EKONOMİ - 28 Aralık 2025 Pazar 11:17

Eski yöntemlerle ürettiği kebap şişlerini 15 ülkeye ihraç ediyor

A
A
A
Eski yöntemlerle ürettiği kebap şişlerini 15 ülkeye ihraç ediyor

Gaziantep’te demir ustaları tarafından geleneksel yöntemlerle üretilen kebap şişleri, Almanya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere Avrupa’nın 15 ülkesine ihraç ediliyor.


Şahinbey ilçesinde bulunan tarihi Bakırcılar Çarşısı’nda bir asır önce dedesinin açtığı küçük dükkanda babasından sonra kalan son ustalardan olan 53 yaşındaki Gökmen Gürban, örsün üzerindeki demire çekiçle vurarak şekil verip ürettiği kebap şişlerini Türkiye’nin yanı sıra dünyanın da birçok ülkesine gönderiyor. Çeşitli boy ve ebatlarda üretilen şişler, ülke genelindeki kentlere satılıyor. Türüne göre değişen kebap şişleri, Avrupa’nın birçok ülkesine de ihraç ediliyor.


Henüz 6 yaşındayken mesleğe adım atan Gürban, 10 yaşındayken babası vefat etti. Ağabeyi ile birlikte babasının mesleğini sürdürmeye karar veren ve 42 yıldır baba mesleği sayesinde geçimini sağlayan Gürban, babasının dükkanında gördüğü şişlerden etkilenerek üretime yöneldi. Yerli malzemelerle başladığı serüvenle 4 yıl içinde yurt dışına açılan Gürban, 23 yaşında ilk ihracatını gerçekleştirdi. Baba mesleğini gelişen teknolojiye rağmen geleneksel yöntemlerle devam ettiren, 200 derecede erittiği demirleri çekiç ve örs yardımı ile şekil vererek kebap şişi üretimini sürdüren Gürban, kızgın ateşle birlikte 120 dereceye kadar yükselen sıcaklık karşısında el yapımı kebap şişi yaparak ekmeğini kazanıyor.


Örsün üzerindeki demire çekiçle vurarak şekil verip ürettiği çeşit çeşit kebap şişlerini Türkiye’nin 81 ilindeki müşterilerinin yanı sıra dünyanın birçok ülkesine de gönderen Gürban, demirden 42 yıldır şiş üretimi yaptığını söyledi.


Mesleğe 6 yaşındayken başladığını belirten Gürban, "Henüz 6 yaşındayken bu çarşının içine girdim. 10 yaşında babam vefat etti. Babam öldükten sonra ağabeyimle beraber bu işi yapmaya başladık. 42 seneden beri bu mesleği yapıyorum. Babamın zamanında biz çilingirdik. Kebap şişi fazla yapmazdık. Eski köy anahtarları, fıstık kıracağı ve çeşitli demir malzemeler yapardık. O dönem babamın yanında hemen hemen 5-6 tane kalfa çalışırdı. Biz tabi babamın yanında babamın mesleğini icra edemedik. Çünkü babam erken yaşta vefat etti. Ağabeyimle birlikte bir müddet sıcak çilingir işine devam ettik. Ağabeyimle beraber çalıştık, olmadı ve tekrar baba mesleğine döndük. Baba mesleğine dönünce de kendi işimizi yapmaya çalıştık. Ağabeyimle beraber yola çıktık ve mesleğe ağabeyimle beraber devam ettik. Ağabeyim vefat edene kadar ben işçilik yapıyordum. İşçilikten Allah’a şükür şu anda bu dükkanı çalıştırıyorum" dedi.


El emeği ile demir döven ustaların azaldığını belirten Gürban, "Allah elimizden almadığı müddetçe bu mesleği ölümüz bile olsa yaparız. 2014’te dükkanı ben devir aldım. 11 senedir dükkanı çalıştırıyorum. Ağırlıklı olarak kebap şişi yapıyorum. Kebap şişleri, lokanta şişleri ve ev şişleri yapıyoruz. Ben genelde kebap şişi yapıyorum" şeklinde konuştu.


Ürettiği kebap şişlerini Türkiye’nin 81 ilindeki müşterilerinin yanı sıra Avrupa’daki müşterilerine de gönderdiğini bildiren Gürban, "Genellikle yurt dışı ağırlıklı çalışıyorum. Fakat İstanbul, İzmir, Aydın, Samsun ve çevre illerdeki illerimize kebap şişi gönderiyorum. Yurt dışında da Almanya, Belçika ve İngiltere gibi birçok ülkeye gönderiyorum. İstek üzerine şiş yapıp gönderiyorum. Kebap şişleri talep üzerine yapıp gönderdiğim şişler. Şişlerimizi yurt dışındaki 15-20 ülkeye gönderiyoruz" diye konuştu.



