- 22 Aralık 2022 Perşembe 15:35

Tarım işçiliğini değil eğitimi tercih ettiler

A
A
A
Tarım işçiliğini değil eğitimi tercih ettiler

“Mevsimlik tarımda çocuk işçiliğinin önlenmesi” projesi çerçevesinde Adıyaman’ın Kahta ilçesinde yaşayan çocuklar Adıyaman Üniversitesini (ADYÜ) ziyaret etti.

“Mevsimlik tarımda çocuk işçiliğinin önlenmesi” projesi çerçevesinde Adıyaman’ın Kahta ilçesinde yaşayan çocuklar Adıyaman Üniversitesini (ADYÜ) ziyaret etti.


Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) Çalışma Genel Müdürlüğü ile Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi işbirliğinde yürütülen, Avrupa Birliği (AB) kaynaklarıyla finanse edilen, Genç Hayat Vakfı’nın uygulama ortağı olduğu Çeşitli okullardan projeye dahil edilen ilkokul çağındaki 30 öğrenci, ADYÜ Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü Haber Birim Sorumlusu Mustafa Polat rehberliğinde, Genç Hayat Vakfı Adıyaman Eğitim Saha Koordinatörü Yusuf Çelik ve Gizem Öztürk ile eğitimciler İdris Şaşmaz ve Abdülkadir Şahin nezaretinde üniversite kampüsünü gezdi.


Öğrenciler, Minyaman Çarşısı, Adıyaman Evi, Nemrut Dağı Tümülüsü ve Perre Antik Kenti simülasyonunun da içerisinde bulunduğu kampüs alanını gezen öğrenciler, Tıp Fakültesi, İslami İlimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Eğitim Fakültesi ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde bulunan amfi ve laboratuvarları ziyaret etti.


Proje ile ilgili bilgiler veren Genç Hayat Vakfı Adıyaman Eğitim Saha Koordinatörü Yusuf Çelik, “Mevsimlik tarımda çocuk işçiliğinin önlenmesi projesi, mevsimlik tarımsal üretimde çocuk işçiliğini ortadan kaldırmak için mevsimlik gezici tarım işçisi (MGTİ) ailelerinin ve MGTİ aile bireylerinin çocuklarına destek olmayı amaçlamaktadır. Çocuk işçiliği izleme sisteminin kurulmasının desteklenmesi, çocukların eğitim hizmetlerine yönlendirilmesi, ailelerin çocuk işçiliği konusunda bilinçlendirilmesi, MGTİ ailelerinin yaşam ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi bu amaca ulaşmak için uygulanacak başlıca faaliyetler arasındadır” dedi.


Geziden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Çelik, “Öğrencilerimiz için çok güzel bir deneyim oldu. İlk defa bir üniversite kampüsü gezmiş oldular. Bizlere Üniversitemizin kapılarını açan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mehmet Turgut ve rehberlik eden idari personele çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.