ASAYİŞ - 26 Aralık 2025 Cuma 13:47

Minibüslerin çarpıştığı kazada 7 kişi yaralandı

A
A
A
Minibüslerin çarpıştığı kazada 7 kişi yaralandı

Afyonkarahisar’da biri yolcu minibüsü olmak üzere 2 minibüsün çarpışması sonucu yaşanan trafik kazasında 7 kişi yaralandı.


Kaza, Şuhut ilçesi yakınlarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, M.B, idaresindeki 03 SK 920 plakalı minibüs, Şuhut - Afyonkarahisar kara yolunda M.Y., yönetimindeki 03 AHB 184 plakalı minibüsle çarpıştı. Kazada araçta bulunan 7 kişi yaralandı. Yaralılar kaza sonrası çevredekilerin haber vermesi üzerine olay yerine gelen ambulanslarla hastanelere kaldırıldı.


Kazanın ardından polis tarafından inceleme başlatıldı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yalova Yalova’da devre mülk dolandırıcılığı davası Yalova merkezli devre mülk dolandırıcılığı davasında 6’sı tutuklu toplam 38 sanığın yargılanmasına devam edildi. Yalova 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen devre mülk dolandırıcılığı davasının son celsesinde, "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık", "rüşvet vermek" ve "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlamalarıyla 6’sı tutuklu toplam 38 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul, Adana, Aydın, Kütahya ve Balıkesir illerinde düzenlenen operasyonlar sonucu yakalanan tutuklu sanıklardan örgüt lideri olduğu ileri sürülen Karaderili Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Karaderili, Yaprak Dökümü dizisindeki Ahmet rolüyle tanılan ünlü oyuncu Yusuf Kemal Atala, Çağatay Kermen ve Koray Öngen Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Kaan Karadereli, Aral Sarıtürk ve avukatlar duruşmada hazır bulundu. Mahkemede örgüt lideri Orhan Karaderili hakkında 2017 yılında açılan dosyanın Yargıtay tarafından bozulması üzerine mevcut dosyayla birleştirildiği bildirildi. 3 müştekili dosya ile ilgili Orhan Karaderili suçsuz olduğunu savundu. Karaderili savunmasında elektronik kelepçe ya da ev hapsiyle yargılanmasının devama edilmesini talep etti. Diğer sanıklar da tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerini talep etti. Duruşmaya ara veren mahkeme daha sonra sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Mahkeme heyeti, dosyadaki eksiklerin tamamlanması için duruşmayı 3 Şubat 2026 tarihine erteledi.
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Sosyal yardım bütçesini, 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Dünyanın en iyi işleyen, en kuşatıcı sosyal destek sistemine sahip ülkelerinden biri olarak sosyal yardım bütçesini, 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından ekonomi programına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Uyguladıkları ekonomi programının olumlu çıktılarının yansıması olarak gelir dağılımının iyileşmeye devam ettiğini vurgulayan Yılmaz, ekonomide daha dengeli bir yapı oluşmaya devam ettiğini söyledi. TÜİK tarafından gerçekleştirilen ve gelir referans yılı 2024 olan Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2025yılı sonuçlarının gelir dağılımdaki eşitsizliğin azaldığına işaret ettiğini söyleyen Yılmaz, "Araştırma sonuçlarına göre 2024 yılında en yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 0,1 puan azalarak yüzde 48 olurken en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay ise 0,1 puan artarak yüzde 6,4 olmuştur" ifadelerine yer verdi. "Ülkemizin sahip olduğu refahı, toplumun tüm katmanlarına yaymaya kararlıyız" Yılmaz, daha adil paylaşım ekonomik istikrar ve sosyal kalkınmanın da temel taşlarından birisi olduğuna işaret ederek, "Gelir eşitsizliğindeki gelişmeleri takip etmek açısından kullanılan toplumun en yüksek gelir elde eden yüzde 20’sinin elde ettiği payın en düşük gelir elde eden yüzde 20’sinin elde ettiği paya oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı bir önceki yıla göre 0,2 puan azalarak 7,5’e gerilemiştir. Ayrıca, Gini katsayısı da, bir önceki yıla göre 0,003 puan azalış ile 0,410 olarak tahmin edilmiştir. Tüm bu göstergeler, toplam gelirimizin arttığı bu dönemde, gelir dağılımının da iyileşmeye devam ettiğini göstermektedir. Sosyal devlet ilkesiyle, kapsayıcı kalkınma yaklaşımıyla ve ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ şiarıyla, ülkemizin sahip olduğu refahı, toplumun tüm katmanlarına yaymaya kararlıyız" açıklamasında bulundu. "Sosyal yardım bütçesini, 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz" Gelecek yıl bütçesinde toplumun tüm kesimlerini gözeten ve koruyan vatandaş odaklı bir yaklaşım sergilediklerinin altını çizen Yılmaz, "Dünyanın en iyi işleyen, en kuşatıcı sosyal destek sistemine sahip ülkelerinden biri olarak sosyal yardım bütçesini, 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz. Böylece, 2002 yılında yüzde 0,4 olan sosyal yardım ve desteklerin GSYH’ya oranını 2026 yılında yüzde 1,2’ye yükseltiyoruz. Vatandaşlarımızın daha ucuz elektrik ve doğalgaz kullanabilmeleri için 2026 yılı bütçesinde 373 milyar lira kaynak ayırdık. 2022 yılı Ocak ayından itibaren asgari ücreti vergi dışı tutmakta olup bu imkândan tüm çalışanlarımız yararlanmaktadır. Bu kapsamda yeni açıklanan asgari ücrete göre, 2026 yılında 1 trilyon 166milyar lira vergi istisnası öngörüyoruz. Doğalgaz ve elektrik sübvansiyon destekleri ve asgari ücretin vergi dışı tutulmasını da dikkate aldığımızda sosyal harcamalara ayırdığımız kaynaklar 2 trilyon 456 milyar liraya ulaşmaktadır" ifadelerine yer verdi. Yılmaz, eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal destekler başta olmak üzere, kapsayıcı sosyal politikalar ile beşeri sermayeyi güçlendirmeye ve gelir dağılımında kalıcı iyileşme sağlamaya devam edeceklerini kaydetti. Enflasyona karşı kararlı bir mücadele verdiklerini de belirten Yılmaz, sağlanacak kalıcı düşüşlerin, vatandaşımızın refahının artmasına ve gelir dağılımında daha dengeli bir yapının oluşmasına katkı sağlayacağını dile getirdi.
Eskişehir Başkan Önür’den CHP’li Çifteler Belediyesi’ne kandil eleştirisi AK Parti Çifteler İlçe Başkanı Yakup Önür, CHP’li Çifteler Belediyesi’nin kandili tebrik mesajı yayınlamayıp İsmet İnönü’yü anma mesajı yayınlamasını eleştirerek, "Bu toprakların ruhunu yok sayan hiçbir yaklaşım, halkın vicdanında karşılık bulamaz. Unutulmasın: Milletin değerleriyle kavga edenler, er ya da geç milletin vicdanında kaybeder" diye belirtti. Önür, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Çifteler Belediyesi’nin, mübarek kandil gecelerinde tek bir tebrik mesajı dahi paylaşmaması, buna karşın bu milletin inancıyla yıllarca problem yaşamış bir ismi "saygı ve rahmetle" anmayı tercih etmesinin derin bir çelişkinin açık göstergesi olduğunu belirtti. İlçe Başkanı Yakup Önür, "Bu tutum, basit bir protokol tercihi değil; bir zihniyetin yansımasıdır. Bu ülke, nüfusunun ezici çoğunluğu Müslüman olan bir Türk yurdudur. Kandiller, bu milletin asırlardır yaşattığı manevi duraklardır. Kandil gecelerinde sessiz kalmak, milyonların inanç dünyasını yok saymak anlamına gelir. Buna karşılık, tek parti döneminde dini hayatın kamusal alandan silinmeye çalışıldığı, camilerin kapatıldığı, ezanın susturulduğu bir dönemin baş aktörlerinden birini övgüyle anmak, toplumsal hafızaya karşı ciddi bir saygısızlıktır. İsmet İnönü dönemi, müslüman Türk toplumu için sadece bir tarih başlığı değil; baskıların, yasakların ve inancın ötekileştirildiği yılların sembolüdür. Bu gerçeği görmezden gelerek yapılan "rahmet ve saygı" paylaşımları, bugün hâlâ aynı çizgide ısrar edildiğini göstermektedir. Türkiye, İsrail’i 28 Mart 1949 tarihinde devlet olarak tanıdı. Türkiye, İsrail’i tanıyan ilk Müslüman nüfuslu ülke olmuştur. Dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü’dür. Belediyeler ideolojik vitrinler değil, hizmet ve temsil makamlarıdır. Çifteler Belediyesi’nin, halkının inanç değerlerine bu denli mesafeli durup, toplumun büyük bir kesiminde karşılığı olmayan bir hassasiyeti ön plana çıkarması kabul edilemez. Bu tavır, ne çoğulculuktur ne de tarafsızlık; bu açık bir seçiciliktir. Biz Müslüman Türk toplumu olarak şunu net söylüyoruz: İnancımıza saygı talep etmek bir ayrıcalık değil, en temel haktır. Kandilleri görmezden gelen, milletin değerleriyle bağı kopuk anlayışlara sessiz kalmayacağız. Bu toprakların ruhunu yok sayan hiçbir yaklaşım, halkın vicdanında karşılık bulamaz. Unutulmasın: Milletin değerleriyle kavga edenler, er ya da geç milletin vicdanında kaybeder" diye kaydetti.
