ASAYİŞ - 27 Ocak 2025 Pazartesi 09:45

Polisi şehit eden uzman çavuş ağır cezada yargılanacak

A
A
A
Polisi şehit eden uzman çavuş ağır cezada yargılanacak

Adana’da ’dur’ ihtarına uymayarak otomobili ile çarptığı polis memurunun ölümüne neden olan uzman çavuş, 9 yıl hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlandı. Tutuklu uzman çavuş, "Bir asker olarak, polis memurunu şehit ettiğim için vicdan azabı çekiyorum. Böyle bir olay olduğu için çok üzgün ve pişmanım" dedi. Hakim, görevsizlik kararı vererek dava dosyasını ağır ceza mahkemesine gönderdi.


Sarıçam ilçesi Sezai Karakoç Bulvarı’nda 7 Aralık 2024’te İlçe Emniyet Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliği’nde görevli polis memuru Mustafa Akgül (50), 31 AED 634 plakalı otomobilin sürücüsüne ‘dur’ ihtarında bulundu. İncirlik Üssü’nde görevli uzman çavuş olduğu öğrenilen sürücü Murat Altaş (34) dur ihtarına uymayarak otomobili ile polis memuru Akgül’ü altına alıp, yaklaşık 70 metre sürükledi. Otomobil sinyalizasyon direklerine çarparak durdu, polis memuru Akgül ise yaşamını yitirerek şehit oldu.


Kaza sonrası yakalanarak tutuklanan ve alkollü olduğu belirlenen uzman çavuş Altaş hakkında “Taksirle ölüme neden olma, görevi yaptırmamak için direnme” suçlarından Adana 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan dava görülmeye başlandı. Tutuklu sanık Murat Altaş’ın, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) ile katıldığı duruşmaya, ölen polis memurunun babası Selim Akgül, eşi Ayşe, oğlu Şamil, Yavuz Selim, Malik Enes, kızı Sabiha Akgül ve kazaya şahit olan polis memurları A.Ş., R.Ş., A.Ç., S.Ç., Y.E. ile tarafların avukatları katıldı.


Sanık Murat Altaş, kazanın yaşandığı yerin her gün işe giderken kullandığı yol olduğunu söyledi. Altaş, kaza yerinin zifiri karanlık olduğunu belirterek, "Kazanın olduğu günün gündüzünde eşimle birlikte Hatay’a hasta ziyaretine gittik. Döneceğimiz zaman aracım bozuldu. Aracımı tamir için sanayiye bırakıp, yıllık iznimin bitmesi nedeniyle kaynımın aracını alarak, Adana’ya geri döndük. Önce dışarıda iki kadeh içki içtim daha sonra eve dönmek üzere yola çıktık. Kazanın olduğu yer her gün işe giderken geçtiğim yoldur. Ancak o bölge zifiri karanlıktı" dedi.


Sanık Altaş, polislerin uygulama noktası olduğuna dair bir işaret bulunmadığını öne sürdü. Polis memurlarını fark etmediğini dile getiren Altaş, "Polislerin uygulama noktası olduğuna dair bir işaret yoktu. Bu nedenle ilk başta ne dubaları ne de polis memurlarını fark ettim. Ben sağ şeritte ilerliyordum. Biraz ilerlediğim vakit önce dubaları sonra da 2 polis memurunu fark ettim. Polislere çarpmamak için frene bastım ve direksiyonu sola kırdım. Frene basmasaydım ileride duran 2 polis memuruna çarpacaktım. Sol tarafta da rahmetli varmış. Bölge karanlık olduğu için onu da görmedim. Eğer fark etseydim kesinlikle frene basmazdım. Sonradan bir şeye çarptığımı anladım ama o an ellerimi kendime kalkan yaparak, kendimi korumaya aldım. Zaten kazada bayılmışım. Hastanede gözümü açtığımda polis memuruna çarptığımı söylediler" diye ağlayarak kendini savundu.



