GENEL - 18 Ekim 2018 Perşembe 11:25

Şifa arayanlar aktarların yolunu tutuyor

A
A
A
Şifa arayanlar aktarların yolunu tutuyor

Ağrı’da son günlerde havaların soğuması ile birlikte hastalanan vatandaşlar aktarlara akın ediyor.

Ağrı’da son günlerde havaların soğuması ile birlikte hastalanan vatandaşlar aktarlara akın ediyor. Aktarlarda da yazın durağan olan alışveriş hareketlilik kazandı.


Yazın güneşli ve güzel günlerini geride bırakan Ağrı’da geceleri soğuk havalar etkili oluyor. Yaklaşan kış mevsimi öncesi havaların soğuması ile artan hastalıkla mücadelede vatandaşlar çareyi aktarlarda arıyor. Özellikle soğuk algınlığı, öksürük ve grip gibi hastalıklara bitkisel çözümler aranıyor. Ihlamur, zencefil, zerdeçal, havlıcan, hatmi çiçeği, tarçın, nar çiçeği, ada çayı aktarlarda en çok satılan şifalı bitkiler arasında yer alıyor.


Kent merkezinde 18 yıldır aktar olan Cihan Altın, aktarlığın yanı sıra 8 yıldır bal ürettiklerini anlattı. Son günlerde satışların oldukça arttığını sile getirerek vatandaşlara hasta olmadan önce ıhlamur çayı içmeleri tavsiyesinde bulundu. Ihlamurun göğüs hastalıklarına, nezle ve nefes yolları hastalıklarına, öksürüğe, astıma, baş ağrısı ve baş dönmelerine, uykusuzluğa iyi geldiğini ifade eden Altın, “2000 yılında aktarıcılığa başladık. 2011 yılında ise hobi olarak arıcılığa başlayıp bal üretmeye başladık. Ürettiğimiz bal tamamen doğal ve şekersizdir. Sonbaharın gelmesi ile gece ve gündüz sıcaklıkları bozuldu. İnşalar bağışıklık sistemlerini güçlendirmek için bal alıp tüketiyorlar. Balın yanı sıra köktarçın, zencefil aynı zamanda biz balı karabiber ile tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Karabiberin bir özelliği var, vücudu ısıtıcı özelliğe sahip olduğu için bal ve zencefil ile beraber tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Karasal iklimde yaşayan vatandaşlarda üşüme problemi olduğu için karabiberi bal ile birlikte sofralarında eksik etmemelerini tavsiye ediyoruz” dedi.


‘Kış çayı ve baharat ürünleri büyük rağbet görüyor’


Vatandaşların hasta olmadan önce bağışıklık sistemlerini bitkilerle güçlendirmesi gerektiğini belirten Altın, “Zencefil, tarçın, kök ıhlamur, kuşburnu c vitamin olan bitkileri tavsiye ediyoruz. Mesela papatya doğal antibiyotik özelliği taşıdığı için bunları ayrı ayrı tavsiye ediyoruz. Vatandaşlar ıhlamur, adaçayı ve papatyayı karıştırıp kullansınlar. Kök grubunda olanları da kök, tarçın, zencefil, karanfil, karabiber ve zerdeçalı birlikte kullansınlar. Aynı zamanda zerdeçal aksep özelliğine sahip olduğu için onu biraz daha az katmalarını istiyoruz. Bunlarında bir arada kaynaması lazım. Tabi ki satışlarımızda arttı. Özellikle kış çayı ve baharat ürünleri büyük rağbet görüyor” ifadelerini kullandı.


‘Bal aynı zamanda birçok hastalığa da iyi geliyor’