Ankara Memur-Sen’den memurların sorunlarına dikkat çekilmesi amacıyla 5. Tez Ödül Töreni Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) tarafından sorunların çözülmesi amacıyla düzenlenen Tez Ödül Töreni’nin 5’incisi gerçekleştirildi. Alana yönelik akademik üretimi teşvik etmek ve desteklemek amacıyla düzenlenen ’Memur-Sen Tez Ödül Töreni’nin beşincisi gerçekleştirildi. Program kapsamında başvuran tezler arasından başarılı bulunan çalışmaların yazarları ve danışman hocaları ödüle layık görüldü. Ödül törenine özel hazırlanan tanıtım filminin gösteriminin de yapıldığı programda, kamu görevlilerinin sorunlarının çözülmesi ve memurların hak ve menfaatlerinin çözülmesi amaçlandı. Tanıtım filminin ardından açılış konuşmalarını gerçekleştiren Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, memur sendikacılığı konusunda akademinin oldukça ilgisiz olduğunu belirterek, "Akademideki tüm kürsüler, tüm öğretiler, oradaki tüm müktesebat işçi sendikacılığı üzerine kurgulanmış durumda. Memur sendikacılığına ilişkin kurulan cümleler bile bizim hayretimizi celbediyor. Çünkü bakıyoruz o cümle bizimle örtüşmüyor. Gerçeği yansıtmıyor. Yazılan makaleler çok sınırlı. Bu açıdan bu ihtiyaca binaen Erdinç hocam başta olmak üzere Merve hocam, Mehmet Merve hocam, Necdet Ünüvar hocamız burada zamanında çok önemli fikir tartışmalarına rehberlik etti. Biz bu tartışmalarda bir tez ödülleri programını uygulayarak bir tez teşviki ortaya çıkararak memur sendikacılığına ilişkin akademideki arkadaşların, yeni başlayan genç yeteneklerin uzmanlaşması sağlanabilir mi, burada belli bir kapasite üretilebilir mi, yoksa diğer türlü kendiliğinden boğulmayacak diyerek bir yola çıktık. Bunun üzerine bu çalışmayı geleneksel hale getirdik ve yürütüyoruz. Faydalı bir çalışma oldu. Bunu baştan ifade etmek isterim. Çünkü şu ana kadar 200’e yakın bu konuda tez yazılmasına vesile oldu ve bu tezler içerisinden inceleyerek irdeleyerek bazılarını ödüllendirerek bazılarına ilişkin kanaatlerimizi belirterek belki kitaplaşma aşamasında en azından daha geniş ele almasını sağlayarak bu konuda kendi adımımıza ilişkin bir müktesebat oluşturmanın gayreti içerisindeyiz" açıklamasında bulundu. "Sosyal adalet sağlamak için en önemli enstrüman, ’toplu sözleşme sistemi’" Sosyal adaletin sağlanması için en önemli ’enstürman’ı toplu sözleşme olarak vurgulayan Yalçın, "Toplu sözleşmede araya giren on günde dahi dört gün müzakere süreci kaldı. Bayram da araya girdiği için dört gün müzakere süreci. Dört gün içerisinde biz masaya götürdüğümüz bine yakın konuyu sabahlara kadar kesintisiz burada herkes nöbet tutuyor, gece yarısı ikide onunki başlıyor, üçte diğeri başlıyor gibi Dört gün içerisinde sorunu belli bir kadar getirdik. Masada 90 tane maddede de aslında hizmet konu boyutuyla uzlaştık. 