"Vicdan azabı çekiyorum"


Sanık Altaş, "Ben karşı tarafa yardım etmek için can atıyorum. Ayrıca 5 yaşında engelli çocuğum var. Hem ona bakmak hem de karşı tarafa destek olmamın garantisi mesleğim. Tutuklu kaldığım sürece hakkımda soruşturma açılacak ve mesleğimden olacağım. Karşı tarafın acısını çok iyi anlıyorum. 7 yıl boyunca doğu görevi yaptım. Doğu görevim sırasında birçok arkadaşımı şehit verdik. Bu nedenle böyle bir şeyi bile isteye yapmam. Bir asker olarak, polis memurunu şehit ettiğim için vicdan azabı çekiyorum. Böyle bir olay olduğu için çok üzgün ve pişmanım. Tahliyemi talep ederim" dedi.



"4 çocuğumu babasız bıraktı"


Ölen polis memuru Murat Akgül’ün eşi müşteki Ayşe Akgül ise sanığın "Engelli çocuğum var" söylemlerine tepki gösterdi. Akgül, "Kendisi arkasında bir tane çocuk bıraktığı için üzülüyor ama benim 4 çocuğumu babasız bıraktı. Alkol alırken bunları hiç düşünmedi mi? Neden evinde içkisini içmedi" diyerek sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi.


Ölen polisin oğlu Şamil Akgül de sanığın kurallara uymadığını dile getirerek, "Beni ve kardeşlerimi babasız, annemi eşsiz bıraktı. Aynı zamanda kendisinin de bir kolluk kuvveti olduğunu söylüyor ama kurallara uymayıp, devletin bir polis memurunu şehit ediyor. Şikayetçiyim" dedi.


Polis memurunun babası Selim Akgül ise, "Benim içim yandı, kendisinin de yansın. Cezasını alsın ve adalet yerini bulsun. Şikayetçiyim" ifadesini kullandı.


Acılı ailenin avukatı Yusuf Toygan Tambağ, sanığın polis memuruna çarptıktan sonra frene basmadığını ve kendisini yaklaşık 70 metre sürüklemeye devam ettiğini söyledi. Avukat Tambağ, sanık hakkında açılan "Taksirle ölüme neden olma" suçunun "Olası kastla öldürme" suçundan değerlendirilmesini isteyerek, "Sanık, polis memuruna çarptıktan sonra frene bastığını söylüyor ancak buna ait bir fren izi yok. Bu nedenle kendisinin ’olası kastla öldürme’ suçundan yargılanmasını talep ederiz" dedi.


Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanığın eylemlerinin olası kastla değerlendirilmesine, silah sayılan araçla memurların görevini yapmasına engel olmasına ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından cezalandırılmasını talep etti.


Mahkeme hakimi, sanığın tutukluluk halinin devamına ayrıca görevsizlik kararı verip dava dosyasının ağır ceza mahkemesine gönderilmesini kararlaştırdı.



