hüseyin Uysal, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Aykut Manioğlu, Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, Zonguldak İl Jandarma Komutanı J. Albay Gökhan İnan, İl ve İlçe Protokolü, Bülent Ecevit Üniversitesi Senatosu Üyeleri, Hayırsever Hacı Kadri Yılmaz’ın kızları Zuhal Yılmaz, Kdz. Ereğli TSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan Keleş, Ereğli Eğitim Fakültesi akademik ve idari personel ile mezun öğrencilerin aileleri katıldılar.


Sınıf Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, İlköğretim Matematik Öğretmenliği ve Fen Bilgisi Öğretmenliği, Türkçe Öğretmenliği, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ve Zihin Engelliler Öğretmenliği öğrencilerinin yerlerini almasıyla başlayan mezuniyet töreni; saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla ve Fakülte birincisi Zihin Engelliler Öğretmenliği Programı’ndan Fatma Temir’in mezunlar adına konuşmasıyla devam etti.


Temir’in ardından Ereğli Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Ali Azar, Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı ve Zonguldak Valisi Ahmet Çınar konuşmalarını yaptılar.


Zonguldak Valisi Ahmet Çınar konuşmasında öğrencilere sanata yönelmeleri ve öğretmenlik hayatlarında öğrencilere sanatı öğretmenlerini istedi. Atatürk’ün ‘Başöğretmenlik’ unvanı alarak öğretmenliğin ne denli önemli olduğunu bu yapısıyla en iyi şekilde anlattığını belirten Vali Çınar “Atatürk kendisine başöğretmen unvanı alıyor. Başvali dememiş, başmühendis dememiş, baş tüccarım dememiş. O unvanı kendisine güzel, değerli bulmuş ve almış. Dolayısıyla siz çok değerlisiniz öğretmen adayı arkadaşlarım. Gerçekten yeni nesil sizlerin eseri olacak. Çocuklarımız sabah size teslim edecek akşama kadar sizin ellerinizde bulunacak. Bu sorumluluğu çok yüksek bir iştir. İlmi öğretecek olan kişiler sizlersiniz. Bu işin sorumluluğunu, hassasiyetini bir kez daha hatırlatmak isterim. Her bir çocuğu dünyayı değiştirecek bir potansiyel olarak görmemiz lazım. İnsanda bu potansiyel vardır. En çok ihtiyacımız olan yetişmiş insandır. İnsanı yetiştiremediyseniz istediğiniz kadar kanunları fotokopi yapın, ülkenize getirip çalışın, hiçbir anlamı yoktur. İnsanı yetiştirebildiyseniz zaten başka şeye ihtiyaç yok, o her şeyin en iyisini yapar, yapabilir. Ülkemizin geleceği sizin ellerinizde bunu ısrarla vurgulamak isterim. Burada sizlere güveniyoruz” dedi.


Zonguldak Valisi Ahmet Çınar’dan sonra kürsüye çıkan BEÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı konuşmasında 1992 yılında kurulan üniversitenin 14 fakülte, birçok enstitü, yüksekokul, uygulama ve araştırma merkezleriyle Türkiye’nin en önemli eğitim öğretim kurumlarından biri olduğunu söyledi. BEÜ’nün uluslararası alanda yayınlanan birçok eserin yanı sıra önemli ödüllerde aldığının altını çizen Rektör Prof. Dr. Çufalı “Uluslararası öğrencileri, bine yakın, uluslararası öğretim elemanlarıyla Türkiye dışında hemen hemen her kıtada araştırmalarıyla yayınlarıyla uluslararası bildirileriyle artık bir dünya markası haline gelmeye başlayan BEÜ, bundan sonra da başarılarına yenilerini ekleyecek, daha da ilerleyecektir. Son olarak Antarktika’daki bilimsel çalışmalarından sonra başka bir grup da geçen aylarda, NASA’nın sponsorluğunda model uydu yarışmasında dünya ikinciliğini kazandıran, öğrencilerimizle daha da büyüyoruz, daha da başarılı olacağız. Bunun için gereken neyse, öğretim üyelerinin sayısının artması, öğretim kalitesinin artması, uluslararası öğrencilerimizin sayısının artması, uluslararası işbirliğinin artması için bundan sonra da her türlü çabayı göstereceğiz” dedi.