Eski yöntemlerle ürettiği kebap şişlerini 15 ülkeye ihraç ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Giresun’da 286 manda işletmesine 12,3 milyon TL destek Giresun’da Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği’ne üye 286 işletmeye toplam 12 milyon 305 bin 750 lira destek ödemesi yapıldı. Giresun Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ahmet Geldi, birlik bünyesindeki işletmelere yönelik destekleme ödemelerinin üreticilerin hesaplarına yatırıldığını belirtti. Geldi, 286 işletmede bulunan bin 304 manda ve 403 malak için toplam 12 milyon 305 bin 750 lira ödeme gerçekleştirildiğini söyledi. Manda üretiminin her geçen gün arttığını vurgulayan Geldi, "Dünyada ekonomik durgunluğun yaşandığı bir dönemde, il ekonomisine sağlanan bu destek hem üretim hem de maddi katkı açısından büyük önem taşıyor. İlimizde 13 yıl önce kurulan birliğimiz, manda ıslah projesi kapsamında önemli hizmetler yürütmektedir. Yapılan bu ödemelerle üreticilerimize ciddi bir katkı sağlanmıştır" dedi. Manda ürünleri üretim tesisi faaliyete geçti Sadece manda yetiştiriciliğiyle sınırlı kalmadıklarını belirten Geldi, manda ürünlerine yönelik üretim tesisinin de faaliyete geçtiğini ifade etti. Geldi, "Manda üretiminin yanı sıra süt, yoğurt, kaymak ve peynir üretimi yapılan tesisimizi bölgemizde hizmete açtık. Bu tesisi çok önemsiyoruz. Çünkü üyelerimizin daha fazla kazanmasını, vatandaşlarımızın ise daha sağlıklı ürünlere ulaşmasını hedefliyoruz" diye konuştu. Birliğin 2012 yılından bu yana il ekonomisine önemli katkılar sağladığını dile getiren Geldi, "Kurulduğumuz günden bugüne kadar üyelerimize toplam 44 milyon lira destek dağıtmanın haklı gururunu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Ağrı Patnos’ta kar yağışı ulaşımı aksattı, tırlar yolda kaldı Ağrı Patnos’ta kar Yyağışı ulaşımı aksattı. Tutak-Patnos yolunda tırlar mahsur kaldı. Ağrı’nın Patnos ilçesinde etkili olan yoğun kar yağışı ve buzlanma, ulaşımda aksamalara neden oldu. Tutak-Patnos kara yolunun Dudak mevkiinde kar yağışının şiddetini artırmasıyla birlikte yol kısa süreliğine ulaşıma kapandı. Olumsuz hava şartları nedeniyle çok sayıda tır ve ağır tonajlı araç yolda kaldı. Gece saatlerinden itibaren etkisini artıran kar yağışıyla birlikte oluşan buzlanma, sürücülere zor anlar yaşattı. Özellikle zincirsiz ve kış lastiği bulunmayan araçların ilerleyememesi nedeniyle bölgede uzun araç kuyrukları oluştu. Güvenlik gerekçesiyle trafik bir süre kontrollü olarak durduruldu. İhbar üzerine Karayolları ekipleri hızla bölgeye sevk edilerek kar küreme ve tuzlama çalışmalarına başladı. Ekiplerin yoğun çalışması sonucunda yol yeniden ulaşıma açılırken, yolda kalan tırlar güvenli alanlara yönlendirildi. Yetkililer, kar yağışının aralıklarla devam etmesinin beklendiğini belirterek sürücüleri dikkatli olmaları konusunda uyardı. Kış lastiği ve zincir bulundurmadan yola çıkılmaması, özellikle gece ve sabah saatlerinde buzlanma riskine karşı tedbirli olunması gerektiği vurgulandı. Karayolları ekiplerinin hızlı ve etkili müdahalesi sayesinde ulaşımda yaşanabilecek daha büyük olumsuzlukların önüne geçildi.