Polisi şehit eden uzman çavuş ağır cezada yargılanacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Somali Cumhurbaşkanı Mahmud: "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez" Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantı sonrasında Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Somali’nin zor zamanlarında yanında olduğu ve liderliği için teşekkür eden Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Özellikle Somali’nin toprak bütünlüğü ve egemenlikle ilgili tehditle karşılaştığı bu dönemde biz, Türkiye’nin, Türk milletinin desteğini hissettik. Somali olarak biz de kendi kuvvetli hükümetimizi kurmak toprak bütünlüğümüzü eğemenliğimiz korumak için çalışıyoruz. Türkiye çok uzun yıllar önce Somali arasında arabuluculuk çalışmaları yapmıştır. O zamandan beri bu sorunun barışçıl dostane bir şekilde çözülebilmesi içinde çalışmalar yürütmüştür. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine Türkiye’nin Somali’nin yanında olduğunu bir kere daha tekrarlamıştır. Türkiye, Somali’yi desteklemek üzere Somali’nin yanında olacaktır. Türkiye’nin desteği, Somali’nin ilerlemesinde son derece önemli. Barış, istikrar ve iyileşme için Türkiye’nin işbirliği bizimle çok önemli" dedi. "Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyor" Türkiye ve Somali’nin yaptığı çalışmalarla dikkat çektiğini belirten Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir. Birleşmiş Milletler kurucu anlaşmasını ihlal eder niteliktedir. Yine Afrika Birliği’ni bir araya getirmiş olan anlaşmaların da diplomasinin de her türlü ilkesini ihlal eder niteliktedir. Toprak bütünlüğü, egemenlik ve bunlara müdahale etmemek bütün uluslararası sistemlerin altındaki temel değerlerdir. Somalili gruplar içerisinde de bazı gerginlikler var. Bu ayrımcılığı aşırı uç gurupları destekleyerek daha da derinleştirmek uluslararası ve dışarıdan müdahalelerle bunu derinleştirmek kimseye faydalı olmaz. Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyorlar. Güvenlik alanındaki çalışmalar buna bir örnek. Yine insani yardım çalışmaları da Somali’nin geçmiş olduğu en zor dönemde Türkiye’nin uzatmış olduğu yardım eli de çok önemli" şeklinde konuştu. Mahmud, "Bugün ortak olarak dedik ki Somali’nin petrol ve gaz kaynaklarının tetkik edilmesinde beraber çalışmalar yapıldığını ve anlamlı başarılar elde edildiğini duyurduk. Bu alanda uzun zamandır çalışma yapıyoruz. Türkiye’ye çok müteşekkiriz bu alanda öncülük ettiği için ve Somali’nin yanında durduğu için. Teknik ve bilimsel değerlendirmeler yapıldı ve bunun sonucunda olumlu sonuçlar elde edildi. Bu uzun süreli bir iş birliği ve yatırım. Bundan sonraki fazda yine sondaj çalışmaları devam edecek bu da çok büyük bir çalışma. Ağır bir görev. Fakat çok kısa süre içerisinde sondaj çalışmaları da başlayacak. 2026’ya çok iyi bir başlangıç yapacağız" diye konuştu. "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır" Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının önemli olduğunu vurgulayan Somali Cumhurbaşkanı Mahmud, "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır. Somalili insanın hayatını da iyileştirecektir. Somali insanı bu sayede daha yüksek bir refah seviyesine ulaşacaktır. Bunların yönetimi de hesap verebilirlik, eşitlik ve nesiller arası sorumluluk ile sürdürülmelidir. Biz bugün bu ilkelerin, bu sürecin temellerini atıyoruz. Biz, Somali-Türkiye işbirliğinin daha da kuvvetlenmesi yönünde kararlılığımızı bir kere daha tekrarlamak istiyoruz. Allah’ın izniyle bu çabaların somut sonuçlarını artık görmeye ve ülkemize bahşedilen bu zenginlikten fayda sağlamaya biz de başlıyoruz. Bu son derece önemli ve tarihi bir başarı bizim için. Ülkemizin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zayıflatmaya çalışanlara karşı kararlılıkla mücadelemizi sürdürürken bu zorlukların bizi doğal kaynaklarımızın sorumlu ve sürdürülebilir biçimde geliştirilmesi yönündeki hedefimizden alıkoymasına asla izin vermedik. Ve bu süreçte de Sayın Erdoğan’dan ve Türkiye’den her zaman destek gördük. Amacımız, halkımız için daha iyi ve daha müreffeh bir geleceği güvence altına almaktır" dedi.
