YEREL HABERLER - 17 Ağustos 2016 Çarşamba 12:30

TED Adana Koleji’nden iddialara sert cevap

A
A
A
TED Adana Koleji’nden iddialara sert cevap

Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından TED Koleji’ni Adana’ya kazandıran TA Group Yönetim Kurulu Başkanı Taha Altaylı, 15 Temmuz hain darbe ve işgal girişimi sonrası terör örgütü FETÖ ile bağlantılı oldukları gerekçesiyle kapatılan özel okulların öğrencilerinden yüzlercesinin toplu halde TED Koleji’ne kayıt yaptırdığı iddiasının iftiradan ibaret olduğunu söyledi. TED Koleji’nin, okula öğrenci kabul ederken, öğrencinin akademik ve PDR seviyesi kadar aile hayatını da detaylı şekilde incelediğini belirten Altaylı, “Terör örgütü FETÖ ile ilişkili okulların kapatılması, bu millet, bu memleket için en hayırlı karardır” dedi.
Altaylı, TED Adana Koleji ile ilgili bir gazetede ortaya atılan iddialar üzerine yaptığı açıklamada, TED Koleji’nin, 1928 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuş, temel ilkesi Cumhuriyet’e ve bu ülkenin aydınlık geleceğine inanmış, aklını ve gönlünü; bilginin sanatın ve teknolojinin ışığıyla dolduracak nesiller yetiştirmeyi kendisine şiar edinmiş bir eğitim kurumu olduğunu belirtti.
“TED’in temel hedefi, Türk milletinin aydınlık yarınlarını yetiştirmektir"
Atatürk tarafından kurulan ilk TED’den bu yana Türkiye’de TED’lerin sayısının 38’e ulaştığını ifade eden Altaylı, “Türkiye’de TED mezunları yüzbinleri bulmuştur. Başbakanlar, bakanlar, büyükelçiler, Cumhuriyet tarihinde bu ülkeye hizmet etmiş çok değerli devlet adamları, sanatçılar, işadamları, aydınlar yetiştirmiştir. TED’in temel özelliği; Cumhuriyet’e sapasağlam bağlı, Atatürk ilke ve inkılaplarını sonuna kadar benimseyen, vatanını, milletini seven, hem bu ülkenin insanı hem de birer dünya vatandaşı olabilecek kadar entelektüel yeni nesiller yetiştirmektir. TED Adana Koleji olarak, bu ana yapının bir parçası olmamız hasebiyle bizim hedefimizin de farklı olması zaten söz konusu değildir. TED Adana Koleji’nin hedefi, biraz önce bahsettiğim özelliklere sahip, ayaklarının üzerinde durabilen, sırtındaki heybe; bilgi, kültür ve sanatla dolu, Türk milletinin aydınlık yarınlarını yetiştirmektir. TED Adana Koleji’ni biz bunun için kurduk, bu misyon doğrultusunda da faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz” diye konuştu.
“TED’e her öğrenci kaydolmaz"
2014 yılında kurulan TED Adana Koleji’nin bugün itibarı ile kayıtlı öğrenci sayısının 556 olduğunu kaydeden Altaylı, şöyle devam etti:
“Öğrenci sayımız bugün itibarı ile 556. Kayıtlar halen devam ediyor. Bunların bir kısmı zaten geçen seneden öğrencimiz. TED Adana Koleji olarak burada altı çizilmesi gereken en önemli husus bence geçen seneki öğrenci sayımızın yüzde 100 üstünde yeni kayıt yapmış olmamız. TED Adana Koleji yeni kayıt yaparken, diğer özel okullardan çok daha farklı, çok önemli olduğuna inandığım kıstaslar koyarak, yeni kayıt alan bir okul. Birincisi yeni gelen öğrencinin akademik seviyede çok iyi bir başarı puanı alması gerekiyor. İkincisi PDR görüşmelerinde, rehberlik öğretmenlerimizin ve psikolojik danışmanımızın yaptığı görüşmelerden, çocuğun olumlu görüş alarak çıkması gerekiyor. Üçüncüsü velinin TED Adana Koleji’ne uygun olup olmadığı. Bu, benim de içinde bulunduğum okul yönetimi tarafından ayrıca değerlendirilir. Bu üç saç ayağını da sağlam oturtabilen kaydedilir. Onun için bu okula kaydolmak zordur. Bütün bu aşamalardan geçildikten sonra kayıt yapılır.”
