SAĞLIK - 04 Eylül 2019 Çarşamba 15:34

Bebeklerde inek sütü protein alerjisine dikkat

A
A
A
Bebeklerde inek sütü protein alerjisine dikkat

Afyonkarahisar Özel Fuar Hastanesi Çocuk Doktoru Yasin Yoldaş, inek sütünün bebeklerde da protein alerjisine neden olduğunu söyledi.

Afyonkarahisar Özel Fuar Hastanesi Çocuk Doktoru Yasin Yoldaş, inek sütünün bebeklerde da protein alerjisine neden olduğunu söyledi.


Çocuk Doktoru Yasin Yoldaş, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de besin alerjilerinin sıklığının arttığını belirterek, çocuklarda en sık alerjiye neden olan besinlerin inek sütü ve yumurta olduğuna dikkat çekti. Yıldaş, “İnek sütüne karşı oluşan alerjiler doğumdan itibaren her yaşta görülebilir. İnek sütü alerjilerinin çoğunluğu kaynatmak pastörizasyon gibi işlemlere de dirençlidir. İnek sütü alerji sıklığı yüzde 2-3 civarındadır. Bebeklerde İnek sütü alerjisini düşündüren durumlar şunlardır:


Süt ve süt ürünlerinin değdiği yerde kızarıklıklar olması, süt ve hazır formül mama alımından dakikalar sonrasında vücutta yaygın kızarıklıklar, şişlikler, genel durum bozulması ve solunum sıkıntısının olduğu durumlar, vücutta, yanaklarda, dirsek içlerinde egzaması olan bebekler, süt ve süt ürünleri ve hazır mama dahil aldığında fışkırır tarzda kusması olan bebekler, şiddetli kolik ağlamaları olan, gürültülü, patırtılı gazlı gayta yapanlar, tartı alımında duraklama olanlar, şiddetli kabızlığı ve ishali olanlar, makat bölgesinde şiddetli kızarıklık ve dirençli pişiği olan bebeklerde inek sütü alerjisi düşünülür. İnek sütü protein alerjilerinin çoğunda teşhis çocuk hekiminin aileden aldığı bilgi doğrultusunda olur. Gerekli durumlarda kandan ve ciltten de yapılan testlerle bu durum doğrulanabilir. İnek sütü alerjisinin doktor muayene ve laboratuar testleriyle düşünüldüğü durumlarda anne sütü alan bebeklerin annelerinin diyetinden tüm süt ürünleri çıkarttırılır. Eğer hazır formül mama ile besleniyorsa özel inek sütü protein mamasına geçilir. İnek sütü alerjisinin ağır tipinin olduğu bebeklerde yüzde ve vücutta ağır şişlikler ve kızarıklıkların olduğu, süt ve süt ürünü alımından sonra ağır solunum sıkıntısının olduğu bebeklerde diyetle ilk 1 hafta içerisinde bulgular düzelir. İnek sütü alerjisinin hafif tipinin olduğu kusma, mukuslu ve kanlı kaka, aşırı huzursuzluk olan bebeklerde, ciltte egzema, kilo alım yetersizliği ve kabızlığı olan bebeklerde ise bulguların düzelmesi diyetten sonra 2-4 haftayı bulabilir. İnek sütü alerjisi olan bebeklerin ilk 1 yıl içerisinde yüzde 56’sı, 2. yılda yüzde 77’si , 3. yılda yüzde 87’si düzelir” dedi.