Ereğli Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Azar ise konuşmalarında, 1997 yılında kurulan Ereğli Eğitim Fakültesi’ne ilçede herkesin sahip çıktığını ve desteklediğini belirterek katkıda bulunan herkese teşekkür etti. Ereğli Eğitim Fakültesi’nin Türkiye’de öğretmen yetiştiren önemli bir Fakülte haline geldiğini belirten Prof. Dr. Azar “2017-2018 akademik yılında toplam 463 mezunu geleceğe gururla uğurluyoruz. Fakültemizin kuruluşunda 4 olan öğretim elemanı sayısı bugün itibarıyla 45’i öğretim üyesi olmak üzere toplamda 74’e, öğrenci sayısı da toplamda 3 bine ulaşmıştır. Öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısı bölümler bazında ortalama 37’dir. Bu oran yükseköğretimde kalite standartları açısından değerlendirildiğinde önemli bir gelişmedir. Ereğli Eğitim Fakültesinin bu denli gelişmesinde fakültem adına, önceki Rektör, şu anki ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Mahmut Özer başta olmak üzere, Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çufalı’ya teşekkür ederim. Roosevelt, ‘Bir insanı ahlaken eğitmeden sadece zihnini eğitmek topluma bir bela kazandırmaktır’ der. Bizler bu bağlamda gençlerimizi sadece meslekleri için gereken bilgileri öğretmekle kalmadık, aynı zamanda birey olarak sorumluluklarını, öğretmen olarak topluma karşı görevlerini aşıladık ve bilimin ışığında çağdaş değerlerle, bizi biz yapan değerlerle donattık” dedi.


Tören konuşmalarının ardından Fakülte ve bölümleri derece ile bitiren öğrencilere ödülleri takdim edilirken, ardından Rektör Prof. Dr. Mustafa Çufalı ve Dekan Prof. Dr. Ali Azar eşliğinde Fakülte birincisi Fatma Temir ve ailesi tarafından Mezuniyet kütüğüne çivi çakıldı.