90 tane madde tamam. Genel toplu sözleşmede uzlaşamazdık. Çünkü ortaya koydukları rakam ve geldikleri marj bizim asla imza atabileceğimiz bir şey değildi. Çünkü işçilerle ilgili yapılan toplu sözleşmeyi hatırlayın. Tam o ara işçilerle ilgili yapılan toplu sözleşmede bir mikrofon azizliği yaşandı ve ondan sonra rakamlar da değersizleşti. Üzülerek ifade edelim ki akademiden ne bu konudaki çarpıklığa ilişkin doğru düzgün bir yazı yazan ne bu konulara ilişkin merak taşıyan hiçbir şeyle karşılaşmadık. Onun için bu toplumun toplu sözleşmede hakeme biz başvurmayacağız dedik. Toplu sözleşme sisteminin boşluklarına da dikkat çekmek için biz başvurmayacağız dedik. Çalışma Bakanlığı’na başvuru yaptık" ifadelerini kullandı. "Memur sendikacılığına dair daha çok akademik çalışma yapılmasını istiyoruz" Kamu görevleri sendikacılığının önünün açık olduğunu vurgulayan Yalçın, "Genel noktada bu konuda mutlaka ama mutlaka bu konuda odaklanmaya ve beraber çalışma yapmaya ihtiyaç var. Bu tartışma bunun vesilesi olsun istiyoruz. Memur sendikacılığına ilişkin dikkatleri toplamak ve akademinin bu konuda doktora çalışmalarıyla makalelerle üniversitede yapacakları tartışma kürsüleriyle bu konuyu gündemlerine almalarını özellikle bekliyoruz. Bu açıdan biz tez ödülleri çalışmasıyla aslında konuya ilişkin uzman kimlikler sadece bu konuya ilişkin odaklanmış memur sendikacılığını da bütün detayıyla bilen uzman kimlikler üresin gayretiyle başlattık. İyi de oldu. Geldiğimiz noktada gittikçe ilgi artıyor. Ve bugün bunun devamında yapılacak tartışmada da tam da az önce ifade etmeye çalıştığımız hususları burada akademi nasıl görüyor konusunda el almış olacağız" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından tez yazarlarına ve danışman hocalarına ödül verildi. Ödül takdiminden sonra tören sona erdi. Programa Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, tez yazarları ve davetliler katıldı.
İstanbul İstanbul merkezli 4 ilde düzenlenen uyuşturucu operasyonunda gözaltına alınan şüpheliler adliyeye sevk edildi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında aralarında Mahmut Uğur Ziylan, Melisa Fidan Çalışkan, Nuran Çokçalışkan’ın olduğu 20 şüpheli adliyeye sevk edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, ‘uyuşturucu madde imal ve ticareti’, ‘uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak için özel yer, donanım veya malzeme sağlamak, kullananların yakalanmalarını zorlaştıracak önlemler almak’, ‘kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak’ ve ‘fuhuşa teşvik etmek’ suçlarından 22 şüpheli gözaltına alınmıştı. Haklarında arama ve el koyma kararı bulunan şahıslara yönelik bugün İstanbul merkezli, Muğla, Adana Antalya’da İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Düzenlenen operasyonda, 1 şüphelinin cezaevinde bulunduğu, 20 şüpheli şahsın yakalanarak gözaltına alındığı, 1 şüpheli şahıs hakkında ise yakalama işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. 20 şüpheli adliyeye sevk edildi Şahısların adreslerinde yapılan aramalarda kokain, esrar ve uyuşturucu içmeye yarayan aparatlar ele geçirildi. Öte yandan, gözaltına alınanlar arasında Hamdi Burak Beşer, Mahmut Uğur Ziylan, Melisa Fidan Çalışkan, Nuran Çokçalışkan olduğu öğrenilirken şüphelilerden sosyal medya fenomeni Ezgi Fındık hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı. Ayrıca, gözaltına alınan diğer isimlerin Erdi Çetin, Uğur Can Peker, Melisa Şahin, İhsan Aygün, Burak Kaptan, Müzeyyen Karakan, Murat Can Şirin, Yağmur Uçkun, Atilla Aydın, Ozan Kılıç, Esra Yoldaş Balcı, Semavi Siverek, Mehmet Tosmur, Halime Göçmen, Ercan Siverek ve Yılmaz Burak Bozkurt olduğu bilgisine ulaşıldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Şüphelilerin, savcılıkta ifade vermesi bekleniyor.