EĞİTİM - 07 Nisan 2021 Çarşamba 08:55

Çufalı, “Üniversitemiz Filyos Vadi Projesi’nin her aşamasında rol alacak”

A
A
A
Çufalı, “Üniversitemiz Filyos Vadi Projesi’nin her aşamasında rol alacak”

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Filyos Vadi Projesi kapsamında bir araya geldi.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Filyos Vadi Projesi kapsamında bir araya geldi.


ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı ile Mühendislik Fakültesi Dekanı, Bölüm Başkanları, Zonguldak TEKNOPARK Genel Müdürü Filyos Vadi Projesi kapsamında TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin’in ev sahipliğinde Filyos Limanı’nda düzenlenen toplantıya katıldı.


Proje sorumlularından Suat Aktepe’nin Sakarya Gaz Sahası Keşfi hakkında genel bilgilendirme içeren sunumuyla başlayan toplantı TPAO Genel Müdürü Bilgin’in Karadeniz’de çıkarılacak doğalgaza ilişkin sunumu ile devam etti. Tüm paydaşlar gibi projeye çok önem verdiklerini belirten Bilgin, çevre dostu kurulacak sistem ile doğal hayata ve ekolojik dengeye dokunmadan doğalgazın çıkarılması ve ülke ekonomisine kazandırılmasını amaçladıklarını dile getirdi.


Mega projenin uygulanması, Filyos bölgesisin hem ticari hem endüstriyel hem de bir lojistik enerji üssü haline gelmesi sürecinde akademik ve bilimsel destekleri bakımından Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ile olan işbirliklerinin önemine de değinen Bilgin, Projesi kapsamında mevcut Ar-Ge çalışmalarının doğru ve hızlı bir şekilde sanayiye yönlendirilmesi, sanayinin ihtiyaçlarının uzman akademisyenlere aktarılıp projelendirilmesi sürecinde Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ile olan işbirliklerininin gelecek dönemde artarak devam edeceğini ifade etti.


Genel Müdür Bilgin, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencilerine staj desteği ve diğer alanlarda öncelik verileceğinin de altını çizdi.



“2021 yılı Filyos yılı”


Toplantıda konuşan Rektör Mustafa Çufalı, Zonguldak ve bölgenin kaderini değiştirecek, ulusal ve bölgesel kalkınma adına Türkiye’nin en büyük yatırımları arasında yer alan Filyos Vadisi Projesi’ni başından beri önemsediklerini, bu bağlamda yakın zamanda Filyos Çalıştayı’nın organize edildiğini ifade etti


2021 yılını da üniversite olarak ‘Filyos yılı’ atfettiklerinin altını çizen Çufalı, Filyos’a ilişkin bilimsel organizasyonların planlandığını söyledi. Rektör; şehrin ve Batı Karadeniz Bölgesi’nin önemli dinamikleri arasında yer alan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak, üniversite- sanayi işbirliği çerçevesinde verilecek her türlü akademik ve bilimsel altyapı desteği ile bu mega projenin her aşamasında rol alacaklarını sözlerine ekledi. Bu bağlamda paydaşlar ile olan ilişkilerin de geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Çufalı, bölgede keşfedilen doğalgazın karaya taşınmasında aktif rol üstlenen TPAO ile de sürekli istişare halinde olduklarını vurgulayarak Ar-Ge, inovasyon ve sanayi birlikteliği çerçevesinde TPAO yönetimi ve diğer paydaşlarımızla ile iletişim ve etkileşimin devam edeceğini kaydetti.