Hakkari Hakkari’de eğitime 1 gün ara verildi Hakkari’de beklenen yoğun kar yağışı nedeniyle yarın il genelinde eğitime 1 gün ara verildi. Hakkari Valiliği tarafından yapılan açıklamada, "Hakkari’de devam eden olumsuz hava şartları (aşırı soğuk, don, buzlanma) ve yarın saat 11.00’den itibaren başlayacak yoğun kar yağışının oluşturabileceği olumsuzluklar değerlendirilerek, oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçilmesi ve vatandaşlarımız ile öğrencilerimizin can güvenliğinin sağlanması amacıyla aşağıdaki tedbirlerin alınması uygun görülmüştür. Yoğun kar yağışı ve buzlanma riski nedeniyle; Hakkari il genelindeki tüm resmî ve özel eğitim kurumlarında (okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, yaygın eğitim kurumları, rehabilitasyon merkezleri, özel kreşler ve gündüz bakım evleri dahil olmak üzere) 31 Aralık 2025 Çarşamba günü 1 gün süreyle eğitime ara verilmiştir. Ayrıca, Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) randevusu bulunan öğrenciler ile engelli bireylerin ulaşım sürecinde karşılaşabilecekleri riskler göz önünde bulundurularak, can güvenliklerinin sağlanması amacıyla RAM’larda da aynı tarihte hizmete ara verilmesi uygun görülmüştür. Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan hamile personel, engelli personel, diyaliz hastaları, kalp, böbrek yetmezliği, kanser gibi kronik rahatsızlığı bulunan kamu görevlileri, 0–12 yaş arası çocuğu bulunan kamu çalışanı çiftlerden anne veya babadan biri 31 Aralık 2025 Çarşamba günü 1 gün süreyle idari izinli sayılacaktır" denildi. Açıklamada ayrıca, "Sağlık hizmetlerinde görev yapan personel ile sahada acil durum sorumluluğu bulunan (jandarma, emniyet, AFAD vb.) kurumlarda görevli personelin idari izin durumları, kamu hizmetlerini aksatmayacak şekilde ilgili kurum amirleri tarafından planlanacaktır" ifadelerine yer verildi.
Düzce Başkan Özlü "2026 icra yılı olacak" Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, yeni yıl için paylaştığı mesajında 2026 yılında yepyeni hedefler ile icra çalışmalarını artıracaklarına dikkat çekti. Başkan Faruk Özlü, 2026 yılına saatler kala yeni yıl için mesajını paylaştı. Düzcelilere ve belediye personeline bir mektup yazarak seslenen Başkan Özlü, 2026 yılında yepyeni hedefler ile icra çalışmalarını artıracaklarına dikkat çekti. 2026 yılı için temennilerini dile getirdiği mektubunda Özlü, hem Düzcelilere hem de Düzce Belediyesi personeline teşekkür ederek "2025 yılını geride bırakırken; birlik, dayanışma ve azimle dolu bir yılı daha tamamlamanın gururunu yaşıyoruz. Şehrimize hizmet etme sorumluluğunu taşıyan bizler için bu yıl; sosyal belediyecilikten kültür ve eğitime, altyapıdan çevreye, gençlerimize ve ailelerimize sunduğumuz destek programlarından şehrimizin geleceğine yön veren yatırımlara kadar pek çok alanda önemli adımlar attığımız bir süreç oldu. Düzce’miz, sahip olduğu güçlü potansiyeli, çalışkan insanı ve dayanıklı toplumsal yapısıyla her geçen gün daha da gelişen bir şehir olma yolunda kararlı ilerleyişini sürdürüyor. Biz de, sizlerin desteği sayesinde katılımcı, yenilikçi ve çözüm odaklı yönetim anlayışımızla şehrimizin ihtiyaçlarını gözeten, yarınlarını planlayan ve her bir vatandaşımızın yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan projeleri hayata geçirmeye devam ettik. Yeni yıl, yeni hedefler demektir. 2026 yılına girerken; Düzce’mizi daha güçlü, daha huzurlu ve daha müreffeh bir geleceğe taşımak için çalışmalarımızı aynı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle ifade etmek isterim. Bu doğrultuda; gençlerimizin eğitim yolculuğunu destekleyen girişimlerimizi, aile odaklı sosyal programlarımızı, şehrimizin estetiğini ve çevre standartlarını yükselten yatırımlarımızı geliştirerek daha da ileriye taşıyacağız. Bu vesileyle; yıl boyunca özveriyle görev yapan tüm belediye personelimize, şehrimize katkı sunan kurumlarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen siz değerli hemşehrilerime teşekkür ediyorum. 2026 yılının; ülkemize ve Düzce’mize barış, sağlık, mutluluk ve bereket getirmesini diliyor; her bir hanede huzurun daim olduğu, kardeşlik bağlarının güçlendiği, şehrimizin başarılarla anıldığı bir yıl olmasını temenni ediyorum. Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutluyorum" ifadelerine yer verdi.