KÜLTÜR SANAT - 15 Ocak 2025 Çarşamba 15:16

Bilim adamlarının 100 yıldır belge aradığı, Anadolu’nun kayıp topluluğu Kaşkalar’ın izi Zonguldak’ta bulundu

A
A
A
Bilim adamlarının 100 yıldır belge aradığı, Anadolu’nun kayıp topluluğu Kaşkalar’ın izi Zonguldak’ta bulundu

Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Arkeoloji Bölümü’nün 2017 yılında Karadeniz Ereğli ilçesindeki İnönü Mağarası’nda başlattığı kazılarda, Anadolu’nun kayıp topluluklarından biri olarak bilinen Kaşka’lara ait ilk arkeolojik izlere ulaşıldı. Kazı başkanı Doç. Dr. Hamza Ekmen, "Genç Tunç Çağı’na tarihlenen günümüzden yaklaşık 3 bin 200 yıl öncesine tarihlenen bulguların bu sözünü ettiğimiz Kaşka topluluklarına ait olduğunu düşünüyoruz" dedi.


Kazı çalışmalarını yöneten Doç. Dr. Hamza Ekmen, dokuz yıldır süren çalışmaların önemli bulgular ortaya koyduğunu belirtti. Mağaradaki beş arkeolojik katmandan en eskisinin 6 bin 500 yıl öncesine ait olduğunu ifade eden Ekmen, bu tabakanın mağaranın ilk sakinlerine ev sahipliği yaptığını söyledi.


Kazılarda özellikle Genç Tunç Çağı’na tarihlenen üçüncü katmanda dikkat çekici bulgulara rastlandığını aktaran Ekmen, bu keşiflerin Hitit belgelerinde adı geçen ancak arkeolojik olarak izine rastlanamayan Kaşka topluluklarıyla bağlantılı olabileceğini vurguladı.


Bilim adamlarının 100 yılı aşkındır belge aradığı Kaşka’larla ilgili ilk arkeolojik izlere ulaştıklarını düşündüklerini belirten Ekmen şöyle dedi:


""Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Arkeoloji Bölümü olarak 2017 yılında İnönü Mağarası’nda kazılara başladık. 2024 yılı itibariyle de dokuzuncu kazı sezonumuzu tamamladık. Bu süre zarfında İnönü Mağarası’nda beş ayrı arkeolojik kültür katmanı tespit ettik. Bunlardan beşinci tabaka dediğimiz günümüzden 6500 yıl öncesine uzanan tabaka İnönü Mağarası’nın ilk sakinlerinin yaşadığı tabaka. Geçtiğimiz yıllarda özellikle üçüncü tabakada önemli arkeolojik keşiflere ulaştık. Bu keşifler neredeyse 100 yıla aşkın bir süredir bilim insanlarının hakkında belge aradığı Kaşka topluluklarıyla alakalı. Hititçe çivi yazılı belgelerde Kaşka topluluklarından çok sıklıkla bahsedilmekte. Hititlerin kuzeyindeki dağlık ormanlık bölgede yaşayan belli bir siyasi otoriteye bağlı olmayan topluluklar olarak ifade edilmekte. Arkeologlar uzun yıllardır bu toplulukların nerelerde yaşamış olabileceğini ve nasıl bir kültür üretmiş olabileceğini araştırdılar. Ancak çok somut kanıtlara ulaşılamadı. Biz İnönü Mağarası’nın üçüncü tabakasında bulduğumuz ve Genç Tunç Çağı’na tarihlenen günümüzden yaklaşık 3 bin 200 yıl öncesine tarihlenen bulguların bu sözünü ettiğimiz Kaşka topluluklarına ait olduğunu düşünüyoruz. Bu bağlamada belki de hakkında uzunca yıllar bilgi ve belge edilemeyen Anadolu’nun kayıp topluluğu olan Kaşkalara ait ilk arkeolojik izlere ulaştığımızı düşünüyoruz."



