YEREL HABERLER - 21 Nisan 2017 Cuma 08:29

Diyanet İşleri Başkanı Görmez: “15 Temmuz’da en büyük zararı dini mübini İslam gördü”

A
A
A
Diyanet İşleri Başkanı Görmez: “15 Temmuz’da en büyük zararı dini mübini İslam gördü”

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “15 Temmuz ülkemize bir ihanet, işgal ve darbe teşebbüsüne maruz kaldık.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “15 Temmuz ülkemize bir ihanet, işgal ve darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bu darbeden sonra toplumsal güven sarsıldı. Hiç kimsenin kimseye güveni kalmadı. En büyük zararı dini mümini İslam gördü” dedi.


Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Ağrı İl Müftülüğü tarafından İbrahim Çeçen Üniversitesi, Osmanlı Konferans Salonunda düzenlenen programa katıldı. ‘Hz Peygamber ve Güven Toplumu’ sloganı ile yapılan programa, Ağrı Valisi ve Belediye Başkan Vekili Musa Işın, İl Müftüsü İbrahim Gemici, kurum amirleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.


Kur’an tilavetiyle başlayan programda konuşan Görmez, millet olarak hazreti peygambere saygılarının sonsuz olduğunu, türkü, şarkı, ilahi, kaside, mevlidiler ve Edebiyatın her satırında Hz. Muhammed’in aşkını ve sevgisinin anlatıldığını söyledi. Fuzuli’nin Anadolu topraklarını şekillerini peygamber sevgisiyle anlattığını belirten Görmez,” Arap’ın Arap olmayana, zencinin beyaz’a, beyazında zenciye üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır diyen Peygamberimizin haykırışını bugün bütün insanlığın yeniden okuması ve anlaması lazım. Nihayet, hayata veda edişini veda ederken şahadet parmağını kaldırarak gözümün nuru, namazı unutmayın diyerek hayata veda ettiğini ve size 2 emanet bırakıyorum, Kur’an dan ve sünnetten ayrılmadıkça siz dalalete düşmezsiniz deyişini yeniden okumamız ve yeniden anlamamız lazım” ifadelerini kullandı.


Dünya’nın ve insanlığın bir güvenlik bunalımından geçtiğini ifade eden Görmez, “Toplumlar toplumlara güvenmiyor, insanın insana güveni azaldı. Komşu komşuya güvenmiyor, selam vermiyor. Dost dosta, arkadaş arkadaşa ve hatta kardeş kardeşe güvenini kaybetti. Onun için, istedim ki imanın bize kazandırdığı eman ile birbirimize olan emanı güveni yeniden inşa edelim. Güvenlik toplumu değil, güven toplumu olalım istedik. İnsanlık bu güven problemini sorununu halletmek için neler yapıyor biliyor musunuz? , silahlar icat ediyor, bütün insanları katledecek kimyasal silahlar icat etmeye devam ediyor. Ülkeler sınırlarına güvenlik duvarları kuruyorlar. Bütün çarşılar, pazarlar, ş yerleri ve havaalanları kameralarla donatılıyor. Öyle ki bir yere uçakla yolculuk yaptığınız zaman insanlık onuruna yakışmayan her şeye maruz kalıyorsunuz. İnsanların parmak izleri alınıyor, ta ki güven duyalım diye. Güven sorununu çözmek için gözleri okuyabilen makineler icat edildi. Ancak Hz. Muhammed’in (sav) insanlığa takdim ettiği reçete bize diyor ki, eğer siz kalplerin kalelerini güvene almışsanız, şehirlerin kalelerini güvene alamazsınız. Eğer siz gönül evini korumaz ve oranın emanını sağlayamazsanız o takdirde siz bizi ve ülkelerimizi de koruyamazsınız. Eğer siz, Allahın sağınıza ve solunuza yerleştirdiği ilahi kameraları yok sayarsanız, bütün sokaklara ve bütün evleri kameralarla donatsanız da, insanlığın güveninin sağlayamazsınız” şeklinde konuştu