Yıllardır köylerinde 300 petek ile bal ürettiklerini vurgulayan Altın, “2011’den bu yana biz kendi köyümüzde 250 petek ile bal üretiyoruz. Balı tamamen doğal olarak yapıyoruz. Zaten müşterilerimizin çoğu sabit müşteri olduğu için birçoğuna kargo ile gönderiyoruz. Özellikle İstanbul ve İzmir başta olmak üzere batı illerine bal gönderiyoruz. Müşterilerimiz bizden bizde onlardan oldukça memnunuz. Aynı zamanda Ağrı’da vatandaşlarımıza da bal satıyoruz. Geçen yıl Ağrı’da ilki düzenlenen Ağrı Bal Festivali’nde balımız 2’nci oldu. Bal aynı zamanda birçok hastalığa da iyi geliyor. Vatandaşlar genelde kışında balı tüketiyor. Petek balını daha çok satıyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Gümüşhane’nin yüksekleri 5 Mayıs’ta beyaza büründü Gümüşhane il genelinde dün etkili olan yağmur yağışı yüksek kesimlerde gece yerini kar yağışına bıraktı ve günler sonra yüksek kesimler yeniden beyaza büründü. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün tahminlerinde sarı uyarı verdiği Gümüşhane’de beklenen kar yağışı gerçekleşti. Kentin yüksek kesimleri beyaz gelinliğini yeniden giydi. Dün akşama kadar devam eden ve kent merkezinde metrekareye 26 kilogram yağışın düştüğü Gümüşhane’de sabaha karşı yağmur yağışı yerini kar yağışına bıraktı. Bazı noktalarda kar kalınlığı 5 santimetreyi geçerken, kar yağışının bu gece de devam etmesi bekleniyor. Merkeze bağlı Yağmurdere Vadisi’nde yer alan köylere ulaşımı sağlayan 2 bin 280 metre rakımlı Kostan Dağı geçidinde kar ve tipi etkili olurken denizden 2 bin 24 metre yükseklikte yer alan Limni Gölü Tabiat Parkı’nda ise kar kalınlığı 5 santimetreye ulaştı. Torul ilçesine bağlı Zigana köyü sınırlarındaki “Zigana’nın nazar boncuğu” olarak nitelendirilen Limni Gölü’nde yağışın ardından gölün etrafını sarmalayan çam ağaçları beyaz örtüyle kaplanırken eşsiz bir manzara oluştu. Tesis işletmecisi Mustafa Eroğlu, her yıl olduğu gibi Hıdırellez gününe denk gelen 5 Mayıs tarihinde yine kar yağışı gerçekleştiğini belirterek, “Akşamdan itibaren şiddetli yağışın ardından gerçekleşen kar yağışıyla beyaz örtüye büründü. Her yıl Gümüşhane’nin yüksek kesimleri ve Limni Gölü böyle bir kar yağışı gerçekleşiyor. Bu yıl da yine aynısı oldu. Kar yağışının ardından ortaya çıkan güzel görüntüyü gelen turistler görebiliyor” dedi.
Bingöl Karataş: “Gazze imtihan olmuyor, İslam dünyası imtihan oluyor, İslam dünyası imtihanı maalesef kaybetti” Bingöl Üniversitesi tarafından düzenlenen panelde konuşan Prof. Dr. Mustafa Karataş, “Gazze imtihan olmuyor, İslam dünyası imtihan oluyor. İslam dünyası imtihanı maalesef kaybetti. Özellikle devletler, hükümetler bu imtihanı kaybetti” dedi. Bingöl Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezinde düzenlenen panele Rektör Prof. Dr. İbrahim Çapak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Çiftci ve Prof. Dr. İbrahim Yasin Erdoğan, Genel Sekreter Vekili Doç. Dr. Veysel Turan, Prof. Dr. Mustafa Karataş, Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Dr. Ömer Korkmaz, STK temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Açılış ve selamlama konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. İbrahim Çapak, “Bugün aramızda çok saygın hocalarımız var. Türkiye’nin ve İslam dünyasının tanıdığı hocalarımızla beraberiz. Ben kendilerine çok teşekkür ediyorum. Üniversitemiz tabii birçok alanda çalışıyor ama kültürel faaliyetleri de ihmal etmemeye çalışıyoruz. Türkiye ve dünya üniversiteleri içerisinde yerimizi daha yüksek noktalara taşımaya çalışırken kültürel faaliyetleri de ihmal etmeden sürecimizi devam ettiriyoruz” dedi. Moderatörlüğünü Dr. Ömer Korkmaz’ın üstlendiği panelde Prof. Dr. Mustafa Karataş, ‘Gazze direnişinden Müslümanların dirilişine’, Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu ise ‘Kur’an ve Sünnete göre insan ve toplum’ başlıklı birer sunum yaptı. Prof. Dr. Mustafa Karataş panelde yaptığı konuşmasında, “Gazze imtihan olmuyor, İslam dünyası imtihan oluyor. İslam dünyası imtihanı maalesef kaybetti. Özellikle devletler, hükümetler bu imtihanı kaybetti. Müslümanları yönetenler bu imtihanda başarısız oldu. Ne dersek diyelim çabaladılar, bir şeyler yapmaya çalıştılar. Fakat orada hala bedel ödeyen çocuklar var, şehitler var. Bunun karşısında biz hala ne yapacağımızı bilememenin acziyeti içerisindeyiz. Ayağa kalkma konusunda Batı bizden daha önde gidiyor. Bu cesareti, bu korkaklığı, ihaneti bir an önce üzerimizden atmamız lazım. Bu anlamda bunlara kafa yormamız lazım. İş işten geçmeden Filistin ve Gazze konusunda duyarlılığımızın artması gerekiyor. Bu imtihanı kaybedenlerden olmayalım, bu konuda siz gençlerden ümidimiz var” ifadelerini kullandı. Panel soru cevap faslı, plaket takdimi ve toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.