Bilim adamlarının 100 yıldır belge aradığı, Anadolu’nun kayıp topluluğu Kaşkalar’ın izi Zonguldak’ta bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Yılbaşı akşamında yemek yerken pişman etmeyecek 10 altın kural Yılbaşı günü sağlıklı beslenmek için önerilerde bulunan Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, "Tek bir gece tüm yıllık çabayı bozmaz ama aşırıya kaçmak da gereksiz şişkinlik, hazımsızlık ve sabah yorgunluğuna yol açar" dedi. Yılbaşı denince akla hindi, mezeler, kuruyemiş ve bolca tatlı ve içecek geldiğini belirten Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, geleneksel lezzetler bir yana, çoğu kişinin ocak ayının ilk günlerinde ‘fazla kaçırdım’ pişmanlığıyla tartıya çıkmaktan korktuğunu söyledi. Dyt. Berna Ertuğ, "Yılbaşı gecesinin ‘kaçamak günü’ olmadığını, sadece bir akşam yemeği olduğunu unutmamak gerekiyor. Tek bir gece tüm yıllık çabayı bozmaz ama aşırıya kaçmak da gereksiz şişkinlik, hazımsızlık ve sabah yorgunluğuna yol açar. Oysa küçük dokunuşlarla hem sofranızın zenginliğini koruyabilir hem de yeni yıla daha sağlıklı bir başlangıç yapabilirsiniz" şeklinde konuştu. "31 Aralık sabahını aç geçirmeyin" Yılbaşı gecesi kendinizi tamamen yasaklarla sıkmanın ya da tamamen serbest bırakmanın da doğru olmadığını belirten Dyt. Berna Ertuğ, "Önemli olan yılbaşı sofrasında da dengeli olmaktır. 31 Aralık gününde tüm gün aç kalmak yapılabilecek en büyük hatadır. Bu nedenle güne kahvaltıyla başlanmalı, ara öğünler atlanmamalı, öğle yemeğinde, akşam et yenileceğinden, sebze ağırlıklı beslenilmelidir" diye konuştu. Yılbaşı sofrasının uyulması gereken altın kurallar Yılbaşı sofrasında yapılması gerekenleri sıralayan Dyt. Berna Ertuğ, "Yılbaşı sofrasında en dikkat edilmesi gereken durum, açlık hissinin kontrolüdür. Sadece açlık nedeniyle değil, gecenin coşkusuna kapılarak aşırıya kaçmak yani sınırsız tüketim, yeni yılın ilk gününün sabahına ishal, mide bulantısı, besin zehirlenmesi, şişkinlik, hazımsızlık ve kan şekeri yüksekliği gibi sağlık sorunlarıyla uyanmaya neden olabilir. Tabak kuralını uygulayın: Tabağınızın yarısını sebze/salata, dörtte birini protein (hindi, balık, kırmızı et), dörtte birini karbonhidrat (pilav, börek, makarna) ile doldurun. Böylece otomatik olarak porsiyon kontrolü yapmış olursunuz. Kırmızı eti ızgara veya fırında tercih edin: Kırmızı et tüketilecekse, kızartma etler yerine fırında veya ızgarada pişirilen etler tüketilmelidir Hindinin derisiz yerinden seçin: Hindi derisi lezzetli olsa da doymuş yağ ve kalori bombasıdır. Derisiz göğüs eti hem daha az kalorilidir hem de daha çok protein içerir. Zeytinyağlıları başrole koyun: Yaprak sarma, barbunya pilaki, fava, enginar gibi zeytinyağlılar hem lezzetli hem de lif kaynağıdır. Masada bolca yer verseniz de suçluluk hissetmezsiniz. Ancak her mezeden 1-2 kaşıktan fazla tüketmeyin. Tatlıyı paylaşın: Yılbaşı sofrasında hamurlu tatlılar yerine sütlü ya da meyveli tatlılar bulunmalıdır. Tüm tatlılardan birer küçük dilim alın ya da tatlı tabağını masanın ortasına koyup çatal batırarak paylaşın. Böylece ’koca bir dilim yedim’ yerine ’tadına baktım’ dersiniz. Kuruyemişte ölçü önemli: 1 avuç (yaklaşık 25-30 gram) kuruyemiş 160-200 kaloridir. Bunun için ufak bir kase belirlenmeli ve içine beyaz leblebi, ceviz, fındık, fıstık, badem, kuru kayısı, kuru erik gibi çeşitlerden azar azar konulmalıdır. Alkol tüketimine dikkat edin: Alkol alımından uzak durulmalı ya da limit sınırlandırılmalıdır. Bu yapılamıyorsa alkol bol su veya soda ile sulandırılarak tüketilebilir. Böylece hem daha yavaş içersiniz hem de ertesi sabah baş ağrısı riski azalır. Ara öğün olarak meyve ve yoğurt bulundurun: Gece yarısından sonra acıkanlar için dilimlenmiş elma, armut, mandalina ve bir kase probiyotik yoğurt harika alternatiflerdir. Su içmeyi unutmayın: Her alkollü içecekten sonra 1 bardak su için. Hem alkolün etkisini azaltır hem de ertesi gün daha zinde kalkarsınız. Hareket edin: Gece yarısından sonra ‘İyi seneler’ ziyaretlerine yürüyerek gidin ya da ertesi sabah 30 dakikalık tempolu bir yürüyüş yapın. Hem sindirime yardımcı olur hem de kalorilerin bir kısmını yakarsınız" ifadelerini kullandı. "Yılbaşı gecesi uyumadan önce bol su için" Yeni yılın ilk gününü zinde geçirmek için de öneride bulunan Dyt. Berna Ertuğ, "Yılbaşı gecesi uyumadan önce bol su için. Güne kahvaltı ile başlayın. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenin. Gün içinde sıvı tüketiminizi artırın. Metabolizmanızı hızlandırmak için gün içinde 2 fincan bitki çayı tüketin. Antioksidan tüketimi yorgunluk, halsizlik gibi problemlerin etkisini azalttığından, nar, kivi, greyfurt, portakal mandalina gibi meyvelerden tüketin. Mümkünse egzersiz ve açık havada tempolu yürüyüş yapın. Öğünlerinizi az ve sık planlayın" dedi.