SAĞLIK - 22 Haziran 2021 Salı 10:01

Milyonda bir görülen nadir tümör 11 saat süren ameliyatla alındı

A
A
A
Milyonda bir görülen nadir tümör 11 saat süren ameliyatla alındı

Zonguldak’ta ense yanması ve kulak ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 56 yaşındaki Ayten Aydın’a milyonda bir görülen Glomus Tümörü teşhisi konuldu.

Zonguldak’ta ense yanması ve kulak ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 56 yaşındaki Ayten Aydın’a milyonda bir görülen Glomus Tümörü teşhisi konuldu. İki başarılı operasyon geçiren Aydın 11 saat süren operasyonun ardından taburcu oldu.


Zonguldak kent merkezinde ense yanması ve kulak ağrısı şikayetiyle ilk olarak Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesine başvuran 56 yaşındaki Ayten Aydın’a yapılan muayene sonrası ileri tetkik yapılması için Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezine sevk edildi. Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi (KBB) Dr. Öğr. Üyesi Deniz Baklacı, tarafından ileri tetkikleri yapılan Aydın’a Glomus Tümörü teşhisi konuldu. Kulak Burun Boğaz (KBB) ve Gelişimsel Radyoloji ile ortaklaşa yürüttüğü operasyonda 56 yaşındaki Ayten Aydın 11 saat süren operasyonun ardından eski sağlığına kavuşarak taburcu oldu.


Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi (KBB) Dr. Öğr. Üyesi Deniz Baklacı, “Bu hasta ilk olarak Atatürk Devlet Hastanesinde Kulak Burun Boğaz uzmanı tarafından muayene ediliyor. Gerekli tetkiklerin ardından ileri tedavi için bizlere yönlendiriyorlar. Kulak ağrısı ve dış kulak girişinde kitle şikayetiyle bizlere geldi. Bu hastalıkta en önemli husus ayırt edici tanı, biz bu hastalığa iltihaplı kulak hastalığı gibi yaklaşsaydık daha ön aşamada yanlış teşhis ve tedavi uygulamış olacaktık. Burada önemli olan oluşan kitlenin damarsal bir yapı olup olmadığının teşhisi ve ona yönelik müdahalelerdi. Biz açıkçası burada yapılan tetkiklerde radyoloji bölümden hocalarımızla görüştükten sonra bunun damarsal bir hastalık olabileceğinden şüphelenerek ileri tetkik aşamalara geçtik ve daha sonra işi Gelişimsel Radyolojiye bıraktık ki eğer damarsal bir durumla karşı karşıyasanız o damarı bir şekilde kapatmanız ve kanamanın minimalize edilmesi gerekiyor ameliyatta onun kanamaması gerekiyor. Bu konuda emin olduktan sonra Gelişimsel Radyoloji’nin kapısını çaldık” dedi.



“Milyonda bir görülen bir hastalık”


Glomus Tümörü’nün milyonda birden az görüldüğünü ifade eden Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi (KBB) Dr. Öğr. Üyesi Deniz Baklacı, “Bu durum bir yandan büyüyen bir yandan da kulak kemiğini eriten bir hastalık. Bu tümörün kulakta eriteceği yerler beyinle arada olan kemiği eritip menenjit yapabilir, uzun dönemde ana damarlardan biri açılıp hata kaybedilebilir. Bu kulak kemiğini tamamen dolduran en yayılım yapan bir tümördür. Bir ameliyat öncesi kanamanın azaltılması adına Girişimsel Radyoloji alanı ile görüştük. Bu hastalığın toplumda görülme sıkılığı milyonda yarım. O kadar nadir bir tümör. Böyle nadir görülen bir tümör olunca bunun cerrahisi fazla olmuyor. Bunun için birtakım değerlendirmeler oluyor. Birazda cerrahın tecrübesi önemli. Burada kanamalı bir doku ile karşı karıyasınız ve hastanın hayati organlarına zarar vermeden bu kanamalı dokuyu çıkartmak zorundasınız. O açıdan çok sık yapılan bir şey değil. Burada en önemli şey damarsal kanamalı tümörün kanlanmasının azaltılması bu çok önemliydi” şeklinde konuştu.



Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi Gelişimsel Radyoloji Doktor Öğretim Üyesi Yaşar Türk, Açıkçası hocamızın değerlendirdiği ve bizlere yönlendirdiği Glomus Tümörü ender görünen tümörlerden bu tümör bizim bölümümüzde doğru tanı koyulduktan sonra hocamızla konuştuk ve işlem öncesi embolisazyon dediğimiz damar yatağını kurutma işlemi yapılabilir mi diye konuştuk. Bunun için önce tanısal anjiyo yaptık. Bu vasküler tümörün bu tümörün yerini, nereden beslendiğini belirledikten sonra mikrobilyalar dediğimiz 300 mikron çapında tıkaçlarla bunları başka damarlara zarar vermeden bu tümörü devre dışı bıraktık. Hem hastamız hem de hocamız için bir konfor sağladık” şeklinde konuştu.


Ense yanması ve ateş şikayetiyle hastaneye başvurduğunu anlatan Ayten Aydın, "Şimdi çok iyiyim bundan önce hastaydım. İlk olarak Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesine gittim oradan Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne sevk edildim. Deniz hocam ve Yaşar hocam beni sağlıma kavuşturdular. Onlardan Allah razı olsun. Herkese çok teşekkür ediyorum. İlk duyduğumda çok korktum. İlk olarak kafamın arkasında yanma oluyordu birde ateş oluyordu. Bu şikayetler üzerine doktora geldim. 2 -3 doktora gittim en son burayı tavsiye ettiler. Allah razı olsun doktorlarım kurtardı beni herkese çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.