Fakülte öğretim üyelerinden diplomalarını aldıktan sonra Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ezgi Taylan Koparan’ın eşliğinde mezuniyet yemininin edildiği tören, öğrencilerin keplerini fırlatarak mezuniyetlerini coşkuyla kutlamaları ve öğrenciler aileleriyle birlikte müzik eşliğinde eğlenmeleri ile sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de Hıdırellez coşkusu İzmir’in Selçuk ve Menemen ilçelerinde, onlarca kişinin bir araya geldiği Hıdırellez etkinliklerinde renkli görüntüler yaşandı, Hıdırellez sevinci sokaklara taştı. Selçuk Belediyesi, baharın müjdecisi Hıdırellez nedeniyle İsabey Mahallesi’nde bir şenlik düzenledi. Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in Roman bandosu eşliğinde alana girmesiyle başlayan program, onlarca kişiyi şenlikte buluşturdu. Başkan Sengel, Hıdırellez ateşinden atladı. İsabey Mahallesi gençlerinden oluşan Roman Ritim Grubu ve Roman Dans Grubu performanslarıyla beğeni topladı. Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, her iki gruba da teşekkür ederek, “Öncelikle şunu söylemek istiyorum; az önce iki ayrı grubun performanslarını izlediniz. Bunlardan bir tanesi ritim grubuydu. Artık Efes Selçuk Belediyesi bünyesinde İsabey Mahallesi’nin yetenekli gençlerinden kurduğumuz bize ait olan, bizim insanlarımızdan olan ritim grubumuz var. Yine Roman Halk Dansları Grubumuz var. Her iki grubumuzun performansları da efsaneydi" dedi. Hıdırellez’in baharın gelişini müjdelediği kadar bolluk ve bereketin sembolü olduğunu da belirten Başkan Ceritoğlu Sengel, "Her zaman şunu söylüyorum; bir arada yaşama kültürünü en güzel gerçekleştiren ilçelerden bir tanesiyiz. Baharın bereketi hepimizin üzerinde olsun. Huzur, barış, mutluluk içerisinde geçecek bir dönem olsun" dedi. Hıdırellez şenliği, daha sonra Ümmiye konseri ile devam etti. Menemen’de coşku sokaklara taştı Menemen’de baharın gelişi ve Hıdırellez sevinci sokağa taştı. Ahıhıdır Mahallesi’nde gerçekleştirilen Hıdırellez şenliği, ilçenin dört bir yanından Menemenliyi bir araya getirdi. Yoğurt içinde altın aramadan halat çekmeye, çuval yarışından sandalye kapmaya kadar birçok geleneksel oyunun oynandığı ve yeni nesillere aktarıldığı yarışmalarda, heyecan üst düzeydeydi. Menemenli Tayfun ve orkestrası ile başlayan programda Hıdırellez ateşi de yakıldı. Ateş etrafında toplanan vatandaşları Romantik Erhan ve Bayan Romantik şarkılarıyla eğlendirdi. Etkinliğe katılan Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan da, Hıdırellez ve baharı kutladı. Başkan Pehlivan, “Bahar demek; umut demektir, bahar demek; yeniden bir başlangıç demektir, bahar demek; tazelenmek demektir. Bu güzel etkinlikte de hep birlikte yeni bir başlangıçla tazelenmek, geleceğe umutla bakmak, dostluk ve kardeşliğimizi pekiştirmek için bir aradayız. Balkanlardan Orta Asya’ya uzanan geniş bir coğrafyada kutladığımız Hıdırellez, bereketli olsun. Bizi kaynaştıran Ruz-i Hızır olan Hıdırellez kutlu olsun. Hıdırellez alanımızda çok güzel görüntülere şahit olduk. Yoğurt içinde altın aramadan halat çekmeye, çuval yarışından sandalye kapmaya kadar bizim de çocukluğumuzdan beri oynadığımız oyunların bugüne taşınmasından ve bu kültürün yaşamasından inanın çok mutluyum” dedi.
Mersin Burada ciğer yemek için erken kalkmak gerekiyor: Sadece 2 saat açık kalıyor, kapış kapış gidiyor Mersin’de sabah erken saatlerde açılan ciğerci dükkanında ciğer yemek isteyen lezzet tutkunları, erkenden yola koyuluyor. Saat 07.30’da hizmete başlayan iş yeri yaklaşık 2 saat sonra ciğerlerin tükenmesiyle kepenklerini indiriyor. Mersin’de 40 yılı aşkın süredir ciğercilik yapan Ergün Uyanık, babası Sebahattin Uyanık’ı kaybetmesinin ardından devraldığı iş yerinde yine babasından miras kalan prensiplerini de sürdürüyor. Mersin’in yanı sıra Türkiye’nin çeşitli yerlerinden ciğeri tatmak isteyen lezzet tutkunları ise sabah erken saatlerde Özgür Çocuk Parkı yanındaki yaklaşık 10 metrekarelik dükkanda soluğu alıyor. Son dönemde bazı fenomenlerin ve sosyal medya kullanıcılarının da uğrak noktası haline gelen iş yeri, yaklaşık 2 saat açık kalıyor. Sabah saat 07.30’da açılan iş yeri, ciğerlerin kısa sürede tükenmesinin ardından kepenklerini kapatıyor. Sadece 2 saat açık kalan iş yerinde ciğerler, kapış kapış gidiyor. İş yerinde sadece kuzu ciğeri servis ettiklerini belirten Ergün Uyanık, bu nedenle de rağbet gördüklerini söyledi. Babasından devraldığı iş yerinde kaliteyi bozmadan işlerine devam ettiklerini anlatan Uyanık, "Sabah 07.30 başlıyoruz, en geç 09.00 gibi de biter. Babadan oğula geçen mesleği Allah sağlık verdiği sürece devam edeceğiz" dedi. Daha önce kebap ve kuşbaşı da sattığını ancak yeniden sadece ciğer satmaya başladığını dile getiren Uyanık, meslekte 40 yılı geride bıraktığını vurgulayarak, sosyal medyada iş yerine gösterilen ilgiden de memnun olduğunu kaydetti. "Sabah erken gelmemiz gerekiyormuş" Müşterilerden Sude Leyla Ergün, annesinin isteği ve çevresindekilerin önermesi üzerine sabah erkenden kalkarak ciğer yemeye geldiklerini ifade etti. Ergün, "Herkesin çok konuştuğu bir yer. Bir Mersinli olarak buraya geç gelmenin hüznünü yaşıyoruz. Çünkü tahminimizden çok daha iyi lezzetti. Genelde sabahları popüler olan bir yer olduğu için sabah erken gelmemiz gerekiyormuş. Çünkü çevredeki esnaf burada sabah ciğer kültürüne sahip olduğu için erkenden tüketilen bir ürünmüş. Çok beğendik, çok memnun kaldık" diye konuştu.