İnek sütü alerjili bebeği olan annelerin, doktorun verdiği diyet listesindeki tüm süt ürünlerinin isimlerini bilmesi gerektiğini belirten Yıldaş, “Gıda paketlerinin üzerindeki içerikleri okuyarak kontrol etmelidirler. İnek sütü alerjisi olan bebekler keçi koyun vb sütlerini de alamazlar. Diyet yapan anne diyetine ilave olarak doktor tarafından verilen uygun d vitamini ve kalsiyum desteğini almalıdır .İnek sütü alerjisi diyeti uygulayan anneler süt ürünleri tüketemedikleri için et, balık eti tavuk eti, yumurta, bitkisel yağlar, pirinç, badem, brokoli, koyu yeşil yapraklı sebzeler, meyvelerle diyetini güçlendirmelidir. Doktorun uygun göreceği belirli bir sürede diyete devam edilmelidir. Zamanı geldiğinde, doktor kontrolünde inek sütü diyeti dikkatli bir şekilde açılmalıdır” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin Büyükşehir Belediyesi, şampiyonluğu taraftarlarla kutladı Türkiye Basketbol Ligi play-off mücadelesinde şampiyon olarak Süper Lig’e yükselen Mersin Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü (MSK) şampiyonluğunu kutladı. Sarı-siyahlı basketbolcular, kutlamada kendilerini yalnız bırakmayan taraftarlarla buluştu. Mersin Millet Bahçesi’nde bir araya gelen basketbolcular, teknik ekip ve taraftarlar üstü açık otobüslerle kentte şehir turu yaptı. Konvoy yapan ekibe, vatandaşlar alkışlarla destek verdi. Konvoydakiler, Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda coşkulu bir kalabalık tarafından karşılandı. Tezahüratlar eşliliğinde teknik heyet ve basketbolcuların tek tek anons edilerek sahneye davet edildiği kutlamada, oyuncular kazandıkları kupayı havaya kaldırdı. 10 yıl aradan sonra Süper Lig hasreti son bulan MSK, kente şampiyonluk gururunu yaşattı. "Şehrimize bu şampiyonluğu hediye etmeyi çok istiyorduk" Başantrenör Can Sevim, takımın başına geçtiği ilk günden itibaren verdikleri mücadeleyi şampiyonlukla taçlandıracaklarına inandığını söyledi. Bu doğrultu da hareket ettiğini dile getiren Sevim, mücadelenin sonunda da kazandıklarını ifade ederek, "Çok mutluyuz, çünkü şehrimize bu şampiyonluğu hediye etmeyi çok istiyorduk. Şehrimizi Süper Lig’de temsil edeceğimize bir gün olsun şüphe duymadık. Ne mutlu ki bunu başardık. Emeği geçen herkese, taraftara ve halkımıza teşekkür ediyorum. Onların desteği olmadan yapamazdık" dedi. Play-off’a yükselmenin oldukça zorlu olduğunu dile getiren Sevim, play-off’larda oynayan her takımın birincilik için mücadele ettiğini vurgulayarak, "Orada mücadele dozu, normal sezondan çok daha yüksek oluyor. Özellikle ligin ikinci yarısında başladığımız savunmadaki agresifliğimizden enerji ve güç alarak, hücumu da beraber kontrol ettiğimiz bir yapımız vardı. Bu da bize play-off’ta çok yardımcı oldu. Hiçbir maçı bırakmadık. Play-off’larda 1-2 maç kaybettik ama ne olursa olsun her maça elimizden gelen her şeyin daha fazlasını vererek çıktık ve mücadele ettik. Sonrasında da şampiyonluk geldi" diye konuştu. Oyunculardan taraftara teşekkür Oyunculardan Gökhan Yazıcıoğlu, şampiyonluk maçını kazandıkları için mutlu olduğunu belirterek, “Hepimiz güzel bir sezon geçirdik. Çok mücadele ettik ve çok uğraştık. Karşılığını almak bizi çok mutlu etti" dedi. Deniz Çelen de MSK’nın Süper Lig hedefi ile kurulmuş bir takım olduğunu dile getirerek, “Sonunda bunu başarmış olmak ve seyircinin önünde yaşamak, özellikle evimizde kazanıp