“Kayıtlarda ince eleyip sık dokuyoruz"
İlk iki aşamadan geçen öğrencinin, eğer veli ile ilgili üst kurul olumsuz karar vermişse yine de okula kaydedilmediğini belirten Altaylı, “Yani yapılan yüzlerce müracaat içerisinden bu kadar ince elenip sık dokunarak 556 öğrenciye ulaşıldı. Ama en başından beri ben hep söylüyorum, bizim için sayısal çoğunluk hiçbir zaman önemli olmadı. Bizim için kalitetif özellikler hep ön plandaydı.”
"50 milyon liralık yatırımla kuruldu"
TA Group Yönetim Kurulu Başkanı Taha Altaylı, TED Adana Koleji’nin yaklaşık 50 milyon TL’lik bir yatırımla kurulduğuna dikkati çekerek, “TED Adana Koleji, benim kendi şehrime yaptığım, hatta ülkeme yaptığım en büyük yatırım. Yaklaşık 50 milyon TL civarında bir yatırımdan bahsediyorum. Ben 1990 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra doktorluğu bırakıp, psikiyatri ihtisasına başlamış, son senesinde tamamlamadan tamamen doktorluktan ayrılıp, iş hayatına atılan bir kişiyim. 1992’den bu yana yurt dışında çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren bir holding kuruluşuna ulaşmış bir işadamıyım. 1984 yılında mezun olduğum Ceyhan Lisesi’nden ayrıldıktan tam 30 yıl sonra 2014 yılında yaklaşık 50 milyon TL’ye TED Adana Koleji yatırımını gerçekleştirmiş bir işadamıyım” şeklinde konuştu.
“Niye TED Koleji?” sorusuna, “Çünkü Cumhuriyet’in en sağlam, en güvenilir, sonuna kadar çalışmasını sürdürecek olan bir eğitim kurumu” cevabını veren Altaylı, “Başka bir sürü yatırım yapabilirdim. Başka bir sürü işe girebilirdim ama benim için doğduğum şehirde, bu ülkenin geleceğine sahip çıkacak, Cumhuriyet’e sonuna kadar bağlı, devletine sonuna kadar bağlı, milletine bağlı insanlar yetiştirmek önemli olduğu için ben bu TED Adana Koleji’ni açtım” ifadelerini kullandı.
“İddialara kargalar bile güler"
15 Temmuz gibi hain bir askeri darbeyi ve işgal girişimini el birliğiyle def etmişken, oluşan toz bulutunda insanlara saldıranları, yalan yanlış bilgilerle, şantajvari şekilde maddi menfaat bekleyen tavırlar içine girenleri bu milletin asla affetmeyeceğini ifade eden Altaylı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“15 Temmuz bu ülke için tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu ülkede yaşanan askeri darbelerin bütün etkilerini görmüş bir işadamıyım. İlk defa, girişilen bir askeri darbeye, bu millet sert bir tokatla cevap vermiştir. Bugün devlet bütün bu pisliklerden temizlenmeye çalışırken arada “bu ortamdan, toz bulutundan yararlanırım, maddi menfaat elde ederim” mantığı ile yola çıkarsanız Allah sizi öyle bir hatanın içine düşürür ki TED Adana Koleji’ni siz bir terör örgütüyle ilişkilendirmeye kalkarsınız. Buna kargalar bile güler.”
“Bin 200 okul, 100 bin öğrenci demek"
TED Adana Koleji’nin kurucusu Taha Altaylı, 15 Temmuz sonrası FETÖ terör örgütünün kontrolü altındaki yaklaşık bin 200 civarında okulun kapatıldığını anımsatarak, “Bu okulların kapatılması, bu millet, bu memleket için en hayırlı karardır. Bin 200 okul dediğiniz zaman 100 bin öğrenci gibi bir rakam çıkar. Bu 100 bin öğrenci bu milletin çocukları. Terör örgütünün eğitim kurumlarını ele geçirmiş olması bu ülkenin bir hakikati, bu okulları kapatmak bu ülkenin yapması gereken ikinci bir hakikat, ama üçüncü bir hakikat daha var ki bu okullarda okuyan, yine bu milletin çocukları. Bir kanun mu çıktı ki bu milletin çocuklarını okula almak ve okutmak suç olsun” şeklinde konuştu.