15 Temmuz darbe girişimine de değinen Görmez, “15 Temmuz ülkemize bir ihanet, işgal ve darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bu darbeden sonra toplumsal güven sarsıldı. Hiç kimsenin kimseye güveni kalmadı. En büyük zararı dini mümini İslam gördü. Genç kardeşlerimizin dine olan güveni sarsıldı. Onun için o belayı ve o kötülüğü arkamıza bırakmak ve hep birlikte yeniden birbirimize olan emanımızı yenilemek için Hz. Peygamberin emin vasfı üzerinde durmamız lazım” değerlendirmesinde bulundu.


Görmez’in konuşmasından sonra Grup Tillo tarafından Kürtçe ve Türkçe ilahiler okundu. Daha sonra Mehmet Görmez, Vali Musa Işın ve İl müftüsü İbrahim Gemici vatandaşlara gül dağıttı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Modifiyeli araç tutkunları buluştu Nevşehir’de düzenlenen etkinlikte, modifiyeli araç sahipleri ve tutkunları bir araya geldi. Farklı renk ve modellerde araçların sergilendiği etkinlikte birbirinden ilginç araçlar, özellikleriyle görücüye çıktı. Nevşehir’in Gülşehir ilçesinde düzenlenen ’1.Modifiye Fest’; modifiyeli araçlar festivali yaklaşık 750 araç ve sahipleri ile meraklılarını bir araya getirdi. Gülşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe, farklı kentlerden gelen sürücüler, birbirinden ilginç modifiyeli araçlarıyla katıldı. Oyuncaklarla süslenenlerin yanı sıra, ses sistemlerinin, görücüye çıktığı etkinliğe, gençler oynayarak renk kattı. Nevfest Dernek Başkanı Ekrem Varol yaptığı açıklamada, “Nevşehir’de güzel bir organizasyon yapmak için burada toplanıyoruz. Türkiye’nin birçok ilinden yaklaşık 700-800 aracımız geldi. Burada ayrıca 2 bin kişiye yakın yaya topluluğumuz var. Nevşehir’i ve Kapadokya’yı en güzel şekilde temsil etmeye çalışıyoruz” dedi. Amasya’dan festival için Nevşehir’e geldiklerini söyleyen Amasya Tunik Başkanı Talip Yeniçeri de; “Nevşehir’de düzenlenen bu festivale Türkiye’nin birçok ilinden gelerek destek veriyoruz. Amacımız modifiyeyi iyi bir şekilde tanıtmak” şeklinde konuştu. Yıllardır bu tür organizasyonlara katıldığını söyleyen Alparslan Uysal da Konya’dan ekip olarak geldiklerini söyledi. Festivalde yapılan desibel yarışlarında da Türkiye rekoru kırıldı. Festivale Mersin’den katılan Samet Topal’ın kullandığı araç 169.9 desibel ile yeni bir rekora imza atmış oldu. Festivalde ayrıca güzellik ve basıklık yarışmaları da düzenleniyor.
Ankara Bakan Uraloğlu: “Otoyol ile Ortadoğu’daki ticaret yolları Türkiye üzerinden bütün Avrupa’ya bağlanacak” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ‘Üç Deniz Girişimi’ kapsamında değerlendirmelerde bulunarak, “Via Carpatia Otoyolu ile Ortadoğu’daki ticaret yolları Türkiye Üzerinden bütün Avrupa’ya bağlanacak. Türkiye olarak Via Carpatia projesinin bir parçası olmaya ve her türlü işbirliğine hazırız” dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Orta ve Doğu Avrupa’da enerji, ulaştırma ve dijitalleşme alanlarındaki altyapı eksikliklerinin giderilmesini hedefiyle Baltık, Adriyatik