ÇEVRE - 07 Ocak 2025 Salı 09:28

Adana’da hava kirliliği öldürüyor

A
A
A
Adana’da hava kirliliği öldürüyor

Adana’da akşam saatlerinde sobaların yakılmasıyla birlikte oluşan yoğun duman tabakası nefes almayı güçleştiriyor. Adana Şehir Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Doç. Dr. Kenan Topal, “Türkiye’de solunum yolu hastalıkları nedeniyle yaşanan ölüm oranları son yıllarda 2 katına çıktı ancak Adana’da yapılan ölçümlerde bu ölüm artışı 2.2 katı olarak rapor edilmiş. Adana’da solunum yolu hastalıkları nedeniyle ölüm artış oranları Türkiye ortalamasının üzerinde” dedi.


Yüreğir ve Sarıçam ilçelerinin büyük bölümü başta olmak üzere D-400 Karayolu’nun güneyinde kalan mahalleler ve Seyhan ilçesinin özellikle Fevzipaşa ve Fatih mahallelerinin yer aldığı bölgelerde kömür yakılması nedeniyle hava kirliliği oluşuyor.


Yaz aylarında anız yangınlarının neden olduğu hava kirliliği ile karşı karşıya kalan Adanalılar, kış aylarında da akşam saatlerinde sobalardan çıkan yoğun dumanın etkisi altında adeta nefes almakta zorlanıyor. Bazı vatandaşlar yolda yürürken elleriyle burnunu kapatırken, bazıları ise atkı takarak bir nebze de olsa hava kirliliğinden etkilenmemeye çalışıyor.



“Hava kirliliği halk sağlığını tehdit ediyor”


Adana Şehir Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Doç. Dr. Kenan Topal, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Topal, “Adana’da yaşanan hava kirliliğinin sağlığımız üzerinde oluşan olumsuz etkisinin bizler de farkındayız. Bu hava kirliliğinin olumsuz etkileri dünya üzerinde biliniyor ve halk sağlığını tehdit ediyor. Dünyada hava kirliliği düzeyleri izleniyor ve büyükşehirlerde hava kirliliği düzeylerinin belirlenen sınırların üzerinde seyrettiği görülüyor. Kış aylarında evlerde ısınmak için kalitesiz ve uygun olmayan malzemelerin yakılması hava kirliliğinin artmasına neden oluyor” diye konuştu.



“Her yıl 4 milyon insan hava kirliliğinden hayatını kaybediyor”


Türkiye’de solunum yolu hastalıkları nedeniyle yaşanan ölüm oranlarının son yıllarda 2 katına çıktığını ancak Adana’nın bu oranların da üstünde ölüm oranına sahip olduğunu aktaran Doç. Dr. Topal, şunları söyledi:


“Türkiye genelinde yapılan ölçümlerde kükürtdioksit kaynaklı hava kirliliğini yaşayan iller arasında Adana ilk sıralarda yer alıyor. Ayrıca havada dolaşan katı maddelerden kaynaklı hava kirliliği oranları da şehrimizde yüksek bulunuyor. Dünyada her yıl yaklaşık 4 milyon insan dış ortam hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybediyor. Yapılan araştırmalarda hava kirliliğinin solunum yolu hastalıklarını arttırdığı görülmüş. Türkiye’de solunum yolu hastalıkları nedeniyle yaşanan ölüm oranları son yıllarda 2 katına varan artışlar gösterdiği biliniyor. Adana’da yapılan ölçümlerde ise ölüm artışı 2.2 katı olarak rapor edilmiş. Yani Adana’da solunum yolu hastalıkları nedeniyle ölüm artış oranları Türkiye ortalamasının üzerinde.”



“Çocuklara dikkat etmeliyiz”


Hava kirliliğinin çocukların akciğer gelişimlerini de olumsuz etkilediğini belirten Aile Hekimliği Uzmanı Doç. Dr. Kenan Topal, “Hava kirliliğinin yüksek olduğu bölgelerde astım, akciğer hastalıkları ve kanser gibi hastalıkların görülme sıklıkları artmış durumda. Ayrıca bu hastalıklara bağlı ölüm oranları da artıyor. Bizim kişisel önlemlerde almamız gerekiyor. Özellikle akşam saatlerinde hava kirliliğinin yoğunlaştığı bölgelerden uzaklaşmanız gerekiyor. Dışarıya çıkmak zorunda kalırsanız da maske kullanmak faydalı olacaktır. Kişisel anlamda bizim bunların dışında yapacaklarımız sınırlı” dedi.