“Bu okullardan gelen öğrenci sayısı sadece 6"
TED Adana Koleji’nin, öğrencisini ve velisini seçen bir kurum olduğunun altını bir kez daha çizen Altaylı, şunları kaydetti:
“15 Temmuz hain darbe girişimi olduğu günün ertesinde hemen müdürümü arayıp, ‘2 hafta hiç kayıt almıyorsunuz’ diye talimat verdim. 2 hafta sonra yüzlerce müracaat gelmiş, özellikle kapanan okullardan. Bu öğrencilerden çoğunu alabilirdim ben. Ama TED Adana olarak ortaya koyduğumuz kıstaslar hiçbir zaman değişmemiştir. Akademik seviyesini ölçmem gerekir. PDR’sini ölçmem gerekir. Ailesini görmem gerekir. Ailesinin TED Adana Koleji’ne yakışır bir aile olduğunu benim hissetmem, kabul etmem, ondan sonra bu çocukları almam gerekir. Yüzlerce müracaatın içerisinden, kapatılan bu okullardan toplam 6 öğrenci almışız. 556 öğrencide 6 öğrenci. Toplam öğrenci sayısının sadece yüzde biridir."
Bu 6 öğrenciden birinin de Milli Eğitim Müdürlüğü’nün “gazi ve şehit kontenjanından alın” diye kendilerine gönderdiği bir öğrenci olduğunu ifade eden Altaylı, “Diğer 5 öğrenci de 3 aileye mensup öğrenciler. İki tanesi abi kardeş bir aileden, diğer ikisi de abi kardeş bir aileden. Yani toplam 3 yeni veli almışız. Toplam bu 5 öğrenci de akademik seviye, PDR ve ailelerinin hayat karşısında duruşuyla Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılığı açık ve net olan, TED Adana Koleji’ne hem öğrenci hem veli olarak alınabilecek insanlar. Keşke o çocukların içerisinden, 100 bin çocuğun içerisinden daha fazlasını alabilseydik. Ama biz sadece 5 tanesini almışız” dedi.
“Çok net, çirkince bir yalan"
Gazetede yer alan yazı ile ilgili her türlü hukuki girişimde bulunacaklarını, sonuna kadar bu iftirayı ve yalanları atanlardan hukuki olarak hesap soracaklarını ve yüklü tazminat davaları açacaklarını belirten Altaylı, “Çok net ve çirkince söylenen bir yalan var. Deniyor ki kapatılan FETÖ okullarından yüzlerce öğrenci TED Adana Koleji’ne kaydolmuştur. Ama böyle bir şey söz konusu değil. Ben, öğrenciyi, eğer anaokulu ve birinci sınıfa gelmişse, sıfırdan kaydediyorum. Eğer bir başka okuldan geldiyse nakil belgesini dosyasına koymak durumundayım. Milli Eğitim’de bütün bu bilgiler ve belgeler var. Ben nasıl açık yüreklilikle ‘bu okullardan, bu ülkenin vatandaşı olan 5 çocuğu okuluma kaydettim’ diyorsam, çıkacak o okullar; şerefli olduğuna inandığım, samimi olduğuna inandığım özel okullar ‘bu çocuklar bizim çocuklarımızdır, ben 300’ünü aldım, ben 200’ünü aldım veya benim gibi 5’ini aldım’ diyecekler. Ve bu yazar arkadaşım da bu listeyi okuyucusuyla paylaşacak. Bunu paylaşmadığı takdirde ‘çamur at, izi kalsın’ kepazeliğinin zirvesi olan bu yazı basın tarihine kara bir leke olarak geçecek. Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye içinde bulunduğunuz gruplarla menfaat ilişkisine girerek başkalarını ‘tu kaka’ ilan edeceğiniz Türkiye değil. Attıkları iftiralar yanlarına kar kalmayacak” diye konuştu.
Yazıda, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ile sürekli görüşme halinde olduklarına da değinildiğini vurgulayan Altaylı, “Ben bu şehirdeki en büyük eğitim yatırımını yapan şirketin yönetim kurulu başkanıyım. Hüseyin Sözlü de bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı. Kim olduğunu tamamen bir kenara bırakarak, şehrin en büyük eğitim yatırımcısı ile o şehrin belediye başkanının birbiriyle görüşme halinde, istişare halinde olmadığını nasıl düşünebilirsiniz. Eğer olmuyorsa bir problem var demektir. Sadece benimle değil, bütün özel okulların yatırımcılarıyla birlikte hareket etmesi gerekir. Etmediği takdirde özel okullarda neler olduğu işte ortada. Üstüne üstlük ben Adanalıyım, Ceyhanlıyım” diye konuştu.