Toplantı, Bölüm Başkanlarının projeye yönelik uzmanlık alanları ile ilgili değerlendirmeleri ile sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri ERÜ’de ‘9. Uluslararası Erciyes Tıp Tıbbi Genetik Kongresi’ başladı Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen 9. Uluslararası Erciyes Tıp Tıbbi Genetik Kongresi Sabancı Kültür Sitesi’nde başladı. 30 üniversiteden 150’nin üzerinde katılımcıyla gerçekleştirilen ve 3 gün sürecek kongre kapsamında yaklaşık 35 konferans gerçekleşecek. Bu konferanslara 6 ayrı ülkeden konuşmacılar katılacak. Kongrenin çıktıları da bir dergide yayınlanacak. Kongrenin açılışında konuşan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Alper Kemaloğlu, tıp fakülteleri arasında ilk 10’da yer alan, akredite bir tıp fakültesi olan Erciyes Tıp’ın her zaman bilimsel, kültürel ve sanatsal faaliyetlere ev sahipliği yapmaktan onur ve gurur duyduğunu ifade etti. Her genin bir hikâye anlattığına işaret eden Prof. Dr. Cemal Alper Kemaloğlu, “Bu hikâye insanlığın hikâyesi ve sizler bu hikâyeleri öğrenip yeniden insanlığa armağan eden bilim insanlarısınız. Gen tedavilerinin ve genetik mühendisliğin geleceğin tıbbı olduğunu hepimiz biliyoruz. İnsanın biyolojik sırları genetik malzemesinde saklı ve bu sırlar çözüldükçe hem dejeneratif tıp alanında hem de hastalıkların kök nedenleri hususunda çok ciddi ilerlemeler kaydedeceğimiz açık. Eğer tıpta bir Kopernik Devrimi olacaksa bu kesinlikle genetik alanında olacaktır. Ben buna böyle inanıyorum ve işinize büyük bir saygı duyduğumu belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi aynı zamanda Kongre Başkanı Prof. Dr. Munis Dündar da mensubu olduğu kurumda hem ulusal hem uluslararası anlamda önem taşıyan bir kongrenin açılışını gerçekleştirmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bazı bilimsel aktivasyonları yeterli performansta uluslararası düzeyde ortaya koyamamaktan yakınan Prof. Dr. Munis Dündar, Türk Genom Projesi’nin uluslararası düzeyde mecrasını bulamamasının önemli bir nokta olduğuna dikkati çekti. Türkiye’de önemli genetik merkezleri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Munis Dündar, dernek temsilcilerine seslenerek, “Genom projesinde önemli bir rolünüzün olması lazım. Cemiyet ilişkileri kurarak bu ulusa bu hizmeti sunmamız lazım. Birinci vazifemiz bence bu ve çok önemli. Şu anda biz dünyada hem genetiğin hem de biyoteknolojinin altın çağını yaşıyoruz. Bizim bu altın çağını hissetmemiz ve rekabet etmemiz lazım. Çok genç yetişmiş genetikçilerimiz, uluslararası düzeyde hocalarımız var. Bunların bence gerçek mecrasını bulmasında önemli bir ulusal politika oluşturulması lazım” dedi. Genetik camiası olarak çok hızlı büyüdüklerini belirten Tıbbi Genetik Derneği Başkanı Doç. Dr. Taha Bahsi, yarısı kamuda yarısı özel sektörde olmak üzere şu anda 118 adet Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlı Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezi bulunduğunun altını çizerek, hem Türkiye’de hem de yurt dışında önemli hizmetler vermeye çalışan bir bölüm haline geldiklerini söyledi, “Genetiği geliştirmek için elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu. Açılış konuşmalarının ardından kongre, Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik ve Onkolojik Hastalıklarda Okuryazarlık başlıklı birinci oturumla devam etti. İlk oturumun birinci konuşmacısı olan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Yılmaz Güleç “Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik / Onkolojik Hastalıklarda Kime Ne Zaman Hangi Testler Yapılmalı?”, Samsun Üniversitesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Özlem Sezer “Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik/Onkolojik Hastalıklarda Genetik Sonuçların Klinisyen Tarafından Doğru Okunması” ve son olarak Çocuk Hematoloji Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Tunç Fışgın ise “Pediatrik Hematolog / Onkolog Genetikçiden Ne Bekler?” başlıklı sunum yaptı.