İzmir Alaçatı Turizm Derneği Başkanı Ünsal: "Turizmi planlı yönetmezsek nitelikli turisti çekemeyiz" Alaçatı Turizm Derneği Başkanı Kerem Ünsal, yılbaşı dönemine ilişkin rezervasyon durumunu ve Alaçatı’nın turizm geleceğine dair değerlendirmelerini paylaştı. Ünsal, yılbaşı için Alaçatı’da konaklama rezervasyonlarının şu an itibarıyla yaklaşık yüzde 40 seviyelerinde olduğunu belirterek, bölgenin son dakika rezervasyonlarına alışık bir yapısı bulunduğunu ancak bu yıl ekonomik şartlar nedeniyle sürecin temkinli izlenmesi gerektiğini söyledi. Geçmiş yıllarda yılbaşı haftasına girildiğinde talepte artış yaşandığını hatırlatan Ünsal, "Bu artışın hızını ve seviyesini önümüzdeki günlerde daha net göreceğiz. Açık olan tesislerin önemli bir bölümünün makul doluluk oranlarına ulaşmasını bekliyoruz ancak kesin rakamlar için son haftayı görmek daha sağlıklı" dedi. Restoranlardaki doluluk oranlarının ise şu an ortalama yüzde 50 seviyelerinde seyrettiğini ifade eden Ünsal, yılbaşı programlarının netleşmesiyle birlikte bir miktar hareketlilik beklediklerini, buna rağmen işletmelerin süreci ihtiyatlı planlaması gerektiğini vurguladı. Ünsal, "Alaçatı’da yılbaşına yönelik ilgi var ancak sektör olarak beklentilerimizi kontrollü ve gerçekçi bir çerçevede tutmayı önemsiyoruz" diye konuştu. "Turizm Master Planı olmadan sağlıklı yönetim mümkün değil" Çeşme Belediyesi tarafından düzenlenen "Kentsel Tasarım Rehberi" bilgilendirme toplantısını da değerlendiren Kerem Ünsal, toplantıyı son derece önemli bulduklarını belirterek, Alaçatı’nın kimliğini korumaya yönelik her çalışmada belediyenin yanında olduklarını ifade etti. Ünsal, amaçlarının eleştirmek değil, çözümün bir parçası olmak olduğunu dile getirdi. Alaçatı’nın ana ve sürdürülebilir gelir kaynağının turizm olduğuna dikkat çeken Ünsal, "Alaçatı’nın bir mahalle gibi değil, bir turizm destinasyonu olarak ele alınması ve yönetilmesi gerekir. Bugün en temel eksikliğimiz, Alaçatı’ya özel bir Turizm Master Planı’nın olmamasıdır" dedi. Bu plan olmadan gürültü, sokak düzeni, altyapı kapasitesi ve tanıtımın sağlıklı şekilde yönetilemeyeceğini vurgulayan Ünsal, turizmle ilgili konuların farklı birimlere dağılmış olmasının kalıcı çözümleri zorlaştırdığını söyledi. Ünsal, "Turizmin sahada bir sahibi olmalıdır" ifadelerini kullandı. "Nitelikli turist için temel sorunlar çözülmeli" Gürültü kirliliği, sokak işgalleri ve altyapı sorunları çözülmeden nitelikli turistin Alaçatı’ya çekilemeyeceğini belirten Ünsal, bu sorunlar giderilmeden yapılan tanıtım çalışmalarının da eksik kalacağını ifade etti. Personel konaklamasının Alaçatı’daki en önemli sorunlardan biri olduğunu vurgulayan Ünsal, işletmelerin çalıştıracak personel bulmakta zorlandığını, bunun temel nedeninin barınma sorunu olduğunu söyledi. Bu konunun yalnızca işletmecilerin değil, destinasyonun sürdürülebilirliği açısından kamusal bir sorun olduğunun altını çizdi. Ünsal, kaymakamlık ve belediyeye çeşitli proje önerileri sunduklarını belirterek, "Uygun bir alan sağlandığı takdirde yatırımını sektör olarak yapabilir, işletmesini üstlenebiliriz. Kamudan beklentimiz alan ve planlama desteğidir" dedi. "Tanıtımda hedef odaklı yeni bir yaklaşım şart" Tanıtım çalışmalarında da plansızlık yaşandığını dile getiren Ünsal, klasik fuar anlayışıyla, hedefi ve ölçümü net olmayan çalışmalara kaynak ayrıldığını söyledi. Daha düşük bütçelerle dijital ve hedef odaklı tanıtım yapılabileceğini ifade eden Ünsal, Alaçatı’da bu sürece katkı sunmaya hazır, yabancı dil bilen gençler ve deneyimli sektör temsilcileri bulunduğunu kaydetti. Belediyenin Alaçatı’ya özel bir Turizm Master Planı oluşturması, bunu uygulayacak bir koordinasyon yapısı kurması ve personel konaklaması gibi temel sorunlara somut adımlar atması halinde, planlamadan uygulamaya kadar her aşamada destek vermeye hazır olduklarını belirten Ünsal, "Alaçatı’nın kimliğini korumanın yolu, turizmi doğru, planlı ve birlikte yönetmekten geçiyor" dedi.