Adana’da hava kirliliği öldürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Kadınlarla ilgili meseleyi LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara haksızlık yapıyorsunuz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz" dedi. TBMM Genel Kurulunda Cumhurbaşkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2026 yılı bütçesi kabul edildi. Genel Kurulda, bütçeler üzerindeki konuşmaların tamamlanmasının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Milletvekilleri tarafından sorulan soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Rakamlar sizi doğrulamıyor. Az önce söyledim. Binde 1,1 ya da 1,2 civarında harcama söz konusu. Eski sisteme göre daha düşük bir harcama. Kaldı ki şunu da söylemek zorundayım. Cumhur İttifakı’nın adayı olan Cumhurbaşkanımız değil de rakibi seçilmiş olsaydı, şimdi 6 tane cumhurbaşkanı yardımcısı olacaktı. Kim bilir kaç tane bakan olacaktı; 90’lı yıllarda koalisyon hükümetleri dönemlerinde 35, 36’ları bulmuş. Muhtemelen 30’un üstünde de bakan olurdu. Asıl o zaman cumhurbaşkanlığı makamı israf noktasına dönüşürdü. Bir de resmi resmi ilan edilen cumhurbaşkanı yardımcılarının dışında da kimlere cumhurbaşkanı yardımcılığı sözü verildi onu da bilmiyoruz. Onları da eklerseniz çok daha fazla olur" dedi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi hakkındaki eleştirilere cevap veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Ben ısrarla aynı şeyi söylüyorum. Bir defa orada bir cami var. Cuma dahil namazlar kılınıyor ve herkes geliyor. Kütüphane 7 gün 24 saat açık. Kongre Merkezi açık. Ayrıca, Külliye’nin daha resmi bölümlerini gezmek isteyenler için belki Ali Mahir (Başarır) Bey de gezmek isteyebilir. O yüzden adresi söyleyeyim: ziyaret.tccb.gov.tr/. Turist olsun, vatandaşımız olsun herkes bu siteye girebilir. ’Gezmek istiyorum’ diyebilir ve bunlar belli bir sistem içinde gezdiriliyorlar. Yani ’vatandaşa açık değil’ ifadeniz doğru değil. Lütfen gezmek istiyorsanız bu siteye girebilirsiniz veya benden randevu istersiniz ben gezdiririm" diye konuştu. Genel bütçenin 10 binde beşinin kullanıldığını vurgulayan Yılmaz, "Nedir bu sınır? ’Bütçe başlangıç ödeneğinin binde 5’ini geçemez’ demiş kanunlarımız. Geçen yıl itibarıyla, 2024 yılında, genel bütçe başlangıç ödeneğinin 10 binde beşini kullanmış Cumhurbaşkanımız. 10 kat daha altında limitin bir kullanım söz konusu. Bu yıl itibarıyla 10 binde üç civarında kullanım. Öyle ifade ettiğiniz gibi sanki bütçenin tamamı büyük bir kısmı bu işlere harcanıyormuş gibi ifadeler doğru değil ama ihtiyaç oldukça da elbette kullanılacak. Tüm ülkelerin kullandığı gibi" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığındaki taşıt sayıları hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Cumhurbaşkanlığında ihtiyaç çıkabilir, acil bir şey olabilir diye 20 taşıt koyuyoruz. Doğru. Ama 2024 yılında sadece 7 taşıt alınmış. 2025 yılında yine 20 taşıt koymuşuz. Şu ana kadar bir tane bile alınmamış. NATO zirvesi geliyor, belki onun için bir ihtiyaç olursa bir alım yapılabilir. Yapılmaz demiyorum ama genelde bu 20 taşıt konuyor. Bir ihtiyat ödeneği olarak konuyor. Acil bir ihtiyaç çıkar kullanılabilir diye konuyor. Ama geçmişe baktığınız zaman bunun pek de kullanılmadığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. Kadınlarla ilgili meselelerin sadece LGBT üzerinden tartışılmasının haksızlık olduğuna değinen Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz. Bu uzun bir entelektüel tartışma. Ama bakış açınıza hiçbir şekilde katılmadığımı, Kürt halkının da sizin bu bakış açınıza en küçük bir prim vermeyeceğini de buradan ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu. Türkiye’de açlık sınırının sadece TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar olduğundan bahseden Yılmaz, "Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırı dediğiniz TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar. Yoksulluk olarak hesapladığı geçen ay gördüm televizyonlardan 97 bin lira. Yani neredeyse 2 bin 500 dolara yakın bir geliri olanı yoksul olarak tarif ediyor. Siz 5 bin dolar da dersiniz. Açık arttırmaya da çıkabilirsiniz. Tüm toplumu da yoksul ilan edebilirsiniz. Ama bir uluslararası ölçüte, istatistiğe dayalı bir yaklaşım değil bu. Sendikal olarak hazırlanmış muhtemelen sendikal taleplerine baz teşkil etmek üzere yapılan çalışmalar. Biz elbette en küçük yoksulluk oranıyla da mücadele etmeye devam edeceğiz. Güçlü bir sosyal politikayla yolumuza devam edeceğiz" dedi. Soru-cevabın ardından Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşimi, yarın saat 11.00’de toplanmak için kapattı.
Kocaeli Kocaeli’de silahlı saldırı: 1’i futbolcu 3 yaralı Kocaeli’de meydana gelen silahlı saldırıda 3 kişi silahla vurularak yaralandı. Yaralılardan birinin Kocaelili futbolcu Uğurcan Bekçi olduğu öğrenildi. Olay, İzmit ilçesi Sanayi Mahallesi Ömer Türkçakal Bulvarı’nda meydana geldi. Henüz bilinmeyen sebeple iki grup arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi ile çıkan kavgada Sultanbeyli Belediyesporlu Uğurcan Bekçi (27), E.K.B. (27) ve İ.A. (31) silahla yaralandı. 3 kişi kanlar içinde yerde kalırken, durum 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verildi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, biri ağır olmak üzere yaralan 3 kişiyi yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırdı. Kağıtspor, Körfez Spor Kulübü, Kocaeli Güneşspor, Belediye Derincespor, 24 Erzincaspor, Ankara Keçiörengücü, Adıyaman 1954 gibi önemli takımlarda forma giyen 27 yaşındaki kanat oyuncusu Uğurcan Bekçi’nin ayağından yaralandığı, durumunun ağır olduğu ve ameliyata alındığı öğrenildi. Polis olay yerinde delil aradı Öte yandan bölgeye çok sayıda polis ekibi de sevk edildi. Olayın Sefa Sirmen Sanayi Sitesi’nin yakınlarında başladığı, sahil yolu boyunca da sürdüğü öğrenildi. Polis ekipleri olayın yaşandığı noktalarda mermi ve delil aradı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Cinayet Büro ekipleri, çok yönlü araştırma başlatırken, zanlı veya zanlıların yakalanması için çalışmalar sürüyor.