Ankara Gölbaşı’nda ata tohumları toprakla buluştu Gölbaşı Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nce üretilen yerli ata tohumları, Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın da katıldığı programda toprakla buluştu. Gölbaşı Belediyesi, yerli ve milli ata tohumlarına sahip çıkıyor. Her yıl olduğu gibi bu yılda Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından üretilen ata tohumları, Belediye Başkanı Yakup Odabaşı ve Şehit Hakan Can TOKİ Anaokulu öğrencilerinin katıldığı ‘Ata Tohum Serpme Programı’nda toprakla buluştu. Yerli tohum geleneğini yeniden canlandırmak amacıyla Gölbaşı Belediyesi serasında üretilen tohumların ekimi sırasında Odabaşı, çocuklarla tek tek ilgilendi. Programda domates, biber, salatalık tohumlarının ekimi gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Odabaşı yaptığı konuşmada, “Belediye olarak teknolojinin nimetlerinden yararlanırken, geçmişimizi de unutmuyoruz. Bu tohumlar bize atalarımızın emaneti. GDO’suyla oynanmamış, yerli ve milli tohumlar. Bu tohumları müdürlüğümüzün serasında fide haline getirip vatandaşlarımıza dağıtıyoruz. Vatandaşlarımızın sağlıklı ürünler tüketmesini sağlıyoruz. Biz kültürümüze sahip çıkıyoruz. Bu tohumları gelecek nesillere aktarmak için de koruma altına aldık. Bugün çocuklarımızın tohumları toprakla buluşturduğu anlarda yaşadıkları heyecana tanık olduk. İnşallah geleceğin ziraat mühendisleri, bakanları bu çocuklarımızın arasından çıkacak. Onların da bu ata tohumlarına sahip çıkacağına inancımız tam" dedi. Odabaşı, etkinliğe katılan çocuklara hediyeler de verdi. Program hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.
Sivas Doktorlar bildiri yayınladı: “Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyoruz" Suşehri Devlet Hastanesi çalışanları, İsrail’in Gazze halkına yaptığı katliamlara dikkat çekmek amacıyla hastane önünde toplanıp bildiri okuyarak, açılan dövizlerle Gazze halkına destek verdiler. Suşehri Devlet Hastanesi binası önünde gerçekleştirilen eyleme Suşehri Devlet Hastanesi hekimleri ve çalışanlar katıldı. Suşehri Devlet Hastanesi Diş Hekimlerinden Merve Matur’un Gazze zulmüyle ilgili okuduğu bildiride, “ İsrail’in 2023 Ekim ayında Gazze Şeridi’ne yönelik önce hava saldırıları, ardından kara harekatı şeklinde işgal girişimi 5 ayı aşkın süredir şiddeti tırmanarak sürüyor. Bu süreçte çok sayıda çocuk, kadın, yaşlı ve sivil hayatını kaybetti. Ayrıca halkın önemli bir kısmı göç etmeye zorlandı. İsrail savaş hukukunu tamamen ayaklar altına alarak dokunulmazlığı olan hastaneler, sağlık kuruluşları, ibadethaneler gibi özel mekanlara da saldırılarda bulundu. Dünya halklarının ve onurlu insanların aylardır seslendirdiği üzere bizde Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyor, her zaman Gazze halkının yanında olduğumuzu beyan ediyoruz’’ dedi. “İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor” İşgalci İsrail’in insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza attığını söyleyen Uzman Doktor ve Psikiyatri Uzmanı Mücahit Gökduman, “Burada İsrail’in yatığı insanlık dramına ve soykırıma dikkat çekmek için toplandık. Filistin toprakları, yağmalanıyor, işgal ediliyor, insanlar acımasızca öldürülüyor. İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor. Gazze’de çalışan sağlık çalışanlarının hepsi bu durumdan etkilenmiş durumda. Gazze’de gözyaşı var, kan var, zulüm var fakat sabır da var, direniş de ve tevekkül de var’’ dedi. Yapılan açıklamaların ardından sağlık çalışanları görev yerlerine dağıldı.