“TED Adana Koleji, Türkiye’nin en iyi okullarından biri olacak"
TED Adana Koleji’nin, 1928 yılında Atatürk’ün kurduğu Türk Eğitim Derneği ana yapısının amaçları doğrultusunda faaliyetlerine devam edeceğini belirten Altaylı, sözlerini şöyle tamamladı:
“TED Adana Koleji, sadece Adana’nın, bölgenin değil, Türkiye’nin en iyi özel okullarından birisi olacak. Bunu hiç kimse, atmaya çalıştığı yalan, iftira ve çamurla sıvayamayacak. Bunun önüne geçemeyecekler. Ben ülkeme ve şehrime böyle bir yatırım yapmış olmanın gururuyla ayakta duran bir işadamıyım. Yatırımlarımız da durmayacak, devam edecek.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Trabzon’da kaçak hafriyat sahasında heyelan alarmı Trabzon’un Yomra ilçesinde, geçmiş yıllarda kaçak hafriyat döküm sahası olarak kullanıldığı belirtilen alanda meydana gelen heyelan endişeye neden oldu. Yomra ilçesindeki Kaşüstü Mahallesi’nde 1311 Nolu Sokak üzerinde bulunan ve 2015-2019 yılları arasında bölgedeki inşaatların temel kazılarından çıkarılan hafriyatların döküldüğü alanda, yaklaşık 6 yıl sonra toprak kayması yaşandı. Heyelanın meydana geldiği bölgede çok sayıda konutun bulunması nedeniyle risk oluşurken, toprak kayması sonucu bazı sitelere ulaşımı sağlayan yollar ulaşıma kapatıldı. Olayın ardından bölgede güvenlik önlemleri artırılırken, yetkililer tarafından alanda inceleme başlatıldı. Edinilen bilgiye göre, söz konusu alanın geçmişte kaçak döküm sahası olarak kullanıldığı ve durumun daha önce Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne bildirildiği öğrenildi. Kaçak döküm yaptığı tespit edilen firmaya gerekli bildirimlerin yapıldığı, olayla ilgili hukuki sürecin ise devam ettiği belirtildi. Heyelanın ardından bölgede yeni bir risk oluşup oluşmadığının tespit edilmesi amacıyla teknik ekiplerin zemin etüt çalışmaları yapacağı öğrenildi. "Arkasındaki yerleşim yerlerindeki binalara bir zararın gelmeyeceğini düşünüyoruz" Yaşanan heyelan ile ilgili bilgiler veren Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, kaçak döküm sahasına hafriyat döken firma ile ilgili hukuki sürecin devam ettiğini belirterek, "Kaşüstü mahallemizde meydana gelen heyelanlı alan 2015-2019 yılları arasında bölgede yapılan inşaat faaliyetleri döneminde hafriyatlarının döküldüğü bir sahadır. Büyükşehir belediyesine ait bir izinli döküm sahası olmaması vesilesiyle kaçak döküm alanı olarak söylenir. Burada sanırım yüzlerce araçlık bir malzeme var. Bu bölgede vatandaşların kullanmış olduğu yollar var. Aynı zamanda doğal gaz hattının geçtiği, su hatlarının geçmiş olduğu bir alan var. Aynı zamanda şu anda heyelanın olup da aşağıda inmiş olduğu alanda Kaşüstü mahallemizden hastaneye doğru yapılması planlanan yeni hastane yolunun olduğu güzergah var. Heyelanın oluştuğu alanın tahribatının giderilmesini bekliyoruz. Sonrasında da havaların biraz daha ısınmasının ardından alanda nasıl bir çalışma yapılacağını planlayacağız. Hafriyatın üzerine yapılmış olan yollar şu anda trafiğe kapatıldı. İnşallah kurumlarımızla birlikte ilgili çalışmaları yapacağız. Mahalleden bu sorunu ortadan kaldıracağız. Çünkü bu sorun yaklaşık 10 yıldır ilçemizin o bölgede olan ciddi bir sorunudur" ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Bağlamış: "Yeni yılda da rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, yeni yıl dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, 2025 yılının son gününde yaptığı yazılı açıklamada, yeni yılın hayırlara vesile olmasını diledi. Başkan Bağlamış mesajında şu ifadelere yer verdi; "Yeni bir yıla girerken; 2026 yılının ülkemize, milletimize ve iş dünyamıza sağlık, huzur, bereket ve başarı getirmesini temenni ediyorum. Geride bıraktığımız yıl boyunca Kayseri Ticaret Borsası olarak; üreticilerimizin, tüccarlarımızın ve sanayicilerimizin yanında olmaya, tarım ve hayvancılık sektörümüzün gelişimi için var gücümüzle çalışmaya devam ettik. Şehrimizin ekonomik gücünü daha da ileriye taşıma hedefiyle, birlik ve dayanışma içerisinde önemli adımlar attık. Yeni yılda da sürdürülebilir üretimi destekleyen, katma değeri yüksek ve rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. İnancımız odur ki; ortak akıl, güçlü iş birliği ve azimle aşamayacağımız hiçbir zorluk yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle; başta üreticilerimiz ve üyelerimiz olmak üzere, tüm hemşehrilerimizin ve milletimizin yeni yılını en içten dileklerimle kutluyor, 2026 yılının sağlık, mutluluk ve bol kazanç getirmesini diliyorum."