ve Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin başlattığı ‘Üç Deniz Girişimi’ ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bakan Uraloğlu, ‘Üç Deniz Girişimi’nin; enerji, ulaştırma ve telekomünikasyon sektörlerindeki altyapıyı birbirine bağlayarak Kuzey-Güney eksenindeki ülkeleri daha iyi entegre etmek amacıyla AB Üye Ülkeleri tarafından kurulduğunu söyledi. Bulgaristan’dan Türkiye’ye bağlanacak Üç Deniz Girişimi kapsamında inşa edilmesi planlanan ve Orta Koridor’a direk bağlantısı olması sebebiyle Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren ‘Via Carpathia’ Otoyol Projesi’nin, Litvanya’nın Klaipeda Limanı’ndan başlayarak; Polonya, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan’dan sonra Selanik Limanı’na ve buradan da İstanbul’a uzanacağını ifade eden Uraloğlu, bu projenin ayrıca Türk firmalarının küresel pazardaki rekabet gücü ve üretim kalitesi düşünüldüğünde, ülkemiz için önemli bir ekonomik faaliyet ve fırsat alanı olabileceğini vurguladı. Toplam uzunluğu 712 kilometre Orta Koridor ve Kalkınma Yolu ile Türkiye’ye gelecek olan ya da Türkiye’de üretilen ürünlerin Baltık, Adriyatik, Ege ve Karadeniz’e komşu olan ülkelere doğrudan iletilmesini sağlayacak olan ‘Via Carpatia’ Otoyol Projesi’nin uluslararası taşımacılık faaliyetlerine büyük katkı sağlayacağını da kaydeden Bakan Uraloğlu, “Via Carpatia, Baltık, Ege, Karadeniz ve Adriyatik Denizleri arasında Kuzey-Güney ekseninde uzanan bir proje. Projenin Polonya’daki kısmı 2027’de tamamlanacak. Toplam uzunluğu ana güzergahın 712 km’sini oluşturuyor. Bugün itibariyle projenin 259,6 km’si tamamlandı. 280,8 km’si ise inşaat halinde, 171,6 km’si ise ihale ve hazırlık aşamasında” dedi. “Avrupa Birliği ile bağlantısallığımızın artırılmasını ve taşımacılık faaliyetlerimizin gelişmesine olumlu katkı sağlayacak” Bakan Uraloğlu, Via Carpatia Projesi’ne Belarus, Bulgaristan, Hırvatistan, Yunanistan, Macaristan, Litvanya, Polonya, Romanya, Slovakya, Ukrayna’nın ardından 2016 yılında II. Lancut Deklarasyonu ile Türkiye’nin de dahil olduğunu belirterek, “Baltık, Ege, Karadeniz ve Adriyatik Denizleri arasında Kuzey-Güney ekseninde uzanan Via Carpatia Otoyol projesinin ülkemizi de kapsayacak şekilde genişletilmesi Avrupa Birliği ile bağlantısallığımızın artırılmasının yanı sıra söz konusu rota üzerinde yer alan ülkeler ile taşımacılık faaliyetlerimizin gelişmesine olumlu katkı sağlayacak. Ayrıca müteahhitlik sektörümüzün de söz konusu proje üzerinde yer alan ülkelerin karayolu altyapısı inşa sürecine dahil edilmesi de ülkemiz için çok değerli” diye konuştu. “Proje Türkiye’nin uluslararası yeni ticaret koridorlarında yer almasını ve yakın coğrafyadaki ülkelerle işbirliği yapmasını sağlayacak” Türkiye’nin, bu ticaret koridorunun ve Avrupa’nın önemli bir parçası olacağını vurgulayan Uraloğlu, “Proje Türkiye’nin uluslararası yeni ticaret koridorlarında yer almasını ve yakın coğrafyadaki ülkelerle işbirliği yapmasını sağlayacak. Dünya’da geçmişteki