GENEL - 05 Kasım 2018 Pazartesi 10:37

Elindeki taşın, ABD’de 632 bin dolara satılan taşa rakip olduğunu ileri sürdü

A
A
A
Elindeki taşın, ABD’de 632 bin dolara satılan taşa rakip olduğunu ileri sürdü

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde 17 yaşından bu yana eski eşya alım satımı yapan Ahmet Ünsal, 1970 yılında Hocalar ilçesine bağlı Kocagöl merasında bulunup kendisine getirilen, aralarında yaklaşık 7 kilogramlık ağırlığa ulaşın taşların göktaşı olduğunu iddia etti.

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde 17 yaşından bu yana eski eşya alım satımı yapan Ahmet Ünsal, 1970 yılında Hocalar ilçesine bağlı Kocagöl merasında bulunup kendisine getirilen, aralarında yaklaşık 7 kilogramlık ağırlığa ulaşın taşların göktaşı olduğunu iddia etti.


Kocagöl’de bulunan en büyük parçanın 7 kilo 400 gram olduğunu belirten Ünsal, taşı numune için parçalayıp İsviçre, Almanya ve Fransa’ya gönderdiğini kaydetti. Yakın dönemde 5 kilogramlık benzer bir taşın Amerika’da 632 bin dolara satıldığını belirten Ünsal, elindeki taşın Amerika’daki taşa rakip olduğunu söyledi. Eskici Ahmet Ünsal, yaptığı açıklamada, “Bu taş meteor yağmurunda 1970 yılında düşmüş. Batman’da meteor yağmurunda köylünün bu taşları topladığını duyan Hocalar ilçesindeki bir çoban arkadaşımız bu taşları Hocalar ilçesi Kocagöl mevkiinde bulup bana getirdi. Geldiğinde 7 kilo 400 gramdı. Numune için kırarak yurt dışına gönderdim Şuanda ağırlığı 6 kilo 800 gram civarında. Meteor yağmurundan toparlanan gök taşları irili ufaklı toplamda 150 kilogram gök taşı var elimde. 1970’li yıllarda yağan meteor yağmurunda köylüler “başımıza taş yağıyor” diyerek korkarak içeri kaçıyorlar. Bu olayı bilen ve yaşayan insanlar hala Hocalar ilçesinde mevcuttur. Daha önce benden bunu tesbihçiler istedi, kafama yatmadığı için vermedim” dedi.


Taşı inceleyen kuyumcu Ali Arslan ise buna çok gelişmiş bir laboratuvarda bakılması gerektiğini anlattı. Taşa, kıymetli madenlere tepki veren, kendilerinin altın, pırlanta, zümrüt, elmas, yakut ölçümünde kullandıkları hassas alet ile incelediğini anlatan Arslan, "Taşın içinde bir maden olduğu kesin. Fakat altın mı, pırlanta mı demiyorum, demir de olabilir. Bu taş gelişmiş laboratuvarlarda incelenmeye muhtaç" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.