da galibiyeti onlarla beraber kutlayabilmek çok keyifliydi. Hepimiz çok mutluyuz" diye konuştu. Canberk Kuş ise taraftarların desteklerinin çok önemli olduğunu ifade ederek, “Onların desteği olmadan buralara gelemezdik. Bu şehre şampiyonluğu getirdiğimiz için çok memnun ve mutluyuz" ifadelerini kullandı. Ata Turgut da sezon mücadelesine son 2 ay kala dahil olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Burası çok güzel insanlardan oluşan bir takım. Bu yüzden çok mutluyum. Bu takım sezona şampiyonluk hedefiyle başladı ve bu hedefe ulaştık. Bu takımın en güzel yanlarından birisi de taraftarı. Gerçekten her maçta bizi destekliyorlar ve bize özel olduğumuzu hissettiriyorlar. Bizi hiç yalnız bırakmadılar. Onlar olmasa biz buralara gelemezdik. Onlara çok minnettarız."
Antalya Perge’deki Kestros Çeşmesi, 1800 yıl aradan sonra suyla buluşacak Perge Antik Kenti’nin önemli yapılarından Kestros Çesmesi, yaklaşık bin 800 yıl aradan sonra yeniden su ile buluşacak. 2022 yılında gerçekleştirilen deneme sayesinde çeşmeden su akıtılarak yapının günümüzdeki durumu hakkında gözlemlerde bulunulmuştu. Perge Antik Kenti kazı başkan yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, “İki ay sonra artık çeşmeden ve havuzdan su akmaya başlayacak” dedi. Turizme katkısı olacak Antalya şehir merkezinin 17 kilometre doğusunda bulunan Aksu ilçesinde yer alan Perge Antik Kenti, mimarisi ve mermer heykeltıraşlığı ile ünlü. Antik kentte yapılan kazılarda ortaya çıkarılan heykeller, Antalya Müzesi’ni en önemli heykel müzelerinden biri haline getiriyor. Perge’de yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren kazı başkan yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, alanda bulunan Kestros Çeşmesi’nin yeniden suyla buluşacağını açıkladı. Dönmez, iki yıl önce gerçekleştirilen deneme sayesinde yaklaşık bin 800 yıl sonra çeşmeden su akıtarak yapının günümüzdeki durumu hakkında gözlemde bulunduklarını belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Bu sene projelerimizden bir tanesi de özellikle kentin kuzeyinde bulunan Kestros Çeşmesi dediğimiz alanda suyun akıtılması olacak. Bu projeden sonra suyun çeşmeden akması ve kanaldan aşağı doğru uzanmasıyla, buraya gelecek insanların sayısının daha fazla olacağını tahmin ediyoruz.” “Bütüncül bir restorasyon çalışmasını uygulamaya sokmak istiyoruz” Kestros Çeşmesi’nin, kentin kuzeyinde yer alan akropole doğru uzanan hem kapı hem de çeşme fonksiyonlu bir yapı olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, çeşme yapısının suyun aktığı kısmında 700 metre boyunca uzanan havuz görünümlü bir kanal bulunduğuna işaret etti. Dönmez, “Su çeşmeden akıyor ve bu kanal sayesinde kuzey güney doğrultulu caddenin tam ortasında lüks bir havuz görünümü alıyor. İlk etapta aslında çeşmeye su vermek istiyoruz, şu an da çalışmalarımız başladı. Çeşmeye su verdikten sonra su kavşağa kadar gelecek ve kavşaktan daha sonra yeniden kanala gidecek. Hem su israfı olmayacak hem de çeşmeden su akmış olacak. Çeşmeden su aktıktan sonra da çeşmenin bütüncül bir restorasyon çalışmasını uygulamaya sokmak istiyoruz, heykellerini yerine koymak istiyoruz. Hedefimiz özellikle çeşmeden suyu yeniden akıtarak canlandırmak, yaklaşık iki ay olarak projelendirmiştik yeni başladık. İki ay sonra artık çeşmeden ve havuzdan su akmaya başlayacak” ifadelerine yer verdi.