Ordu Ordulu çiçekçi Karadeniz zekasını konuşturdu: Gül buketini ’karalahana’ ile süslüyor Ordu’da çiçekçilik yapan Mevlüt Kuvan, Karadeniz Bölgesi’nin yöresel ve sevilen tatlarından olan karalahanayı gül buketlerinde kullanıyor. Karadenizli zekasını kullanan çiçekçi, güller ile gönüllere, yemek yapılabilen karalahanalar ile de mideye hitap ettiklerini belirtiyor. Karadeniz Bölgesi’nin en sevilen ve yöresel lezzetlerinden olan karalahana, özellikle kış aylarında sofraların vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alıyor. Çorba, dolma, kavurma ve turşu yapımında sıkça kullanılan karalahana, Karadenizli zekasını kullanan çiçekçinin elinde farklı bir boyuta taşındı. Altınordu ilçesinde 25 yıldır çiçekçilik yapan Ekrem Kuvan (42), gül buketlerinde kullanılan ve bir süre sonra çöpe atılan yeşil yapraklı bitkiler yerine bölgede yetişen karalahanayı kullanıyor. Karalahanalar bir yandan buketleri süslerken, bir taraftan da müşteriler tarafından yemek yapımında kullanılabiliyor. Karalahanalı gül buketlerinin bir özelliği ise fiyatının diğer buketlere göre daha uygun olması. "Herke kokina buketi yaparken, biz karalahana yapmak istedik" Çiçekçi Mevlüt Kuvan, Buketlerinde farklı tasarımlar yapmayı sevdiğini belirterek, "Yeni yıl geldi çattı, herkes kokina buketi yaparken, biz de değişiklik yapmak istedik ve Karadenizli olduğumuz için pancar ve gülden buket yapmak istedik. Değişiklik her zaman daha güzel ve alışılmışın önüne geçtik. Bu buketimiz ilgi görüyor, Karadenizli olmamız ayrıcalıklı olduğu için karalahana buketini şuanda insanlara tanıtıyoruz" dedi. "Karalahana çorbası içtiğim esnada bu fikri tasarladım" Bir akşam yemeğinde içtiği karalahana çorbası üzerine bu fikri tasarladığını kaydeden Kuvan, "Ertesi gün geldim ve iş yerimde karalahana buketini yaptım. Müşteriler ilgi gösteriyor. Karalahanamızı günlük alıyoruz ve günlük kullanıyoruz. İnsanlar buketi eve götürdükleri zaman gülleri vazoya, pancarı da çorba ya da dolma yaparak kullanabilirler. Bu sayede çöpe gitmeyecek hepsini kullanabilecekler" diye konuştu. "Bu buket ile evlerde karalahana pişecek" Gülün içerisine yeşil yapraklı bitkiler yerine karalahana kullandıklarını kaydeden Kuvan, "Kış aylarının vazgeçilmez çorbası karalahana. Aynı zamanda 4 mevsim de tüketilebilir. Kar yağdı ve pancarın bulunması gerçekten zor. Bu buket sayesinde evlerde karalahana da pişecek. İnsanlar yeni yılda kokina yerine buketi alabilir. Karalahana olan buketimiz diğer buketlere göre daha da ucuz. Bunların yanında soğan buketi, pırasa, limon ve havuçlu buketimiz de var. Soğan her yemekte kullanılıyor, kış geldi pırasa da oldukça fazla tüketiliyor. Hem buket olarak götürecekler, hem de eşler bunları yemek yapabilecekler" şeklinde konuştu. (SK