İpek Yolu bugün de Modern İpek Yolu Doğu’dan Batı yönündeydi. Artık geldiğimiz noktada herkes bu pastadan pay almak istiyor. Bu proje doğu batı yönündeki koridorlardan ziyade kuzey güney yönlü bir proje. Via Carpatia Otoyolu ile Ortadoğu’daki ticaret yolları Türkiye üzerinden bütün Avrupa’ya bağlanmış olacak" dedi. “Proje, Litvanya’nın Klaipeda Limanı’ndan başlayan ve Bulgaristan’da Orta Koridor’a bağlanıyor” Baltık Denizi, Adriyatik Denizi ve Karadeniz’e komşu olan ülkelerin başlattığı projenin çok doğru bir proje olduğunun altını çizen Bakan Uraloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Proje, Orta Koridor ve Kalkınma Yolu ile kesişen ve bu koridorları doğrudan güçlendirecek bir proje. Litvanya’nın Klaipeda Limanı’ndan başlayan ve Bulgaristan’da Orta Koridor’a bağlanan Via Carpatia Projesi girişim üyesi olmamamıza rağmen desteklediğimiz bir proje. Biz bu projenin bir parçası olmaya ve her türlü işbirliğine hazırız. Orta koridor bağlantısı ile her şartta bizim de olmamız gereken bir proje. Konumumuz itibarı ile bu coğrafyada bir koridor olacaksa eğer bu Türkiye’siz olmaz. Türkiye her açıdan istikrarlı ve güvenli bir liman.”
Erzincan A Milli Kadın Futbol Takımı, Azerbaycan maçı hazırlıklarını Erzincan’da sürdürüyor 2025 Avrupa Şampiyonası Elemeleri B Ligi 1. Grup’ta yer alan A Milli Kadın Futbol Takımı, Azerbaycan maçı öncesi Erzincan’da antrenmanlarını sürdürüyor. Maçın oynanacağı Erzincan 13 Şubat Şehir Stadı’nda, teknik direktör Necla Güngör Kıragası yönetiminde ısınma hareketleriyle başlayan idman, şut ve taktik çalışmayla sona erdi. Antrenmanı izleyen Erzincan Gençlik ve Spor İl Müdürü Volkan Burak Mumcu teknik ekip ve sporcularla bir süre sohbet edip başarı diledi. İdman öncesi gazetecilere açıklama yapan Kıragası, geldikleri günden itibaren vatandaşların yoğun ilgisiyle karşı karşıya kaldıklarını, bunun kendilerini çok mutlu ettiğini ifade etti. Tesislerin, standartların üzerinde olduğunu ifade eden Kıragası, "Azerbaycan maçı öncesi hazırlıklarımıza başladık. Şimdi taktiksel çalışmalarımıza geçmeye başladık. Eksik olan oyuncularımız tamamlanıyor. 28 Mayıs tarihinde artık tam kadro saha çıkmaya başlayacağız. Heyecanla ayın 31’indeki Azerbaycan maçını bekliyoruz" dedi. Milli futbolcu Birgül Sadıkoğlu ise, "Hazırlıklarımız çok iyi geçiyor, hepimiz çok motiveyiz. 2 maçı da alıp önümüze bakmak istiyoruz. Mutlaka taraftarlarımızı bekliyoruz. Çünkü onları arkamıza alıp bu sahadan galip ayrılmak istiyoruz. Taraftarlarımız gelsin, onlarla daha güçlüyüz. Daha motiveyiz ve burada taraftar rekoru kırmak istiyoruz" şeklinde konuştu. Antrenmanlara erken başladıklarını ve çok iyi hazırlandıklarını söyleyen kaleci Selda Akgöz, "Atmosfere, havaya, en önemlisi zemine alışıyoruz. Bundan sonrası 31 Mayıs tarihini bekliyoruz. Azerbaycan ile oynayacağımız maçta Erzincan halkına nasıl hazır olduğumuzu göstereceğiz" ifadelerini kullandı. Milli takım, Azerbaycan ile 31 Mayıs Cuma günü karşı karşıya gelecek.